MB'de Genel Müdür Yardımcısının Başuzman Kadrosuna Atanması Hukuka Aykırı Bulundu
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Ödeme Sistemleri Genel Müdürlüğünde Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan davacı tarafından, İdare Merkezinde Başuzman kadrosuna atanmasına ilişkin işleme karşı açılan davayı karar bağladı.

İDDK, işlemin hukuka aykırı olduğuna hükmetti.
İlk derece: İşlem Hukuka aykırıdır
Dava konusu işlemin idareye tanınan takdir yetkisi uyarınca tesis edildiği öne sürülmüş ise de, takdir yetkisinin bu yönde kullanımını gerektirecek nitelikte davacının görevinde başarısızlığına, disiplinsizliğine veya liyakaten yetersiz olduğuna ilişkin hukuken kabul edilebilir herhangi bir durumun işleme gerekçe olarak sunulmamıştır.
İstinaf: İdarenin takdir hakkı vardır.
Davalı bankanın yeniden yapılandırma içerisine girdiği, bu kapsamda davacı ile birlikte bazı üst kademe yöneticilerinin görev yerlerinin değiştirildiği dikkate alındığında, yasalarla kendisine verilen görevleri etkin, süratli ve verimli bir biçimde yürütme ve bu amaçla gereken önlemleri almakla yükümlü olan idarenin, mevcut kadrolara atama yapma hususunda sahip olduğu takdir yetkisi çerçevesinde davacının başuzman kadrosuna atamasının yapıldığı, söz konusu işlemin tesisinde takdir yetkisinin kamu yararı ve hizmet gerekleri gözardı edilerek kullanıldığına ilişkin bir hususun tespit edilmemiştir.
Danıştay Daire Kararı: İşlem hukuka aykırıdır
Davacının geçmiş hizmetleri değerlendirildiğinde; kariyer ve liyakat ilkelerine uygun olarak genel müdür yardımcılığı kadrosuna atandığı ve bu görev için yeterli donanıma sahip olduğunun anlaşıldığı, bu bağlamda, davacının yürüttüğü genel müdür yardımcılığı görevinden alınarak başuzman olarak atanmasını gerektirecek şekilde hizmeti aksattığı veya başarısız olduğu ya da görevde kalmasında hizmetin yürütülmesi açısından sakınca bulunduğu yönünde hukuken geçerli somut bilgi ve belgeye dayanılmaksızın, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olarak kullanılan takdir yetkisine dayalı olarak tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
İDDK: Yapılandırma makul bir sebep değildir
Dava konusu işlemden önce davacının Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığı birimde davacıya bağlı olarak çalışan adı geçenlerin yeni yapılanma sonrası Genel Müdür Yardımcısı olarak atandıkları, halen bir Genel Müdür Yardımcısı kadrosunun da boş olmasına rağmen, davacının yeniden yapılandırılan genel müdür yardımcılığı kadrosundaki görevin icrası için yetersiz olduğu ve liyakatli olmadığı hususunda idarece yapılmış herhangi bir tespitin olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, organizasyon değişikliği nedeniyle davacının görevinden alındığı yönündeki davalı idare iddiası, makul bir sebep olarak görülmemiştir.
T.C.
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2024/2495
Karar No: 2025/825
İSTEMİN KONUSU:
... Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesinin... tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem:
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Ödeme Sistemleri Genel Müdürlüğünde Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan davacı tarafından, İdare Merkezinde Başuzman kadrosuna atanmasına ilişkin... tarih ve ... sayılı Banka Meclis Kararı ile bu unvanla Banknot Matbaası Genel Müdürlüğüne naklen atanmasına dair... tarih ve ... sayılı Yönetim Komitesi Kararının iptali ve bu işlemler sebebiyle yoksun kaldığı özlük haklarının yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
... İdare Mahkemesinin... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla;
Dava konusu işlemin idareye tanınan takdir yetkisi uyarınca tesis edildiği öne sürülmüş ise de, takdir yetkisinin bu yönde kullanımını gerektirecek nitelikte davacının görevinde başarısızlığına, disiplinsizliğine veya liyakaten yetersiz olduğuna ilişkin hukuken kabul edilebilir herhangi bir durumun işleme gerekçe olarak sunulmadığı, davacının davalı idare bünyesinde 25/09/1989 tarihinde memur olarak göreve başladığı, sırasıyla şef yardımcısı, şef, uzman, müdür yardımcısı, müdür kadrolarında çalıştıktan sonra 13/07/2018 tarihinde Ödeme Sistemleri Genel Müdürlüğünde genel müdür yardımcılığı görevine atandığı ve dava konusu işlemle başuzman olarak ataması yapılana kadar bu görevi sürdürdüğü, 2015-2018 tarihleri arasında performans puanlarının 90 ve üzeri olduğu, disiplin cezasının olmadığı, hakkında açılmış adli veya idari herhangi bir disiplin soruşturmasının bulunmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, davacının Ödeme Sistemleri Genel Müdür Yardımcılığından alınarak başuzman olarak atanmasına ilişkin tenzili rütbe mahiyetinde olan ve davalı idarece kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden somut gerekçelere dayandırılamayan işlemde hukuka uyarlık görülmediği, ayrıca söz konusu işlem hukuka aykırı bulunduğundan, aynı unvanla Banknot Matbaası Genel Müdürlüğü Sahtecilik İzleme ve Analiz Müdürlüğü emrine atanmasına ilişkin işlemin de dayanağı kalmadığından hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle, dava konusu işlemlerin iptaline, bu işlemler nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla;
Davalı bankanın yeniden yapılandırma içerisine girdiği, bu kapsamda davacı ile birlikte bazı üst kademe yöneticilerinin görev yerlerinin değiştirildiği dikkate alındığında, yasalarla kendisine verilen görevleri etkin, süratli ve verimli bir biçimde yürütme ve bu amaçla gereken önlemleri almakla yükümlü olan idarenin, mevcut kadrolara atama yapma hususunda sahip olduğu takdir yetkisi çerçevesinde davacının başuzman kadrosuna atamasının yapıldığı, söz konusu işlemin tesisinde takdir yetkisinin kamu yararı ve hizmet gerekleri gözardı edilerek kullanıldığına ilişkin bir hususun tespit edilmediği, dolayısıyla dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti:
Danıştay İkinci Dairesinin 26/10/2023 tarih ve E:2023/1358, K:2023/5021 sayılı kararıyla;
Davacının, 25/09/1989 tarihinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasında memur olarak çalışmaya başladığı, 01/01/1995 tarihinde şef yardımcısı, 01/01/1998 tarihinde şef, 01/03/2001 tarihinde uzman, 25/03/2003 tarihinde müdür yardımcısı, 10/11/2009 tarihinde müdür, 13/07/2018 tarihinde de genel müdür yardımcısı olarak atandığı, dava konusu 25/12/2019 tarihli işlemle genel müdür yardımcılığı görevinden alınarak başuzman kadrosuna ve 31/12/2019 tarihli işlemle Banknot Matbaası Genel Müdürlüğüne bu unvanla naklen atandığının anlaşıldığı,
Uyuşmazlık konusu olayda, davalı idarece 22 Kasım 2019 tarih ve 30956 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7192 sayılı "Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" ile yapılan değişiklikler sonucunda Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından yürütülen bazı yetki ve sorumlulukların davalı idareye devredildiği, anılan kanuni düzenlemenin gereği olarak davacının çalıştığı Genel Müdürlüğün organizasyon yapısı ve görevlerinin yeniden yapılandırıldığı, atamaya yetkili organların anılan Genel Müdürlük bünyesindeki değişiklikleri Birimin yönetici kademelerine ilişkin atamalarda göz önünde bulundurmasının hukuka uygun olduğu ileri sürülmekte ise de; dava konusu ... tarih ve ... sayılı Banka Meclis Kararıyla, organizasyon yapısında değişikliğe gidilerek Ödeme Sistemleri Genel Müdürlüğünün isminin "Ödeme Sistemleri ve Finansal Teknolojiler Genel Müdürlüğü" olarak belirlendiği, anılan genel müdürlüğün, genel müdür ve üç adet genel müdür yardımcısı ile altı müdürlükten oluşmasına karar verildiği, görev sayısında ve genel müdür yardımcılığı kadrosunda artış olmasına ve halen bir genel müdür yardımcısının görev yapmasına karşın, davacının yeniden yapılandırılan genel müdür yardımcılığı kadrosundaki görevin icrası için yetersiz olduğu ve liyakatli olmadığı hususunda idarece yapılmış herhangi bir tespitin olmadığı ve yeni görevleri yürütemeyeceğine ilişkin haklı bir gerekçe de sunulmadığının görüldüğü,
Öte yandan, davacının geçmiş hizmetleri değerlendirildiğinde; kariyer ve liyakat ilkelerine uygun olarak genel müdür yardımcılığı kadrosuna atandığı ve bu görev için yeterli donanıma sahip olduğunun anlaşıldığı, bu bağlamda, davacının yürüttüğü genel müdür yardımcılığı görevinden alınarak başuzman olarak atanmasını gerektirecek şekilde hizmeti aksattığı veya başarısız olduğu ya da görevde kalmasında hizmetin yürütülmesi açısından sakınca bulunduğu yönünde hukuken geçerli somut bilgi ve belgeye dayanılmaksızın, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olarak kullanılan takdir yetkisine dayalı olarak tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararının özeti:
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla;
Davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulü, mahkeme kararının kaldırılması, davanın reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Davacı tarafından, Merkez Bankası mevzuatı hükümlerine göre personelin unvanının, görevinin ve görev yerinin değiştirilmesi konusunda idarenin takdir yetkisi bulunmakta ise de; bu takdir yetkisinin kullanımının, mutlak ve sınırsız olmayıp kamu yararı ve kamu hizmetinin gerekleriyle sınırlı olduğu, idarenin, işlemin gerekli olduğunu, kendisine verilen takdir yetkisini keyfi kullanmadığını, görevden alma - görev yerini değiştirme sebebini, somut-objektif sebepler göstererek ortaya koyması gerektiği; kariyer ve liyakat ilkelerine uygun olarak düzenli bir yükselişle genel müdür yardımcılığı görevine atandığı ve görevi süresince, performans puanlarına da yansıyacak şekilde üstün çalışma gösterdiği, hukuken kabul edilebilir, kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden somut ve objektif gerekçelere dayandırılamayan gerekçelerle, bu görevinden alınıp başuzman olarak hiçbir tecrübesinin olmadığı, 30 yıl boyunca yaptığı işlemlerle, tecrübesiyle hiçbir alakası olmayan bir birimde görevlendirilmesine ilişkin dava konusu işlemin, tenzili rütbe mahiyetinde hukuka uyarlı olmayan bir işlem olduğu, ayrıca, kazanılmış hak derecesi, kademesi, mali haklarının da korunmadığı, maaşının yarı oranında düştüğü ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Davalı idare tarafından, ısrar kararının hukuka ve usule uygun bulunduğu, temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebeplerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı, istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'UN DÜŞÜNCESİ:
Temyiz isteminin kabulü ile ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi ısrar kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
MADDİ OLAY:
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Ödeme Sistemleri Genel Müdürlüğünde Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan davacı, ... tarih ve ... sayılı Banka Meclisi Kararı ile bu görevinden alınarak İdare Merkezinde Başuzman kadrosuna atanmış, bilahare ... tarih ve ... sayılı Yönetim Komitesi Kararı ile de aynı unvanla Banknot Matbaası Genel Müdürlüğüne atanmıştır.
Bunun üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
1211 sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu'nun 22. maddesinin (k) bendinde; Banka Meclisinin, ''Bankanın idare, teşkilat ve hizmetleri ile personeline ilişkin olarak hazırlanan düzenlemelerin onaylanması'' ile görevli ve yetkili olduğu hükme bağlanmış, "Kuruluş, görev" başlıklı 30. maddesinin 5. fıkrasında; "Atanmaları Banka Meclisince yapılan personel dışında kalan memur ve hizmetlilerin tayin, aylıklarını tespit, işten çıkarma ve emeklilik gibi işlemlerini yapmak" Yönetim Komitesinin görevleri arasında belirtilmiş, "Personel statüsü" başlıklı 32. maddesinin 4. fıkrasında da; "Banka personeli, bu Kanun ile Banka Meclisince düzenlenecek statü hükümlerine tabidir." hükmü yer almıştır.
Anılan Kanun'un verdiği yetki kapsamında Banka Meclisince onaylanarak yürürlüğe giren Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Çalışanları Atama İlkeleri'nin "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin birinci fıkrasının (l) bendinde; "Genel Müdür Yardımcısı", "Yönetici kademeleri" arasında sayılmış ve "Atamaya yetkili organlar" başlıklı 5. maddesinin birinci fıkrasında "Yönetici kademelerine yapılacak atamalar, Müdür yardımcıları hariç olmak üzere, Yönetim Komitesinin teklifiyle Banka Meclisince; bunların dışında kalan atamalar Yönetim Komitesince yapılır." hükmüne, "Farklı unvan grubundaki kadrolara atama" başlıklı 27. maddesinde; "(1) Çalışanlar, açık kadro bulunması şartıyla, kendi talepleri, Banka ihtiyacı ve yararı gözetilerek, iş gerekleri, haklarında adli veya idari bir soruşturma yapılmış olması, müfettiş raporları veya bağlı oldukları birimlerin yazı ve raporları ile tutum, davranış veya görevlerini yerine getirmelerindeki olumsuzlukların belirlenmesi, görev gereklerini sağlık nedeniyle yerine getiremeyeceklerine ilişkin hastane raporu bulunması ve benzeri sebeplerle mevcut kadrolarında kalmalarında sakınca görülmesi gibi idari nedenler dikkate alınmak suretiyle mevcut durumlarına göre iyileşme olmayacak şekilde atamaya yetkili organların uygun gördüğü pozisyona atanabilirler." hükmüne, "Yönetici kademelerindeki kadrolardan farklı unvan grubundaki kadrolara atama" başlıklı 28. maddesinde; "(Değişik: BMK: 05/09/2019 -10768/20367) (1) Atamaya yetkili organların uygun görmesi halinde, a) Genel Müdür olarak görev yapan çalışanlar Danışman, b) Genel Müdür Yardımcısı ,Müdür ve Müdür Yardımcıları; Danışman veya Başuzman, olarak atanabilirler" hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesi uyarınca, bir idari işlem, dava konusu edilmesi halinde diğer unsurları yanında sebep unsuru yönünden de yargı merciince hukuka uygunluk denetimine tabi tutulacak olup, sebep unsuru, idareyi işlem tesis etmeye sevk eden maddi veya hukuki durumlardır. İdare hukukunda sebepsiz idari işlemin olamayacağı, idarenin tüm işlemlerinin, idari faaliyetlerin nihai amacı olan kamu yararını gerçekleştirmeye yönelen bir sebebe dayanması gerektiği, bu anlamda, hakkında idari işlem tesis edilenlerce hukuka aykırılık iddialarının etkin bir biçimde ileri sürülebilmesi ve yargı mercii tarafından idari işlemin hukuki denetiminin gerçekleştirilebilmesi için idarece, tesis edilen işlemin maddi ve hukuki sebeplerinin ortaya konulması gerektiği açıktır.
Somut uyuşmazlıkta; davacının davalı idare bünyesinde 25/09/1989 tarihinde memur olarak göreve başladığı, sırasıyla şef yardımcısı, şef, uzman, müdür yardımcısı, müdür kadrolarında çalıştıktan sonra 13/07/2018 tarihinde kariyer ve liyakat ilkelerine uygun olarak Ödeme Sistemleri Genel Müdürlüğünde genel müdür yardımcılığı görevine atandığı davalı idarece, davacının görevinden alınmasını gerektirecek somut bir sebep gösterilmeksizin, takdir yetkisine dayalı olarak dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Öte yandan; davalı idarece, davacının görev yaptığı genel müdürlüğün organizasyon yapısı ve görevlerinin yeniden yapılandırıldığı, atamaya yetkili organların anılan genel müdürlük bünyesindeki değişiklikleri birimin yönetici kademelerine ilişkin atamalarda göz önünde bulundurmasının hukuka uygun olduğu ileri sürülmekte ise de; ... tarih ve ... sayılı Banka Meclis Kararıyla, organizasyon yapısında değişikliğe gidilerek Ödeme Sistemleri Genel Müdürlüğünün isminin "Ödeme Sistemleri ve Finansal Teknolojiler Genel Müdürlüğü" olarak belirlendiği, anılan genel müdürlüğün, genel müdür ve üç adet genel müdür yardımcısı ile altı müdürlükten oluşmasına karar verildiği; ... tarih ve ... sayılı Yönetim Komitesi Kararı ile de, organizasyon değişikliği öncesinde, davacının Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığı Ödeme Sistemleri Genel Müdürlüğünde, Düzenleme ve Gözetim Müdürü olarak görev yapan E.K'nın ve İş Geliştirme Müdürü olarak görev yapan İ.D.'nin, Ödeme Sistemleri ve Finansal Teknolojiler Genel Müdürlüğüne Genel Müdür Yardımcısı olarak atandıkları anlaşılmakta olup, dava konusu işlemden önce davacının Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığı birimde davacıya bağlı olarak çalışan adı geçenlerin yeni yapılanma sonrası Genel Müdür Yardımcısı olarak atandıkları, halen bir Genel Müdür Yardımcısı kadrosunun da boş olmasına rağmen, davacının yeniden yapılandırılan genel müdür yardımcılığı kadrosundaki görevin icrası için yetersiz olduğu ve liyakatli olmadığı hususunda idarece yapılmış herhangi bir tespitin olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, organizasyon değişikliği nedeniyle davacının görevinden alındığı yönündeki davalı idare iddiası, makul bir sebep olarak görülmemiştir.
Bu durumda, davalı idare tarafından dava konusu işlemin tesis edilmesine yönelik haklı bir sebep ortaya konulamadığından, salt takdir yetkisine dayalı olarak tesis edilen işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu işlemlerin iptali, bu işlemler nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulü, Mahkeme kararının kaldırılması, davanın reddi yolundaki temyize konu ısrar kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle dava konusu işlemlerin iptaline, bu işlemler nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine ilişkin ... İdare Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun kabulü, Mahkeme kararının kaldırılması, davanın reddi yolundaki ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin temyize konu ... tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan ... TL yürütmeyi durdurma harcının istemi halinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 14/04/2025 tarihinde kesin olarak, gerekçede ve esasta oyçokluğu ile karar verildi.