İtirafçı yaver, bildiği FETÖ'cü askerleri saydı

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 20 Temmuz 2016 13:36, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
İtirafçı yaver, bildiği FETÖ'cü askerleri saydı

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın yaveri Yarbay Levent Türkkan, "Ben paralel yapı üyesiyim. Bu cemaatte yıllarca gönüllü olarak hizmet ettim. Bugüne kadar cemaatte olduğum abilerime itaat ettim, onlar tarafından verilen emirlere bugüne kadar harfiyen riayet ettim." dedi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan Türkkan, savcılık ifadesinde, "Ben paralel yapı üyesiyim." diyerek, Fetullah Gülen'e yıllarca gönüllü olarak hizmet ettiğini, bugüne kadar cemaatteki abilerine itaat ettiğini, onlar tarafından verilen emirlere bugüne kadar harfiyen riayet ettiğini itiraf etti.

Flaş! Genelkurmay Başkanının yaveri itirafçı oldu. İşte açıklamaları..

Türkkan, "Necdet Özel paşa döneminde iki yıl Hulusi Akar paşa, iki yıl da Yaşar Güler paşa Genelkurmay 2. Başkanlığı görevini yürütmüşlerdi. Her ikisinin de emir subayı arkadaşım olan Binbaşı Mehmet Akkurt'tu. Mehmet Akkurt da Fetullah Gülen cemaatinin bir mensubudur. Ses kayıtlarını onunla birlikte yaptık. O da isimlerini belirttiğim Genelkurmay 2. Başkanlarının odasına dinleme cihazı yerleştiriyordu. Onun cemaat abisinin kim olduğunu bilmiyordum. Şu anda Mehmet Akkurt'un nerede olduğunu, gözaltında olup olmadığını bilmiyorum. Darbeye teşebbüs günü onun görevi Genelkurmay 2. Başkanını etkisiz hale getirmekti. Tahminen silahlı kuvvetlerde ne olup bittiğini bilmek için cemaat bu paşaları dinliyordu." dedi.

- "1990'lı yıllardan bu yana orduya alınan subayların yüzde 60-70'i cemaatçidir"

Levent Türkkan, "Ben, Genelkurmay Başkanı değiştiğinde, Hulusi Akar'ın emir subayı olduğumda ses kaydı işini bıraktım. Murat abi bana emir subayı olduktan sonra 'Dinleme cihazını sen bırakmayacaksın' dedi. Birkaç ay sonra öğrendim ki aynı işi Serhat ve soyadını bilmediğim Şener isimli başçavuşlara yaptırmışlar. Serhat ve Şener başçavuşların ikisi de Hulusi Akar paşanın emir astsubaylarıydı." ifadesini kullandı.

Türkkan, şöyle devam etti:

"Cemaatte kesin bir şekilde gizlilik ve ketumiyet vardır.
Herkes kendi abisini bilir, gider dersini yapar, namazını kılar, sohbetini yapar, kendi işiyle ilgili verilen görevleri yapar, fazlasını bilmez ve sormaz.
Benim şahsi kanaatim 1990'lı yıllardan bu yana sınavla okullardan gelen ve orduya alınan subayların yüzde 60-70'i cemaatçidir.
Genelde cemaatçi olan subaylar kurmay subaylardır. Bu benim cemaatçi olarak tahminim. Somut bir delilim yoktur. Kesin cemaatçi olduklarını bildiğim
Binbaşı Mehmet Akkurt,
başçavuşlar Serhat ve Şener,
Yüzbaşı Serdar Tekin,
konut astsubayı başçavuş Veysel Tokmak,
korumalardan Başçavuş Ömer Gürsel Çetin, Abdullah Erdoğan,
Genelkurmay Başkanı Özel Kalem Müdürü Ramazan Gözel,
diğer özel kalem Hüseyin Hakan Öcal,
Genelkurmay Başkanı Başdanışmanı Kurmay Albay Orhan Yıkılkan,
Cumhurbaşkanı başyaveri Albay Ali Yazıcı,
Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı Muhsin Kutsi Barış,
Genelkurmay 2. Başkanı eski koruması yüzbaşı Abdurrahim Aksoy,
2. Başkan Özel Kalem Müdürü Yarbay Bünyamin Tuner, onun yardımcısı binbaşı Recep,
Personel Başkanlığında Şube Müdürü Albay Cemil,
Korgeneral Mustafa Özsoy,
Korgeneral Salih Ulusoy,
Albay Muharrem Köse,
personel dairesinde görevli Tuğgeneral Mehmet Partigöç adlı kişilerdir.

Bunlar benim tahminime göre yüzde 99 cemaatçidir. Askerin içinde birini, diğerine abi olarak görevlendirmiyorlardı. Abilik, bizim gözümüzde cemaate bir üst görev değil, daha bilgili, kitap okuyan, dini bilgileri çok olan kişidir. Aynı zamanda görev verdiğini de gözardı etmemek gerekir. Örneğin ben, abilerin bana verdiği paşaları dinleme görevini yerine getirdim."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber