Erdoğan: Amacım Putin, Zelenski ve Trump'ı konuk etmek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "En büyük arzum gerek Putin'i gerekse Zelenskiy'i İstanbul veya Ankara'da bir araya getirmek. Hatta Trump'ı da yanına almak." dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 02 Haziran 2025 17:38, Son Güncelleme : 02 Haziran 2025 21:28
Erdoğan: Amacım Putin, Zelenski ve Trump'ı konuk etmek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan Kabine Toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki toplantı 1,5 saat sürdü.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine toplantısı sonrası açıklama yaptı. Erdoğan'ın açıklamasının satır başları şöyle;

Kabinemizin 41'inci toplantısını az önce sona erdirdik. Toplantımızda tarım, ulaştırma, ekonomi ve güvenlik başta olmak üzere Türkiye'nin gündeminde yer alan kritik konuları değerlendirdik. İstişarelerimizin mahiyetine geçmeden evvel, bir konuda milletimize şükran borcumuzu ifa etmek istiyorum.

14-28 Mayıs 2023 seçimleri siyasi hayatımızın dönüm noktalarından biri olarak tarihe geçmiştir. Milletimiz her iki seçimde de istikbaline dair çok önemli kararlar vermiştir. İnsicam sorunu olan, içerde kavgalı, sürekli kriz üretmeye meyyal bir yapı yerine tercihini Meclis'te Cumhur İttifakı'ndan, Cumhurbaşkanlığında da şahsımızdan yana kullanmıştır. Bugün bir kez daha şahsımı yüzde 52,18 oy oranıyla Cumhurbaşkanlığı makamına layık gören 27 milyon 835 bin vatandaşımın her birine yürekten teşekkür ediyorum. Tercihleri farklı yönde tecelli etse de sandığa giderek demokrasimize sahip çıkan tüm vatandaşlarıma aynı şekilde teşekkürlerimi iletiyorum.

Bugün geriye dönüp baktığımızda hem 14 Mayıs'ta hem de 28 Mayıs'ta yapılan tercihin ne kadar hayati olduğunu daha net görüyoruz. Türkiye'nin derin bir uçurumun kenarından nasıl döndüğü bugün daha iyi anlaşılıyor. Son iki yılda yaşanan gelişmeleri, tartışmaları, ayrışmaları düşününce dili dualı bu aziz milletin verilmiş sadakası varmış diyorum. Sadece son bir haftada şahit olduğumuz meydan muharebesi bile bunu görmek için ziyadesiyle kafidir. Düşünebiliyor musunuz? Daha iki yıl öncesine kadar beyaz gömlek giyip video çekerek birbirlerini övgü yağmuruna tutanlar, bakıyorsunuz gırtlak gırtlağa bir kavganın baş aktörleri olarak her gün manşetleri süslüyor.

Koalisyon dönemlerini tecrübe etmemiş 30 yaş altı gençlerimize eski Türkiye'nin neden sürekli patinaj yaptığını örnekleriyle gösteriyorlar. Bakın, şunu da tüm samimiyetimle ifade etmek isterim: Ülkemizin atlattığı tehlikenin büyüklüğü zamanla daha iyi anlaşılacak. Kabinemiz de görevdeki ikinci yılını inşallah yarın tamamlıyor. Cumhurbaşkanı kabinesi olarak tam bir uyum içinde iki senedir ülkemize ve milletimize aşkla hizmet ediyoruz. Kalan üç yıllık sürede de gayemiz ülkemizi kalkındırmak, insanımızın refah seviyesini yükseltmek, demokrasimizi güçlendirmek, milletimizin ezeli ve ebedi kardeşliğine vurulan paslı zincirleri birer birer söküp atmaktır.

"Türkiye'nin hiçbir sorunu çözümsüz değildir"

Şurası bir gerçek ki Türkiye terör sorunu başta olmak üzere her türlü meselesini çözecek kudrete, iradeye ve demokratik olgunluğa sahiptir. Terörsüz Türkiye sürecimiz inşallah bunun mihengi ve miğferi olacaktır. Suhületle geçilen her aşamayla birlikte toplumumuz rahatlamakta, devlet-millet kaynaşması daha da artmaktadır. Her zaman söylüyorum; bugün tekrar vurgulamak istiyorum: Ne kadar çetrefil olursa olsun, Türkiye'nin hiçbir sorunu çözümsüz değildir. Meselelerimizi konuşmanın en sağlam zemini şüphesiz siyasettir. 23 yıllık kazanımlar sayesinde demokrasimiz karşılıklı saygı çerçevesinde her türlü sorunu tartışacak, dahası bunlara ortak akılla çözüm bulacak yetkinliğe kavuşmuştur. Bundan kimse kuşku duymuyor.

Yıllardır acıdan ve gözyaşından beslenenlerin, Türkiye'nin yüklerinden kurtulma ihtimalinin kuvvetlenmesinden endişe etmesi gayet doğaldır. Biz bunlara aldırmadık ve aldırmayacağız. Çözüm yerine sorunun parçası olmakta ısrar edenleri milletimizin engin ferasetine havale ediyoruz. Bu vesileyle gerek başbakanlık, gerekse cumhurbaşkanlığımız süresince millete ve memlekete hizmet mücadelemize omuz vermiş tüm arkadaşlarımıza, hükümet ve kabine üyelerimize bugün bir kez daha en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Rabbim bizlere daha nice yıllar azimle, şevkle, heyecanla milletimize hizmet üretmeyi nasip eylesin.

Son toplantımızdan bu yana içerde ve dışarda çok önemli toplantılara, açılışlara, ziyaretlere iştirak ettik. 13 Mayıs'ta yaptığımız Savunma Sanayii İcra Komitesi toplantısında savunma projelerimizi masaya yatırdık. 14 Mayıs'ta toplanan 4. Tarım Şurası'nda önemli kararlar aldık. Çevrim içi olarak gerçekleştirdiğimiz Türkiye, Amerika, Suudi Arabistan ve Suriye toplantısı, komşumuz Suriye'ye yönelik yatırımların ve yaptırımların kaldırılması bakımından yeni bir dönemi başlattı.

15 Mayıs'ta Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği delegesi olarak 10 yılını, 20 yılını ve 30 yılını tamamlayan 98 kardeşimize belge ve plaketlerini takdim ettik. Aynı gün Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Zelenski'yi ve heyetini Ankara'da misafir ettim. Rusya-Ukrayna Savaşı'nın adil bir barışla sona erdirilmesine yönelik ilkeli politikamızı bu vesileyle tekrar teyit ettik.

Bugün, bildiğiniz gibi, İstanbul'da Rusya-Ukrayna heyetleri Hakan Bey'in riyasetinde bir araya geldiler. Gerçekten çok çok muhteşem bir buluşma oldu. Bu buluşma neticesinde özellikle bundan önce biner esir değişimi olduğu halde bu defa bu esir değişimleri binin üzerine çıktı. Binin üzerine çıkmanın ötesinde de bir de bu esir değişiminin dışında gerek Rusya gerek Ukrayna tarafında bazı cesetlerin de birbirlerine iadesi söz konusu oldu. Bu rakamlar da gerçekten çok büyük. Gerek Rusya tarafından gerek Ukrayna tarafından verilen bu rakamlar ki Dışişleri Bakanım ve medya bu rakamları da İstanbul'da yapılan basın açıklamasıyla taraflar bunları dünya kamuoyuna açıklıyorlar.

"En büyük arzum gerek Putin'i gerekse Zelenskiy'i İstanbul veya Ankara'da bir araya getirmek"

Bu da tabii İstanbul'daki bu buluşmaların ne kadar büyük önem ifade ettiğini ortaya koyması bakımından çok çok önemli. Biz de bundan dolayı doğrusu iftihar duyuyoruz. Hamdolsun Türkiye bu iş için İstanbul'la bir dönüm noktası oldu. Her iki taraf için de benim en büyük arzum gerek Sayın Vladimir Putin'i gerekse Zelenski'yi aynı şekilde İstanbul veya Ankara'da bir araya getirmek, hatta hatta Sayın Trump'ı da bunların yanına almak, eğer kabul buyururlarsa ben de kendileriyle bu buluşmada bir araya gelir ve böylece İstanbul'u adeta bir barış merkezi haline getirelim istiyorum. Bunun girişimlerini de şu son buluşmadan sonra adımını atacağız.

Ayrıca 16 Mayıs'ta Arnavutluk'un ev sahipliğinde düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu'nun 6. zirvesine katılmak üzere Tiran'daydık. Aynı günün akşamında partimizin Gençlik Kolları tarafından tertiplenen GençFest programında binlerce genç kardeşimizle bir araya geldik. Festivalde sahne alan sanatçılarımız ile programa katkıda bulunan herkesi buradan bir kez daha tebrik ediyorum.

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı Millet Kütüphanesi'nde 81 ilimizden gelen gençlerimiz ve milli sporcularımızla yaptığımız hoş bir sohbetle kutladık. 21 Mayıs tarihinde Türk Devletleri Teşkilatı'nın gayri resmi zirvesine iştirak etmek üzere Sayın Orban'ın davetine icabetle Budapeşte'ye gittik.

Teklifimiz üzerine 21 Mart'ın bundan böyle Türk Devletleri Teşkilatı Nevruz Anma ve Kutlama Günü olarak kutlanması kararlaştırıldı. Aldığımız bu kararın Türk dünyasına hayırlı olmasını diliyorum.

Aziz milletim, biliyorsunuz 2025 senesini ülkemizde aile yılı olarak ilan ettik. Farklı etkinlikler, programlar, projelerle aile yılını anlamına ve önemine uygun şekilde idrak etmeye çalışıyoruz. 26 ülkeden bakanların hazır bulunduğu Uluslararası Aile Forumu'nda birçok kıymetli isimle bir araya geldik. Sadece bu yılı değil, önümüzdeki 10 seneyi aileyi önceleyen politikaları hayata geçirmek amacıyla değerlendireceğiz.

Artan tehditler karşısında aile müessesesini güçlendirecek, gençlerimizin yuva kurmalarını kolaylaştıracak, tehlike çanlarının çaldığı nüfus artış hızımızı tekrar olması gereken düzeye çıkartacak adımlar atacağız. Küresel zorbalığa dönüşen cinsiyetsizleştirme politikalarıyla mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir.

24 Mayıs'ta Necip Fazıl Kısakürek Kültür ve Araştırma Vakfımızın Bir Şiir Bir Hayat Canım İstanbul sergisinin açılışındaydık. Vefatının 42. yıl dönümünde Sultan-ı Şuara unvanıyla Türk edebiyatında mümtaz bir yeri olan büyük dava ve fikir adamı Üstat Necip Fazıl'ı bir kez daha rahmetle, hürmetle yad ettik.

"Suriye Havayolları yakında Türkiye uçuşlarına başlayacak"

Suriye Havayolları yakında Türkiye uçuşlarına başlayacak. AJet şirketimiz Suriye'ye düzenli seferler düzenleyecek.

Suriye istikrara ve huzura kavuştukça, inancımız odur ki bundan tüm komşuları, bölgedeki bütün ülkeler kazançlı çıkacaktır.

Yollar Köprüler tüneller yerleşim alanları tarım bölgeleri ile Karabağ Maşallah işgalin yaralarını süratle sarıyor. Türkiye olarak biz de bu çalışmalara her türlü desteği veriyoruz.

29 Mayıs'ta İstanbul'un Fethi'nin 572 seneyi devriyesini yine büyük bir coşkuyla ve gururla kutladık. Osman Gazi Gemisi'ni Karadeniz'e uğurladık.

300 metre uzunluğunda dev bir platform 56 metre genişliğinde. Maşallah böyle bir Platformu Karadeniz'e uğurladık. Şimdi orada 20 sene İnşallah sondaj çalışmalarını yapacak.

Ardından Beykoz, Arnavutköy, Kağıthane ve Sultangazi, Cebeci millet bahçelerinin açılışını gerçekleştirdik. Hep diyoruz ya durmak yok yola devam. Toplam büyüklüğü 428 bin metrekareyi aşan 4 yeni millet bahçemizin İstanbul'umuza tekrar hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.

Bu programlar haricinde birçok telefon görüşmesi, kabul toplantı yaparak Türkiye'ye hizmet mücadelemizi kesintisiz devam ettirdik.

Aziz milletim Türkiye barış diplomasisinin ana merkezlerinden biri haline dönüşüyor. Az önce de ifade ettiğim gibi gayretlerimiz neticesinde Rusya ve Ukrayna heyetleri ülkemizde bir araya geldiler. 3 yıllık aradan sonra ilki önceki hafta gerçekleştirilen ve bin savaş esirinin takasıyla sonuçlanan toplantının ardından ikinci toplantı bugün yapıldı.

Dünkü hadiseye rağmen toplantının gerçekleşmesi başlı başına önemli bir başarıdır. Türkiye'nin tavrı savaşın ilk gününden beri bellidir. Biz bölgemizde çatışma kavga savaş ve zulüm görmek asla istemiyoruz. Barışın kaybedeninin olmayacağına inanıyoruz. Her iki tarafında kabul edeceği sürdürülebilir bir barışın tesisi için samimi bir çaba içindeyiz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber