Öğrencisine örnek olmak için başladı, Kültürel Miras Taşıyıcısı oldu!

Çankırı'da yaşayan 66 yaşındaki emekli öğretmen Durmuş Gümüş'ün, tahtada güzel yazı yazma merakı onu kaligrafi sanatına yönlendirdi. Yaklaşık 3 yıl eğitim alarak kendini geliştiren Gümüş, sonunda Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı" unvanına layık görüldü. Sanatını 8 yıldır tarihi Çivitcioğlu Medresesi'nde sürdüren Gümüş, "Yazı yazarken dış dünyayla irtibatı kesiyoruz, bütün duygularımızı yazıya veriyoruz" diyor ve bilgisini gelecek nesillere aktarmaya çalışıyor.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 10 Ekim 2025 18:13, Son Güncelleme : 10 Ekim 2025 18:19
Öğrencisine örnek olmak için başladı, Kültürel Miras Taşıyıcısı oldu!
Çankırı'da yaşayan emekli öğretmen Durmuş Gümüş, öğrencilerine örnek olsun diye başladığı kaligrafi (güzel yazı) sanatında "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı" oldu.

Emekli ilkokul öğretmeni 66 yaşındaki Gümüş, çalıştığı dönemde öğrencilerine örnek olması amacıyla tahtaya yazdığı yazılara özen gösterirken kaligrafi sanatına ilgi duymaya başladı.

Daha sonra 2011 yılında kaligrafi kursuna gitmeye karar veren Gümüş, yaklaşık 3 yıl kaligrafi eğitimi aldı.

Zamanla kendini geliştiren Gümüş, Kültür ve Turizm Bakanlığı Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı ünvanına layık görüldü.

Gümüş, 2017 yılında emekli olmasının ardından yaklaşık 8 yıldır tarihi Çivitcioğlu Medresesi'nde ziyaretçilere kaligrafiyi sevdirmeye çalışıyor.

Kaligraf Durmuş Gümüş, AA muhabirine, ilkokul öğretmenliği yaptığı için yazı yazmayı çok sevdiğini söyledi.

Çalıştığı dönemde bütün işinin yazı olduğunu belirten Gümüş, "Çocuklara örnek olmak amacıyla tahtada güzel yazı yazmayı zaten seviyordum. Daha sonra bir kaligrafi kursu açıldığını duydum. İnternet üzerinden de kaligrafi videoları izledim. 2011 yılında kursa katıldım 2012-2013 yıllarında da devam ettim. Hocamızla iyi geçindik, birlikte çalıştık, beraber sergi yaptık." dedi.

Sanatını tarihi Çivitcioğlu Medresesi'nde devam ettirdiğini dile getiren Gümüş, "Çankırı halkına ya da dışarıdan gelenlere bu sanatı sevdirmeye çalışıyoruz. Aynı zamanda kurs veriyoruz. Yetiştirdiğimiz öğrencilerimiz de aynı sanatı icra etmeye çalışıyorlar." ifadelerini kullandı.

- "O anki duygularımızı, heyecanımızı yazıya veriyoruz"

Yazı yazarken dış dünya ile irtibatın kesildiğini, sadece yazıya odaklanıldığını anlatan Gümüş, "Yazı yazarken insan dinlenir. İster istemez ona odaklanmak zorunda kalıyorsun. Dış dünyayla irtibatı kesiyorsun. Yazıya da başlayınca sadece ona odaklanıyoruz. Kaligrafi demek, güzel yazı demek. Güzel yazı olduğu için kişinin kendi iç duygularını yazıya yansıtması demektir. O anki duygularımızı, heyecanımızı, her şeyimizi yazıya vererek farklı şekillerde yazmaya çalışıyoruz." diye konuştu.

Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı olmaktan büyük mutluluk duyduğunu ifade eden Gümüş, "Kaligrafi sanatıyla ilgili Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı ünvanını Çankırı'da ilk defa ben aldım. Çünkü bazı şartlar var, o şartları yerine getirmek gerekiyor. Bilgi paylaştıkça güzeldir anlayışıyla kaligrafiyi öğretmeye çalışıyoruz. Hiçbir şey bizimle gitmeyecek, onlara öğretmek zorundayız." dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber