Anaokulda, rehber öğretmen normu kaldırılmamalı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 10 Aralık 2013 15:36, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Anaokulda, rehber öğretmen normu kaldırılmamalı

Bir memurlar.net üyesinin görüşlerini yayınlıyoruz

Ben bağımsız bir anaokulunda rehber öğretmen olarak görev yapmaktayım. Daha önce doğunun uzak bir ilçesinde Çok Programlı Lise'de beş yıl görev yaptım. Anaokuluna ilk atandığım zaman bazı kaygılarım vardı. Fakat şunu gördüm ki; okulöncesi çocukların ve özellikle ailelerin profesyonel rehberlik hizmetinden en az ilk ve orta dereceli okullarda öğrenci ve veliler kadar ihtiyacı var. Bakanlığımızın da gerek yeni okulöncesi rehberlik müfredatı ve gerekse Avrupa Birliği ortaklı "Erken Eğitimi Seç" isimli okulöncesi eğitimin güçlendirilmesi projeleriyle erken yaştaki çocukların rehberliğine verdiği önemi takdir ettim. Fakat şu anda yeni norm kadro taslağı ile anaokullarında rehber öğretmen normunun kaldırılmasını doğru bulmuyorum. İlk, orta ve liselerde son dönemlerde artan şiddet, istismar, sigara ve uyuşturucu madde kullanımı vb. gibi birçok sorunun çözümü önleyici rehberlik hizmetleri olan temelde verilen okulöncesi rehberlik hizmetlerinin kararlı ve sağlıklı bir şekilde devam etmesiyle mümkün olacaktır.

0-6 yaş, bireyin zihinsel ve kişilik gelişiminin %80'inin oluştuğu önemli bir yaş dilimidir. Bu dönemde çocuğun zihinsel, duygusal, sosyal ve bedensel gelişiminin dikkatli takibi ve desteklenmesi çocuğun sağlıklı bir birey olabilmesi için yapılabilecek en önemli görevdir. Okul öncesi eğitim süresince çocuklar ilköğretime hazırlanırken, paylaşmayı, dayanışmayı, sosyalleşmeyi ve birlikte çalışmayı öğrenirler. Okul öncesi eğitimin amacı çocuklarda öğrenmeye ilgi uyandırmak ve çocuğun var olan yeteneklerini görünür kılmaktır. Rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinin temelinde yer alan anlayış da çocuğun var olan potansiyelini keşfetmesine ve bunu doğru yönde kullanmasına yardımcı olmaktır.

Bu dönem, araştırmacılar için çocuğun yüksek öğrenme potansiyeline sahip olduğu bir dönem olarak görülmektedir. Uygun fiziksel ve sosyal çevre koşullarında ve sağlıklı etkileşim ortamında yetişen çocuklar, daha hızlı ve başarılı bir gelişim gösterirler. Bireylerde görülen birçok ruhsal sorunun temelinde çocukluk dönemindeki olumsuz yaşantı ve deneyimler olduğu görülmektedir. Bu nedenle, çocuğun küçük yaşlarda sağlıklı bir ortamda gelişimini sürdürmesi önem kazanmaktadır.

Okul öncesi eğitim döneminde çocukların her yönüyle sağlıklı gelişmeleri, okul ortamına uyum sağlamaları ve kapasitelerini ortaya koyabilmeleri için eğitim çalışmaları rehberlik hizmetleriyle birlikte yürütülmelidir. Bu dönemde rehberlik hizmetleri kişisel açıdan; çocuğun kendini koruma, özgüvenini geliştirme, benlik kavramını oluşturma, sosyalleşmeyi sağlama hedeflerine yönelik etkinlikleri kapsar. Eğitsel açıdan, okula uyum ve ilköğretime hazır olma hedefleri esastır. Bu anlamda çocuğun okulu sevmesi,okumaya-eğitime karşı güdülenmesi ve bazı temel becerileri kazanması amaçlanır.

Sağlıklı ve istenilen davranışlara sahip çocuklar yetiştirmek, onların gelişim özelliklerini ve bu özellikler doğrultusunda gereksinimlerinin neler olduğunu bilmeye bağlıdır. Erken çocukluk dönemindeki gelişmelerle, okul öncesi eğitim artık anne babanın yalnız başına başarabileceği bir konu olmaktan çıkmış durumdadır. Bu nedenle anaokulunda ben öğrencide çok velilerle çalışmaktayım. Velilere çeşitli seminerler, eğitimler, haftalık bültenlerle, grup rehberliği vb. etkinliklerle gelecek nesiller için sağlıklı birer ebeveyn olmaları yolunda elimden geleni yapıyorum.

Dönemim başı Eylül ayından bu zamana kadar, daha ilk dönemin sonuna gelmeden velilerin yüzde 40'ı ile birebir yüz yüze psikolojik danışma oturumu yaptım. Her hafta düzenli rehberlik panosu oluşturarak, velilere sms ve e-mail yoluyla bülten gönderdim. Boşanmış, şiddete eğilimli veya özel eğitim gereksinimi olan öğrencileri tespit edip velilerini çağırarak gerekli desteği ve yönlendirmeleri sağladım. Okula ve çevreye uyum-oryantasyon, okulöncesi eğitimin önemi, beslenme alışkanlıkları ve sağlıklı yaşam, çocukluk dönemi hastalıkları, şiddet-ihmal ve istismar konularında %80 katılımla seminerler yaptım. Bu çalışmaların hepsi gerek tutanaklar, gerek görüşme özetleri, gerekse imza sirküleri ile mevcuttur.

Özetle; okulöncesi dönemde özellikle ailelerin profesyonel bir psikolojik danışma ve rehberlik hizmetinden yararlanmaları gereklidir. Ve bu çalışmalar yeni programlar ile desteklenmelidir. Bu nedenle; anaokullarında rehber öğretmen norm kadrolarının yeni yönetmelikte de var olmasını temenni ediyorum.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber