Dijital Çağın Terör Ve Fitne Fabrikası
FETÖ, fiziki yapılanmasını kaybetmiş bir terör örgütü olarak, dijital dünyada varlığını sürdürmeye çalışıyor. Ancak bu dijital varlık, örgütün yeniden güçlendiği değil, çözülme sürecini perdelemeye çalıştığı bir sahte diriliştir. Bugün FETÖ'nün sosyal medyadaki fitne üretimi, örgütün "son psikolojik savaşı" olarak okunmalıdır. Türkiye'nin bu dijital savaşta en büyük gücü ise bilinçli, sorgulayan ve milli iradenin farkında olan bir toplumsal bilinçtir. Gelişmeler ışığında konuyu biraz daha açacak olursak:
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ), uzun yıllar boyunca ülkemizin damarlarına sinsice sızarak kurumsal gücü ele geçirmeyi hedeflemiş bir yapıdır. 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişiminin başarısızlığa uğramasıyla birlikte örgüt, klasik yöntemlerle varlığını sürdürme imkanını büyük ölçüde kaybetti. Ancak bu kayıp, FETÖ'nün tamamen ortadan kalktığı anlamına gelmiyor. Aksine örgüt, dağılma sürecine girdiği bu dönemde, dijital mecralarda varlığını diri tutmak için yeni bir "savaş cephesi" açmış durumda: sosyal medya.
FETÖ'nün, dijital dünyayı bir psikolojik harp alanına dönüştürmesi, örgütün stratejik uyum kabiliyetini gösteriyor. Fiziksel örgütlenme gücünü yitirdikçe, sanal ortamda yeniden şekillenmeye, kendi tabanını diri tutmaya ve kamuoyu algısını yönlendirmeye çalışıyor. Bu bağlamda, sosyal medya platformları FETÖ için yalnızca bir iletişim aracı değil; aynı zamanda bir propaganda üssü, bir manipülasyon laboratuvarı ve bir dezenformasyon fabrikası haline gelmiş durumda.
-FETÖ'nün Savaş Cephesi: Sosyal Medya-
FETÖ mensupları sosyal medyada, hedef gösterme, itibarsızlaştırma, gündem saptırma, tehdit, şantaj ve kara propaganda gibi yöntemleri sistematik biçimde kullanıyor. Üstelik bunu yaparken kimliklerini gizlemekle kalmayıp, farklı siyasi görüşlerdeymiş gibi davranarak kamuoyunu yönlendirmeye çalışıyorlar. Kadın, genç veya muhalif profilleri taklit eden örgüt mensupları, sahte hesaplar üzerinden hem bilgi kirliliği yayıyor hem de toplumun sinir uçlarına dokunan konularda fitne üretiyor.
Bu noktada dikkat çekici olan, bazı muhalif çevrelerin bu psikolojik harekatın farkında olmalarına rağmen, FETÖ'nün yalan ve manipülasyon odaklı stratejisine bilerek veya bilmeyerek destek vermeleridir. Böylece FETÖ'nün ürettiği dezenformasyon, toplumsal kutuplaşmayı artırmak ve devlet kurumlarını itibarsızlaştırmak için kullanılıyor.
-Psikolojik Harekat ve Dijital Fitne-
FETÖ, klasik anlamda bir terör örgütü olmaktan çıkmış, dijital bir "psikolojik savaş aygıtı"na dönüşmüştür. Fiziksel eylemler yerine artık bilgi kirliliği, algı operasyonu, yalan haber ve duygusal manipülasyon yoluyla toplumu hedef almaktadır. Bu, "dijital terör" anlayışıyla şekillenen yeni bir stratejidir: hedef artık devletin güvenlik unsurları değil, halkın algısıdır.
-Çöküş Sürecinde Son Hamleler-
Bugün FETÖ, hem Türkiye içinde hem de uluslararası alanda çözülme sürecine girmiştir. Tabanı daralmakta, finans kaynakları kesilmekte, örgüt içi güven sarsılmaktadır. Ancak tam da bu yüzden, örgüt "çöküş psikolojisi" içinde daha saldırgan, daha yalan dolu ve daha tahripkar bir dijital dil kullanmaktadır. Sosyal medyada dolaşan her yeni yalan, aslında örgütün çaresizliğini gizleme çabasıdır.
Bu bağlamda, sosyal medya kullanıcılarının dikkatli olması, bilgi güvenliğine önem vermesi, doğrulanmamış içerikleri paylaşmaması büyük önem taşıyor. Çünkü FETÖ, artık klavye başında yürütülen bir savaşın tarafı. Ve bu savaşın cephanesi bilgi değil, dezenformasyon ve fitne; hedefi ise hakikat değil, algıdır.
Analiz
Aslan Değirmenci- İletişim Başkanlığı Dijital Medya Koordinatörü