Başbakanlık Müsteşarlığı: Belediye sözleşmelilerine kadro yok

Sabah yazarı Nazlı Ilıcak bugünkü köşesinde, daha önce memur olmak isteyen adayların sorunlarını Başbakanlığa ilettiğini belirtmişti. Başbakan Müsteşar yardımcısı makamınca Sayın Ilıcak'a bir cevap verilmiştir. cevaplarda birden fazla konuya cevap verilmiş ancak en net açıklama belediye sözleşmeli personeli için söylenmiştir. Başbakanlık, belediye sözleşmeli personelinin sınavla alınmadığı için kadro alamayacağını açıkladı.

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 02 Eylül 2011 10:03, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Nazlı Ilıcak'ın haberi...

Twitter'dan gelen talepleri Başbakanlık Müsteşarlığı'na göndermiştim.

Müsteşar yardımcısı Özer Kontoğlu, bir değerlendirme yaptı. Onun açıklamasını aşağıda yayınlıyorum. Top artık siyasetçide. Bir çok haklı talep mevcut. Bunları karşılamak milletin vekillerinin sorumluluğunda.

Talep: POMEM sınavlarında askerlik yapmayanların da, yapanlar gibi 30 yaşına kadar sınava girebilmelerinin sağlanması. Yaş haddi hesabında, sınav tarihinin değil, 1 Ocak'ın esas alınması.

Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Özer Kontoğlu'nun değerlendirmesi: POMEM sınavına giriş için askerlik yapma şartı yoktur. Yönetmelik hükmüyle, 2 yıl askerlik yapmış adaylara, askerlikte geçen bu süreyi telâfi amacıyla, sınava girişte, 2 yıllık ek süre verilmektedir. 1 Ocak tarihinin esas alınmasına bireysel itirazlar her zaman gelebilir: 31 Aralık doğumlular ile, ertesi yılın 1 Ocak doğumluları arasında, bir günlük farktan oluşacak mağduriyetler gibi.

Benim görüşüm: 1 Ocak talebi sadece polisler için değil, memuriyet sınavına giren herkes için geçerli. Sınav tarihi sürekli oynuyor; 1 Ocak ise sabit.

Önceki yılın 31 Aralık doğumlusu, mağduriyetten söz edemez. Yaş sınırında herkes için sınav tarihi değil, 1 Ocak esas alınmalıdır. Bu konuda yoğun talep var. Ayrıca POMEM sınavına 28 ya da 29 yaşında girmek isteyenlere askerlik yapmış olma şartı var ve bunun kalkması isteniyor.

Talep: İl özel idare ve Belediye'de çalışan sözleşmelilerin 4b kapsamında değerlendirilip, kadroya geçirilmesi.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: Belediye Kanunu'nun 49'uncu maddesi kapsamında alınan sözleşmeliler, herhangi bir sınava tâbi tutulmadan, boş olan kadro karşılığında, yıllık akit yapmak suretiyle istihdam ediliyor. 4b kapsamında alınan sözleşmeli personel ise, her şeyden önce KPSS (B Grubu) puan sıralamasına göre istihdam ediliyor ve süreli bir akit yapılmıyor. Bu talep karşılanamaz.

Talep: 2011 KPSS'sine göre atanacak kadrolu öğretmen sayısının attırılması ve ek öğretmen alımının yapılması.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: Milli Eğitim Bakanlığı'na 2011 yılı için, sadece 40 bin kadro verildi. Bu yüzden 2009 ve 2010 KPSS'si sonuçlarına göre, 6 Temmuz 2011 tarihinde 28 bin 456 öğretmen adayının ataması yapıldı. 2011 yılı Ağustos döneminde, 2010 ve 2011 KPSS sonuçlarına göre, 11 bin 544 kadrolu öğretmen atandı. Bütçe Kanunu'nda belirlenen kadro sayısının arttırılması, ancak kanun değişikliğiyle olabilir.

Benim görüşüm: Öğretmenler şikâyet ediyor, çünkü, atanan 28 bin 456 kişi içinde, 7 bin civarında sözleşmeliden kadroya geçenler var. Belirtilen rakamın tamamı, yeni öğretmen adayları arasından alınmadı. Öğretmenlerin ikinci şikâyeti, 2011 KPSS'sine girenlere çok az kadronun kalması. (Sadece 11 bin 544.) Bu mağduriyetler göz önüne alınarak ve 2002 yılında Tayyip Erdoğan'ın vaatleri de hatırlatılarak, acaba daha çok öğretmen istihdam edilemez mi? (Erdoğan, 2002 seçimlerinden önce, ihtiyacın yüksek olduğunu ve bütün öğretmenlerin taleplerinin karşılanacağını söylemişti.)

Talep: Tarih öğretmenlerine verilen kontenjanların attırılması.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: Öğretmen kontenjanı, bakanlıkça ihtiyaca göre iller bazında dağıtılıyor. İl Milli Eğitim Müdürlükleri, kendilerine ayrılan toplam sayı içinden kaç tanesinin, hangi branşa tahsis edileceğini tespit ediyor. Daha sonra, bu sayılar bakanlığa gönderiliyor. Branş atamaları, illerin tespit ettiği oranda yapılıyor.

Talep: Milli Güvenlik derslerinin tarih öğretmenleri tarafından verilmesi yoluyla, tarih öğretmeni kontenjanının arttırılması.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: Milli Güvenlik Bilgisi yönetmeliği değiştirilerek, öğretmenlerin kimlerden seçileceği hususuna Milli Eğitim Bakanlığı karar verebilir.

Benim görüşüm: Zaten, tarih öğretmenleri bunu talep ediyor. Bence, askerler yerine, tarihçilerin, Milli Güvenlik derslerine girmeleri daha doğru olur.

Talep: Meslek liselerine verilen önemin arttırılması.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: Konu önemlidir. Çalışmalarda göz önünde bulundurulmaktadır.

Talep: KPSS A kapsamındaki müfettiş, uzman, denetmen, kontrolör, uzman yardımcılığı, öğretmenlik, hâkim ve savcı adaylarında yaş sınırının yukarıya çekilmesi.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: 657 sayılı kanunda, 3 Haziran 2011 tarihinde yapılan değişiklikle, KPSS A Grubu meslekleri için, 35 yaş sınırı getirilmiştir. Öğretmenliğe girişte ise, yaş sınırı 40'tır. Daha üst yaş sınırları, emeklilik hakkının kazanılmasında problemlere yol açmaktadır.

Talep: Yaş sınırının 35'e çıkarıldığı personel alım sınavlarında, "1 Ocak itibariyle 35 yaşından gün almamış olmak" şeklinde bir düzenleme talep ediliyor.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun ek madde 40'ında değişiklik yapmak gerekir. Buna da bireysel itirazlar gelebilir. 31 Aralık doğumlular ile, ertesi yıl 1 Ocak doğumlular arasında 1 günlük farktan oluşacak mağduriyetler gibi.

Talep: İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF), 4001 koduyla yapılan alımların kendilerini mağdur ettiğini ileri sürüyor.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: 4001 koduyla alım yapılan kadrolar, vasıfsız memura ilişkin olup, İİBF mezunlarına mahsus bir saha değildir.

Talep: Fakültelerde, uzmanlık gerektiren belirli alanlarla ilgili, açık öğretim branşlarının açılmaması ve bu dallarda atama olduğunda fakülte mezunlarına öncelik tanınması.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: Açık Yüksek Öğretim Yönetmeliği'nin 13. maddesine göre, Açık Öğretim öğrencileri, örgün öğretim öğrencileriyle eşit hak ve yetkilere sahiptir. Bu talebin karşılanması için bir istisnanın getirilmesi, hakkaniyet ve eşitlik ilkelerine aykırıdır.

Talep: TRT'de sözleşmeli personelin 2954 sayılı kanunun g bendinde tanımlanan "kadro karşılığı sözleşmeli personel" statüsüne geçirilmesi.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: Kadro karşılığı personel, KPSS puanına göre alınıyor. Sözleşmeli personel ise, TRT'nin kendi yaptığı sınava göre ve sadece 1 yıl için alınıyor. Bu talebin karşılanması mümkün değ il.

Talep: Çevre mühendislerine sözleşmeli personel olarak istihdam sözü verildi. Bu vaat gerçekleşmedi.

Kontoğlu'nun değerlendirmesi: Çevre ve Orman Bakanlığı'nda 2010 yılında toplam 517 adet sözleşmeli personel alınmış olup, bunun 243 adeti çevre mühendisidir. 2011'de 260 sözleşmeli personel alındı; bunun 23'ü çevre mühendisiydi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber