Atama işlemi üç aşamalı bir süreçte oluşmuşsa, davada hasım kurum olarak hangisi yer alır?

3201 sayılı Kanunun geçici 28. maddesine göre yapılan atamalarda dava hangi idarelere karşı açılır?

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 13 Mayıs 2018 10:00, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
Atama işlemi üç aşamalı bir süreçte oluşmuşsa, davada hasım kurum olarak hangisi yer alır?

3201 sayılı Kanuna eklenen geçici 28. maddede, maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki son beş yıl içinde disiplin kurullarınca meslekten veya Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla tecziye edilmesi gerektiği halde 657 sayılı Kanun'un 127. maddesine göre ceza verme yetkisi zamanaşımına uğradığı için cezalandırılamayan Emniyet Teşkilatı mensuplarının, bir ay içinde kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilmek üzere İçişleri Bakanlığı tarafından Devlet Personel Başkanlığına bildirileceği, bu personelin, Devlet Personel Başkanlığınca diğer kamu kurum ve kuruluşlarına atama tekliflerinin yapılacağı, bunlardan müdür ve üstü kadrolarda olanların araştırmacı unvanlı kadrolara, diğerlerinin ise Devlet Personel Başkanlığınca tespit edilen kadrolara atanacakları hükmü yer almaktadır.

İlçe Emniyet Müdürlüğü emrinde görev yapan polis memuru, ceza verme zamanaşımına uğradığı için hakkında meslekten çıkarma cezası verilemediği için 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu'nun geçici 28. maddesi uyarınca Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü emrine memur olarak atanmıştır. Polis memuru bu işleme karşı dava açmıştır.

Danıştay, söz konusu atama işleminin, İçişleri Bakanlığınca tesis edilen bildirim işlemi, Devlet Personel Başkanlığınca tesis edilen atama teklifi yapılmasına ilişkin işlem ve ilgili kurumca tesis edilen atama işlemi şeklinde üç aşamalı bir süreçten oluştuğunu ifade ederek; bu sürecin bir bütün olarak hukuka aykırı olduğunun ileri sürülmesi durumunda verilecek hükmün her üç işlemi de etkileyeceği sebebiyle, davanın İçişleri bakanlığı, Devlet Personel Başkanlığı ve atamayı yapan ilgili kamu kurumunun birlikte hasım gösterilerek açılması gerektiğine hükmetmiştir.

DANIŞTAY

BEŞİNCİ DAİRE

E. 2016/6648

K. 2018/3331

T. 18.01.2018

İstemin Özeti : İdare Mahkemesinin 22.4.2016 tarih ve E:2015/2199, K:2016/1326 sayılı kararının, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

Danıştay Tetkik Hakimi : Kemal Özeren

Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince, dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

Dava, ..... İli, ..... İlçe Emniyet Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacının, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu'nun geçici 28. maddesi uyarınca Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü emrine memur olarak atanmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

İdare Mahkemesinin 22.4.2016 tarih ve E:2015/2199, K:2016/1326 sayılı kararıyla; 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu'nun geçici 28. maddesi uyarınca ceza verme zamanaşımına uğradığı için hakkında meslekten çıkarma cezası verilemeyen davacının kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilmek üzere İçişleri Bakanlığı tarafından Devlet Personel Başkanlığına bildirildiği, idareye herhangi bir değerlendirme yapma ya da başka yönde işlem kurma olanağı tanınmadığı, bağlı yetki uyarınca tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

Davacı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

6638 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu'na eklenen geçici 28. maddede, söz konusu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki son beş yıl içinde disiplin kurullarınca meslekten veya Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla tecziye edilmesi gerektiği halde 657 sayılı Kanun'un 127. maddesine göre ceza verme yetkisi zamanaşımına uğradığı için cezalandırılamayan Emniyet Teşkilatı mensuplarının, bir ay içinde kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilmek üzere İçişleri Bakanlığı tarafından Devlet Personel Başkanlığına bildirileceği, bu personelin, Devlet Personel Başkanlığınca diğer kamu kurum ve kuruluşlarına atama tekliflerinin yapılacağı, bunlardan müdür ve üstü kadrolarda olanların araştırmacı unvanlı kadrolara, diğerlerinin ise Devlet Personel Başkanlığınca tespit edilen kadrolara atanacakları hükmü yer almaktadır.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesinin 3/f bendinde, dava dilekçelerinin husumet yönünden inceleneceği, 15. maddesinin 1/c bendinde de, 14. maddenin 3/f bendine göre, davanın hasım gösterilmeden veya yanlış hasım gösterilerek açılması halinde, dava dilekçesinin tespit edilecek gerçek hasma tebliğine karar verileceği kurala bağlanmıştır.

Dava dosyasının incelenmesinden, davacının, mezkur Kanun'un geçici 28. maddesi kapsamında değerlendirildiği hususunun İçişleri Bakanlığının 4.5.2015 tarih ve ..... sayılı yazısıyla Devlet Personel Başkanlığına bildirildiği, Devlet Personel Başkanlığının 5.5.2015 tarih ve ..... sayılı yazısıyla Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğüne atama teklifinin yapıldığı ve Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğünün 18.6.2015 tarih ve ..... sayılı atama onayıyla da Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü İdari ve Mali İşler Başkanlığı emrine memur olarak atandığı, davacı tarafından, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğüne yapılan atamanın iptali ile maaş ve diğer hakedişlerden doğan alacağın yasal faiziyle birlikte ödenmesi talebiyle İçişleri Bakanlığı aleyhine temyizen bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

3201 sayılı Kanun'un 28. maddesi, İçişleri Bakanlığınca tesis edilen bildirim işlemi, Devlet Personel Başkanlığınca tesis edilen atama teklifi yapılmasına ilişkin işlem ve ilgili kurumca tesis edilen atama işlemi şeklinde üç aşamalı bir süreç öngörmekte olup, davacı tarafından da bu sürecin bir bütün olarak hukuka aykırı olduğu ileri sürüldüğünden ve verilecek hükmün her üç işlemi de etkileyeceği açık olduğundan, İdare Mahkemesince Devlet Personel Başkanlığının ve Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğünün de hasım mevkiine alınması suretiyle dosyanın tekemmül ettirilerek bir karar verilmesi gerekirken, sadece bildirimde bulunan İçişleri Bakanlığı husumetiyle dosyanın tekemmül ettirilip karar verilmesinde usul kurallarına uyarlık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle, İdare Mahkemesinin 22.4.2016 tarih ve E:2015/2199, K:2016/1326 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun geçici 8. maddesi gereğince uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 49. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca BOZULMASINA, kullanılmayan 48,10 TL yürütmenin durdurulması harcının davacıya iadesine, yukarıda belirtilen hususlar gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 18.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber