Gerekçe yokken yıllık izni vermeyen amirin başı ağrıyacak
Danıştay Onikinci Dairesi, memura yıllık iznini vermeyen bir amirle ilgili önemli bir karar verdi.

Bursa'da yaşanan bir olayda, bir memur yıl içinde, 4 kez yıllık izin talep etmesine rağmen talepleri Belediye Başkan vekili tarafından reddedilmiştir. Memur, bu tavırdan dolayı 2008 yılında hiç izin kullanamamıştır.
İdare Mahkemesinin, belediye sorduğu sorularda aynı birimde çalışan diğer memurlara yıllık izin verildiği belirtilmiştir. Ayrıca idarece verilen cevapta, yıllık iznin neden reddedildiği yönünde somut bir gerekçe öne sürülememiştir.
Yıllık izin talepleri reddedilen memur, duyduğu üzüntü ve ıstıraptan dolayı manevi tazminat davası açmış ve mahkeme 1000 lira manevi tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
Danıştay'ın onayından geçen kararda, bu tazminatın ödenmesi ancak olayda kişisel kusur olduğu için, yıllık izin vermeyen amirlere rüc'u edilmesi istenilmiştir. Yani hükmolunan manevi tazminat miktarı 2008 yılından itibaren işletilecek faiz miktarıyla birlikte amirden tahsil edilecektir.
Diğer taraftan, Danıştay kararında, yıllık izin verilmeyen memurun, amir hakkında Türk Ceza Kanunu hükümleri gereğince görevi kötüye kullanmaktan dolayı bir başvuru yapıp yapmadığını bilmiyoruz. Ancak eğer memur bu hukuki yola da başvurmuş ise, yıllık izinleri somut bir gerekçe olmaksızın reddeden amir, ayrıca ceza davası yönüyle de yargılanacaktır.
İŞTE MAHKEME KARARI
T.C.
D A N I Ş T A Y
Onikinci Daire
Esas No : 2009/4964
Karar No : 2012/5278
Özeti : Davacının yasal hakkı olan izin taleplerinin görev yaptığı birimce uygun görülmesine rağmen, onay makamınca somut herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin kullandırılmaması üzerine duyduğu üzüntü ve ıstırap nedeniyle uğradığı manevi zarar karşılığı bir miktar tazminatın ödenmesine hükmedilmesi gerektiği; öte yandan hükmedilen tazminatı ödeyecek olan idarenin, olayda kişisel kusuru ve sorumluluğu saptanacak kamu görevlisine yasal yollar çerçevesinde rücu etmesinin, Anayasadan kaynaklan bir zorunluluk olduğu hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunanlar : 1- (Davalı) Bursa Büyükşehir
Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. ...
2- (Davacı) ...
İstemin Özeti : Bursa Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşleri Daire Başkanı
ve AKOM Şube Müdürlüğü emrinde Uzman olarak görev yaptığı dönemde talep ettiği
senelik izinlerinin kullandırılmaması sonucu davacı tarafından uğranıldığı öne
sürülen 10.000,00.TL manevi zararın yasal faiziyle birlikte kişisel sorumluluğu
bulunanlara rücu edilmesi kaydıyla tazminine karar verilmesi istemiyle açılan
davanın; Bursa Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşleri Daire Başkanı olarak
görev yapan davacının Sağlık ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı emrine Şube Müdürü
olarak atanmasına ilişkin 24.2.2006 günlü ve 817 sayılı işlemin Bursa 3. İdare
Mahkemesi'nin 12.09.2006 günlü ve E:2006-1183, K:2006-1471 sayılı kararıyla
iptal edilmesi üzerine göreve iade edilmemesi işleminin Bursa İkinci İdare Mahkemesinin
24.05.2007 günlü ve E:2006-2692, K:2007-1009 sayılı kararıyla iptal edilmesi
üzerine göreve iade edilen davacının, 29.02.2008 tarihinde Bursa Yenişehir'de
bulunan Kooperatif evinin resmi işlemlerini tamamlamak için bir günlük izin
talebinin Büyükşehir Belediye Başkan vekili ... tarafından "Uygun Değildir"
şerhi konularak reddedildiği, 02.05.2008 tarihinde yıllık izninin 4 günlük
bölümünü kullanma talebinin Genel Sekreter Yardımcısı ve Genel Sekter tarafından
uygun görülmesine rağmen yine Büyükşehir Belediye Başkan Vekili ... tarafından
onay bölümü çizilerek reddedildiği, AKOM Şube Müdürlüğünde Uzman olarak görev
yaptığı 09.06.2008 tarihinden itibaren 2007 yılına ait 15 gün yıllık izin
kullanma talebinin Deprem ve Risk Yönetimi Dairesi Başkan Vekili tarafından
bilgisayar ortamında yapılan yazışmalarda önce onaylanarak İnsan Kaynakları
ve Eğitim Dairesi Başkanlığına bilgisayar ekranında ulaştığı halde ilgili Daire
Başkanı tarafından onaylanmayarak 9.6.2008 tarihinde bilgisayar ortamında reddedildiği,
19.06.2008 gün ve 44931 sayıyla kayda giren dilekçe ile çocuklarının yaz tatiline
girmesi ve kızının 30.6.2008 ve 1.7.2008 tarihinde yapılacak Devlet Konservatuarı
sınavlarına katılacak olması nedeniyle 30.6.2008 tarihiden itibaren kullanmak
istediği 15 günlük 2007 yılına ait senelik iznini kullanma talebine herhangi
bir cevap verilmediği, Bursa 3. İdare Mahkemesi'nin 27.03.2009 günlü ara kararına
verilen cevapta davacının 2007 ve 2008 yılında 30'ar günlük izin hakkı bulunduğu,
2007 yılında 07.05-2007-14.05.2007 tarihleri arasına 5 gün, 22.10.2007-27.10.2007
tarihleri arasında 5 gün ve 24.12.2007-29-12.2007 tarihleri arasında 5 gün izin
kullandığı, 2008 yılında izin kullanmadığı, 2008 yılında AKOM Şube Müdürlüğünde
görev yapan personele kimine farklı tarihlerde 5'er gün, kimine ise 12, 14,
15,17, 26,30 ve 32 şer gün izin kullandırıldığı, Uzman olarak görev yapan davacının
izin taleplerinin ise görev yaptığı birimce uygun görülmesine rağmen onay makamınca
herhangi bir gerekçe de gösterilmeden reddedildiği somut herhangi bir gerekçe
gösterilmeksizin davacının Yasal hakkı olan izinin kullandırılmaması işlemleri
nedeniyle duyduğu üzüntü ve ıstırap nedeniyle uğradığı manevi zarar karşılığı
bir miktar tazminatın ödenmesine hükmedilmesi gerektiği; öte yandan, Anayasanın
129. maddesinin 5. fıkrasında; memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini
kullanırken işledikleri kusurlardan doğan tazminat davalarının, kendilerine
rücu edilmek kaydıyla ve kanunun gösterdiği şekil ve şartlara uygun olarak,
ancak idare aleyhine açılabileceği şeklinde emredici bir kurala yer verildiği,Anayasanın
sözü edilen maddesindeki "kendilerine rücu edilmek kaydıyla" ibaresinin;
kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken işledikleri kusurlar nedeniyle idare
aleyhine açılan davalarda tazminata hükmedilmesi halinde idarenin ödemek zorunda
kaldığı tazminatı yasal yollara başvurarak ilgili kamu görevlisinden tahsil
etmeyi ifade ettiğinde kuşkuya yer bulunmadığı, davacının izninin kullandırılmaması,
olayın gelişimi dikkate alındığında kasta dayalı olmayan hukuki hata olarak
nitelendirilmesine olanak bulunmadığı, dolayısıyla hükmedilen tazminatı ödeyecek
olan idarenin, olayda kişisel kusuru ve sorumluluğu saptanacak kişilere yasal
yollar çerçevesinde rücu etmesinin Anayasadan kaynaklanan bir zorunluluk olduğu
gerekçesiyle, takdiren 1.000,00.-TL'lik manevi tazminat isteminin davanın açıldığı
19.06.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı idarece davacıya
ödenmesi, fazlaya ilişkin tazminat talebinin ise reddi yolunda Bursa 3. İdare
Mahkemesince verilen 29.04.2009 günlü, E2008/631, K:2009/293 sayılı kararın,
kabule ilişkin kısmının davalı idare vekili, redde ilişkin kısmının ise davacı
tarafından, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davacının Savunmasının Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : Kenan Tosun
Düşüncesi : İdare Mahkemesince verilen karar ve dayanağı gerekçe hukuk ve usule
uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın
onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince gereği düşünüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek
bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde
belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. İdare Mahkemesince
verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek
bir sebep de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına,
temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 26/09/2012 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.