Bilirkişilik Yapan Memura Bilirkişilik Nedeniyle İdari İzin Verilebilir mi?
657 sayılı Kanun, 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bilirkişilik Yönetmeliği birlikte değerlendirildiğinde bilirkişilik yapan memurlara bilirkişilik nedeniyle idari izin verileceğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır.

657 sayılı Kanunun "ikinci görev yasağı" başlıklı 87'nci maddesi aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
"Memurlara;
a) Bu Kanuna tabi kurumlarda,
b) Sermayesinin tamamı Devlet tarafından verilmek suretiyle kurulan iktisadi kurumlar ile sermayesinin yarısından fazlası Devlete ait bankalarda,
c) Özel kanunlarla veya Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle kurulan banka ve kuruluşlarda,
ç) Yukarıdaki bentlerde yazılı idare, kuruluş ve bankalar tarafından sermayelerinin yarısından fazlasına katılmak suretiyle kurulan kuruluşlarla bunların aynı oranda katılmaları ile vücut bulan kurumlarda,
İkinci görev verilemez; bu kurumlardan her ne ad ile olursa olsun para ödenemez ve yarar sağlanamaz.
Ancak, bu Kanunun memurlara ikinci görev verilmesini öngören hükümleri ile hakem, tasfiye memuru ve bilirkişilere takdir olunan İl Genel Meclisi ve İl Daimi Encümeni başkanları, özel kanunlarla veya Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle kurulan ve asli görevlerinin devamı niteliğinde olmayan çeşitli kurul, komisyon, heyet ve jüri çalışmalarına, Üniversiteler, Akademiler, Türkiye ve Orta - Doğu Amme İdaresi Enstitüsü ve özel kanunlarla veya Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle kurulan araştırma kurumları tarafından idareyle ilgili olarak yapılan inceleme ve araştırma çalışmalarına katılanlar için özel kanunlarınca gösterilen veya bu kanunlara dayanılarak tespit edilen ücretlerin ödenmesine ilişkin hükümler saklıdır."
657 sayılı Kanunun "ikinci görev verilecek memurlar ve görevler" başlıklı 88'inci maddesi aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
" Bu Kanuna tabi kurumlarda çalışan Devlet memurlarına esas görevlerinin yanında;
A) Özel kanunlarla, Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle veya bunların verdiği yetkiye dayanılarak memurlara gördürülmesi öngörülen sürekli hizmetler,
B) Mesleki bilgisi ile ilgili olarak, hizmet olanakları elverişli bulunmak ve atamaya yetkili amir tarafından uygun görülmek şartıyla;
1) 87 nci maddede yazılı kurumların tabiplikleri, diş tabiplikleri, eczacılıkları, kimyagerlikleri, veterinerlikleri, avukatlıkları ile Adli Tıp Kurumu Uzmanlıkları,
2) Asıl görevlerinin bulunduğu bucak, ilçe ve zorunlu hallerde iller belediyelerinin yüksek mühendis, mühendis, yüksek mimar ve mimarlarca yürütülmesi gereken teknik hizmetleri,
İkinci görev olarak verilebilir.
Asıl görevlerinin yanında;
a) Tabiplere; il ve ilçe sağlık müdürlüğü, il sağlık müdür yardımcılığı, halk sağlığı müdürlüğü, halk sağlığı müdür yardımcılığı, sağlık grup başkanlığı, baştabiplik, baştabip yardımcılığı ile il sağlık ve halk sağlığı müdürlüklerinde ilgili mevzuatı uyarınca tabipler tarafından yürütülmesi öngörülen şube müdürlükleri,
b) Diş hekimlerine ve veterinerlere, meslekleri ile ilgili baştabiplik,
c) Veteriner, diş hekimi ve eczacılara; baştabip yardımcılığı,
d) Öğretmenlere; okul ve enstitü müdürlüğü, başyardımcılığı ve yardımcılığı görevleri,
ikinci görev olarak yaptırılabilir."
Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü'nün görüş yazısında (T: 19.11.2024, S: E-51376050-650[650.02.2.2024]-552/27636); atamaya yetkili amir tarafından uygun görülmek kaydıyla yapılabilecek ikinci görevlere 657 sayılı Kanunun 88'inci maddesinde yer verildiği, ancak 657 sayılı Kanunun 87'nci maddesinde bilirkişilik görevinin atamaya yetkili amirlerin iznine tabi tutulmadığı, görevlerini iyi ve doğru yürütme hususunda amirlerine karşı sorumluluğu bulunan Devlet memurlarının bilirkişilik yapmalarında da herhangi bir kısıtlama bulunmadığı, buna göre bilirkişilik başvuru ilanları kapsamında yapılan başvurular üzerine bilirkişilik bölge kurulu listelerine kayıt edildikleri, bu kapsamda, listeye kayıtlı bilirkişiler ve meslek ve sanat icrasına resmen yetkili kılınmış olanların geçerli bir mazereti olmadığı takdirde -Devlet memurları da dahil olmak üzere- kendilerine verilen bilirkişilik görevini kabul etme yükümlülüğü bulunduğu, bilirkişinin, iş ilişkisinin bulunduğu kişi, kurum veya kuruluşların, tarafı olduğu ya da ilgili bulunduğu davalarda ise görevlendirmeyi kabul etmemesi, görevlendirme yapıldığında bu mazeretini görevlendirmeyi yapan mercie bildirmesi gerektiği belirtilmiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında; memurların bilirkişilik yapmaları noktasında yasal engel bulunmamakla birlikte, idari izin verilip verilmemesi gibi bir durumun oluşmadığı, ancak bu görevi yaparken kendi memurluk görevinin gereklerine dikkate etmeleri gerektiği, kurumu dışında bulunması gerektiği hallerde (keşif-duruşma gibi) bu durumu belgelendirmek kaydıyla amirine bilgi vermeleri gerektiği sonucu çıkmaktadır.