Fatma Şahin'den 'işçilere karşı fabrika sahibini savundu' iddialarına cevap
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin Gaziantep'te bir tekstil firmasında çalışan işçiler, maaşlarına yapılan zamma itiraz ederek grev kararı sonrası basına "işçilere karşı fabrika sahibini savundu" diye yayılan görüntüler hakkında açıklamada bulundu.

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Anadolu Yayıncılar Derneği'nin Anadolu Sohbetleri programında gazete ve televizyonların Ankara temsilcileri ile bir araya geldi.
Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) bulunan üç fabrikadan yaklaşık 3 bin Şireci işçisinin düşük zam verilmesine karşı geçen hafta başlattıkları iş bırakma eylemi gündemde çok yer aldı. Burada görüşme için fabrikaya gelen Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin'in işçilerle olan görüntüleri "işçilere karşı fabrika sahibini savundu" diye çok konuşuldu. Belediye başkanı Fatma Şahin gazete ve televizyonların Ankara temsilcileri ile bir araya gelip yaşanan olay hakkında açıklamalarda bulundu.

3 bin işçinin yüzde 75'i benim konuşmamdan sonra hızla içeri girdiler, başkanım söylüyorsa doğrudur ne gerekiyorsa yapacaktır, işverende sen ne diyorsan onu yapacağım diye aktaran Şahin'in açıklamaları şu şekilde;
Gaziantep ekonomisine baktığımız zaman Gaziantep, organize ve sanayi şehre
Cumhurbaşkanımız geldiği zaman biz korona döneminde 300 tane fabrika açtık.
kimse buna inanmadı. Olağanüstü bir büyüme gücümüz var bizim hem iş dünyasını
hem işçinin hakkını hukukunu korumak gerekiyor. Cumhurbaşkanımızın 3 gün önce
söylediği hayat pahalılığında kaynaklı satın alma gücü paritesinde yönetilmesi,
ve sabit gelirin elindeki maaşın temel ihtiyaçların giderilmesi gerekiyor. İşçinin
hakkı talebi budur. İşveren bu konuda çok zor bir dönemden geçtiğini aktarıyor,
kredi bulmada zorlanıyorum diyor. Örneğin Özbekistan pamuğu geldiğinde zaman
iplik üreticisi olarak ben zorlanıyorum diyor, onunda kendine ait sorunları
var onunda çözülmesi gerekiyor. Dolasıyla biz hem işçinin hem işverenin hakkını
ve hukukunu koruyarak Türkiye yüzyılı, üretimin yüzyılıdır diyoruz. Üretimin ihracatın
yatırımın ve istihdamın, yeni istihdam alanları üretmemiz gerekiyor. Böyle konuya
baktığımızda 6 gündür devam eden ve hakikaten bir çatışma alanına dönmüş, bunuda
bazı grupların fırsatçılık yaptığı, ikisini birbirine (işçi ve işveren) karşı
karşıya getirildiği bir durumda vardı. Bana oy vermeyenlerinde belediye başkanıyım
insanların canı malı ailesi bana emanet. Olaylar devam ederken aileler aradı,
dediler ki başkanım buraya sen girdiğin zaman ancak bunlar bir araya gelecek,
çünkü her gün biraz daha kötüleşiyor. İşveren aradı başkanım istersen sen gel
bunlar ancak seni dinlerler dedi. Gittiğimde de çok gergin bir ortam vardı.
Bir taraftan işçiler, bir tarafta işveren o ikisinin bir araya gelip anlaşması
gerekiyordu. Ben orada 20 yıldan beri çalışıyorum ve onlar ne yaptığımı bilirler,
güvenirler bu çok önemli bir şey. Ben söylediğim zaman benim ne söylemek istediğimi
ağzımdan çıkan sözün arkasında duracağımı bilirler. 3 bin işçinin yüzde 75 benim
konuşmamdan sonra hızla içeri girdiler, başkanım söylüyorsa doğrudur ne gerekiyorsa
yapacaktır dediler. İşverende sen ne diyorsan onu yapacağım dedi. Biz sana güveniyoruz
senin adaletine hakemliğine güveniyoruz dedi. İşte burada ne grev kırıcılığı
söz konusu ne de patron yanlısı olması söz konusu. Ama bu bazı basın yayın organlarına yanlış yansıtıldı. Tam tersi bizim ikisiyle birlikte organizeyi sağlıklı bir şekilde Türkiye yüzyılını, üretim yüzyılını ihracat,
istihdam devam ettirmek için ikisinindi hakkını korumak gerekiyor, ve ben belediye
başkanı olarak ikisinin de hakkını korumak zorundayım. Onlarda beni tanıdıkları
için sözüme güvendiler ve hızlı bir şekilde işlerine geçtiler İşverende verdiği
bütün sözleri tuttu. şu anda iki tarafta mutlu bir şekilde devam ediyor. İşveren
kesinlikle kimseyi işten çıkarmayacağım dedi. Bunun daha sonra domino etkisi
yapılacak olan organize geneline yayılması çok büyük bir tehlike idi. Çünkü
üretimin devam etmesi gerekiyordu hem bu şehirde hem bu ülkede. Bir çok gelebilecek
tehlikeyi önlediği dair genel bir kanat var iş dünyasında. "
'Nurdağı ve İslahiye ilçelerinde yaklaşık 500 çocuk yetim ve öksüz kaldı'
Zekeriya ELTİMUR