Doktorlar ve personel, 93 ünite kan vererek hastayı yaşama döndürdü
HACETEPE Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde karaciğer sirozu tedavisi gören 56 yaşındaki Muhittin Dereli'nin yemek borusunda oluşan varislerin mideye şiddetli kanama yapması üzerine sağlık durumu ağırlaştı. Sürekli kan kaybeden hastaya, hastanenin kan bankasındaki kan da yetişemedi. Hastane personeli ile doktorlar, 93 ünite kan vererek, hastayı ölümden döndürdü.
Hacettepe Tıp Fakültesi Hastanesi'nde bir süre önce Muhittin Dereli'ye Genel Cerrah Prof. Dr. Osman Abbasoğlu ve ekibi tarafından karaciğer nakli gerçekleştirildi. Ancak nakilden sonra, Dereli'nin daha önceden karaciğer sirozuna bağlı yemek borusunda oluşan varisleri, mideye şiddetli kanama yaptı.
?BİR ORKESTRA GİBİ ÇALIŞTIK'
Hastanenin Anestezi ve Reanimasyon Anabilim Dalı personeli, başta Prof. Dr. Ülkü Alpar ve Doç. Dr. Seda Banu Akıncı olmak üzere bir orkestra ekibi gibi çalışıp, sürekli kan kaybeden hastayı hayatta tutmak için seferber oldu. Hasta Muhittin Dereli'nin kan kaybı, doktorların tüm madahalelerine rağmen bir türlü durduralamadı. Hastanedeki kan bankasında bulunan kan da bitince, başta Prof. Dr. Alpar ve Doç. Dr. Akıncı olmak üzere hastane personeli ve doktorlardan kısa süre içinde alınan 93 ünite kan, hasta Dereli'ye nakledilerek, hayatta kalmasını sağlandı.
Prof. Dr. Ülkü Alpar, ?Anestezi ekibi olarak ve diğer birimlerle bir orkestranın ahenk ve düzeni içerisinde ekip işbirliği anlayışı ile çalışarak, hastayı hayata döndürdük. Hastanın ağır kanamalı olması, tüm birimlerimizin seferber olmasına neden oldu. Bir insanda en fazla 5 litre kan olur, ama biz hastamıza yaklaşık 45 litre kan temin ederek, hastaya naklettik. 7.5 saat süren operasyonda tüm mücadelemiz hastayı kurtarmaktı ve kurtardık'' dedi.
İnsanların Anesteziyoloji ve Reanimasyon dalını amaliyat masasında bayıltan veya ayıltan birim olarak bildiklerini belirten Prof.Dr. Ülkü Alpar, ?Anestezi uygulamasının yanı sıra amaliyat olan hastanın yaşamsal işlevlerinin sürdürülmesi, cerrahiye bağlı kanamaların durdurulması, kan ve kan ürünlerinin karşılanması, yaşamsal işlevlerin durduğu anda hastanın tekrar hayata döndürülmesi ve amaliyat sırasında hastanın acı ve ağrı çekmemesi için bir orkestara şefi gibi çalışırız'' dedi.
Prof. Dr. Ülkü Alpar, hastahane profosörlerinden Osman Abbasoğlu'nun gerçekleştirdiği karaciğer nakli sırasında, daha önce boğazında oluşan varislerin patlaması sonucu hastanın sürekli ve şiddetli kan kaybettiğini belirtti. Prof. Dr. Alpar, normal amaliyatlarda bazen hiç kan nakli yapılmazken, bazen 3- 4 ünite kan kullanılabildiğini belirterek, ?Ama bu hastamıza tam 93 ünite kan verilerek, yaşamsal işlevine devam ettirdik. 7.5 saat süren operasyonda cerrahi ile diğer bilim dalları arasında bir ekip anlayışı içerisinde çalışarak, hastayı tekrar hayata döndürdüğümüz için mutluyuz'' diye konuştu.