Memurluktan istifa etti mobilyada marka oldu

Haber Giriş : 03 Temmuz 2006 08:06, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Memurluktan baba mesleği mobilyacılığa geçen Doğtaş Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, çekyatları kamyonlara yükleyip köy köy dolaştırarak işe başladı, 60 milyon $ cirolu şirket yarattı

"Günde bir paket sigara fiyatına taksitle çekyat". Devlet memuru olarak çalışırken, mobilyacılık yapan babasına böyle ilginç sloganlarla kampanyalar yaptırdı. Ailesinin ısrarlarına dayanamayıp, memurluğu bıraktı. Çekyatların moda olduğu dönemde Çanakkale Biga'da küçük bir atölyede kanepe üretimine başladı. Mağazada satamadığı kanepeleri kamyonlara yükleyip köy köy gezdirdi. Bugün Türkiye'nin sayılı mobilya markaları arasına giren Doğtaş'ın Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, Körfez Krizi sırasında zor durumda kalınca, o dönemdeki çalışanların ellerinde avuçlarında para eden ne varsa getirip destek çıkmasını unutamıyor. Geçen yıl 10 milyon dolarlık yatırımla yatak ve kanepe üretimini artıran Doğan'la memuriyetten mobilyacılığa geçişini, Doğtaş'ın markalaşma sürecini ve hedeflerini konuştuk.

MEMURLUK MAAŞINI NASIL OLSA KAZANIRIM

Memuriyetten ayrılmak sizin için zor bir karar mıydı?

Kardeşim mobilya mağazasına beni çağırınca, hesap ettim. 'Memuriyetten kazandığım parayı nasıl olsa kazanırım' diye düşündüm. Ayrıca o sırada Açıköğretim Fakültesi İktisat bölümünün son sınıfındaydım. Mobilya işi olmazsa, muhasebeci olabilirdim. O cesaretle memuriyetten ayrıldım. 1987'de babam ve üç kardeşimle Doğtaş Mobilya'yı kurduk. O dönemde devlet olanaklarını iyi kullandık. Özal döneminde 1988 yılında 7 yıl vadeli, 2 yıl ödemesiz KOBİ kredisi aldık. 1992'de fabrikayı büyüttük. İngiltere ve Almanya'dan yüksek teknolojili makinalar getirdik. 1994 yılında ilk ihracatımızı Arnavutluk'a gerçekleştirdik.Çanakkale Biga'daki 800 metrekarelik küçük atölyeyi, yanındaki tarlaları alarak büyüttük. Şu anda 70 bin metrekare kapalı, 200 bin metrekare açık alandaki fabrikamızda, yılda 1,5 milyon metrekare modüler mobilya, yıllık 200 bin adet koltuk kanepe üretimi yapıyoruz. Geçen yıl hizmete açtığımız yatak, koltuk ve kanepe hattımızda günde 500 yatak, 500 kanepe üretiyoruz. Bir yandan kendi mağazalarımızı açarak, bir yandan bayilikler vererek büyüdük. Özellikle 1995-2005 yılları arasında atağa kalktık. Çünkü sermayesiz bir şirkettik. Devlet memurluğundan geldiğim için sermayemiz yoktu. Kazandığımızı yatırıma çevirerek, devletin kredi olanaklarından yararlanarak bugünlere geldik.

İşsizin son çaresi memurluk

Memuriyeti bırakan bir kişi olarak, bugün gittikçe uzayan memurluk sınavı kuyruklarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Biz şanslıydık. Uygun krediler bulduk. Şu anda yatırımcının, girişimcinin önündeki en büyük sıkıntı, kaynak sıkıntısı. Teşvik edici kaynaklar, ucuz krediler yok. Türkiye'de en önemli sorun işsizlik sorunu. Yeni yatırımlar gerekiyor. Yeni yatırımlar için de ekonomik ve siyasi istikrar yanında, doğru teşvikler lazım. Getirilen bölgesel teşvikler doğru değildi. Sektörel teşvikler konması gerekli. Özel sektörde yeterli büyüme olmayınca, insanlar çaresiz bir şekilde devlet kapısında iş arıyor.

yenişafak

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber