Ceza Zamanaşımı Süresinde Danıştay'dan Kritik Karar!
Danıştay Sekizinci Dairesi, kamu görevinden ihraç edilen akademisyenin işleminin iptaline ilişkin kararı yeniden değerlendirerek yürütülen soruşturmanın uygun olduğuna hükmetti!

Dava konusu olayda, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesinde Araştırma Görevlisi olarak görev yapan davacı, hakkında başlatılan soruşturma sonucunda görev yaptığı dönemde cep telefonuyla çekilmiş olan uygunsuz fotoğraflar olduğu gerekçesiyle, 2547 sayılı Kanun'un 53. maddesinin (b) fıkrasının 6. bendinin (c) alt bendi uyarınca kamu görevinden ihracına karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi tarafından yapılan değerlendirmede, davacının kamu görevinden ihracına esas olan fotoğrafların en son çekim tarihinin üzerinden ceza vermede zamanaşımı süresi olan iki yıllık bir zaman diliminin geçmesi gerekçesiyle ihraç işleminin iptaline karar verilmiş olup, bölge idare mahkemesi de kararı uygun değerlendirilmiştir.
Danıştay Sekizinci Dairesi ise, idarelerin haberdar olmadıkları konularda soruşturmaya başlayamayacakları ve herhangi bir karar alamayacakları hususu değerlendirildiğinde, her hal ve şartta fiilin işlendiği tarihin esas alınması halinde madde hükmünün dar bir şekilde yorumlanacağı gerekçesiyle, bu gibi durumlarda idarelerin bu durumu öğrendiği tarihlerin dikkate alınmasının doğru olacağını belirtmiştir.
Bu durumdan dolayı, Marmara Üniversitesi tarafından tesis edilen işlemin ceza zamanaşımı içerisinde gerçekleştirildiği görüldüğünden, ihraç işlemi hukuka uygun bulmuştur.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/6432
Karar No : 2025/3088
TEMYİZ İSTEMİNDE BULUNAN (DAVALILAR): 1) ... Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
2) ... Üniversitesi
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi ... Bölümünde araştırma görevlisi olarak görev yapan davacı tarafından, 2547 sayılı Kanun'un 53. maddesinin (b) fıkrasının 6. bendinin (c) alt bendi uyarınca kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin Yükseköğretim Kurulu Disiplin Kurulunun ... tarih ve ... sayılı kararının iptaline karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararında; davacının kamu görevinden çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına esas teşkil eden fiillerinin, davacının araştırma görevlisi olarak görev yaptığı dönemde cep telefonuyla çekilmiş olan uygunsuz fotoğraflar olduğu ve söz konusu fotoğraflardan en son çekim tarihli olanın 04/06/2015 tarihinde çekilmiş olduğu anlaşıldığından, zincirleme fiil olması nedeniyle son fiil tarihinden (04/06/2015) itibaren iki yıl içinde disiplin cezası verilmesi gerekmekte iken, ceza verme zaman aşımı süresi dolduktan sonra başlatılan disiplin soruşturmasına istinaden tesis edilen dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek, 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idareler tarafından, davacının telefonunda birçok uygunsuz görüntü bulunduğu, işlenen suç türünün mütemadi suç olduğu, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemine konu Kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dosya tekemmül ettiğinden Marmara Üniversitesinin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Dosyanın incelenmesinden, Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi ... Bölümünde 20/05/2011 tarihinde göreve başlayan ve araştırma görevlisi olarak çalışan davacının; terör örgütüne üye olma suçundan hakkında ... Ağır Ceza Mahkemesinin ... esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında cep telefonu, hard disk, bilgisayar ve tabletine el konulması üzerine adli bilişim uzmanları tarafından yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 18/05/2019 tarihli raporda; cep telefonunda gizli olarak kayıt altına alındığı anlaşılan ve bayanların bel, kalça, göğüs, bacak, ayak kısımlarını içeren çok sayıda fotoğraf bulunduğu, bu fotoğrafların birçoğunun muhtemelen üniversite ortamında kayıt altına alındığı, hard diskin silinen alanlarında da gizli kayıtların bulunduğu, bayanların bacak kısımlarını içeren çok sayıda fotoğraf olduğu, fotoğraf tarihlerinin 2015 yılına ait olduğunun tespit edilmesi üzerine ... Ağır Ceza Mahkemesi'nin ... tarih ve D.No:... esas sayılı kararıyla konunun Başsavcılığa intikal ettirildiği, fotoğraflardaki kişilerin teşhisine yönelik İstanbul Valiliği İl Emniyet Müdürlüğünün ... tarih ve ... sayılı işlemi üzerine davalı idarelerden Marmara Üniversitesinin ... tarih ve ... sayılı işleminde, davacıya ve görüntüsü tespit edilen öğrenciye ilişkin bilgiler gönderildiği anlaşılmaktadır.
İstanbul (Anadolu) Cumhuriyet Başsavcılığının ... tarih ve S.No:..., K:... sayılı kararıyla; davacı hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş, anılan karar 15/06/2020 tarihinde davalı Marmara Üniversitesine gönderilmiştir. Davalı Marmara Üniversitesinin 24/06/2020 tarihli işlemiyle Başsavcılıktan, yapılacak soruşturma ve incelemeye esas olmak üzere ilgili bilgi ve belgelerin talep edilmesi sonucunda davacı hakkında 30/06/2020 tarihli soruşturma oluru alınarak, konuya ilişkin düzenlenen 26/10/2020 tarihli soruşturma raporu neticesinde davacının kamu görevinden çıkarma cezasıyla tecziye edilmesinin teklif edilmesi sonrasında, Yükseköğretim Yüksek Disiplin Kurulunun ... tarih ve ... sayılı kararıyla 2547 sayılı Kanun'un 53. maddesinin (b) fıkrasının 6. bendinin (c) alt bendi uyarınca davacının kamu görevinden çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmesi üzerine anılan kararın iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun "Disiplin ve Ceza İşleri" üst başlıklı "Genel esaslar" başlıklı 53. maddesinin (b) fıkrasının 6. bendinin (c) alt bendinde; kamu hizmeti veya öğretim elemanı sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak fiili kamu görevinden çıkarma cezasını gerektiren eylemler arasında sayılmış olup, "Zamanaşımı" başlıklı 53/C maddesinde; disiplin cezası verilmesini gerektiren fiillerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl geçmiş ise disiplin cezası verilemeyeceği hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Disiplin cezaları; kamu hizmetinin gereği gibi yürütülebilmesi bakımından kişilerin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlar olup, subjektif ve bireysel etkileri bulunduğu gibi kamu hizmetinin gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması bakımından objektif ve kamusal öneme sahiptirler. Bu bakımdan disiplin soruşturmalarının yapılmasında izlenecek yöntem, ceza verilecek fiiller ve ceza vermeye yetkili makam ve kurullar pozitif olarak mevzuatta belirlenmekte, doktrin ve yargısal içtihatlarla da konu ile ilgili disiplin hukuku ilkeleri oluşturulmaktadır.
2547 sayılı Kanun'da yer verilen ve disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl içinde disiplin cezası verilmediği takdirde ceza verme yetkisinin zaman aşımına uğrayacağı hükmü karşısında, bu sürenin idarenin iç işleyişine ilişkin düzenleyici bir süre olmadığı, belirtilen sürenin geçirilmesinden sonra disiplin cezası verilemeyeceği açık olmakla birlikte; idarelerin haberdar olmadıkları konularda soruşturmaya başlayamayacakları, dolayısıyla herhangi bir karar alamayacakları hususu değerlendirildiğinde, somut uyuşmazlığa göre her hal ve şartta fiilin işlendiği tarihin esas alınması -madde hükmünün dar yorumlanması- kamu yararına aykırılık teşkil edecektir.
Uyuşmazlıkta; davalı Marmara Üniversitesinin, davacıya ait hard diskin silinmiş kısımlarında ve cep telefonunda birçok uygunsuz görüntü bulunduğu tespitlerinden, İstanbul Valiliği İl Emniyet Müdürlüğü'nün ... tarih ve ... sayılı işlemiyle haberdar olduğu, davalı Üniversitenin bilgisine giren tespitler uyarınca ceza verme zaman aşımı süresinin 31/01/2020 tarihinden itibaren başladığı dikkate alındığında, dava konusu Yükseköğretim Yüksek Disiplin Kurulunun ... tarih ve ... sayılı kararının, ceza verme zaman aşımı süresi içerisinde tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerektiğinden, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz istemlerinin kabulüne,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yukarıda belirtilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
4. Kesin olarak 19/03/2025 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY :
(X)- Bölge İdare Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkün olup, temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen temyiz nedenleri anılan kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığından, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği görüşüyle aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum.