Danıştay, öğrenci döven müdürün görevden alınmasını uygun buldu

Haber Giriş : 01 Mart 2006 11:02, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

"Haber Gönder" yoluyla kararı gönderen: tosun

İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRÜ OLARAK GÖREV YAPAN VE BAZI ÖĞRENCİLERE KARŞI ŞİDDET UYGULADIĞI YAPILAN SORUŞTURMA İLE SABİT OLAN DAVACININ, 1739 SAYILI MİLLİ EĞİTİM TEMEL KANUNU'NUN 2.MADDESİNDE, TÜRK MİLLETİNİN BÜTÜN FERTLERİNİ BEDEN, ZİHİN, AHLAK, RUH VE DUYGU BAKIMLARINDAN DENGELİ VE SAĞLIKLI ŞEKİLDE GELİŞMİŞ BİR KİŞİLİĞE VE KARAKTERE, HÜR VE BİLİMSEL DÜŞÜNME GÜCÜNE, GENİŞ BİR DÜNYA GÖRÜŞÜNE SAHİP, İNSAN HAKLARINA SAYGILI, KİŞİLİK VE TEŞEBBÜSE DEĞER VEREN, TOPLUMA KARŞI SORUMLULUK DUYAN; YAPICI, YARATICI VE VERİMLİ KİŞİLER OLARAK YETİŞTİRMEK, İLGİ, İSTİDAT VE KABİLİYETLERİNİ GELİŞTİREREK GEREKLİ BİLGİ,BECERİ, DAVRANIŞLAR VE BİRLİKTE İŞ GÖRME ALIŞKANLIĞI KAZANDIRMAK SURETİYLE HAYATA HAZIRLAMAK ŞEKLİNDE BELİRTİLEN EĞİTİMİN GENEL AMACIYLA BAĞDAŞMAYAN ANILAN EYLEMİ NEDENİYLE İDARECİLİK GÖREVİNDEN ALINARAK, BAŞKA BİR OKULA ÖĞRETMEN OLARAK ATANMASININ YERİNDE OLDUĞU HK.

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : ...

Karşı Taraf : İstanbul Valiliği - İSTANBUL

İsteğin Özeti : İstanbul 1.İdare Mahkemesince verilen 19.6.2003 günlü, E:2003/1, K:2003/852 sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Cevabın Özeti : Cevap Verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : Ali Ün

Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı : Efser Koçakoğlu

Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi'nce işin gereği düşünüldü:
Dava İstanbul İli ... İlköğretim Okulu Müdürü olarak görev yapan davacının, aynı İl ... İlköğretim Okuluna sınıf öğretmeni olarak atanmasına ilişkin 21.11.2002 günlü, 6964 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İstanbul 1.İdare Mahkemesi'nin 19.6.2003 günlü, E:2003/1, K:2003/852 sayılı kararıyla, Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Kurum Yöneticileri Atama Yönetmeliğinin 7/e maddesinde, kınamadan daha üst ceza almamış olmak şartının yönetici olarak atanacaklarda aranan şartlar arasında sayıldığı, aynı yönetmeliğin 30.maddesine göre de, yöneticiliğe atanma şartını kaybedenlerin yöneticilik görevinden alınacağı, olayda davacı hakkında yapılan soruşturma sonucunda sübut bulan eylemi nedeniyle verilen üç günlük maaş kesimi cezasının iptali istemiyle açılan davanın reddine karar verildiği, bu durumda yöneticiliğe atanma şartını kaybettiği anlaşılan davacı hakkında tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, soruşturmanın eksik incelemeye dayandığını, isnad edilen fiille ilgili olarak soruşturma izni verilmemesine karar verildiğini, yine bu fiilin idarecilik görevinin üzerinden alınmasını gerektirmeyeceğini, görevinde başarılı olduğunu öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 71/2 nci maddesinde, kurumların, memurlarını meslekleri ile ilgili sınıftan genel idare hizmetleri sınıfına veya genel idare hizmetleri sınıfından meslekleri ile ilgili sınıfa, görev ve ünvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle atayabilecekleri hükme bağlanmış; aynı Yasanın 76 ncı maddesinin 1 nci fıkrasında da "Kurumlar görev ve ünvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68 nci maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki kadrolara naklen atayabilirler." hükmüne yer verilmiştir.
Olay tarihinde yürürlükte olan Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirmelerine ilişkin Yönetmeliğin 15.8.2000 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile değişik 7.maddesinin (e) bendinde, "Memuriyete engel olacak derecede olmasa dahi (taksirli suçlar hariç) hapis cezasına mahkum edilmemiş ve son beş yılda hizmet süresi içinde aylıktan kesme veya maaş kesimi cezasından daha ağır disiplin cezası almamış ya da bu süre içinde idari görevi adli veya idari soruşturma sonucu üzerinden alınmamış olmak" koşulu, yönetici olarak atanacaklarda aranacak genel koşullar arasında sayılmış, aynı Yönetmeliğin yine 15.8.2000 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile değişik 30.maddesinde, soruşturma sonucu yöneticilik görevinden alınması uygun görülenlerin sicil raporlarına göre üç yıl üst üste iyi dereceden daha aşağı derecede başarı gösterenler ile olumsuz sicil alanların yöneticilik görevinden alınacakları belirtilmiştir.
Anılan mevzuat hükümleriyle memurların sınıflarının da değiştirilmesi suretiyle neklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet gerekleri gözardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmİş bulunmaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden, İstanbul İli ... İlköğretim Okulu Müdürü olarak görev yapan davacı hakkında, okulda öğrenim gören 6/B sınıfı öğrencisi ...'yı 23.1.2002 tarihinde yüzüne tokat atarak şiddete maruz bıraktığı, aynı olayın 2000-2001 Eğitim-Öğretim döneminde de iki kez gerçekleştiği, iki yıldır görevde olan davacının bu tür davranışlarda bulunduğunun okul genelinde bilindiği iddiası ile ilgili olarak yapılan soruşturma sonucu düzenlenen raporda, söz konusu iddianın sübuta erdiğinden bahisle yöneticilik görevinin üzerinden alınarak başka bir okulda öğretmen olarak görevlendirilmesi teklifi getirilmesi üzerine İstanbul İli ... İlköğretim Okuluna öğretmen olarak atamasının yapıldığı, bu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nun 2.maddesinde, Türk Milletinin bütün fertlerini beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan; yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek, ilgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi,beceri, davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak, Türk Milli Eğitiminin genel amaçları arasında sayılmıştır.
Buna göre eğitim sistemi içerisinde yönetsel ve eğitsel işlevlerde bulunan tüm personelin, eğitilenlere karşı tutum, davranış, yaklaşım ve söylemlerinin, yukarıda belirtilen amaçları gerçekleştirmeye yönelik nitelikte olması, bu amaçların gerçekleşmesini engelleyici tutum, davranış ve söylemlerden kaçınmaları gerektiği açıktır.
Bu durumda bazı öğrencilere karşı şiddet uyguladığı yapılan soruşturma ile sabit olan davacının, yukarıda anılan niteliklere sahip birey yetiştirilmesi amacıyla bağdaşmayan tutum ve davranışları nedeniyle idarecilik görevinden alınarak, başka bir okula öğretmen olarak atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddi ile İstanbul 1.İdare Mahkemesi'nce verilen 19.6.2003 günlü, E:2003/1, K:2003/852 sayılı kararın yukarıda belirtilen gerekçeyle onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, 26.12.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber