Madde madde yeni Anayasa değişikliği

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 24 Ağustos 2010 00:41, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

ANAYASA PAKETİ NE GETİRİYOR NE GÖTÜRÜYOR?

12 Eylül'de gerçekleştirilecek anayasa referandumuna ilişkin günlerdir birçok şey yazılıp çiziliyor, siyasiler meydanlarda değişiklik paketine ?neden evet? ya da ?neden hayır? dediklerini anlatmak yerine farklı polemiklerle vatandaşın kafasını karıştırıyor. Kısacası her kafadan bir ses çıkıyor. Biz de anayasa değişiklik paketindeki tüm maddeleri Hukukçu Mehmet Yaman'la masaya yatırdık, tek tek inceledik. Bakın gerçekte anayasa değişiklik paketi ne getiriyor ne götürüyor?

Hepimiz 12 Eylül'de gerçekleştirilecek anayasa referandumuna odaklandık. Birçok açıklama yapıldı, ama vatandaşın kafası hala karışık. Siz ne düşünüyorsunuz?

12 Eylül 2010 tarihinde halkoyuna sunulacak bulunan bu madde değişiklikleriyle ilgili olarak, uzun süredir siyasetçiler başta olmak üzere, pek çok insanımız ve kurumumuzun yetkilileri konuşmakta olup, olaya teknik ve bilimsel yaklaşımdan çok, siyasal ve çıkarsal değerlendirilmelerin yapıldığını, büyük bir üzüntüyle seyrediyoruz. Anayasal değişiklikler, tüm partileri, kurumları ve insanlarımızı ilgilendirmiş olmakla, bu konuya bilimsel ve teknik yaklaşıp, konunun ön yargılardan uzak bir biçimde halkımızın önüne getirilmesi, hamasi nutuklar yerine, madde madde irdelenmesi, sanırım daha akılcı, daha şahsiyetli, daha bilimsel ve ülkemiz açısından daha çıkarsal bir konumu oluşturacak ve özellikle Avrupa devletleri karşısında, başımızı daha dik tutmamızı sağlayacaktır.

Siyasi değerlendirme yapmaksızın, sadece teknik ve bilimsel bir bakışla değişiklik maddelerini anlatır mısınız?

10.madde kanun önünde eşitlik başlığını taşıyor olup bu maddeye, çocuk, yaşlı, engelli, şehit, dul ve yetimleri ile harp malulü gaziler hakkında alınacak tedbirlerin, genel anlamdaki eşitlik ilkelerine aykırı sayılamayacağı fıkrası eklenmiş olup, bu eklemeyle hassasiyet biraz daha artırılmış bulunmaktadır.

20.madde, özel hayatın gizliliğini düzenliyor bulunup, bu maddeye şahsın rızasına dayalı olmayan hiçbir kişisel bilgi ve verinin toplanamayacağı hususu eklenmiş olup bununla, aslı var-yok izinsiz ve habersiz hiçbir fişleme ve bilgi değerlendirilmesinin yapılamayacağı getirilmiştir.

23.madde, yerleşme ve seyahat hürriyetini düzenliyor olup, bu düzenlemede yurt dışına çıkışların, idari mercilerin takdirine göre yasaklanabileceği ifade ediliyordu. Bu takdir yetkisi idarecilerden alındı ve yurt dışı çıkış yasaklaması için, mahkeme kararı alma zorunluluğu getirildi.

41.madde, ailenin korunması ve çocuk haklarını düzenliyor olup, bu maddeye çocuğun ana-baba ile ilişki kurması ve her türlü istismar ve şiddete karşı (ana-baba dahil) çocukları koruyucu tedbirleri (ana-babanın rızası aranmaksızın) devletin alabileceği fıkrası eklendi.

51.madde, sendikal hakları düzenliyor olup, bu maddeyle birden fazla sendikaya üye olmak yasaktı. Bu kaldırıldı. Böylece herkes birden fazla sendikaya üye olabilecek. Demokratik olarak güzel bir gelişme olabilir. Ancak iş disiplini ve verimlilik açısından ciddi bir değerlendirilmenin yapılması gerekir, buna ilişkin çıkarılacak kanunlarla.

53.madde, toplu iş sözleşmesini düzenliyor olup, aynı iş yerinde ve aynı dönem içinde, birden fazla iş sözleşmesi yapılamıyordu. Değişiklikle bu kaldırılıyor. Bir işyerinde aynı dönem içinde, birden fazla iş sözleşmesi yapılabilecek. Bu değişiklik, şartların fevkalade hal alması halinde birden fazla sözleşme, ya da tadilat ve eklemeler yapılmasına fırsat veriyor ki, bu takdire değer bir gelişmedir.

54.madde, grev ve lokavt hakkını düzenliyor olup, verilen zararlarda sendika sorumlu tutuluyordu. Yapılan değişiklikle, bu sorumluluk kaldırıldı. Haksız yere verilen zararlardan, sendika değil, zarar verenler sorumlu tutuluyor. Grev ve lokavtlar, siyasal amaçlarla da yapılabilecek.

74.madde, bilgi edinme, dilekçe hakkı ve kamu denetçiliği kurumuna başvurma hakkı getiriyor. Bu hakkın kullanılmasını temin amacıyla, TBMM'ye bağlı bir ?kamu denetçiliği kurumu? oluşturuluyor. Bu da sosyal ve ekonomik hayatta, pek çok bürokratik problemlerin çözümünde, önemli bir kurum olarak geliştirilen ve işlevini başarıyla sürdürmesini dilediğimiz bir gelişmedir.

84.madde, milletvekilliğinin düşürülmesini düzenliyor olup, daha önce parti kapatılmasına sebep olan milletvekilinin milletvekilliği düşüyordu. Yapılan değişiklikle milletvekilinin milletvekilliği düşmeyecek. Bu da demokratik açıdan gelişme olarak değerlendirilebilir.

94.madde, TBMM Başkanlık Divanını düzenliyor. Divana seçilenler, 2 yıllık ve 3 yıllık dönemler için seçiliyordu. Değişiklikle 2'şer yıllık dönemler için seçilecek. Milletvekilliği süresi 4 yıla düşürülünce bu süre de düşmüş oldu.

125.madde, yargı yolunu düzenliyor olup, buraya önemli bir ekleme yapıldı. Değişiklikle, Yüksek Askeri Şura'nın terfi ve kadrosuzluk nedeniyle emekliye ayırma işlemi hariç, her türlü işlemlerine itiraz edilebiliyor. Yani disiplinsizlik veya irtica gibi nedenlerle ihraçlara karşı yasal itiraz yolu açılmış oldu. Önemli bir değişiklik de şudur: Yargı yetkisini kullanan hakimler, idari işlem ve eylemlerin sadece hukuka uygunluğunu denetleyebilecekler. Yerindelik denetimini hiçbir şekilde yapamayacaklar. Yürütmenin, görevini kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirmesini kısıtlayacak ve takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremeyecek.

128.madde, kamu hizmeti görevlileriyle ilgili düzenleme yapıyor. Değişiklikle, mali ve sosyal haklara ilişkin olarak yapılan toplu iş sözleşmesi hükümleri, ayrıca herhangi bir kanun değişikliğine gitmeden, doğrudan geçerli olabilecektir. Bu da memurlarla ilgili gelişmeci bir değerlendirme ürünü olarak görülebilir.

129.madde, kamu görevlilerinin görevleriyle ilgili düzenleme yapıyor ve uyarma ve kınama cezalarını yargı denetimi dışında bırakıyordu. Değişiklikle uyarma ve kınama dahil tüm cezalar, yargı denetimi altına giriyor. Bu da hukuk devleti ilkeleri açısından önemli bir kazanımdır.

144.madde, hâkim ve savcıların denetimini düzenliyordu. Bu madde başlığıyla beraber değiştirildi. Başlığı, ?adalet hizmetlerinin denetimi? oldu. Yapılan değişiklikle, adalet hizmetlerini ve savcıların idari görevleriyle ilgili işlemlerini denetlemek için, iç denetçi oluşturuldu. Müfettiş yanında iç denetçi de görevlendirilebilecek. Hakim ve savcılarla ilgili yapılacak araştırma ve incelemeler, o yerin kıdemli hakim ve savcılığı tarafından da yapılabiliyordu. Bu, meslektaşlar arasında ve o çevrede çok rahatsızlıklara neden oluyordu. Bununla ilgili olarak görev sırasında bir takım nahoş olaylara da tanık olmuştuk. Yapılan değişiklikle, bu konularda sadece müfettişler inceleme ve araştırma yapabilecek. Bu da meslek mensupları açısından fevkalade güzel bir gelişmedir.

145.madde, askeri yargıyı düzenliyor. Bu madde tamamen değiştirildi. Yapılan değişiklikle askeri mahkeme, askerlerin askeri suçları ile asker aleyhine ve askeri hizmet ve görevleriyle ilgili işledikleri suça bakabilir. Devletin güvenliğine, anayasal düzene karşı işlenen suçlarda tek yetkili mahkeme adliye mahkemeleri olup, askeri mahkeme bunlara bakamaz. Savaş dışında da hiçbir sivil, askeri mahkemede yargılanamayacak.

146.madde, Anayasa Mahkemesi'nin kuruluşunu düzenliyor. Eskiden 15 üyesi vardı, değişiklikle bu sayı 17'ye çıkartılıyor. Eskiden bu üyelerin 4'ü yedekti. Şimdi yedek üyelik kaldırılıyor. Daha önce meclis seçmiyordu, değişiklikle mecliste, 3 tane üyesini seçiyor. Geriye kalan 14'ünü Cumhurbaşkanı seçiyor.

Meclis seçimi nasıl yapacak?

Meclis 3 üyenin 2'sini, Sayıştay genel kurulunun seçeceği 3 aday arasından, 1 tanesini ise, baro başkanlarının serbest avukatlar arasından göstereceği 3 aday içinden seçecek. Yani meclis, dışarıdan istediği kişileri değil, Sayıştay ve baroların göndereceği adaylar arasından seçebilecek.

Cumhurbaşkanı nasıl seçecek?

3 üyeyi Yargıtay'dan, 2 üyeyi Danıştay'dan, 1 üyeyi Askeri Yargıtay'dan, 1 üyeyi Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nden ve genel kurullarının her üye için göstereceği 3'er aday içinden seçecek. Geriye kalan 3 üyeyi, en az 2'si hukukçu olmak üzere, YÖK'ün her üye için göstereceği 3 aday içerisinden, son 4 üyeyi ise, üst kademe yönetici, 1.sınıf hakim ve savcılar, serbest avukatlar ve en az 5 yıl raportörlük yapmış bulunan Anayasa mahkemesi raportörleri arasından seçecek.

Dikkat edilirse, hem TBMM ve hem de Cumhurbaşkanı, dışarıdan istedikleri herhangi birini değil, her kurumun kendi yasal organları tarafından gösterecekleri adaylar arasından seçebiliyorlar. Yani bazı muhalefet partilerince iddia edildiği gibi, mevcut başbakanın istediği gibi insanları getirip mahkemeye doldurma şansı hiç mümkün değildir, bu düzenlemeyle. Yargıtay da kendi adamlarını gönderecek, Danıştay da, diğer kurumlar da.

Burada esas olan tarafsızlıktır. Bağımsızlık tamam, ama tarafsızlığın sağlanmasını temin etmek esastır. 40 yılı aşkın meslek uygulamasında gördüğümüz problem tarafsızlığın sağlanamamasıdır. Tarafsızlığın sağlanması için, ciddi reorganizasyonların yapılması gerekir ki, mevcut iktidarın buna gücünün yeteceğini de maalesef sanmıyoruz.

Maddeleri değerlendirmeye devam edelim isterseniz

147.madde, üyeliğin sona ermesini düzenlemektedir. Eski şekle göre, üye seçilen bir kişi 65 yaşını doldurana kadar üyelikten alınamaz ve emeklilik yaşını doldurana kadar ayrılmazdı. Yeni değişiklikle üyelik süresi, 12 yıla indirildi. Yani 12 yıl sonra otomatikman üyelik bitiyor. Bu da güzel bir gelişmedir, kanaatini taşıyorum.

148.madde, Anayasa Mahkemesi'nin görevlerini düzenliyor olup, yeni değişikliklerle çok önemli şeyler getirildi.

Ne gibi?

Vatandaşların Anayasa Mahkemesine başvurma hakları yoktu. Değişiklikle, doğrudan başvurabilecekler. Genelkurmay başkanı, kara, hava, jandarma genel kumandanları da Yüce Divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesinde yargılanabilecekler. Bu değişiklikten önce, Askeri ceza mevzuatına göre, sanık olarak yargılanacak kişinin rütbesinde bir mahkeme başkanı olması gerekli olup, kuvvet komutanları ya da genelkurmay başkanlarının rütbelerinde görevli olmadığı için uygulamada, bu yargılama mümkün olamıyordu. Bu değişiklikle şimdi direkt olarak Anayasa Mahkemesinde yargılanabilecekler. Mahkemenin vereceği kararlar kesin olmayıp, itirazen yeniden incelenebilecektir.

Başka hangi maddeler var?

149.madde, Anayasa Mahkemesi'nin çalışma usullerini gösteriyor olup, yapılan değişiklikle yepyeni bir düzen getiriliyor ki, bu ciddi anlamda başarılı bir gelişmedir. Mahkemenin 2 bölümü ve bir de genel kurulu olacak. Birinci bölümün, ikinci bölümün ve genel kurulun görevleri ayrı ayrı düzenlemeyle belirtilmiştir.

Anayasa Mahkemesi, yurt içindeki normal yargı yolu tüketilen kararların son itiraz ve incelenme mercii olarak, yeniden değerlendirme yapacak. Böylece AİHM'e gitmeden, bir kere daha incelenme fırsatı doğacak. Bu da hukuksal yargı açısından çok önemli bir gelişme olup, bununla hukukilik denetiminde önemli bir merci sağlanmış olmaktadır.

156.madde, Askeri Yargıtay'la ilgili olup, getirilen değişiklikle, sübjektif ve keyfi değerlendirmelere sebep olan, ?askerlik hizmetlerinin gereklerine göre? cümlesi kaldırılarak, objektif ve hukuksal kriterlerin esas olması sağlanmıştır.

157.madde, AYİM' düzenlemektedir. Yapılan değişiklikle, ?askerlik hizmetlerinin gerekleri? gibi sübjektif değerlendirmelere konu olabilecek bir gerekçe ortadan kaldırılarak, kararlarda, objektif kıstaslardan ayrılanmaması esası, buraya da getirilmiştir.

159.madde, HSYK'yı düzenlemektedir.

Bu konu çok tartışılıyor. Yeni düzenleme ne getiriyor, biraz açar mısınız?

HSYK 7 asıl ve 5 yedek üyeden oluşuyordu. Yeni düzenlemeyle 22 asıl ve 12 yedek üyeye çıkarılmıştır, üye sayısı.

Adalet Bakanı ve müsteşar eskisinde de vardı, yenisinde de var. Ancak Adalet Bakanı, dairelerin başkanlığını değil, genel kurulun başkanlığını yapabilecek.

Eskiden, kurulun 3 asıl, 2 yedek üyesi, Yargıtay Genel Kurulu'nun göstereceği, 2 asıl, 2 yedek üyesi, Danıştay Genel Kurulu'nun göstereceği her birisi için gösterilecek 3'er aday arasından Cumhurbaşkanı tarafından seçilirdi.

Değişiklikte bu seçim nasıl oluyor?

4 üye, yüksek öğretim üyeleri, üst kademe yöneticileri ve avukatlar arasından, Cumhurbaşkanınca seçilir. 3 asıl ve 3 yedek üye, Yargıtay Genel Kurulunca, 2 asıl ve 2 yedek üye Danıştay Genel Kurulunca, 1 asıl ve 1 yedek, Adalet Akademisi Genel Kurulunca, kendi başkan ve üyeleri arasından, 7 asıl ve 4 yedek üye, 1.sınıf adli hâkim ve savcılar arasından, ülkedeki tüm hâkim ve savcılarca, 3 asıl ve 2 yedek üye ise, 1.sınıf idari yargı hakim ve savcıları arasından, tüm idari yargı hakim ve savcılarınca seçilir.

Bu seçimlerde, en önemli olan husus şudur: eskiden bütün üyeleri cumhurbaşkanı seçerdi, şimdi ise 22 asıl ve 12 yedek olmak üzere, toplam 34 hâkimden sadece 4 tane asıl üyeyi seçebiliyor. O da üniversite, avukat ve üst düzey yöneticiler arasından sadece 4 tanesini. 30 tanesini ise, yukarıdaki hâkim ve savcılar kendi aralarından seçiyorlar. Adayları değil, asılları ve yedekleri direkt olarak seçiyorlar. Bu düzenleme sonucunda da, iktidar partisinin her hangi bir etkinlikle, söz gelimi kendi hâkimlerini seçme gibi bir yetki verilmemiştir.

Eskiden tek daire halinde çalışıyorlardı. Değişiklikle, 2 daire ve bir de genel kurul şeklinde çalışacaklardır. Bu da mesleki ve hukuksal açıdan önemli bir gelişimdir.

Önemli bir konu da şu: Eski düzenlemede HSYK kararlarına itiraz edilemezdi. Yapılan değişiklikte ise itiraz edilebiliyor. Her ne kadar itiraz tüm kararlara değil de, sadece meslekten çıkarma kararlarına ise de bu da, önemli bir kazanım olarak görülmelidir. Aslında tüm kararları yargı denetimine tabi olmalıydı ve bu nedenle bu madde çok eksiktir. Ama bununla beraber, bir hakim veya savcının kulağından tutup meslekten itirazsız atma, uygulamasına son verilmesi sağlanmaktadır. Ancak ta başlardan verilecek ve itiraz edilemediğinden kesinleşecek disiplin cezalarıyla, uzunca bir süreç sonra, meslekten ihracın alt yapısı da, kademeli bir biçimde hazırlanabilir. Bunu önlemenin tek yolu, tüm kararlarına karşı itiraz ve adli yargı yolunu açmaktı. Ama bu yapılamamış. Sanki burada bir zafiyet görülüyor. Ama umarız, bu da yapılacak olan ciddi bir anayasa değişikliğinde dikkate alınır.

Diğer bir madde?

166.madde, planlama ile ilgili olup, bu maddeye eklenen son fıkra ile, ekonomik ve sosyal politikaların oluşturulmasında istişare, değerlendirmeler amacıyla, ?Ekonomik ve Sosyal Konsey? oluşturulması sağlanıyor. Bu da yeni bir gelişme olup, bilimsel verilerin ışığında yapılacak planlamaların, ülkemiz yararına güzel gelişmeler sağlayacağı bir gerçektir.

Peki ya 15. madde?

Üzerinde tartışmaya değmez bir konu da geçici 15.maddedir. Bu madde, 12 Eylül 1980 tarihinden yapılacak yeni bir seçimden sonra sağlanacak bulunan TBMM başkanlık divanı oluşturuncaya kadar, gerek Milli Güvenlik Konseyi'nin ve gerekse Danışma Kurulu'nun aldıkları her türlü karar ve tasarruflarıyla, bu tasarrufların idarece veya yetkililerce uygulanmasından dolayı, kararı alan, tasarrufta bulunan ve uygulayanlar hakkında cezai, mali veya hukuki sorumluluk yüklenemeyeceğini ifade ediyordu. Yeni düzenlemede bu madde kaldırılıyor. Ancak bunun pratikte bir faydası olmayacaktır. Herhangi bir eylem veya işlem üzerinden, 30 yıl geçtikten sonra tüm sorumluluklar kalktığına göre, 30 yıl önce yapılan bu eylem ve işlemler nedeniyle bu kişiler, herhangi bir sorumluluk taşımazlar. Ancak 30 yılı doldurmamış haller müstesna. Ama en azından psikolojik bir tatmini sağlayabilir. Tarihe bir kayıt düşülmesinde yararlı olabilir ve gelecek nesillere, tarihin aktarımında vebalin altından kalkılmasıyla ilgili bir çalışma örneği olarak sunulabilir.

25.maddeyle, anayasaya geçici 18. ve 19. maddeler eklenmiş olup, bu maddeler, Anayasa Mahkemesi ve HYSK'ya yapılacak ilk atamaların uygulama yöntemleriyle ilgilidir.

26.madde ise, yürürlükle ilgili olan maddedir.

Maddeleri tek tek incelediniz, teşekkürler. Peki, kısaca özetlersek taslak maddeler bize ne kazandıracak?

1 ? Çocuk, yaşlı, şehitlerin dul ve yetimleri ile gazilerle ilgili olarak, alınabilecek tedbirler, eşitlik ilkesini ihlal sayılmayacak.

2 ? İnsanlar, kendi istekleri dışında fişlenemeyecek, kişisel bilgileri hiç bir kişi ve kurum tarafından toplanamayacak.

3 ? Yurtdışı çıkışlar, idarenin değerlendirmesiyle yasaklanamayacak. Yasağı gerektiren bir husus varsa, bu konuda mahkeme kararı ile engellenebilecek.

4 ? Ana-babaların çocuklara karşı yapacakları her türlü istismar ve taciz edici davranışları karşısında, her türlü tedbirleri devlet alabilecek.

5 ? Birden fazla sendikaya üye olma hakkı getiriliyor.

6? Aynı dönem içinde ve aynı iş yerinde, konjönktürel durumlar gerektirdiğinde, birden fazla iş sözleşmesi yapılabilecek. Tadil ve değişiklikler sağlanabilecek.

7 ? Siyasal amaçlarla sendikalara grev ve işverenlere de lokavt hakkı verildi.

8 ? İşçilerin grev sırasında haksız yere verdiği zararlardan, sendika sorumluluğu kaldırılıyor ve zarar verene dönülüyor.

9 ? Bir parti kapatılınca, kapatılmaya sebep olan milletvekilliğinin milletvekilliği düşmeyecek.

10 ? Yüksek Askeri Şuranın verdiği, terfi ve kadrosuzluk nedeniyle emekliye ayırma kararları hariç geriye kalan tüm kararlarına yargı yolu açılıyor, yani irticai nedenlerle ordudan ihraç kararlarına artık itiraz edilebiliyor.

11 ? Hakimler yerindelik denetimi yapamayacak. Sadece yapılan işlem ve eylemlerin hukuki kriterlere uygun yapılıp yapılmadığını denetleyebilecekler. Yürütmenin görevini yaparken, kanunda gösterilen şekil ve şartlara uygun olarak yerine getirmesini kısıtlayacak ve takdir hakkını kullanmasına engel olacak tarzda karar veremeyecekler.

12 ? Memurlara verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı da, yargı yoluna gidilebilecek.

13 ? Hakim ve savcılarla ilgili araştırma ve incelemeler, kıdemli hakim ve savcılarca yapılamayacak, sadece müfettişler yapabilecek.

14 ? Devletin güvenliğine ve anayasal düzene karşı işlenen tüm suçlarda, (işleyen asker de olsa) genel mahkemeler yetkili olacak.

15 ? Savaş dışında hiç bir sivil, askeri mahkemede yargılanamayacak.

Peki Anayasa Mahkemesi?

16 ? Anayasa mahkemesi üyesi, 15'ten 17'ye çıkarılıyor. Yedek üyelik kalkıyor, hepsi asıl üye oluyor.

Üyeler nasıl seçilecek?

17- 3 tanesini meclis seçecek. Meclis 2 üyeyi, sayıştay genel kurulunun göstereceği her üyelik için 3 katı adaylardan birer tane olmak üzere, geriye kalan 1 tanesini de tüm baro başkanlarının bir araya gelerek yapacakları seçimle gösterecekleri 3 adayların arasından seçecek.

Cumhurbaşkanı 14 üyeyi nasıl seçecek?

3 tanesini Yargıtay genel kurulunun göstereceği 3 katı aday arasından; 2 tanesini Danıştay genel kurulunun göstereceği 3 katı aday arasından, 1 tanesini Askeri Yargıtay genel kurulunun göstereceği 3 katı aday arasından; 1 tanesini AYİM genel kurulun göstereceği 3 katı aday arasından, 3 tanesini, YÖK genel kurulunun göstereceği 3 katı aday arasından; 3 tanesini üst düzey yönetici, 1.sınıf hakim ve savcılar, avukatlar ve 5 yılını doldurmuş raportörler arasından seçecek. Bu yöntemle hükümet rastgele her istediği kişiyi seçemeyeceğine göre, anayasa mahkemesini ne kadar yandaşlaştırabilir, acaba?

18 ? Anayasa Mahkemesi üyeliği, 12 yıllık süreyle sınırlandırıldı.

19 ? Bütün vatandaşlara bireysel başvuru hakkı getirildi.

20? Genelkurmay ve kuvvet komutanları anayasa mahkemesinde yargılanabilecek.

21 ? Anayasa mahkemesi kararlarına itiraz edilebilecek.

22 ?Yargıtay ve Danıştay kararlarından sonra, AİHM'e gitmeden, bu kararlara karşı Anayasa Mahkemesine bir kere daha itiraz edilebilecek.

Peki askeri yargı?

23 ? Askeri Yargıtay ve AYİM yargılamasında, ?askerlik hizmetlerinin gerekleri? gibi bir gerekçe ile sübjektif kararlar verilebiliyordu. Bu kaldırıldı ve böylece, objektif ve hukuksal kriterler esası getirildi.

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu?

24 ? Üye sayısı 12'den 34'e çıkarılıyor.

25 ? Eskiden tek bölüm halinde çalışıyorlardı, şimdi 2 bölüm ve bir de genel kurul halinde çalışacak.

26 ? Bakan bölümlerin başkanı olmayacak, sadece genel kurula başkanlık edecek.

27 ? Seçim şöyle yapılacak:

3 asıl ve 3 yedek Yargıtay genel kurulunca doğrudan seçilecek (eskiden cumhurbaşkanı seçiyordu). 2 asıl ve 2 yedek Danıştay genel kurulunca doğrudan seçilecek (eskiden cumhurbaşkanı seçiyordu). 7 asıl ve 4 yedek, 1.sınıf hakimler arasından ülke çapında tüm hakimler ve savcılar tarafından; doğrudan seçilecek 3 asıl ve 2 yedek 1.sınıf idare mahkemesi hakimleri arasından tüm idare mahkemesi hakimleri tarafından doğrudan seçilecek. 4 tanesi de cumhurbaşkanınca, YÖK, üst kademe yöneticileri ve avukatlar arasından seçilecek. Görüldüğü gibi, bu seçimlerin hükümetle hiç bir ilgisi yok ve iktidar, herhangi bir kişiyi üye olarak getirmeye yetkili ve izinli değildir.

28 ? HSYK'nın ihraç kararlarına itiraz etme hakkı getirildi.

29?Ekonomik ve sosyal politikaların oluşturulmasında, istişari değerlendirmelerde bulunmak amacıyla, ?ekonomik ve sosyal konsey? oluşturuluyor.

30 ? Geçici 15.madde kaldırılıyor. Bununla; zamanaşımı dolanlar yargılanamamakla birlikte, zamanaşımı dolmayanlar hakkında yargılama yapılabilecek. Darbecilerin yargılanabileceği ilkesi halk nezdinde onore edici bir davranış olacak, demokrasi ve hukuka bağlılık ilkeleri açısından, yıllardır anayasamızda bulunan bir kara lekeyi silerek, tarihe bir not düşmek ve en önemlisi, demokrasi tarihinde mağdur ve mazlumlar arasında yer almış insanlara karşı önemli bir tarihi görev yerine getirilmiş olmaktadır.

Başak Medya Ajans

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber