YDK ve müfettişlerin emlak gayrimenkul kavgası...
Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun (YDK), çalışanların konut edindirme
yardımı hesaplarının tasfiyesi için oluşturulan Emlak Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı
(EGYO) hasılat paylaşımı yöntemiyle yaptığı 7 ihalede, 1.1 katrilyon liralık
kamu kaynağının 2-3 yıl içerisinde yüklenici firmalara "haksız ve örtülü
biçimde" aktarılacağı iddiasını inceleyen Başbakanlık Teftiş Kurulu, YDK'nın
aksine herhangi bir "usulsüzlüğe rastlanmadığına" yönelik bir rapor
hazırladı. Başbakanlık müfettişlerinin hazırladığı bu raporu mercek altına alan
YDK, müteahhitlere "kaynak aktarıldığı" iddialarında ısrar etti ve
müfettişleri ağır bir dille suçlayan bir görüş oluşturarak Başbakanlığa gönderdi.
Yüksek Denetleme Kurulu, 2004 yılı sonunda Emlak Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı
A.Ş.'nin 2003-2004 yıllarında "kat karşılığı/hasılat paylaşımı" yöntemiyle
yaptığı yedi ayrı yapım işiyle ilgili mevzuata aykırı işlemlerle ilgili olarak
Özel İnceleme Raporu hazırladı.
Geçmişte kısmen kamuoyuna da yansıyan YDK'nın söz konusu rapordaki tespitleri,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 10 Ocak 2005 tarihide verdiği "olur"la
Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından, Başbakanlık Müfettişi Harun Tuncer, Müfettiş
Yardımcısı Yasemin Tuğçe Tümer, SPK Uzmanı Arif Uğur ve Bayındırlık Bakanlığı
Başmüfettişi Mahmut Seydanlıoğlu'na incelettirildi.
YDK'YI KIZDIRAN RAPOR
İnceleme sonucunda hazırlanan, Başbakanlık Teftiş Kurulu raporunda, "YDK
raporunda yer alan 'projelerin şirketin kendi özkaynaklarıyla finanse edilmesi
durumunda yaklaşık 2.1 katrilyon TL tutarında toplam kar sağlanabileceği, bunun
yerine tercih edilen yöntemle 7 projeden toplamda sadece 995 trilyon TL tutarında
hasılat payı elde etmekle yetinildiği; dolayısıyla önümüzdeki 2-3 yıllık zaman
aralığında şirket bünyesinde kalması gereken yaklaşık 1 katrilyon 105 trilyon
TL tutarındaki kamusal servetin kaynak geliştirme projelerinin amacına aykırı
olarak haksız ve örtülü şekilde yüklenici firmalara aktarılacağı ve bu tutarda
kamu zararı oluşacağı' iddialarını şirketin tabi olduğu SPK düzenlemeleri ve
şirketin finansman projeksiyonu çerçevesinde katılmanın mümkün olmayacağı kanaatine
varıldığı" belirtildi.
YDK, MÜFETTİŞLERİ SUÇLADI
Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun söz konusu raporu 12 Ağustos 2005 tarihli bir
yazıyla Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'na da gönderildi. Teftiş Kurulu'nun
raporu YDK Üçüncü Grup Üyeleri tarafından mercek altına alındı. Bu yolla oluşturulan
görüş ve Teftiş Kurulu raporu, YDK Üyeler Kurulu'nun 20 Eylül 2005'te yaptığı
toplantıda ele alınarak, Teftiş Kurulu'nun raporunda ulaşılan "kanaat ve
sonuçlara iştirak edilmediği" Başbakanlığa bildirildi.
YDK, müfettişlere, "YDK'nın raporunda yer alan mevzuata aykırı ve usulsüz
işlemler hakkında gerekli incelemeleri yapmadıkları, kanıt ve belgeleri yeterince
araştırmadıkları, usulsüz işlemler arasında bağlantı kurmadıkları, incelemeler
sırasında elde edilen kanıt ve denetim bulgularını gerektiği gibi araştırmadıkları"
eleştirilerini yöneltti. YDK, görüşünde "Konuyla ilgili olarak savunmaları
istenen ilgililerin ifadeleri arasındaki tutarsızlık ve çelişkilerin sorgulanmadığı
ve hemen her konuda şirket uygulamalarında hata yapma ihtimaline dahi yer verilmeksizin
şirket yöneticileri lehine görüş ve kanaat oluşturulduğu görülmüştür. Oysa şirket
yetkililerinin inceleme ve soruşturmaya konu edilen ihlalde ihmal ve kusurlu
işlemlerden dolayı bizzat sorumlulukları bulunmaktadır" denildi.
YDK'nın hazırladığı görüşte, müfettişlerin ihalelerde mevzuata aykırılık bulamamasıyla
ilgili olarak, "SPK Mevzuatı ve şirketin kendi yönetmeliğinde yer alan
açık hükümlere rağmen şirket tarafından 2003-2004 yıllarında gerçekleştirilen
hasılat paylaşım ihalelerinin hiç birinde bu işlemlerin yapılmadığı"na
ve yapılan 7 ihalenin iptal edilerek bu işlemleri yaptıranların cezai sorumluluklarının
saptaması gerektiğine dikkat çekilerek, "Rapor sonucunu doğrudan etkileyen
ve işin esasına ilişkin bu kadar önemli bir konunun Müfettişlik tarafından yeterli
ve gerekli ölçüde incelenmeden sonuca ulaşılması önemli bir noksanlıktır"
denildi.
"DENETİM BULGULARI GEREKTİĞİ GİBİ DEĞERLENDİRİLMEDİ"
Emlak Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Genel Müdürü Feyzullah Yetgin'in "gerçek
durumu yansıtmayan" ifadelerinin müfettişlik tarafından sorgulanmadan kabul
edildiği belirtilen YDK Üçüncü Grup'un görüşünde, "Grubumuzca Başbakanlık
Teftiş Kurulu Raporu üzerinde yapılan incelemelerde, şirket yetkilileri tarafından
hasılat paylaşımı işlerinde uygulandığı ifade edilen Yönetmelik hükümlerinin
ihlal edildiğinin Müfettişlerce tespit edildiği, ancak bu konuda elde edilen
denetim bulgularının gerektiği şekilde değerlendirilmediği görülmüştür"
denildi.
"BİLGİ SIZDIRANLAR ARAŞTIRILMADI"
YDK'nın görüşünde, Ataşehir Doğu Bölgesi ihalesinden önce henüz ilan bile yapılmadan
Şirket (EGYO A.Ş.) bünyesinden bir takım firmalara "gizlilik kuralı"
ihlal edilerek bilgi sızdırıldığını tespit eden müfettişlerin, ilgililerin cezai
ve hukuki sorumluluklarını araştırmaması ve konu üzerinde durmamasının Teftiş
Kurulu raporunun sonucunu sakatlayan çok önemli bir eksiklik olduğu belirtildi.
"ARSALAR PİYASA DEĞERİNİN ALTINDA DEĞERLENDİRİLDİ"
YDK raporundaki, "EGYO'nun sahip olduğu arsaların, ihale aşamasında gerçekleştirilen
ekspertiz raporlarına dayanılarak gerçek piyasa rayicinin altında değerlendirildiği"
tespitinin Başbakanlık Teftiş Kurulu Raporunda da, SPK Uzmanı tarafından yapılan
araştırma ve incelemeler sonucunda da kanıtlandığı ve söz konusu ekspertiz raporlarını
hazırlayan Turyap Gayrimenkul Değerleme A.Ş.'nin çalışma izninin iptal edilmesi
ve raporları hazırlayan uzmanların meslekten ihraç edilmesi için SPK'nın inceleme
başlatmasının talep edildiği vurgulandı.
"ALT DÜZEYDEKİ GÖREVLİYE KINAMA"
YDK, söz konusu ihaleler öncesinde yanıltıcı ve zarar olasılığı doğuran raporlar
konusunda gerekli özeni göstermediği gerekçesiyle alt düzeydeki bir şirket görevlisine
kınama cezası verilmesi, EGYO A.Ş.'nin üst düzey yetkililerin cezai ve hukuki
sorumluluklarının tespit edilmemesinin uygun bulunmadığını bildirdi. YDK, "Bu
kadar büyük hacimli projeler ihale edilirken şirket görevlilerinin, daha üst
seviyedeki amirlerinden açık ya da gizli şekilde icazet ve talimat almadan kendi
yetkilerini kullanarak usulsüz işlemler yapmaları mümkün değildir" görüşünü
savunarak yanıltıcı ve zarar olasılığı doğuran raporların ilgili müfettişlerin
ekspertiz firmalarına hazırlatılması süreci konusunda elde ettikleri kanıtlar
ve denetim bulgularını EGYO A.Ş. üst düzey yetkililerinin cezai ve hukuki sorumluluğunun
tespit edilmesi açısından yeterli ve gerekli ölçüde değerlendirmedikleri bildirdi.
"YETERLİ İNCELEME YAPILMADAN YDK RAPORU ELEŞTİRİLDİ"
YDK'nın incelemeleri sırasında EGYO'a ait arsalar üzerinde ihale edilen projelerin
yaklaşık inşaat maliyetlerinin yüklenici firmalar lehine sonuç doğuracak şekilde
yüksek seviyede hesaplandığı tespitinin yapıldığı hatırlatılan YDK görüşünde,
"Başbakanlık Teftiş Kurulu raporunda yeterli ve gerekli inceleme yapılmadan
ve YDK raporundaki tespitler hakkında eleştirel yorumlar yapılmakla yetinildiği
görülmektedir. Oysa müfettiş incelemeleri sırasında uygulaması devam eden, tamamlanma
aşamasına yaklaşan Ataşehir Residance projesinde gerçekleşen inşaat maliyeti
saptanmak suretiyle YDK raporundaki tespitlerin yerinde olup olmadığı kolaylıkla
kanıtlanabilirdi. Maliyet hesaplarının yapılmama sebeplerinin izah edilmesi
gerekmektedir" denildi.
31.5 trilyon liralık hasılat üzerinden sözleşme imzalanan Ataşehir Residance
projesinde 175 konutla 12 işyerinden 144'ünün satışının tamamlandığı 33.7 trilyon
lira
hasılat sağlandığı, Haziran 2005'te satışı durdurulan ve Eylül 2005'te yeniden
satışa konulan 43 adet konutun ilan edilen fiyatlar üzerinden satış değerinin
17.7 trilyon lira olduğuna dikkat çeken YDK, "Bu sonuçlara bakıldığında
51.4 trilyon lira olarak gerçekleşecek toplam hasılat sözleşmede öngörülenden
yüzde 63 oranında daha yüksektir" denildi.
milliyet