Kuzu: Olmayacak duaya amin demeyiz

- TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, 12 bağımsız milletvekili adayının, adaylıklarının iptaline ilişkin Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararıyla ilgili olarak, '''YSK'nın kararını ben çok yanlış görmüyorum, hukuk noktasından söylüyorum. Çünkü Anayasamızda ve yasalarımızda bu konuda çok açık hüküm var. (Kılıçdaroğlu'nun çağrısı) o sadece olmayacak duaya amin dememizi istiyor. Bunun olacak hiçbir tarafı yok'' dedi.

Bir basın mensubunun YSK'nın 12 bağımsız milletvekili adayının adaylıklarını iptal kararına ilişkin bir sorusu üzerine Kuzu, ''YSK'nın kararını ben çok yanlış görmüyorum, hukuk noktasından söylüyorum. Çünkü Anayasa'mızda ve yasalarımızda bu konuda çok açık hüküm var. Bu, 1961'den beri de var, yeni bir kural değil bu' diye konuştu.

-''YSK'NIN BELKİ EN DOĞRU KARARLARINDAN BİRİSİ BUDUR''-

Burhan Kuzu, hükme göre bir yıl ve daha fazla mahkumiyet alan kişilerin milletvekili olamayacağını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Bu arkadaşlarımızın dosyalarında anlaşılan o ki ben tabii dosyaları bilmiyorum ama öyle tahmin ediyorum bu manada bir mahkumiyet var. 3-5 yıl olanlar var. O açıdan herhalde bunlar dikkate alınarak gündeme getirilmiş ve YSK bunu dikkate almak suretiyle reddetmiş vekil olma taleplerini, dosyalarını eksik görmüşler. Bu ilk defa olmuyor. 2002 yılında, bizim Genel Başkanımız şimdiki Başbakanımız da listenin başındaydı. Onu da o zaman YSK benzer bir gerekçeyle, Anayasa Mahkemesinin kararına rağmen farklı yorumlayarak, vekillik hakkını düşürmüştü. Kimseden tepki falan da gelmemişti. Öyle zannediyorum ki konuyu değerlendirirken biraz da bu açıdan bakmak lazım. Şimdi bazı üyelerin ileri sürdükleri şu: 'Bizim memnu hakların iadesi kararımız var' diyorlar, yani 'Hapis yattık falan, ama siyasetle ilgili olarak bu hakkımız iade edildi' diyorlar. Olabilir, böyle bir yol var mahkemede. Bu yol verilmiş, hakikaten böyle bir imkan varsa o sunulursa itiraz edilir, tekrar düzeltilir bu o manada. Ancak 'Bize haksızlık yapıldı, AK Parti bu işin içinde' gibi, böyle bir şey yok. Zaten YSK zaman zaman çok yanlış kararlar verir ama belki en doğru kararlardan birisi budur maalesef. Bu manada öyle denk geldiği için söylüyorum. Hukuka uygun kararlardan bir tanesi bu. Siyaseten doğru mu o ayrı bir mesele.''

-''BİLE BİLE NASIL BÖYLE BİR MÜRACAAT YAPILIR''-

YSK'nın siyasi olarak hareket edemeyeceğini vurgulayan Kuzu, ''YSK mecburen eldeki metne göre hareket ediyor'' dedi.

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu, karar nedeniyle yaşanan toplumsal tepkilere de değinerek, şunları kaydetti:

''Bu iş, hiçbir zaman, 'Zorla biz seçime gireriz, gerekirse banka, gerekirse PTT'yi, vatandaşın arabasını yakarız' şeklinde olmaz. Bu yöntemlerle bir yere varılmaz. Bu çok yanlış yöntemdir. Ben merak ediyorum, bunun böyle olacağı besbelli olduğu halde, bile bile nasıl böyle bir müracaat yapılır onu da anlayamıyorum. Demek böyle bir zemin mi oluşturulmak istendi diye insanın aklına şeytan getiriyor. 'Bunu kullanabilir miyiz?' diye düşünüldü, seçim döneminde, öyle görüyorum.''

Burhan Kuzu, ''12 Eylül referandumunda yapılan düzenlemelerde bu konu unutuldu mu?'' şeklindeki soruya da şu yanıtı verdi:

''Hayır. Bu konuyla ilgili bir sorun yok aslında Türkiye'de. Sorun varsa yıllardan beri var. Yeni bir problem değil. Çok öne çıkan bir konu değil. Konu bugün çok güncelleşiyor. Acaba bu bir yıllık süreyi daha mı yukarı çeksek diye düşünülebilir. Bu, bugünün konusu değil. Bu unutulmuş bir mesele değil. Bu hükmün konuluş sebebi daha temiz, daha şaibesiz adaylar olsun diye. Elimizde 780 dokunulmazlık suç dosyası var Mecliste, Karma Komisyonda. 580 adedi BDP'ye ait, 20 kişinin 580 dosyası var. Şimdi böyle olunca, buna yasa ne yapacak?. Eğer yasada yanlış varsa, olabilir. Anayasa yapılacak, bununla da düzeltilebilir ama bunun yöntemi 'Ben kanun tanımam kardeşim' yöntemi değildir.''

-KILIÇDAROĞLU'NUN ÇAĞRISI-

CHP Genel Başkanı Kemal Kılaçdaroğlu'nun, Meclisin olağanüstü toplanmasına yönelik çağrısına ilişkin görüşleri sorulan Kuzu, şunları söyledi:

''Bu tamamıyla, 'Şu ortamdan, acaba siyasete bir şey çıkarır mıyız' diye, bir anlamda nemalanmaktan başka bir şey değil. Söylediğinin hiçbir tutar tarafı yok Kılıçdaroğlu'nun, hiçbir mantığı yok. Seçime başlamışız, şu anda çalışmaya gidiyoruz, bütün siyasi partiler alana inmiş vaziyette. Diyelim böyle bir çağrıda bulundunuz, aklı zorlayan bir şey, ama nasıl olacak? Bir hafta içinde Meclis Başkanı çağrıda bulunacak. Şu anda Meclisin yaklaşık 276 milletvekili listede yok. Bunlar, zaten muhtemelen Meclise gelmeyecek. Gelse de belki farklı oy kullanacak. MHP muhtemelen katılmayacak, tutumunu gördüğümüz kadarıyla. O zaman nasıl olacak, belli ki olmayacak. Anayasa değiştirmek için 367 rakamı lazım. Yasayı değiştireceksin falan... O, sadece olmayacak duaya amin dememizi istiyor. Bunun olacak hiçbir tarafı yok. Boş işlerle uğraştıklarını vatandaş bir defa daha görmüş olsun. Sadece acaba bundan ıstırap çeken bazı kesimlerden 3-5 rey bize gelir mi? O rey onu kurtarmaz.''