Ordu Üniversitesi'nde hayırseverler inşaatta, öğrenciler bahçede ter döküyor

Kaynak : Zaman
Haber Giriş : 14 Haziran 2007 06:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Ordu'da kurulması için 15 sene çeşitli alanlarda mücadele verilen Ordu Üniversitesi (ODU) için eğitim seferberliği yaşanıyor. Hayırseverler kısa zamanda üniversitenin kurumlarına kavuşarak oturaklı bir eğitim vermesi için derslik, kütüphane, bilgisayar odası yaptırırken; daha güzel bir üniversiteyi kendilerinden sonraki öğrencilere bırakmak isteyen öğrenciler ellerinde kazma-kürekle bahçede çalışıyor.

Ordu'da kurulması için 15 yıl çeşitli alanlarda mücadele verilen, imza toplanan dernek kurulan ODU için eğitim seferberliği yaşanıyor. 2005 yılında kurulması kararlaştırılan, geçtiğimiz ay içinde de kurucu rektörü atanan üniversitede hummalı bir çalışma devam ediyor. ODU'nun bir an önce birimlerine kavuşarak oturmuş bir eğitim vermesi için hayırseverler derslik yaptırıyor, elektrik tesisatını yeniliyor, konferans salonu, kütüphane ve bilgisayar odası kuruyor. Bütün bu işlerin başında da emekli ilköğretim müfettişi Mehmet Aksoy bulunuyor.

Aksoy, 87 yaşında ancak her gün erkenden üniversitenin çeşitli tadilat ve tamiratının yaptırdığı Sağlık Yüksekokulu'na geliyor. 1995 yılında Ordu Üniversitesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği'ni kuran Aksoy, üniversitenin kurulmasından sonra da zaman kaybetmeden yeterli imkânlara eğitim vermesi için eksik gördüğü yerlerin onarımını yapıyor.

1960'da sağlık koleji olarak yapıldıktan sonra önce hemşirelik meslek yüksekokuluna, daha sonra da hemşirelik okuluna çevrilen binada emekle ikramiyesinden bu zamana kadar biriktirdiği birikimleri ile ilk dersliği yaptıran Aksoy, ondan sonra tanıdıklarına esik kalan kısımları yaptırmak için çağrıda bulunmuş. Bu çağrıya cevap verenler sayesinde yapının 45 yıllık çatı ve dış sıvası dışında her yeri elden geçirildi, derslik, kütüphane, bilgisayar odası ve konferans salonu oluşturuldu.

Daha önceki durumu ile kıyaslandığında iç açıcı bir görünüm kazanan bölümün kütüphanesi de 87 yaşındaki Fatma Ergelen tarafından yaptırıldı. Ergelen de eşini kaybettikten sonra bu zamana kadarki birikimleri ile bölümün kütüphanesini yaptırdı. Ergelen, kendisini ailesi okutmadığı için bunun ezikliğini hep hissettiğini belirterek, "Ben bir şey yapmak istedim arkamda bir iz kalsın istedim, çağırdım çocuklarımı onlarda bana karşı çıkmadılar. Belki daha fazlasının yapılması gerekiyordu ama benim buna gücüm yetti. Allah kabul etsin." dedi.

Mehmet Aksoy da Ordu'nun Karadeniz'de iki büyük şehir arasında hep küçük bakılan bir yer olarak bakılmasının kendisini rahatsız ettiğini aktararak, "Bir estiğim var daha doğrusu bir dilek. Buradan bu okuldan bu sıralardan yetişen öğrenciler her nereye giderlerse gitsinler aynı sistemi devam ettirsinler. Belki çok daha fazlası gerekiyordu ama birikimler, kaynaklar bu kadarına yetebildi. Bu çabaya destek veren her bir kişiye ve kuruma minnet borçluyum." diye konuştu.

Sağlık Yüksekokulu'nda bu çalışmalar yapılırken Ziraat Fakültesi'nde öğrenciler ellerinde kazma ve küreklerle ter döküyor. Öğrencilerin isteğinin uygun bulunması üzerine yeni taşınan bölümlerden Ziraat Fakültesi'nin çevre düzenlemesinin öğrenciler tarafından yapılması uygun bulundu. Öğrenciler hummalı çalışmalarla taş döşüyor, toprak taşıyor, çim ve çiçek ekiyor.

Ziraat Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Aziz Uçar, "Bu iş zor, gerçekten çok zor ama isteyerek yapıyoruz. Buraya ilk geldiğimizde gerçekten durum çok kötü idi. Biz bizden sonraki arkadaşlara daha iyi bir fakülte bırakmak istedik. Dilerim kıymet bilirler, dilerim onlar da kıymeti bilinecek eserler bırakırlar." dedi.

Bu çalışmanın kendileri için de bir tecrübe kazanımı olduğunu dile getiren Arzu Balcı ise "Elimizden geldiğince okulumuz güzelleştirmeye çalışıyoruz. Biraz zor oluyor tabi ama ortaya çıkan eser de bize değdi dedirtiyor. İsteriz ki bizden sonraki arkadaşlar daha iyi daha güzel şartlarda hiçbir esikleri olmadan eğitimlerini tamamlasınlar." diye konuştu.

Bu çalışmayı yapmayı öğrencilerin kendisinin istediğini kaydeden Kadir Öztürk de, "İnanın bu çalışmaya başladıktan sonra okulun havası değişti, öğrenci arkadaşlarımla biz tarif edemeyeceğim başka bir havanın içine girdik. Burası önceden okulumuzdu şimdi evimiz oldu. Belki yıllar sonra belki kendi çocuklarımızı kazandıklarında buraya getirdiğimizde yıllar önce kendi ellerimizle diktiğimiz ağaçları çiçekleri göreceğiz." şeklinde konuştu.

Geçtiğimiz mayıs ayının sonunda göreve başlayan kurucu Rektör Prof. Dr. Haluk Kefelioğlu, bu durumun Ordu Üniversitesi için bir talih olduğunu belirtiyor.

Prof. Dr. Kefelioğlu, "Ordulu üniversiteyi çok istemişti. Şimdide o üniversiteye sahip çıkmak için elinden geleni ortaya koyuyor. Belki birbirlerinden haberi yok ama bu tarafta öğrencilerimiz de her türlü övgüye layık bir çaba içinde. Ben her iki çabaya da takdirimi sunuyorum. İnanılmaz işler yapıyorlar bundan sonra da hem üniversitemizin kaynakları hem de hayırseverlerin destekleri ile bu birlikteliğimiz devam edecek." dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber