Zengin üniversiteye özerklik önceliği

Kaynak : Radikal
Haber Giriş : 04 Kasım 2006 07:30, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

Hükümet, Milli Eğitim Bakanlığı ve Yüksek Öğretim Kurumu'nu (YÖK) yeniden yapılandırmaya hazırlanıyor. Üniversitelere idari ve mali özerklik verilmesi planlanırken, öğrencilerden alınan katkı paylarının (harçların) da artırılması öngörülüyor. Maddi gücü elvermeyen öğrenciler için de formül bulundu: Finans kuruluşları kredilendirsin, kredileri devlet sübvanse etsin.

Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) tarafından hazırlanan 2007 programında eğitim sistemindeki temel sorun 'erişim ve eğitimin kalitesi' olarak belirlendi. Programda, "Eğitimin her kademesinde, istenilen düzeye ulaşılamamakla birlikte okullaşma oranları yükselmiş, ancak artan öğrenci sayıları nedeniyle mali kaynaklar öncelikle erişime yönelik tahsis edildiğinden, eğitim kalitesinde istenen düzeyde bir iyileşme sağlanamamıştır" denildi. Eğitime Gayrisafi yurtiçi hasılanın 2004'te yüzde 4, 2005'te yüzde 4,02 ve 2006'da da 4.33'ünün ayrıldığına işaret edilerek, bu oranların, 2003 yılı AB-25 ortalaması olan yüzde 5.24 ve 2005 yılı OECD ortalaması olan yüzde 4.96'nın altında bulundu-ğu belirtildi. Programda yüksek-öğretimdeki sorunlar şöyle sıralandı: Merkeziyetçi ve bürokratik idari yapı ve mevcut finansman yapısı, kalite değerlendirme ve hesap verilebilirlik sisteminin kurulmaması, öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısının yüksekliği, fiziki altyapı yetersizliği.

Üniversitelerin finansman ihtiyacının, yüzde 56.4'ü bütçe, yüzde 36.7'si döner sermaye ve yüzde 4'ü öğrenci katkı payları ve yüzde 2'si özel gelirlerle karşılanıyor. Raporda, üniversitelerin bilimsel özgürlüğe tam olarak kavuşturulması, idari ve mali özerkliğe sahip olmasının da sağlanacağı, buna idari ve mali durumu 'daha iyi' olanlardan başlanacağı vurgulanıyor. Kurumlara yeni görev Programa göre, MEB ve YÖK önümüzdeki üç yıllık süreçte yeniden yapılandırılacak. Yeni yapıda MEB, merkez teşkilatı politika belirleyecek, araştırma ve planlama yapacak, rehberlik edecek, pilot uygulamalara öncülük edecek ve denetleyecek. Talim Terbiye Kurulu'nun da idari görevlerden arındırılarak asli görevlerine dönmesi sağlanacak. YÖK ise Yükseköğretim Koordinasyon Kurulu'na dönüştürülecek. Akademik konulardaysa Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) yetkili olacak şekilde düzenlemeler yapılacak. Raporda, son üç yıllık dönemde ortaöğretimde okullaşma oranının yüzde 81'den yüzde 85.2'ye, okul öncesi okullaşma oranının yüzde 13.2'den 19.9'a yükseldiği belirtildi. Bu yıl 30 bini kadrolu, 20 bini sözleşmeli ve 3 bin 500'ü kısmi zamanlı öğretici olmak üzere ilave 53 bin 500 öğretmen istihdam edildiği, 657 bin 888 norm kadronun doldurulabilmesi için 132 bin 285 öğretmene daha ihtiyaç olduğu vurgulandı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber