Harcırah'larda İkinci Önemli Karar

Harcırahların 60 günlük zamanaşımı süresi içinde değil genel zaman aşımı süresi içerisinde istenebileceğini belirten karar Danıştay 2. Dairesine aitti. Danıştay 2. Dairesi, Ankara 9. İdare mahkemesinin verdiği kararın temyizi sırasında bu kararını vermiş ve dosyayı yeni bir karar verilmek üzere aynı mahkemeye göndermişti. Ankara 9. İdare Mahkemesinin kararı bugün sitemize ulaşmıştır. Karara göre Ankara 9. İdare mahkemesi ilk kararında direnmiştir. Devamı için başlığa tıklayın.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 28 Nisan 2006 12:41, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Harcırahların 60 günlük zamanaşımı süresi içinde değilde genel zaman aşımı süreleri içerisinde istenbileceğine dair Danıştay 2. dairesinin kararı 23.12.2005 tarihlidir. Danıştay 2. Dairesi, bu kararı, Ankara 9. İdare mahkemesinin verdiği kararın temyizi aşamasında vermişti.

Danıştay 2. dairesi kararını verdikten sonra dosyayı yeniden Ankara 9. İdare mahkemesine göndermiştir. Ankara 9. İdare mahkemesi ilk kararında ısrar etmiştir. Bir başka deyişle 9. İdare mahkemesi, harcırahların işlemin kişiye tebliğinden itibaren 60 gün içinde talep edilmesi ve gelen cevaba göre yine 60 gün içinde dava açılması gerektiğini belirtmiştir.

Bu karar sonrasında ne olacak?

Bu karar diğer mahkeme kararlarını etkilememektedir. Anayasamıza göre mahkemeler bağımsızdır ve bir mahkeme hakiminin olumlu baktığı bir davaya başka bir mahkeme olumsuz bakabilmektedir. Zaten Danıştay 2. dairesi kararı sonrasında harcırahları zaman aşımından reddeden idare mahkemeleri ve bölge idare mahkemeleri olmuştu. Buna ilişkin kararlar "Mahkeme Kararları" bölümünden bakabilirsiniz. İdari Yargılama Usul Kanuna göre mahkemeler sadece İçtihadı Birleştirme kararlarına uymakla zorunludur. Bu nedenle daha önce açılmış veya açılacak davalar kendi süreci içinde devam edecektir. Bu davalar, mahkeme hakiminin olaya hangi perspektiften baktığına gör sonuçlanacaktır. Mahkeme hakimi Danıştay 2. Dairesi hakimleri gibi düşünebileceği gibi Ankara 9. İdare mahkemesi hakimleri gibi de düşünebilir.

Bu aşamadan sonra, Ankara 9. İdare mahkemesi kararı eğer davacı tarafından yeniden temyiz edilirse bu kez dava Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunda görüşülecektir.

İdari Dava Daireleri Kurulu, idari dava daireleri başkanları ile her idari dava dairesinin kendi üyeleri arasından her üyenin Kurulda görev yapacağı şekilde iki yıl için seçilecek üçer üyeden oluşur.

ANKARA 9. İDARE MAHKEMESİNİN KARARI

Karar veren Ankara 9. İdare Mahkemesince, Danıştay 2. Dairesinin 23.12.2005 tarih ve E:2004/7942, K: 2005/4297 sayılı bozma kararına uyulmayarak işin gereği görüşüldü.

Dava, Köy Hizmetleri Hakkari İl Müdürlüğünde Jeofizik mühendisi olarak görev yapan davacının Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Köy İçme Suları Dairesi Başkanlığı emrine aynı unvanla atanmasına ilişkin 27.5.2002 tarihli işlem nedeniyle talep edilen harcırah isteminin reddine dair 7.2.2003 tarih ve 02105 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun Dava Açma Süresi başlıklı 7. maddesinde "1. Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gündür.
2. Bu süreler;
a) İdari uyuşmazlıklarda; yazılı bildirimin yapıldığı,
b) Vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarından doğan uyuşmazlıklarda: Tahakkuku tahsile bağlı olan vergilerde tahsilatın; tebliğ yapılan hallerde veya tebliğ yerine geçen işlemlerde tebliğin; tevkif yoluyla alınan vergilerde istihkak sahiplerine ödemenin; tescile bağlı vergilerde tescilin yapıldığı ve idarenin dava açması gereken konularda ise ilgili merci veya komisyon kararının idareye geldiği;
Tarihi izleyen günden başlar.
3. Adresleri belli olmayanlara özel kanunlarındaki hükümlere göre ilan yoluyla bildirim yapılan hallerde, özel kanununda aksine bir hüküm bulunmadıkça süre, son ilan tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün sonra işlemeye başlar."
hükmü öngörülmüştür.

Dosyanın incelenmesinden, davacının 27.5.2002 tarih ve 09468 sayılı işlemle Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Köy İçme Suları Daire Başkanlığı emrine mühendis olarak atamasının yapıldığı ve 25.7.2002 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, davacının yeni görevine 25.7.2002 tarihine başladığı 31.01.2003 tarihinde naklen ataması ile ilgili yolluk ödenmesi talebinde bulunduğu, talebin 7.2.2003 tarihinde reddedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

Yolluk istemine dayanak yapılan ve atama isteminin yolluk oldupu belirtilen Personel Nakil Bildiriminin 25.7.2002 tarihinde favacıya tebliğ edilmesine rağmen 60 günlük yasal dava açma süresi geçtikten sonra 31.1.2003 tarihli başvurusunun 7.2.2003 tarihinde reddi üzerine 8.4.2003 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle esasını inceleme olanağı bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle Danıştay İkinci Dairesinin 23.12.2005 tarih ve E: 2004/7942, K: 2005/4297 sayılı bozma kararına uyulmayarak davanın 2577 sayılı yasanın 15/1-b maddesi uyarınca süre yönünden reddine, aşağıda dökümü yapılan 37 YTL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, 275 YTL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, posta pulu giderinden artan tutarın istemi halinde davacıya iadesine, 30 gün içinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, 31.03.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber