İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

Uludağ Üniversitesi'ndeki hülle atamalar Sayıştay raporuna girdi

Uludağ Üniversitesinin görevde yükselmeye tabi kadrolara atama işlemlerinde hülle yönteminin uygulanması Sayıştay'a takıldı...

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 22 Şubat 2019 00:07, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
Uludağ Üniversitesi'ndeki hülle atamalar Sayıştay raporuna girdi

Hatırlayacağınız üzere, 17 Ağustos 2016 tarihli "Üniversitelerde Hülle Atamalar Engellenmeli" başlıklı haberimizde; yükseköğretim kurumlarının 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 68/B maddesinde aranan süre şartı ile asgari lisans mezunu olma şartını taşıyan adayları Fakülte Sekreteri/Yüksekokul Sekreteri/Enstitü Sekreteri kadrolarına atadıktan birkaç ay sonra, boş Şube Müdürü kadrolarına sınavsız yani kamuda "HÜLLE ATAMA" dediğimiz yöntemle atandıklarını, böylece görevde yükselme yönetmeliğine göre yapılması gereken yazılı ve sözlü sınavın yapılmadığına dikkat çekmiştik.

Aradan geçen zaman zarfında bir değişme olmadığı gibi Pamukkale Üniversitesi Rektörünün eşini Enstitü Sekreteri olarak ataması sonrasında konuyu "Rektörlere Etik Dışı Atama İmkanı Tanıyan Kadrolara Yasal Düzenleme Şart" başlıklı haberimizle 09 Haziran 2017 tarihinde yeniden gündeme taşımış, bu atamaların üniversitelerde liyakati yok ettiğini ve görevde yükselme sınavlarının bypass edildiğini dile getirmiştik.

Maalesef dile getirdiğimiz bu hususta bırakın bir iyileşme görmeyi, üniversitelerde bu konu artık o kadar yaygınlaşınca Sayıştay raporlarına bile girmeye başlamıştır.

Uludağ Üniversitesinin denetim raporunda Sayıştay Denetçileri; Şube Müdürlüğü ve Yurt Müdürlüğü kadrolarına yapılan atamaları incelediğinde, önceki kadro unvanları "Kütüphaneci", "Memur", "Şef", "Antrenör", "Çözümleyici" ve "Bilgisayar İşletmeni" olan personelin önce Fakülte, Yüksekokul veya Enstitü Sekreterliği kadrolarına atandıklarını; birkaç gün veya birkaç ay sonra bu defa Üniversite bünyesinde değişik Şube Müdürlüğü kadrolarına naklen atamalarının yapıldığını tespit etmiştir.

Sayıştay raporunda, Uludağ Üniversitesinde son beş yıldır Görevde Yükselme sınavının yapılmadığını; Fakülte, yüksekokul ve enstitü sekreterliklerine yapılan ara atamaların, aslında "Şube Müdürlüğü" kadrolarına yapılacak atamalar için Yönetmelikte gerekli görülen ve uyulması gereken sınav şartını bertaraf etmek amacıyla kullanıldığını ifade edilmiştir.

Ayrıca, mevzuat sınırları çerçevesinde yapılan bu uygulama ile bazı personele "Şube Müdürü" unvanının yetki ve ayrıcalıkları ile maddi olanaklarına sahip olunması amacıyla görevde yükselme sınavına girmek isteyen "Şef" unvanlı kadrolarda çalışan diğer personele nazaran bir imtiyaz tanındığı ve bu durumun 657 sayılı Kanun'un 3'üncü maddesinde belirtilen "Kariyer" ve "Liyakat" ilkelerine aykırılık teşkil ettiği vurgulanmıştır.

İŞTE SAYIŞTAY RAPORUNDA YER ALAN TESPİT

Görevde Yükselmeye Tabi Kadrolara Atama İşlemlerinde Kariyer ve Liyakat İlkelerine Aykırı Uygulamaların Bulunması

İdari personelin görevde yükselmeye tabi kadrolara atama işlemlerinde mevzuatta öngörülen usul ve esasların dikkate alınmadığı tespit edilmiştir. Uludağ Üniversitesinde görevde yükselmeye tabi kadrolardan olan Şube Müdürlüğü ve Yurt Müdürlüğü kadrolarına yapılan atamaların incelenmesi neticesinde, önceki kadro unvanları "Kütüphaneci", "Memur", "Şef", "Antrenör", "Çözümleyici" ve "Bilgisayar İşletmeni" olan personelin önce Fakülte, Yüksekokul veya Enstitü Sekreterliği kadrolarına atandıkları; birkaç gün veya birkaç ay sonra bu defa Üniversite bünyesinde değişik Şube Müdürlüğü kadrolarına naklen atamalarının yapıldığı görülmüştür.

Yukarıda sayılan unvanlara sahip personelin fakülte, yüksekokul ve enstitü sekreterliklerine atanmalarına ilişkin onaylarda, bu atamaların 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 68/B ve 76'ncı maddelerine göre yapıldığı belirtilmekte olup yapılan incelemede, atamaların gerek öğrenim durumu gerek hizmet süreleri, gerekse kadro dereceleri yönünden bu maddelerde öngörülen şartlara uygun olarak gerçekleştiği anlaşılmıştır.

04.07.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 04.11.1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 51 ve 52'nci maddeleri, 07.10.1983 tarihli ve 124 sayılı Yükseköğretim Üst Kuruluşları ile Yükseköğretim Kurumlarının İdari Teşkilatı Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 16.03.1999 tarihli ve 99/12647 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik hükümlerine dayanılarak hazırlanan "Yükseköğretim Üst Kuruluşları ile Yükseköğretim Kurumları Personeli Görevde Yükselme Yönetmeliği'nde şube ve yurt müdürlüğü için sınav şartı bulunmasına rağmen fakülte, enstitü ve yüksekokul sekreterliği kadroları için mevzuatta öngörülen şartlara sahip olma dışında, ayrıca görevde yükselme sınavı şartı öngörülmemiştir.

Dolayısıyla yukarıda sayılan "Şef", "Bilgisayar İşletmeni" gibi unvanlı kadrolardan fakülte, enstitü ve yüksekokul sekreterliği kadrolarına atamalarda mevzuata aykırılık söz konusu değildir. Ancak; sayılan unvanlarda bulunan memurlar bu kadrolara atandıktan birkaç gün veya birkaç ay sonra, bu defa Yönetim Hizmetleri grubu içerisinde yer alan ve bu kadro unvanına göre bir alt unvanlı kadro olan "Şube Müdürlüğü" kadrolarına atanmakta ve bu atamaların da mezkür Yönetmeliğin aşağıda yer verilen 20'nci maddesinin (b) bendinde yer alan; "Gruplar arasındaki görevde yükselme ve unvan değişikliği niteliğindeki atamalar görevde yükselme sınavı veya unvan değişikliği sınavına tabidir. Ancak, Kurumda veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarında daha önce bulunulan görevler ile bu görevlerle aynı düzey görevlere veya alt görevlere, görevde yükselme sınavı veya unvan değişikliği sınavına tabi tutulmadan atama yapılabilir." hükmüne istinaden yapıldığı anlaşılmaktadır.

İdari personelin fakülte, yüksekokul ve enstitü sekreterliklerine atandıktan sonra bu görevlerde asgari bir tecrübe ve birikime sahip olacak kadar bir süre geçmeden, atama tarihlerinden sadece birkaç gün ve birkaç ay sonra yine sınavsız olarak "Şube Müdürlüğü" kadrolarına atanmaları ve üniversite içerisinde son beş yıldır Görevde Yükselme sınavının yapılmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde; Fakülte, yüksekokul ve enstitü sekreterliklerine yapılan ara atamaların, aslında "Şube Müdürlüğü" kadrolarına yapılacak atamalar için Yönetmelikte gerekli görülen ve uyulması gereken sınav şartını bertaraf etmek amacıyla kullanıldığı,

Görünüş itibariyle mevzuat sınırları çerçevesinde yapılan bu uygulama ile bazı personele "Şube Müdürü" unvanının yetki ve ayrıcalıkları ile maddi olanaklarına sahip olunması amacıyla görevde yükselme sınavına girmek isteyen "Şef" unvanlı kadrolarda çalışan diğer personele nazaran bir imtiyaz tanındığı ve bu durumun 657 sayılı Kanun'un 3'üncü maddesinde belirtilen "Kariyer" ve "Liyakat" ilkelerine aykırılık teşkil ettiği değerlendirilmektedir.

Kamu idaresi cevabında; "Daire Başkanı, Fakülte Sekreteri, Yüksekokul Sekreteri, Enstitü Sekreteri kadrolarına yapılan atamalar, Yükseköğretim Üst Kuruluşları İle Yükseköğretim Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğine tabi olmadığından 2547 Sayılı Kanunun 52.maddesinin (a) .bendi ve 657 Sayılı Kanunun 68/B ve 76. Maddelerine istinaden hizmet yılı ve öğrenim durumlarına göre yasalara uygun olarak atama işlemleri yapılmaktadır.

Yukarıda belirtilen kadrolara yapılacak atamalarda, atanacak personelde aranacak şartlar arasında unvan belirtilmediğinden her unvandaki personelin ilgili kanun maddesindeki hizmet yılı, öğrenim durumu ve niteliği uygun olanların atanabileceği anlaşılmaktadır.

Üst kadrolardan bir alt kadrolara yapılan atamalarda, Yükseköğretim Üst Kuruluşları İle Yükseköğretim Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin görev grupları arasındaki geçişler ve sınavsız atanma başlıklı 11. maddesinin b bendinde belirtilen "Gruplar arasındaki görevde yükselme ve unvan değişikliği niteliğindeki atamalar, görevde yükselme sınavı veya unvan değişikliği sınavına tabidir. Ancak, Kurumda veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarında daha önce bulunulan görevler ile bu görevlerle aynı düzey görevlere veya alt görevlere, görevde yükselme sınavı veya unvan değişikliği sınavına tabi tutulmadan atama yapılabilir" hükmü gereğince Daire Başkanı, Fakülte Sekreteri, Enstitü Sekreteri, Yüksekokul Sekreteri kadrosunda bulunan kişilerin talepleri ve üniversitemiz yönetimi tarafından ilgili personelin niteliği incelenerek bir alt kadro unvanına atanmasının yasalara uygun olması durumunda, ilgili mevzuata göre atama işlemleri yapılmaktadır. Fakülte, yüksekokul ve enstitü sekreterliklerine yapılan atamaların bulguda ara atama olarak değerlendirilmesi ve sınav şartının bertaraf edilmesi amacıyla yapıldığı şeklinde yer alan değerlendirme; kurumun takdir yetkisinin denetiminde yapılan işlemin hizmet gerekleri ve kamu yararı ölçütlerine uygun kullanılıp kullanılmadığının ötesine geçilerek işlemin isabetli veya yararlı olup olmadığına denetçi tarafından karar verildiği ve bu nedenle denetimin yerindelik denetimi şeklinde yürütüldüğü düşünülmektedir." Denilmektedir.

Sonuç olarak Kamu İdaresi bulgu konusu hususa ilişkin olarak Kurumun takdir yetkisinde bir işlem olduğu gerekçesi ile bu yetkinin hizmet gereklerine, kamu yararı ölçütlerine ve mevzuata uygun şekilde kullanıldığını, tarafımızca belirtilen hususların ise yerindelik denetimi kapsamına girdiğini ifade etmektedir.

Bulguda açıkça ifade edildiği üzere "Şef", "Bilgisayar İşletmeni" vb. unvanlı kadrolardan Fakülte, Enstitü ve Yüksekokul Sekreterliği kadrolarına atamalarda mevzuata aykırılık söz konusu değildir. Aynı şekilde idari personelin Fakülte, Yüksekokul ve Enstitü Sekreterliklerine atandıktan sonra bu defa Yönetim Hizmetleri grubu içerisinde yer alan ve bu kadro unvanına göre bir alt unvanlı kadro olan "Şube Müdürlüğü" kadrolarına atanmalarının da "Yükseköğretim Üst Kuruluşları ile Yükseköğretim Kurumları Personeli Görevde Yükselme Yönetmeliği'nin aşağıda yer verilen 20'nci maddesinin (b) bendinde yer alan; "Gruplar arasındaki görevde yükselme ve unvan değişikliği niteliğindeki atamalar görevde yükselme sınavı veya unvan değişikliği sınavına tabidir. Ancak, Kurumda veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarında daha önce bulunulan görevler ile bu görevlerle aynı düzey görevlere veya alt görevlere, görevde yükselme sınavı veya unvan değişikliği sınavına tabi tutulmadan atama yapılabilir." hükmüne istinaden yapıldığı anlaşılmaktadır.

Ancak bulguda dikkat çekilmek istenen temel husus yapılan atamalarda görünüş itibariyle mevzuata aykırılık bulunmasa dahi İdari personelin Fakülte, Yüksekokul ve Enstitü Sekreterliklerine atandıktan sonra bu görevlerde asgari bir tecrübe ve birikime sahip olacak kadar bir süre geçmeden, atama tarihlerinden sadece birkaç gün ve birkaç ay sonra yine sınavsız olarak "Şube Müdürlüğü" kadrolarına atanmalarının ve ayrıca üniversite içerisinde son beş yıldır Görevde Yükselme Sınavının yapılmaması hususlarının birlikte değerlendirilmesi neticesinde bu şekilde gerçekleştirilen atamaların oldukça sık gerçekleştirilmiş olmasının sınav şartını bertaraf etme izlenimi verdiğidir.

İdare; Daire Başkanı, Fakülte Sekreteri, Enstitü Sekreteri, Yüksekokul Sekreteri kadrosunda bulunan kişilerin talepleri ve üniversite yönetimi tarafından ilgili personelin niteliğinin incelenerek bir alt kadro unvanına atanmasının yasalara uygun olması durumunda, ilgili mevzuata göre atama işlemlerinin yapıldığını belirtmiş ise de; Mevzuatta açıkça yer aldığı üzere "Şube Müdürlüğü" unvanlı kadrolar Görevde Yükselme Sınavına tabi kadrolardan olup bu kadrolara yalnızca belirtilen üst unvanlı kadrolardaki kişilerin talebine göre değil hizmet gereklerine, kamu yararına ve amirin takdir yetkisine dayanarak atama yapılabileceği, nitekim "Şef" unvanlı kadrolardan Görevde Yükselme Sınavına girmek isteyen ve başarılı olan personele de mevzuat tarafından bu kadrolara atanabilme hakkının tanındığı, tam da bu sebeple yalnızca üst unvanlı kadrolarda çok kısa süre çalışmış bulunan personelin talebine göre gerçekleştirilen atamaların alt unvanda bulunan ve sınava girmek isteyen diğer personellere nazaran bir imtiyaz teşkil ettiği ve bu durumun 657 sayılı Kanun'un 3'üncü maddesinde belirtilen "Kariyer" ve "Liyakat" ilkelerine aykırı olduğu değerlendirilmiştir.

Her ne kadar idare bu hususa ilişkin takdir yetkisi bulunduğunu belirtmişse de mevzuat çerçevesinde idareye tanınan takdir yetkisi sınırsız bir yetki değildir. Kamu görevine atama yapılıp yapılmaması konusunda İdarenin sahip olduğu takdir yetkisi; gerek üst unvanda görev yapan personelden, gerek Görevde Yükselme Sınavında başarılı olarak Şube Müdürlüğü kadrosuna atanmak isteyen alt unvanlı personelden hizmet gereklerine ve kamu yararına uygun olan personelin seçilerek atamasının yapılması veya bu kriterlere uygun olmadığı değerlendirilen personelin atamasının yapılmaması şeklinde genel bir yetki olup, Şube Müdürlüğüne atanacak kişilerin sınav yapılmaksızın sadece kısa süreli üst unvanlarda görev yapan personel içerisinden seçilmesi gibi bir yetkiyi içermemektedir. Zira mevzuat tarafından idarenin açıkça nasıl davranması gerektiği belirlenmişse bu durumda bağlı yetki söz konusu olacağından İdarenin takdir yetkisini sınırsız değil ancak mevzuat çerçevesinde kullanabileceği değerlendirilmektedir.

Tarafımızca bulguya konu edilen ve yukarıda ifade edilen hususlar İdarenin takdir yetkisini mevzuat çerçevesinde, Anayasa ve Kanunlarla öngörülen eşitlik, kariyer ve liyakat ilkelerini göz önünde bulundurarak kullanmasına yönelik bir değerlendirme olup İdare tarafından kimlerin atanacağına karar vermek gibi yerindelik unsuru içeren bir yaklaşımı içermemektedir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber