Askerden 'Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi' ile güvenlik önerileri

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 27 Nisan 2005 16:47, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Genelkurmay Başkanlığı, kendi önerilerini içeren Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi'ni hazırladı. Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi'nde ülkelere göre hazırlanan 'eylem planları' yer almıyor. Dış tehdit değerlendirmesini değiştiren belge, iç tehdit olarak, radikal dini akımların yanı sıra, gelir dağılımındaki dengesizlik, çetelerin ekonomiyi ele geçirmesi ve işsizlik gibi sorunları da kapsıyor.

GENELKURMAY'IN MİLLİ GÜVENLİK SİYASET BEGESİNDE DİKKAT ÇEKİCİ MADDELER

Strateji belgesinde alınması gereken önlemler ve gerekli yasal değişiklikler başlığı altında sıralanan bazı maddelerden dikkat çekici olanlar ise şöyle:

Terör örgütleriyle uluslararası alanda mücadele edilmelidir

Bölücü çalışmaları meşru gösterecek hiçbir uluslararası belge imzalanmamalıdır

İrtica ile mücadele bilimsel çerçevede

ele alınmalıdır Dini motifli terör örgütlerine yönelik istihbarat çalışmaları artırılmalıdır Karadeniz Bölgesi'ne yönelik "Rum-Pontus" propagandasına engel olunmalıdır Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin mevcut statüsünü aşma çalışmaları ve Heybeliada Ruhban Okulu'nu açma çalışmalarına engel olunmalıdır

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök tarafından "son derece yapıcı, destekleyici ve olumlu" olarak nitelendirilen Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi, Haziran ayında Milli Güvenlik Kurulu'nun görüşüne sunulacak.

Yeni siyaset belgesi, ülkelere göre hazırlanan 'eylem planı' adı verilen çalışmaların da yapılmayacağını gösteriyor. Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi, yüz sayfaya yaklaşan ve onlarca sayfalık ekleri olan eski belgeye oranla daha kısa. Yeni belge yaklaşık 25 sayfa olacak.

DIŞ TEHDİT TANIMI DEĞİŞTİ

Avrupa Birliği perspektifi taşıyan belgenin dış tehdit değerlendirmesine ilişkin bölümünde, ülke yerine tehdit oluşturan bölgeler ve kavramlar yer alacak.

Türkiye, bu yöntemle ülkelere göre şekillendirilen tehdit değerlendirmesini de bırakmış oluyor.

İÇ TEHDİT

Uluslararası terörizm ve istikrarsız bölgelerin yarattığı sorunlar gibi başlıkların yer alacağı belgenin iç tehdit bölümünde yer verilecek konulardan bazıları ise şöyle:

- Türkiye'nin içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik sorunlar,

- Artan suç oranları,

- Bölgesel gelişmişlik farkları,

- Devletin yeniden yapılandırılması.

Yeni belgede, iç tehdit değerlendirmesinde, radikal dini akımlar ve bölücü grupların yarattığı tehdit de yer alacak, ancak belirli bir öncelik sıralamasına yer verilmeyecek. Buna göre belgede:

- Dini radikalizmde küçük ve lokal hale gelen örgütlenmeler içinden geçmişe göre daha radikal ve uluslararası bağlantıları olan çizgiler öne çıkabilir,

- Bir başka önemli vurgu da çıkar amaçlı suç örgütlerine ilişkin olarak yapılıyor: Sosyal ve siyasi yapıdaki bozukluktan yararlanan bu örgütlerin ekonomiye ele geçirme ihtimali var,

- Çeteler ekonomiyi ele geçirebilir: Gelecekte, bankacılık ve ticari sektörlerde söz sahibi olmaya çalışarak, özellikle ekonomik ve politik sistem üzerinde daha etkin olmak isteyeceklerdir. Serbest piyasada bazı sektörler suç örgütlerinin denetimindedir ve bu durumun devam etmesi halinde ekonomik sistem örgütlerin eline geçebilir.

- Belgede son günlerde artış gösteren kapkaç olayları konusunda da çarpıcı ifadeler yer alıyor. Belgede, gerekli önlemlerin alınmaması halinde, "toplumda sosyal sorunlar ve saldırgan davranışlar artabilir" deniliyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber