Astım hastaları aşırı sıcağa dikkat etsin

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 08 Temmuz 2008 15:27, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

Aşırı sıcakta sadece kalp ve tansiyon değil, astım hastalarının da büyük risk altında olduğuu belirtildi.

İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Uz. Dr. Ali Kadri Çırak, "Aşırı sıcak ve susuzluk, kalp ve beynin yanısıra akciğerler dahil bütün organları olumsuz etkileyebilir" dedi.

Birçok faktörün astım tetikleyicisi olarak adlandırıldığını belirten Başhekim Çırak, "Sigara, ağır koku ve buharlar, grip benzeri enfeksiyonlar, alerji sözkonusuyla ev tozu akarları, polenler, bazı yiyecekler, ilaç benzeri alerjen maddelerin yanısıra ani hava değişimleri, aşırı nemli, aşırı soğuk ve aşırı sıcak da astımın tetikleyicileri arasındadır. Tetikleyicilerin tipleri ve sayıları hastaya göre farklılık gösterebilir. Aşırı sıcak hava gibi sağlıklı insanlara bile zarar veren bir tetikleyicinin astımlıları daha fazla etkilemesi, hattâ krizlerine yol açması beklenen bir gerçektir" şeklinde konuştu.

Birkaç önlemle sıcak havanın astımı olumsuz etkilemesinin kısmen önüne geçilebileceğini vurgulayan Uz. Dr. Ali Kadri Çırak, "Dikkat edilmesi gereken en temel kural, konunun uzmanı hekimler tarafından reçete edilen astım ilaçlarının, her mevsimde olduğu gibi yazın da aksi önerilmediği takdirde düzenli olarak kullanılmasıdır. Özellikle kontrol edici ilaçlara uygunsuz olarak ara verilmesi ya da her gün kullanılması gereken bu grup ilaçların düzensiz kullanması, hastayı sıcak havalara karşı daha savunmasız hale getirecektir" dedi.

Çırak, alınabilecek diğer tedbirleri de şöyle sıraladı: "Hava sıcaklığı 32 derecenin, nem oranı yüzde 60'ın üzerinde olduğu günlerde özellikle çocuk ve ileri yaştaki astım hastaları evde kalmalı. Günün en sıcak saatleri olan 10.00 ile 16.00 arasında mecbur kalmadıkça dışarıya çıkılmaması, terleme yoluyla kaybedilen su ve minerallerin her gün en az 2-2.5 litre su içerek, hafif gıdalar, sebze ve meyve yiyerek yerine konulması gerekir. Dışarıda bulunulması zorunlu hallerde, başlamadan önce hastalık belirtililerini önlemek amacıyla semptom giderici ilaçlar kullanılabilir. Dışarıda açık renkli, bol ve sık dokunmuş kumaşlardan giysiler tercih edilmeli, aşırı hareketten kaçınılmalı, ılık suyla duş alınmalıdır. Hasta gün içinde çok bunalırsa, küçük dinlenme molalarıyla el bileklerini, ensesini ve alnını suyla sık sık serinletebilir. Mümkünse öğle uykusuna yatmak, sıcağa karşı çok etkili olabilecek diğer bir korunma tedbiridir. Bütün bunlara rağmen nefes darlığı, öksürük, hırıltı hışıltı şikayetleri ortaya çıkıyor ya da artıyorsa ve hasta sıcağa hiç tahammül edemiyor hale geliyorsa, düzenli kontrole gidilen doktorlardan yardım almak hayati önem taşıyabilir."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber