Üniversitelerde Sezer isyanı!!!
Cumhurbaşkanı'nın 5 üniversiteye, seçimlerde ikinci sırada yer alan isimleri rektör ataması, öğretim üyelerinin sert tepkisine yol açtı.Sezer'in daha önce mevcut sistemi yanlış bulduğuna işaret eden üniversite hocaları, ?Cumhurbaşkanı kendini yıpratmakla kalmıyor, makamını tartışmalı hale getiriyor.? dedi.
Cumhurbaşkanı'nın 5 üniversiteye, seçimlerde ikinci sırada yer alan isimleri rektör ataması, öğretim üyelerinin sert tepkisine yol açtı.
Öğretim üyeleri, rektör adayları ve çeşitli sivil toplum örgütleri Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in yaptığı rektör atamalarına tepki gösterdi. Önceki gün 22 üniversiteye rektör atayan Sezer, 5 üniversitede yapılan seçimlerde birinci gelen adaylar yerine ikinci sıradaki isimleri tercih etmişti. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi'nde yapılan seçimlerde 164 oyla birinci sırada yer alan; ancak Sezer tarafından atanmayan Faruk Kocacık, ?Konuşursam ağır şeyler söylerim. Karar verilmiş. Yapacağım bir şey yok.? dedi. Yine Trakya Üniversitesi'nde öğretim üyelerinden en çok oyu almasına rağmen atanmayan Levent Alimgil, olayı demokratik bulmadığını ve Sezer'in hangi kriterlere göre atama yaptığını çok merak ettiğini belirtti. Üniversite Öğretim Eleman- ları Dayanışma Derneği Başkanı Şefik Dursun, ?Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı. Bu tavrıyla Sayın Sezer kendini yıpratmakla kalmıyor, makamını da tartışmalı hale getiriyor. Sayın Cumhurbaşkanı, seçildiği dönemlerde bu sistemin yanlış olduğunu söylüyordu. Şimdi söyledikleriyle çelişiyor.? sözleriyle tepkisini dile getirdi.
Fırat Üniversitesi Rektörü Feyzi Bingöl, Sezer'in kendisini milliyetçi, devletini seven ve koruyan birisi olduğu için seçmediğini söyledi. Erciyes Üniversitesi Rektörü Zeki Yılmaz, Sezer'in, kendisinden 55 oy az alan Cengiz Utaş'ı rektörlüğe atamasını, ?Sonuca şaşırmadım dersem, yalan olur.? şeklinde değerlendirirken Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayp Özcan, Cumhurbaşkanı'nı anti-demokratik davranmakla suçladı. Sezer'in 4 yıl önce aynı konuda yaptığı açıklamalarla ters düştüğünü söyleyen Samsun Üniversitesi eski rektörü Osman Çakır, ?Yöneticilerin seçimle iş başı- na gelmesi demokrasilerin vazgeçilmez kurallarındandır.? dedi.
Rektörlük seçimlerinde, Trakya Üniversitesi'nde öğretim üyelerinin en çok oyunu almasına rağmen Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından atanmayan Prof. Dr. Levent Alimgil, "Cumhurbaşkanı'nın yaptığı bu atamayı demokratik bulmuyorum." dedi. Cumhurbaşkanı'nın hangi kriterlere göre atama yaptığını çok merak ettiğini belirten Prof. Alimgil, "Yapılan atamalarda benden sonra en fazla oy alan ikinci adayın ataması gerçekleştirildi." diye konuştu. "En çok oyu siz aldınız. Neden atamanız gerçekleşmedi?" sorusuna ise Prof. Alimgil, "O soruyu bana değil, Sayın Cumhurbaşkanı'mız Sezer'e sorun. Sizler gibi ben de çok merak ediyorum bu sorunun cevabını." diye cevap verdi. Trakya Üniversitesi'ndeki rektörlük yarışında 126 oy alan Prof. Dr. Levent Alimgil birinci gelirken, 109 oy alan Prof. Dr. Enver Duran ikinci olmuştu.
Fırat Üniversitesi (FÜ) Rektörü Prof. Dr. Feyzi Bingöl, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in rektörlük atamaları konusunda kendisini milliyetçi, devletini seven ve koruyan birisi olduğu için seçmediğini söyledi. Rektör Bingöl, Türkiye'deki 22 üniversitenin rektörlük atamasında değişen 5 rektörden biri olarak, rektör seçilememesini binde bir ihtimal olarak değerlendirdi. Cumhurbaşkanı'nın Anayasa ve yasalara göre en doğal hakkını kullandığını hatırlatan Bingöl, "Bu karara çok büyük bir saygı duyuyorum. Sonuçta devletin en üst makamında bulunan birisi Anayasa'nın mevzuatına göre kendisine verilen hakkını kullanarak atamaları yapmıştır. Buna saygı duyuyorum. Ancak benim kanaatime göre ve arkadaşlarımla yaptığımız konuşmalarda rektör seçilemememi binde bir ihtimal olarak görüyordum. Sanırım bu da gerçekleşmiş oldu." dedi.
Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Zeki Yılmaz, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, kendisinden 55 oy daha az alan ve ikinci olan Prof. Dr. Cengiz Utaş'ı rektörlüğe atamasını, "Sonuca şaşırmadım dersem yalan olur." şeklinde değerlendirdi. İkinci sıradan rektör olan Prof. Dr. Cengiz Utaş, "Bu bir bayrak yarışıdır. Benim için sürpriz olmadı. Ama üniversitemizde, akıl ve bilim dışında hiçbir anlayışa yer olmayacaktır. Üniversiteyi, birlik ve başarıda, Türkiye değil dünya üniversitesi yapmayı hedefliyorum." dedi.
Sivil toplum kuruluşları da Sezer'in bu kararına tepki gösterdi. Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in 5 üniversite rektörünün en fazla oyu almasına rağmen yeniden rektör olarak atanmamasını anti demokratik bir tutum olarak nitelendirdi. Türkiye Kamu-Sen Genel Sekreteri Fahrettin Yokuş, Sezer'in, rektör atamalarını, "hakkaniyet kurallarına göre ve bugüne kadarki teamüllere uygun olarak yapılmadığını" belirtti.
Üniversite Öğretim Elemanları Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Şefik Dursun, ?Sezer çok değişti, bize söyledikleriyle uygulamaları çelişiyor.? diye konuştu. Dursun, "Cumhurbaşkanı'nın tarafsız olması gerekir. Bu tavırla Sayın Sezer kendini yıpratmakla kalmıyor, makamını da tartışmalı hale getiriyor." dedi.
Demokrat Öğretim Elemanları Derneği (Demokrat-Der) Genel Başkanı Prof. Dr. Şükrü Koç, rektör atamalarındaki adaletsizlikle Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in kamu gözündeki imajının bir kez daha yara aldığını söyledi. Koç, az oy almalarına rağmen atanan 5 üniversite rektörünün demokrasi ve üniversitelerin saygınlığı adına istifa etmesi gerektiğini kaydetti. Koç, üniversitelerin kendi iradesine ?ipotek' koyan böyle bir seçim sistemini reddetmesi gerektiğini savundu.
Prof. Doğramacı: Rektör seçimi sürtüşme ve huzursuzluk getirdi
YÖK kurucusu ve eski Başkanı Prof. Dr. İhsan Doğramacı bugünkü rektör seçimi sebebiyle YÖK başkanlığından ayrıldığını ifade ederek, ?1992 yılında rektörlerin görevlendirilme sistemi değiştirildi. Böylece rektör adaylarının üniversitenin tüm öğretim üyelerince belirlenmesinin yaratacağı sürtüşme, kırgınlık ve huzursuzluğun, üniversiteyi yıllar sonra kendinden bekleneni yapamaz duruma getireceği endişem nedeniyle, 10 Temmuz 1992 tarihinde, cumhurbaşkanının görevde kalmam konusundaki bütün ısrarlarına rağmen Yükseköğretim Kurulu başkanlığı ve üyeliği görevinden istifa ettim.? dedi.
?Günümüzde Rektör Seçimi ve Atama Krizi' isimli kitap yazan Prof. Dr. İhsan Doğramacı, 1992'den sonraki rektör adaylarının seçimlerinin ve sonrasında yaşanan olayların endişelerinin haklılığını gösterdiğini ileri sürdü.
?Konuşursam ağır şeyler söylerim'
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi rektörlük seçimlerinde birinci olmasına rağmen Cumhurbaşkanı'nın atanmadığı Prof. Dr. Faruk Kocacık, ?Konuşursam ağır şeyler söylerim. Karar verilmiş. Yapacağım bir şey yok.? dedi.
Sezer'in seçimde en fazla oyu almasına rağmen Cumhuriyet Üniversitesi rektörü olarak atamadığı Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kocacık, sessiz kalmayı tercih etti. Konuyu değerlendirme aşamasında olduğunu belirten Kocacık, "Verilmiş karar var ve bunun değişeceği de yok. Ben şu anda konuşursam çok ağır şeyler söyleyebilirim. Bu nedenle konuşmayacağım. Arkadaşlarımla bir değerlendirme toplantısı yapıyorum. Daha sonra ise bir yazılı açıklama yapacağım.? diye konuştu. Kocacık, üniversitede yapılan seçimlerde 164 oy alarak birinci sırada yer almıştı. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 115 oy ile ikinci sırada bulunan Prof. Dr. Mehmet Bakır'ı rektörlüğe atadı.
Niğde Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Özcan Yeniçeri ise Cumhurbaşkanı'nın rektör atamalarındaki tutumunun Irak'ın devrik lideri Saddam uygulamaları ile örtüştüğünü iddia etti. Saddam'ın da ülke yönetiminde Anayasa'ya uygun hareket ettiğini söyleyen Prof. Yeniçeri, eleştirilerini şöyle sürdürdü: ?Saddam'ın devlet yönetimi de yasalara uygundu. Ancak bu uygulama kamu vicdanını sızlatan bir durum sergilemekteydi. Sezer'in rektör atamasındaki tutumu da buna benzemektedir. Anayasa ve kanunlara aykırılık yoktur; ancak keyfilik ve vicdanları sızlatan bir durumla karşı karşıyayız. Sezer'in tercihi demokrasiye bir darbedir. Bir öğretim üyesi olarak kendimle alay edildiğini düşünmekteyim. Demokrasi aynı zamanda karşı görüşlere de saygıyı gerektirir.?
Samsun Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Osman Çakır da Cumhurbaşkanı'nın 4 yıl önceki açıklamalarıyla ters düştüğünü söyledi. Çakır, Sezer'in rektörlük seçiminde birinci çıkan adayların yerine ikincileri atamasının, 2000 yılında yaptığı, ?Adaylar arasındaki tercihin hangi ölçütlere göre yapılacağına dair özel bir kural bulunmaması, keyfi bir biçimde tercih kullanılmasına olanak vermez. Gerekli bilgi ve kanıt yokken adayların aldıkları oyları görmemezlikten gelmek, demokrasi ve özerk üniversite anlayışı ile bağdaşmaz.' yönündeki açıklamasıyla ters düştüğüne dikkat çekti. Çakır şunları söyledi: ?Cumhurbaşkanı takdir hakkını keyfi biçimde kullanmıştır. Alternatiflerden birini tercih ederken, diğerlerinin tercih edilmesinden daha üstün bir kamu yararını amaçladığını ispat etmek zorundadır. Yöneticilerin seçimle iş başına gelmeleri, demokrasilerin en temel ve vazgeçilmez kurallarındandır.?
'Kubilay olmaya hazırız' dedi makamda kaldı
Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Alıcı'nın yeniden göreve atanması 'Kubilay olmaya hazırız dedi, rektörlükte kaldı' yorumlarına sebeb oldu.
DEÜ'ye ikinci defa rektör seçilen Prof. Dr. Alıcı, 2000 yılında koltuğunu Prof. Dr. Fethi İdiman'dan tartışmalı olarak devraldı. Çünkü YÖK, seçimde 449 oy alan Alıcı ile 389 oy alan Prof. Dr. İdiman'ı üçlü listeye hiç almayıp birer oy alan adayları ikinci ve üçüncü sıraya yerleştirmişti.
aa