İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

Erdoğan: Bu devlet, hiç kimsenin şahsi malı değildir

Erdoğan: "Devlet kurmanın, devleti yaşatmanın öyle kolay olmadığını çevremizde yaşanan hadiseler bizlere gösteriyor. Ne dedik? Kimse bu ülkeyi bölmeye gayret etmesin. İnlerine gireriz. Cudi'de, Gabar, Tendürek'te, Bestler Deresi'nde girdik. Gerekirse Kandil'de de gireriz dedik. Orada da girdik. Bu devlet, hiç kimsenin şahsi malı değildir. 81 milyonun tamamının malıdır. Bu dört ilke, ülke ve millet olarak istiklalimizin ve istikbalimizin teminatıdır.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 17 Mart 2018 17:10, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Erdoğan: Bu devlet, hiç kimsenin şahsi malı değildir

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Diyarbakır ile aramıza kimsenin girmesine izin vermeyeceğiz. Bizim Diyarbakır'la olan muhabbetimiz öyle buzdan heykel gibi güneşi görünce eriyen türden değildir. Biz, Diyarbakır'la etle tırnak gibiyiz. Biz, Diyarbakır'la aynı bedenin iki yarısı gibiyiz, hangi yarımız olmazsa diğeri de eksik kalır." dedi.

Erdoğan, Seyrantepe Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Diyarbakır 6. Olağan İl Kongresi'ndeki konuşmasına "Diyarbakır'ı bölemediler, parçalayamadılar. Bir olduk, iri olduk, diri olduk, kardeş olduk, hep birlikte Türkiye olduk." sözleriyle başladı.

Diyarbakırlılara selamlarını ileten Erdoğan, kuruluşundan bugüne kadar AK Parti Diyarbakır teşkilatlarında görev yapanlara şükranlarını sundu.

Erdoğan, salondakilerin coşkusu üzerine, "Bu heyecan, bu dik duruş Allah'ın izniyle martı da kasımı da farklı bir şekilde inşa ve ihya edecektir." ifadesini kullandı.

Diyarbakır'ın, 16 Nisan halk oylamasında yüzde 32'lik "evet" oranıyla beklentilerin çok altında kaldığını belirten Erdoğan, bu kongrenin Diyarbakır'da yepyeni bir dönemin müjdecisi olacağına işaret etti.

Erdoğan, "Reis bizi Afrin'e götür" tezahüratlarına, "Hazır mısınız? Hazırsınız. Tamam ben de komuta kademesiyle bu konuyu görüşeceğim. 'Gelsinler' diyorlarsa önde ben, sizler de arkadan hep beraber gideceğiz." karşılığını verdi.

Şair Arif Nihat Asya'nın "Fetih Marşı" isimli şiirinden "Yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan. Sana selam getirdim Ulubatlı Hasan'dan. El de sensin dil de sen, gönüldesin, baştasın, Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın." dizelerini okuyan Erdoğan, salondaki AK Parti ana kademesinden 2019'daki seçimlerde kapı kapı dolaşma sözü aldı.

- "Diyarbakır'la etle tırnak gibiyiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Diyarbakır bizi sever, biz de Diyarbakır'ı severiz." diyerek, konuşmasına şöyle devam etti:

"Diyarbakır'la aramıza kimsenin girmesine de izin vermeyeceğiz. Bizim Diyarbakır'la aramızdaki kardeşlik hukuku öyle düne, önceki güne dayanmaz. Bizim kardeşlik hukukumuz, Hz. Adem ile başlamış, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed'in ümmeti olmakla perçinlenmiş, coğrafyamızdaki bin yıllık birlikteliğimizle de mühürlenmiştir.

Bizim Diyarbakır'la olan muhabbetimiz, öyle buzdan heykel gibi güneşi görünce eriyen türden değildir. Biz, Diyarbakır'la etle tırnak gibiyiz. Biz, Diyarbakır'la aynı bedenin iki yarısı gibiyiz, hangi yarımız olmazsa diğeri de eksik kalır. Onun için Diyarbakır'la birlikteliğimiz inşallah hep devam edecek."

- Erdoğan'dan "Medeniyetler abidesi ey Diyarbekir" şiiri

Erdoğan, şair İbrahim Halil Demir'in "Medeniyetler abidesi ey Diyarbekir" şiirinin "Peygamberleri, nebileri, sahabeleri, azizleri mahirce ağırlardın vakarlı bir aslan misali koynunda. Medeniyetler abidesi ey Diyarbekir. Yazarların, şairlerin, yanık seslerin otağıydın. Kimsesiz, dul ve yetimlerin en helal katığıydın. Medeniyetler abidesi ey Diyarbekir. İsmin yazılırdı altın harflerle tarihin sayfalarına." dizelerini okuyarak, bu şehri işte böyle bildiklerini söyledi. Erdoğan, "Diyarbakır, yaşadığı tüm sıkıntıları, uğradığı tüm haksızlıkları, maruz kaldığı tüm zulümleri geride bırakarak aydınlık bir geleceğe doğru kararlı adımlarla Allah'ın izniyle ilerleyecek." dedi.

- "Diyarbakır'a geçmişte çok büyük yanlışlar yapıldı"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyarbakır'ın gerçekten zor günler geçirdiğini vurgulayarak, "Diyarbakır'a geçmişte çok büyük yanlışlar yapıldı. Biraz da bu yüzden Diyarbakır, terör örgütlerinin cirit attığı bir yer haline geldi. Bu güzel şehir, adeta rahmetli Gaffar Okkan gibi emniyet müdürlerini dahi acımasız çarkları içinde yutan bir şiddet düzeninden ne yazık ki böyle bir zulme terk edildi." değerlendirmesinde bulundu.

AK Parti'yi kurma çalışmaları sırasında bölgeyi ziyaret ettiğinde, buradaki dostlarına "Hükümete geldiğimizde bizden ne istersiniz?" diye sorduğunu anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Aldığım cevap neydi? 'Olağanüstü hali kaldırın başka bir şey istemeyiz.' Sakın ha o dönemin olağanüstü halini bugünküyle karıştırmayın. Bugün olağanüstü hal yetkilerinin yüzde 5'i bile kullanılmıyor. Özellikle hak ve özgürlükler noktasında en küçük bir kısıtlama dahi söz konusu değildir.

O dönemdeki olağanüstü hal öyle bir uygulamaydı ki tüm vatandaşlarımızın başının üstünde Demokles'in kılıcı gibi sallanıyordu. İktidara geldiğimizde ilk iş, daha ilk ayında olağanüstü hali kaldırdık. Ama bununla kalmadık, bürokratik vesayeti kırdıkça demokrasimizin güçlendirilmesi konusunda daha cesur ve kararlı adımlar atma imkanı bulduk."

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bu ülkede bölücü terör örgütü benim halkıma, benim Kürt kardeşlerime çok çektirdi ama artık çektiremeyecek, bitti bu işler." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Seyrantepe Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Diyarbakır 6. Olağan İl Kongresi'ndeki konuşmasında, özgürlük ve demokrasi çıtasını yükseltmek için eskiden beri talep edilen ne varsa hemen hemen hepsini hayata geçirdiklerini vurguladı.

Devlet Güvelik Mahkemeleri (DGM) gibi özel yargılama usullerini kaldırmaktan işkenceye sıfır tolerans uygulamasına kadar pek çok reforma imza attıklarını, insanların günlük hayatlarını zorlaştıran yanlış uygulamalara son verdiklerini anlatan Erdoğan, bunların arasında yerleşim yerlerinin isimlerinden, çocuklara istenilen isimlerin verilmesine kadar pek çok konunun olduğunu hatırlattı.

Erdoğan, farklı dil ve lehçelerin öğrenilmesi, bunlarla müzik ve film yapılabilmesi, akademik çalışma yürütülebilmesi gibi hususlardaki bütün taleplerin hayata geçirildiğini kaydetti.

- "Demokratikleşme hiç bitmeyen bir yolculuk"

Kamu hizmetlerinin sunumunda bölgedeki vatandaşların konuştukları dillerin kullanımı veya tercüman bulundurulması gibi yeniliklere imza atıldığını dile getiren Erdoğan, demokratikleşme ve bireysel özgürlüklerin genişletilmesinin hiç bitmeyecek bir yolculuk olduğunu vurguladı.

Zaman geçtikçe, şartlar değiştikçe talepler ve beklentilerin de değişim göstereceğine işaret eden Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ülkemizde hangi kesimin nerede bir sorunu varsa bunun çözümü için çalışmak, mücadele etmek bizim boynumuzun borcudur. Ama katettiğimiz mesafenin önemini de asla gözden ırak tutmamalıyız. Türkiye'nin son 15 yılda gerçekleştirdiği sessiz devrimin, geçmiş 150 yılın tüm taleplerinin ötesine geçtiğini inkar etmek, bu ülkeye, bu devlete ve bu millete yapılabilecek en büyük haksızlıktır. Biz, inancımız gereği kimsenin kökenine, meşrebine, doğduğu yere bakmayız. Bizi sadece Allah'ın yarattığı bir kul olan, karşımızdaki insanın bu sıfatıyla sahip bulunduğu haklarını kullanıp, kullanmadığı ilgilendirir. Rizeli Tayyip Erdoğan da Allah'ın bir kuludur, Diyarbakırlı Mehmet, Bekir, Baran, Hatice, Zeynep, Hazal da Allah'ın bir kuludur. Şayet illa bir üstünlük sebebi arayacaksak, bakacağımız tek yer o da ittika yani takva olacaktır. Hal böyleyken birilerinin illa kökeninden veya meşrebinden dolayı birtakım ayrıcalıklar, ilave haklar istemesini maşeri vicdana kabul ettirmek mümkün değildir."

- "Türkiye, 81 milyon vatandaşı ve 81 vilayetiyle bir bütündür"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemizde, sadece Kürt olduğu için baskı gören, haksızlığa uğrayan kim varsa Tayyip Erdoğan olarak onun yanında yer alır, onunla birlikte mücadele ederim. Ülkemizde ister Müslüman ister bir başka dinin müntesibi olsun, sırf inancından dolayı ayrımcılığa maruz kalan varsa onun da yanında olurum." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin 81 milyon vatandaşı ve 81 vilayetiyle bir bütün olduğunu vurgulayan Erdoğan, ne herhangi bir kimseyi ne herhangi bir vilayeti kimsenin ötekileştirmesi, dışlamasının söz konusu olamayacağının altını çizdi.

"Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" vurgusu yapan Erdoğan, "Vatanımızı böldürmeyiz. Yok bilmem PYD, yok bilmem PKK. Böyle bir şey olamaz." dedi.

"Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka devletimiz yok." ifadesini kullanan Erdoğan, bu yolda emin adımlarla yürüyeceklerini söyledi.

- "Bu devlet, hiç kimsenin şahsi malı değildir"

Bir, iri, diri, kardeş ve hep birlikte Türkiye olmanın önemine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Devlet kurmanın, devleti yaşatmanın öyle kolay olmadığını çevremizde yaşanan hadiseler bizlere gösteriyor. Ne dedik? Kimse bu ülkeyi bölmeye gayret etmesin. İnlerine gireriz. Cudi'de, Gabar, Tendürek'te, Bestler Deresi'nde girdik. Gerekirse Kandil'de de gireriz dedik. Orada da girdik. Bu devlet, hiç kimsenin şahsi malı değildir. 81 milyonun tamamının malıdır. Bu dört ilke, ülke ve millet olarak istiklalimizin ve istikbalimizin teminatıdır. Bunlardan birinin dahi yıpratılmasına, örselenmesine, tehdit edilmesine rıza gösteremeyiz. Ülkemizin birliğine, beraberliğine, geleceğine yönelik saldırılara karşı Diyarbakırlı kardeşlerimin de canları pahasına karşı koyduklarını biliyorum."

Diyarbakırlıların çok çile çektiğini bildiğini dile getiren Erdoğan, "Evlerden evlere ne gibi tüneller kazıldığını biliyorum. Diyarbakır'ın 15 Temmuz'da 2 şehidi var. Kardeşlerim; yıllarca bu ülkenin kanını adeta bir kene gibi emen bölücü terör örgütünün Diyarbakır'a ve bölgeye en küçük bir hayrı dokunmamıştır." değerlendirmesinde bulundu.

- "Örgütün sergilediği alçaklık, hakikatleri gün gibi ortaya döktü"

Kayyumlarla yolda gelirken yeni Diyarbakır'ı gördüğünü aktaran Erdoğan, "Kırklar Dağı'nın halini gördünüz değil mi? Ne oldu şimdi Kırklar Dağı? Gereği yapıldı mı, yapıldı. Olay bu. Bu ülkede bölücü terör örgütü, benim halkıma, vatandaşıma, Kürt kardeşlerime çok çektirdi. Ama artık çektiremeyecek. Bitti bu işler. Artık bir huzur, refah toplumunun bu bölgede inşallah erdemine erecekler." ifadelerini kullandı.

Sadece kan döken, acıya sebep olan, yakan yıkan, insanların onurunu ve namusunu tehdit eden terör örgütünün gerçek yüzünün herkes tarafından görüldüğüne dikkati çeken Erdoğan şöyle konuştu:

"13,14,15 yaşında kızları dağlara kaçırmak suretiyle, onlara orada nelerin yapıldığını televizyonlarda izlediniz değil mi? İşte bunlar, bu. Özellikle 2015 yılındaki çukur eylemlerinde bu örgütün sergilediği hoyratlık ve alçaklık, hakikatleri gün gibi ortaya dökmüştür. Örgütün yol açtığı yıkımı, devlet olarak biz yeni baştan inşa ederek ortadan kaldırdık. Diyarbakır içinde adeta yepyeni bir Diyarbakır ortaya çıkardık."

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Kupası final karşılaşmasının 9 Mayıs 2018'te Diyarbakır'da oynanacağını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Seyrantepe Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Diyarbakır 6. Olağan İl Kongresi'ndeki konuşmasında, Suriçi'nin Diyarbakır'ın tarihine, kültürüne güzelliğine yakışır bir hale getirildiğine dikkati çekti.

"Be vicdansızlar, siz nasıl Diyarbakırlısınız. Nasıl 'Ben Kürdüm' diyorsunuz da o güzelim camileri yıkıyorsunuz? O saat kulesini nasıl oldu da yıkmaya çalıştınız? Sizde vicdan yok mu, nasıl bunu yaptınız?" diyen Erdoğan, şimdi hepsinin yeniden inşa edildiğini söyledi.

Terör örgütünden temizlenen bölgelerde yürütülen inşa ve ihya çalışmaları hakkında bilgi veren Erdoğan, "Sadece Suriçi'ndeki çalışmalar için 2 katrilyon harcadık. Helali hoş olsun. Sizlere, bu millete, Diyarbakır'a bu yakışır." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, yaklaşık 3 bin 700 hasarlı binada yaşayanların yüzde 78'i ile anlaşma sağlandığını belirterek, kalan vatandaşlarla da yakında anlaşılacağına inandığını dile getirdi.

Evleri kullanılamaz hale gelenlere kira ve eşya yardımı yaparak hiç kimsenin mağdur olmasına müsade etmediklerini vurgulayan Erdoğan, "İnşasına başlanan 5 bin 637 konutun büyük bir bölümü tamamlandı. Kalanları da hazirana kadar bitiriliyor." diye konuştu.

- Hazreti Süleyman Camisi'nin çevre düzenlemesi yapıldı

Erdoğan, Hazreti Süleyman Camisi'nin bahçesini kamulaşma yoluyla genişletip, çevre düzenlemesini yaparak, kente önemli bir değer kazandırdıklarını söyledi.

Gazi ve Melikahmet Caddeleri üzerinde bulunan yaklaşık 3 bin dükkanın ve iş yerinin yeniden yapılarak, caddelerin Türkiye'nin ekonomisine kazandırıldığını aktaran Erdoğan, bu çalışmaların önemine işaret etti.

Teröristlerin özellikle hedef aldığı ve uğruna pek çok şehit verilen Kurşunlu Camisi başta olmak üzere zarar gören tarihi eserlerin restorasyonlarının önemli ölçüde bitirildiğini ifade eden Erdoğan, Suriçi'nin altyapısını baştan sona yenilediklerini, Sur'un etrafını çeviren yolla ilgili çalışmanın da 3 aya kadar tamamlanacağını bildirdi.

Diyarbakır'ın sembollerinden Ulu Cami'nin ve diğer tarihi eserlerin etrafındaki güzelleştirme çalışmalarının da bitirildiğini kaydeden Erdoğan, Diyarbakır'ın taş evlerinin kentin kimliğinde önemli bir yer tuttuğunu, onun için bu yerlere özel bir proje uyguladıklarını belirtti.

Bugün açılışını yaptıkları ve temelini attıkları hizmetlerin tutarının 600 trilyon olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Diyarbakır'ın en önemli ve değerli tarihi değerlerinden olan, o Kırklar Dağı'na dikilen çirkinlikleri, Diyarbakır'a yapılan o terbiyesizliği işte gereği gibi yaptık. Maşallah işte bizim gençlerimiz burada. PKK'nın gençlerinin elinde silah var, bizim gençlerimizin elinde bilgisayar var. Farkı bu." diye konuştu.

- "Diyarbakır belediye hizmetlerinin adını dahi unutmuştu"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisini dinleyen gençlere hitaben, "Birbirinizi çok seveceksiniz, Allah için seveceksiniz. Dayanışma, yardımlaşma içinde olacaksınız ve inşallah geleceğimizin sizler sahibi olacaksınız. Siz, 2023'ün, 2053'ün, 2071'in gençliğisiniz. Umutlarımız sizsiniz. Onun için çok çalışacaksınız, çok gayret edeceksiniz." ifadelerini kullandı.

Geçmişteki belediyelerin yaptıklarına değinen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Geldiğimiz nokta ortada. Diyarbakır belediye hizmetlerinin adını dahi unutmuştu. Belediyede hizmet verilmediği gibi mecburen yolu oraya düşen vatandaşlarımıza da edilmedik eziyet bırakılmıyor, adeta anasından emdiği süt burnundan getiriliyordu. Şimdiyse millete efendilik değil hizmetkarlık etmeye geldik, farkımız bu. Onlar öldürmek biz ise yapmak, yaşatmak için mücadele ediyoruz. Sizlerin desteğiyle kazanan terör değil hizmet olmuştur. Rabbim hepinizden razı olsun."

- "Diyarbakır'a 24 katrilyon liralık yatırım yaptık"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyarbakır'a yapılan diğer yatırımlar hakkında bilgi vererek, "Geçtiğimiz 15 yılda Diyarbakır'a 24 katrilyon liralık yatırım yaptık. Hem de bu yatırımlar terör örgütüne rağmen, onun müteahhitlerimizi tehdit etmesine, öldürmesine rağmen, iş makinelerini yakmasına, yatırımcıları kaçırmak için elinden geleni yapmasına rağmen gerçekleşti. Terör örgütü sadece ülkemizin ve milletimizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine değil aynı zamanda gelişmesine, kalkınmasına, büyümesine de düşman. Biz her şeye rağmen Diyarbakır'ı da bölgemizi de hizmetsiz bırakmadık." dedi.

Diyarbakır'ın en ücra köşelerine kadar her yerini, eğitimden sağlığa, ulaşımdan haberleşmeye ve sosyal yardımlara kadar her alanda hizmetlerle donattıklarını vurgulayan Erdoğan, 5 bin 325 yeni derslik, 5 bin 300 yatak kapasiteli yüksek öğrenim yurtları yaptıklarını kaydetti.

Erdoğan, 33 bin kişi kapasiteyle inşa edilen ve şehre yakışan bir eser olan Diyarbakır Stadyumu'nda şampiyonluk maçının oynanacağını bildirerek, "Türkiye Kupası'nın 9 Mayıs 2018 tarihindeki final karşılaşması inşallah Diyarbakır'da, bu stadımızda yapılacak. Takımlarımızı iyi ağırlayacağınıza, şu salondaki coşkunuz, sevginiz ve centilmenliğinizle ülkemize tarihi bir final maçı yaşatacağına inanıyorum." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), Suriye'nin kuzeyindeki Afrin bölgesinde yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı'yla ilgili, "Fetih yakın, artık benim oradaki kardeşlerim evlerine, topraklarına gidecekler. Yetti artık. Bütün bu sabırlardan sonra şimdi fetih müyesser olacak." dedi.

Erdoğan, Seyrantepe Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Diyarbakır 6. Olağan İl Kongresi'ndeki konuşmasında, 16'sı hastane olmak üzere 42 sağlık tesisini şehre kazandırdıklarını söyledi.

Kayapınar ilçesinde bin 200 yatak kapasiteli şehir hastanesinin yakın zamanda inşasına başlanacağını dile getiren Erdoğan, Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca (TOKİ) 16 bin 850 konut inşa ederek, Diyarbakır'ın çehresini değiştirdiklerini belirtti.

Şehirdeki bölünmüş yol uzunluğunun 414 kilometreye çıkarıldığını aktaran Erdoğan, "Ülkemizin son yıllardaki en önemli ulaşım projesi olan hızlı trenden Diyarbakır'ın mahrum kalması elbette düşünülemezdi. Bir yandan Şanlıurfa, Mardin istikametine diğer yandan Elazığ tarafına iki ayrı hızlı tren hattı kuruyoruz. Proje hazırlıkları sürüyor, en yakın zamanda inşasına da başlanacak." diye konuştu.

Diyarbakır Havalimanı'nın kapasitesini yıllık 5 milyon yolcuya çıkardıklarını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Silvan Barajı, sadece ülkemiz değil dünya çapında bir projedir. Bittiğinde Dicle Nehri üzerindeki en büyük sulama amaçlı baraj burası olacak. İnşaatını yarıladığımız bu baraj, 2 milyon 350 bin dekar araziyi sulayarak bölgenin ekonomisine yılda 1,2 milyar lira ilave katkı sağlayacak. Dicle Barajı'ndan getirdiğimiz suyla şehrimizin içme suyu sorununu da çözdük. Son 15 yılda Diyarbakır'daki çiftçilerimize ödediğimiz tarımsal destek rakamı yaklaşık 4 milyar liradır. Görüldüğü gibi her alanda Diyarbakır'ı tarihinde görmediği hizmetlerle buluşturduk, buluşturuyoruz. Bu hizmetleri daha da çoğaltarak, daha da yaygınlaştırarak sürdüreceğiz."

- "Bir yerde huzur yoksa oraya yatırımcı gelmez"

Bir şehir, bölge ve ülkenin kalkınmasının, gelişmesinin, büyümesinin, istihdamını artırmasının, hayat kalitesini yükseltmesinin birinci şartının huzur olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir yerde huzur yoksa devlet ne kadar imkan sağlarsa sağlasın oraya yatırımcı gelmez. Devlet olarak biz okul, hastane, yol yapmışız, baraj, konut yapmışsız velhasıl her şeyi yapmışız. Diyarbakır'ın hem konumundan hem de tarihinden muazzam potansiyeli var. Buna rağmen eğer Diyarbakır'ın her köşesinde bir fabrika, bir tesis yoksa insanlar iş değil, iş yerleri çalıştıracak insan aramıyorsa burada durup düşünmemiz gerekiyor. Diyarbakır başta olmak üzere bölgemizde yıllardır yaşanan yatırım sorununun, işsizlik sıkıntısının tek bir sebebi var, o da terör. Unutmayınız para ürkektir; en küçük bir tıkırtı, en küçük bir zorlama, en küçük bir olumsuzluk parayı hemen kaçırır. Bugün bırakın dışarıdan yatırım gelmesini Diyarbakır'ın kendi sermaye sahipleri dahi buraya yatırım yapmıyor. Ne zaman Diyarbakır ile terör ifadeleri birlikte anılmaz, işte o zaman bu şehir yatırımla dolar taşar. Bunu da böyle bilin."

Terörün önüne geçmek için her yolu denediklerinin altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Eğer mesele gerçekten demokrasi ve özgürlük meselesi olsaydı, bizim bilhassa 2009 yılından sonra yaptığımız reformlardan, bu şehirde tek bir silahın patlamaması, tek bir teröristin dolaşmaması lazımdı. Reformlarımızın en zirve noktasında terör örgütü şehirlerimizin mahallelerine çukurlar kazarak kendince ülkemize ve milletimize meydan okumaya kalktı. İşte o zaman baktık ki bunlar nushtan yani nasihatten anlamıyor, tekdir ile de uslanacakları yok mecburen köteği devreye soktuk. Güvenlik güçlerimiz, Sur içi başta olmak üzere terör örgütü ülkemizin neresinde böyle bir teşebbüse girişmişse hepsini de sildi, süpürdü, teröristleri açtıkları o çukurlara gömdü."

- "3569 terörist etkisiz hale getirilmiş"

TSK ve Özgür Suriye Ordusunca Afrin'de yürütülen Zeytin Dalı Harekatı'na değinen Erdoğan, "Artık Afrin'deyiz, anbean Afrin'e girdik giriyoruz. Buraya girerken şu anda Afrin'de etkisiz hale getirilen teröristlerin sayısı nedir diye sordum. Aldığım cevap, 3569 terörist etkisiz hale getirilmiş. Artık Afrin'in neredeyse 4'te 3'ü kontrolümüzün altına girmiş vaziyette. İnşallah 'Nasrun minallahi ve fethun karib ve beşşiril muminin' müjdesi yakın, fetih yakın, artık benim oradaki kardeşlerim evlerine, topraklarına gidecekler. Yetti artık. Bütün bu sabırlardan sonra şimdi fetih müyesser olacak. Şehitlerimiz var ama Elhamdüllilah onlar biliyorlar ki biz o yüce makama doğru gidiyoruz." ifadelerini kullandı.

- "Bunların nasıl bir işgal ordusu olduğunu da gayet iyi biliyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu şehirden bir gencimizin ifadesiyle 'Denizi olmadığı halde her gün insanların boğulduğu Diyarbakır' artık geride kaldı." dedi.

Her kim, eline silahı alıp vatandaşların hakkına, hukukuna el uzatmaya, milletin birliğini, beraberliğini, devletin bekasını tehdit etmeye kalkarsa askerin, polisin hazırda beklediğini vurgulayan Erdoğan, "Adı ister PKK olsun, ister FETÖ, ister DEAŞ olsun, ister YPG, bizim için fark etmez. Arkasında kimin, hangi gücün olduğu da fark etmez. İstiklalimizi ve istikbalimizi tehdit eden hiç kimsenin gözünün yaşına bakmayacak, hemen başını ezeceğiz. Bu ülkede huzurla yaşamak istiyorsak, demokrasimizi korumak, özgürlüklerimizi genişletmek istiyorsak böyle hareket etmeye mecburuz."

Hedefleri doğrultusunda, tavizsiz şekilde yürümeyi sürdüreceklerini dile getiren Erdoğan, Diyarbakır'ı sadece bölgenin değil, ülkenin de en önemli ticaret, sanayi, kültür, sanat, spor merkezlerinden biri haline getireceklerini söyledi.

Erdoğan, "Fırat'ın ve Dicle'nin bereketini, bölge insanı ve milletimizin tamamına kazandırana kadar kaybedecek tek bir dakikamız yoktur." ifadesini kullandı.

Terör örgütleriyle sadece yurt içinde değil, yurt dışında da mücadelenin sürdüğüne işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Yaptığımız operasyonlarla hem ülkemizin hem de oralardaki kardeşlerimizin güvenliğini sağlıyoruz. Türkiye'nin kimsenin toprağında gözü olmadığı gibi demokrasi ve özgürlük arayışına karşı da husumeti söz konusu olamaz. Bölgede karşımıza çıkan terör örgütlerinin arkalarındaki silüetlere baktığımızda bunların nasıl bir işgal ordusu olduğunu da gayet iyi biliyoruz."

- Notlar

Kongreye Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Mahir Ünal, Mustafa Ataş, Mehdi Eker, Cevdet Yılmaz ve Çiğdem Karaaslan, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu ile partililer katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşması sonrasında isteyenlerle hatıra fotoğrafı çektirdi.

Salonda, "Talimatlarınızla Kırklar Dağı özüne döndü", "Diyarbakır'dan Afrin'deki yiğitlere binlerce selam", "Zulüm karşısında zalime hesap soranın adıdır Recep Tayyip Erdoğan", "Zeytin Dalı'na konmuş 80 milyon ebabil" yazılı afişler yer aldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber