Erdoğan: Artık masada daha güçlüyüz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün "Sınırsız İnovasyon-Sınırsız Potansiyel" temasıyla düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftası Kapanış Seremonisi ile Küresel İmprove ve Türkiye İnovasyon Şampiyonları Ödül Töreni'nde gündeme ilişkin önemli mesajlar verdi. Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

KRİZİ TIRMANDIRAN ÜSLUP: Rusya'nın krizi tırmandırma üslubunu ve yöntemlerini asla tasvip etmiyoruz. Şu anda biz onların dili ile konuşmuyoruz, biz diplomatik dille konuşuyoruz. Bu konuda sabırlıyız. Biz milliyiz, yerliyiz ve bu ülke bu konuda ne zaman, nasıl, neyi konuşacağını çok iyi bilir.

DUYGUSAL ŞEYLER: Şimdi bakıyorsunuz tekstilde vesaire oralarda da "Biz Türk Malı tekstil ürünlerini almıyoruz." Bunların hepsi duygusal şeyler. Türkiye, sizin velev ki 1 milyar dolarlık ithalatınız olsun, bunlarla yıkılacak bir ülke değil. Alsan ne olur, almasan ne olur. Başka kapılar, başka kaynaklar çıkar. Şu anda onlar da çıkıyor zaten. Bu konulardan hiç endişeniz olmasın.

ARTIK MASADA GÜÇLÜYÜZ: Bu mesele bize, ekonomimizi güçlendirme, savunma sanayimizi geliştirme yönünde ortaya koyduğumuz iradenin, ne kadar isabetli olduğunu bir kez daha göstermiştir. Eskiden mücadeleler yürekle ve bilekle verildiği için, işimiz daha kolaydı. Ama artık, yüreğiniz ve bileğiniz ne kadar sağlam olursa olsun, güçlü bir ekonominiz ve gelişmiş bir savunma sanayiniz yoksa, netice alıcı bir mücadele yürütebilmeniz mümkün değil. Bir de tabii, sahada kazanıp masada kaybetme meselesi var. Artık diplomasi gücü güçlü bir ülke var. Masada güçlü olan bir ülke var: Türkiye.

UTANMASA PUTİN'E GİDECEK:Esasen bizim en önemli sıkıntımız, içimizdeki bazı kesimlerin, ülkelerine ve milletlerine olan güvensizliği. Böyle bir zamanda ülkenin siyaseti bir olamazsa beraber olamazsa, ne zaman bir olacak beraber olacak. İşte bakıyorsunuz ana muhalefet utanmasa gidecek Putin'in yanında yer alacak. Çünkü Esad'ın yanında zaten yer aldı. Oradan tanıyoruz. Bunun yanında da yer alır. Bugün değilse ne zaman? Tavrınızı tam ortaya koyacaksınız. Bütün sivil toplum kuruluşlarımızla, her şeyle biz bugün bir olacağız, beraber olacağız. Ve dayanışma içinde olacağız. Bu her hangi bir siyasi partinin sorunu değildir. Milletimizin ortak sorunudur. Milli birliğimizin, beraberliğimizin, dayanışmamızın en üst düzeyde olması gereken konularda dahi, bu kesimlerin, ısrarla olumsuz bir tutum içine girmelerini anlamakta gerçekten zorlanıyoruz. Siyasi rekabetle milli çıkarları ayırt edemeyecek kadar basiretleri bağlanmış olanları ben milletimizin vicdanına havale ediyorum. Bu kesim, Türkiye'nin karşısında kim varsa, onun yanında yer almayı siyaset zannediyor, aydın olmak zannediyor. Öyle ki bunlar, biz bilim dediğimiz, inovasyon dediğimiz, araştırma-geliştirme dediğimiz için, emin olun, bunlara da karşı çıkarlar. Millete ve milletin değerlerine olan düşmanlıklarını açığa vurmaktan çekinmeyen bu güruha, şimdiye kadar eyvallah demedik, bundan sonra da demeyiz.

İHLAL KONUSUNDA RUSYA'YI UYARDIK

"Türkiyebir kabile devleti değildir. Biz sınırlarımız üzerinde, egemenlik haklarımız üzerinde operasyon yapanlara karşı gerekli uyarılarımızı daha önce yaptık. Bir değil, iki değil, üç değil, bu uyarıları hep yaptık. Ama bütün bunlara rağmen bu gelişme ne yazık ki böyle bir neticeyi doğurmuştur. Kalkıp da gıda noktasında her taraf Rusya'ya yaptırım uygularken Türkiye olarak biz yaptırım uygulamadık. Biz yine bütün gıda ürünlerini vesaire gönderdik. 'Niye gönderiyorsunuz?' dediklerinde 'Bizim stratejik ortağımızdır, onun için gönderiyoruz' dedik."

Cumhurbaşkanı Erdoğan ödül töreninin ardından İstanbul Üniversitesi ve Karabük Üniversitesi'nin ödüllü elektrikli araçlarını inceledi. Erdoğan İstanbul Üniversitesi'nin aracına günün tarihini yazarak, imza attı.