'Erkek çocuk baskısı kadını ölüme sürüklüyor'

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 27 Aralık 2007 21:48, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Yalınkaya, bölgede erkek çocuk doğurmak için kadınların çok doğum yaparak hayatlarını riske attığını söyledi.

Bölgede kadınların statüleri, doğurganlık, anne ve bebek ölümleri ile ilgili çeşitli çalışmalar yürüttüğünü belirten Yalınkaya, erkek çocuk isteğinin, erkek egemen toplumlarda daha yaygın olduğunu ifade etti.

Yalınkaya, gelişmemiş toplumlarda kadının iki görevinin bulunduğunu, bunlardan birinin "çocuk yapmak" diğerinin ise "erkeğine hizmet etmek" olduğunu kaydederek, "bir kadın bu iki görevi yerine getirmediği takdirde eşi, eşinin ailesinin gözünde ve içinde bulunduğu toplumda değersiz adeta işe yaramaz duruma düşmektedir" dedi.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde bu tür olaylara çok sık rastlanıldığını belirten Yalınkaya, şöyle dedi:

"Erkek çocuk doğurmadığı için aşağılanan, fazla doğum yapmak zorunda kalan çok sayıda kadın var. Eğer her şeye rağmen bu kadınlar erkek çocuk doğuramazsa ya boşanmaya ya da sosyal güvencesi olmadığı için kumaya razı olmaktadır. Hatta nadiren de olsa erkek çocuk için öncülüğü yapıp eşine kız istemeye giden kadınlar bile var. Kadın, hele hele hiç çocuk doğurmamış veya çocuk sahibi olamamışsa, bunu bir kötü kader kabul ederek eşinin her şeyine boyun eğmek zorunda kalmaktadır."

Bölgede erkek çocuğu olmadığı için eğitim düzeyi ne olursa olsun kişilerin toplumsal baskıdan nasibini aldığını da kaydeden Yalınkaya, "eğitimli kişiler arasında bile iki kızı olan çiftler, iki erkek çocuğu olanlara göre daha fazla üçüncü çocuk yapma eğilimindedirler. Erkek çocuğu olmadığı için eşi sürekli doğum yapan hatta 7-8 kız çocuğu olan üniversite hocaları da vardır" dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber