Cumhurbaşkanlığı kamusal hastalıklara çare olabilir mi?

Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi kamusal hastalıklara çare olabilir mi?

Kaynak : Yeni Şafak
Haber Giriş : 14 Nisan 2019 07:24, Son Güncelleme : 14 Nisan 2019 07:29
Cumhurbaşkanlığı kamusal hastalıklara çare olabilir mi?

Özellikle yeni kurulan kurumların adlarındaki yerli ve milli olmayan ifadeler doğrusu bizi rahatsız ediyor. Bunlardan birisi de Cumhurbaşkanlığına bağlı, özel bütçeli, kamu tüzel kişiliğini haiz, idari ve mali özerkliğe sahip ofislerdir. Bunlar; Dijital Dönüşüm Ofisi, Finans Ofisi, İnsan Kaynakları Ofisi ve Yatırım Ofisidir. Toprak Mahsülleri ve Devlet Malzeme Ofislerinden sonra bu ofislere alışmakta zorlanacağız. Keşke ofis yerine daha güzel kelimeler kullanılsaydı. Bu yazımızda İnsan Kaynakları Ofisini, icra ettikleri görevleri ve neler yapması gerektiğini açıklamaya çalışacağız.

İnsan Kaynakları Ofisi ve görevleri

Cumhurbaşkanlığına bağlı ofisler arasında yer alan İnsan Kaynakları Ofisi 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulmuştur. Belliki önemli bir ihtiyaca binaen kurulmuş ve doğrudan Cumhurbaşkanına bağlı olarak faaliyetini sürdürmesi kurgulanmıştır. Bu Ofisin görevlerini incelediğimizde Ofisin iddiası hemen kendini göstermektedir. Kararnameye göre Ofisin görevleri şunlardır:

1- Türkiye'nin insan kaynakları envanterini çıkartmak ve ihtiyaç duyulan alanlarda yetenek gelişim faaliyetlerini yürütmek.

2- Türkiye'nin vizyonu, hedefleri ve öncelikleri doğrultusunda insan kaynağının geliştirilmesini sağlamaya yönelik projeler üretmek.

3- Özel yeteneklerin keşfini sağlamak ve yetenek yönetimi projelerini yürütmek.

4- Politika kurullarının öncelediği alanlarda küresel düzeyde insan kaynağının tespitini yaparak milli projelere kazandırılmasını sağlamak.

5- Kamuda kariyer yönetimi, performans yönetimi ve diğer modern insan kaynağı yönetim modellemelerini hayata geçirilmesi için projeler geliştirmek.

6- Kamu istihdamında liyakat ve yetkinliğin artırılması için gerekli olan projeler üretmek ve çalışmalar yapmak.

7- Verimliliğin artırılması için insan kaynakları planlamasına yönelik çalışmalar yapmak.

Görüleceği üzere, görevler oldukça iddialıdır ve Ülkenin geleceği adına da mutlaka yapılması gereken faaliyetlerdir.

Bu Ofisin en dikkat çeken faaliyetleri nelerdir?

İnsan Kaynakları Ofisinin şu ana kadar en iyi yaptığı ve önemli bir eksikliği giderdiği konu kariyer fuarlarıdır. Bölgesel kariyer fuarlarında kamu kurum ve kuruluşları kendi kurumlarını üniversite öğrencilerine tanıtmaktadırlar. Kamu kurumlarını çok fazla tanımayan öğrenciler bu vesile ile bilgi sahibi olmaktalar. Bunun ötesi ise cevabında zorlandığımız konulardır.

Acaba, ehem mühim diye bir kavram gündemimize ne zaman girecek? Ülkedeki insan kaynakları alanındaki en önemli sorun fuar organizasyonları mı yoksa daha başka şeyler mi? Elbette bu fuarlar yapılmalıdır ama ilk sırada mı olmalıdır? Bu köşede insan kaynakları alanındaki sorunları o kadar çok gündeme getirmemize rağmen maalesef hiç dikkate alınmadığını üzülerek belirtmek isteriz.

Bu bağlamda, Ofisin yaptığı birkaç tespite değinerek konuya devam edelim. Ofisin tespit ettiği sorunlardan bir tanesi; "Üniversite bölüm birincileri ve bölümlerini derece ile bitiren öğrenciler kamuyu tercih etmiyorlar. Bunun sebebi kamu ile ilgili algı problemidir ve bu problemin aşılması gerekmektedir." Gerçekten kamuda yaşanan problemler karşısında buna problem denilebilir mi doğrusu bilemiyoruz.

Şimdi bu tespiti yapan bir Ofisin, bölgesel kariyer fuarlarıyla algı sorununu çözerek kamuya nitelikli elaman kazandırarak kamudaki bütün kötülükleri çözeceğini düşünmesi kadar doğal bir şey olamaz.

Ofis Türkiye'nin insan kaynakları envanterini ne zaman çıkaracak?

Bu Ofisin görevleri arasında yer alan; "Türkiye'nin insan kaynakları envanterini çıkartmak ve ihtiyaç duyulan alanlarda yetenek gelişim faaliyetlerini yürütmek." görevi ile ilgili şu ana kadar bir çalışmaya şahit olamadık. Şayet böyle bir tespit ve çalışma yapılmış olsaydı internet sitelerinde yayınlanır ve kamuoyuyla paylaşılırdı.

Keşke yanılsak da bu Ofisin bu tür çalışmalarından haberdar olmasak. Zaten böyle bir çalışma olsaydı kamu kesiminin en yetenekli elemanlarının kamu kurumlarında oturacak yer bulamadığından haberdar olunur ve çözüm üretilmeye çalışılırdı. Eğer bu konuda Ofisin hiçbir bilgisi ve tespiti yoksa zaten diyecek bir şeyimiz yok. Keşke bütün sorunlar kariyer fuarlarıyla çözülse de ortalık şenlense.

Diğer bir konu da malum olduğu üzere, kamuda yeniden yapılandırma son sürat devam ediyor. Bu kapsamda kapanan ve yeniden kurulan çok sayıda kurum bulunuyor. Özellikle üzerinde durmak istediğimiz konu ise Başbakanlığın ve Kalkınma Bakanlığının kapanmasıyla birlikte buralardaki nitelikli personelinin vahim durumudur.

Biz kamuda beyin avcılığı yapılıyor mu diye sorarken alanında son derece yetkin birçok Başbakanlık Uzmanı ve Devlet Planlama Uzmanı maalesef kamu kurumlarında oturacak yer bulamıyor ve itilip kakılıyorlar. İK Ofisinin bu personelin durumunu inceleme ve araştırma zahmeti oldu mu bilemiyoruz. Bu Ülkenin milyonlarca lira harcayarak yabancı ülkelerde yetiştirdiği kamu personelinin durumu hakkında görevi gereği elinde bilgiler olması gerekiyor. Ama hak getire, böyle bir sorundan haberdar olunduğunu dahi düşünemiyoruz. Mesela fuarlarda bu öğrencilerden birisi kalkar da Planlama Uzmanlarına veya Başbakanlık Uzmanlarına reva görülenleri sorarsa nasıl bir izah getirilmesi düşünülüyor?

Yine bu köşede sık sık gündeme taşıdığımız kamu personel sayılarının dahi net olarak bilinmediğiyle ilgili bilgi sahibi olunup olunmadığıdır. Mesela bu konuda bir çalışma var mı veya kamuda hangi statüde ve hangi nitelikte personel bulunuyor? Bunlar etkin kullanılıyor mu? Asıl işleri arasında insan kaynakları envanteri çıkarmak olan bir kurumun bunları halletmeden fuarlara odaklanmasını anlamakta zorlandığımızı ifade etmek isteriz.

Ayrıca bu Ofis, kamudaki liyakat sorununu araştırma zahmetine girmeyi düşünüyor mu yoksa fuarlardan bu konulara zaman kalmaz mı diye düşünülüyor? Bu çerçevede, şuan kamu kesiminin en büyük sorunlarından birisi de liyakatsiz atamalardır. Mesela kamudaki daire başkanı ve üstü kadroları mercek altına alıp analizini yaparak liyakatin geldiği nokta tespit edilmek isteniyor mu?

Bunları bilmeden işin kolayına kaçarak sanki öğrencilere kamu kurumları tanıtılırsa bütün mesele hallolacak hülyasına dalınırsa yapılanlara "çelik çomakla oynamak" derler ve bu Ülke bir adım yol alamaz.

Ofis sınavsız atamalara odaklanmalıdır

Kariyer fuarlarında öğrencilerin kamuya sınavsız atamaları ve sebeplerini sorması halinde izahta zorlanılacaktır. Dolayısıyla bu konuda kamu kurumlarına bir yazı göndererek sınavsız ve ilansız atamaları mercek altına alarak niteliklerine göre tespitler yapılmalıdır. Eğer kamudaki hastalıklı alanları tespit edemezseniz getireceğiniz çözümler çok yüzeysel olacaktır. Sonuçta da kanser hastasına aspirin tedavisi uygulayan hekim durumuna düşme riskiyle karşı karşıya kalırsınız. Anlatılanların biraz moral bozucu olduğunun farkındayız ama maalesef acı gerçek bu. Fuarlardan vaktiniz kalırsa bu köşede yazılanlara da bakmanızı öneririz. Dost acı söyler vesselam.

Ahmet Ünlü

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber