Sürekli Görev Yolluğunun Eksik Ödenmesi Nedeniyle Yeniden Hesaplanarak Yasal Faiziyle Ödenmesi

Kamu Denetçiliği Kurumu, eksik ödenen sürekli görev yolluğundan dolayı ilgiliye yasal faiz ödenmesi konusunda tavsiye kararı verdi.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 11 Haziran 2025 00:10, Son Güncelleme : 21 Mayıs 2025 11:48
Sürekli Görev Yolluğunun Eksik Ödenmesi Nedeniyle Yeniden Hesaplanarak Yasal Faiziyle Ödenmesi

Kamu Denetçiliği Kurumuna yapılan bir başvuruda (Başvuru No : 2025/469) Erzurum İl Koordinatörlüğünde görev yapmaktayken naklen atama ile Balıkesir İl Koordinatörlüğüne uzman olarak sürekli görev yolluğu verilmeksizin 30.01.2020 tarihinde atandığını ve sonrasında talebi üzerine 2024 yılında ödemenin yapıldığını, ancak 2020 yılı Bütçe Kanununa ekli cetveldeki tutarlar üzerinden ödeme yapıldığını belirterek sürekli görev yolluğuna ilişkin tutarın yeniden hesaplanarak yasal faiziyle ödenmesini talep etmektedir.

6245 sayılı Harcırah Kanunu'nun "Tarifler" başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (d) fıkralarında; "Bu Kanunda geçen c. Memur: Personel kanunları hükümlerine göre aylık alan kimseleri (Yardımcı hizmetler sınıfına dahil personel hariç) d. Hizmetli: Personel kanunlarına göre yardımcı hizmetler sınıfına dahil personeli, kurumlarda yalnız ödenek mukabili çalışanlarla kurumlarda çalıştırılan tarım ve orman işçilerini ve iş kanunlarına göre işçi sayılan kimseleri ifade eder.",

"Yol masrafı, yevmiye, aile masrafı ve yer değiştirme masrafının birlikte verilmesini icabettiren haller" başlıklı 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında; "Yol masrafı, yevmiye, aile masrafı ve yer değiştirme masrafı aşağıdaki hallerde verilir: 1. (Yurt içinde veya yurt dışında görev yapmakta iken yurt içinde veya yurt dışındaki sürekli bir göreve naklen atanan ya da yabancı ülkelerdeki memuriyet merkezi değiştirilen memur ve hizmetlilere yeni görev yerlerine kadar"

4 sayılı Bakanlıklara Bağlı, İlgili, İlişkili Kurum ve Kuruluşlar İle Diğer Kurum ve Kuruluşların Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin "Kurum personelinin statüsü, hakları ve atanmaları" başlıklı 502 nci maddesinin birinci fıkrasında; "Kurumda hizmetler, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 27 nci maddesine göre istihdam edilen sözleşmeli personel eliyle yürütülür.",

375 sayılı ve 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 2802 Sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu, 2914 Sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu, 5434 Sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu İle Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması, Devlet Memurları ve Diğer Kamu Görevlilerine Memuriyet Taban Aylığı Ve Kıdem Aylığı İle Ek Tazminat Ödenmesi Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) "Sözleşmeli personel istihdamı" başlıklı Ek 27 nci maddesinin birinci fıkrasında; "14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (A) bendi kapsamında personel istihdam edilmeyen kamu kurum ve kuruluşlarından teşkilatlanmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde öngörülenlere ait hizmetler 657 sayılı Kanun ve diğer kanunların

sözleşmeli personel çalıştırılması hakkındaki hükümlere bağlı olmaksızın idari hizmet sözleşmesiyle istihdam edilen personel eliyle yürütülür.",

06.06.1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar'ın 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, "Görev yeri dışına geçici olarak gönderilenlerin gündelik ve yol giderleri, 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümlerinde saptanan süreyi ve 1 inci derece Devlet memurlarına ödenen harcırah miktarını aşmamak üzere sözleşmelerde belirtilir.

Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Personel Yönetmeliği'nin "Yer değiştirme" başlıklı 38 inci maddesinin birinci fıkrasında; "Personelin Kurum içi yer değişikliği, 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (B) bendi kapsamında istihdam edilenlerin Kurum içi yer değişikliğine ilişkin hükümlere göre gerçekleştirilebilir",

Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Yer Değişikliği Yönergesi'nin "Karşılıklı yer değiştirme" başlıklı 5 inci maddesinde; "(1) Hizmet gerekleri dikkate alınarak, aynı unvan ve hizmet niteliklerini haiz personelin kurum içi karşılıklı yer değiştirme talepleri, pozisyonunun vizeli olduğu il koordinatörlüğünde fiilen en az bir yıl çalışmış olmaları şartıyla gerçekleştirilebilir.

(2) Karşılıklı yer değişikliği uygun bulunan personelden herhangi birinin göreve başladığı tarihten itibaren yeni il koordinatörlüğünde fiilen bir yıllık görev süresini doldurmadan istifa etmesi ya da Personel Yönetmeliği'nin 43 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi kapsamında sözleşmesinin feshedilmesi durumunda karşılıklı yer değişikliği işlemi Değerlendirme Komisyonunun kararı ile iptal edilir."

düzenlemelerine yer verilmiştir.

Yapılan değerlendirmede, idari hizmet sözleşmesiyle istihdam edilen başvurana sürekli görev yolluğunun, işlemin yapıldığı tarihte ödenmiş olması gerektiği, bu ödemenin 2024 yılında yapılmış olmasıyla başvuranın idarenin işlemi nedeniyle zarara uğradığı görülmektedir.

Anayasa Mahkemesinin 07/02/2019 tarihli ve 2015/4812 numaralı bireysel başvuru kararının 25 inci paragrafı "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) istikrarlı olarak, kamu makamlarınca yapılacak geri ödemelerin gecikmesini faiz ödemeleriyle ilişkilendirmektedir. Mahkemenin çeşitli kararlarında makul olmayan bir gecikme gibi nedenlerle tazminatın değer kaybettiği durumlarda bu tazminatın yeterliliğinin azalacağı belirtilmiştir. Nitekim böyle başvurularda AİHM, esas itibarıyla kamu makamlarının geçen süre nedeniyle ödenmesi gereken tutardaki değer kayıplarını telafi etmek için gecikme faizi ödeyip ödemediğini dikkate almaktadır. Kısacası AİHM, mülkiyet hakkı kapsamında faiz ödemesini, esasen devletin borçlu olduğu tutar ile alacaklı tarafından nihai olarak alınan tutar arasındaki enflasyon nedeniyle oluşan değer kayıplarını giderme yükümlülüğüyle ilişkilendirmektedir, şeklindedir.

Anılan Kararın 40 ıncı paragrafında ise," Diğer taraftan Danıştayın aynı konuya ilişkin bazı kararlarında da konusu para olan borçlarda, alacaklının bu paradan mahrum kaldığı süre içinde uğrayacağı kayıpların, başka bir anlatımla bu paranın kullanılamamasından dolayı yoksun kalınan kazancın karşılığı olarak faiz ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.

Danıştay bu kararlarında, sonuç olarak açığa alınan bir kamu görevlisinden yapılan maaş kesintilerinin faiziyle birlikte iade edilmesi gerektiğini belirtmiştir." açıklamasına yer verilip "Sonuç olarak başvurucunun maaşından kesintilerin yapıldığı tarihlerden ödemenin yapıldığı tarihe kadar geçen süredeki enflasyon oranları dikkate alındığında mülkiyet hakkı kapsamında değerlendirilen söz konusu alacakların enflasyon oranları karşısında önemli ölçüde değer kaybına uğratılarak ödendiği anlaşılmaktadır. Buna karşın başvurucuya herhangi bir faiz ödemesi ise yapılmamış, faiz ödenmesi yönündeki başvurucunun talebi de idari ve yargısal makamlarca reddedilmiştir. Söz konusu değer kaybının oranı gözetildiğinde

müdahaleyle başvurucuya şahsi olarak aşırı ve olağan dışı bir külfet yüklendiği, bu sebeple söz konusu müdahalenin kamunun yararı ile başvurucunun mülkiyet hakkının korunması arasında kurulması gereken adil dengeyi başvurucu aleyhine bozduğu kanaatine varılmıştır." denmek suretiyle kişilere ödenmesi gereken mali hakların ödenmemesinden doğan zararın mülkiyet hakkının ihlali niteliği taşıdığından bahisle bu faizin ödenmesi gerektiğine hükmetmiştir.

Benzer şekilde, başvuru konusu olayda mali haklarının iade edilmesine karşın, bunlara işletilecek yasal faizin ödenmemesinin hukuka uygun olmadığı

değerlendirilmiştir.

Kamu Denetçiliği Kurumunca yapılan değerlendirme neticesinde; başvurana ödenen sürekli görev yolluğuna ait yasal faizin ödenmemesinin hukuka ve hakkaniyete uygun olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

Başvurana ödenen sürekli görev yolluğu ödemesine ait yasal faizin hesaplanarak ödenmesi yönünde TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMUNA TAVSİYEDE BULUNULMASINA karar verilmiştir.

Sonuç itibari ile vatandaş odaklı kamu hizmeti üretme ve sorun çözme anlayışı kapsamında, zamanında ödenmeyen kamu alacakları için istenen zam ve faiz uygulamasına paralel, vatandaşın devletten olan yolluk alacaklarına da faiz uygulanması ve bu yönde karar oluşturulması yerinde bir adım olacaktır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber