Bütün emekçiler eşittir memurlar daha eşittir

Kaynak : Radikal
Haber Giriş : 30 Kasım 2007 08:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Tasarı aynen çıkarsa, işçiyle esnafın prim ödenen her yıla ilişkin emekli aylığı bağlama oranı daha da düşecek. Tasarıda memurların oranına dokunulmadı...

Yeni sistemde işçi-esnaf emeklileriyle memur emekli aylıkları arasında halen yüzde 15 olan makas yüzde 50'ye ulaşacak.

ANKARA - 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu (SSGSSK) Tasarısı'nda yapılacak değişiklikle, işçi ve esnafın prim ödedikleri her yıla ilişkin emekli aylığı bağlama oranı yıllık yüzde 2.6'dan yüzde 2'ye çekilirken, işçi ve memur arasındaki emekli aylığı uçurumu daha da açılacak. Halen aynı süredeki ve aynı kazançtaki çalışmaya karşılık memur emeklileri yüzde 75, işçi ve esnaf emeklileri yüzde 65 emekli aylığı alabiliyor.

Yeni sistemde memurlarınki aynı kalacak, işçi ve esnafın emekli aylığı ise yüzde 50'ye düşecek. 20 yıldır aylık ortalama bin YTL gelirle çalışmakta olan bir işçi, 25 yılın sonunda mevcut sistemde emekli olsaydı 650 YTL emekli aylığı alabilecekken, yeni sistemde 620 YTL emekli aylığı alabilecek. Hükümetin önceki gün TBMM'ye sunduğu, Anayasa Mahkemesi'nce memurlarla ilgili maddeleri iptal edildiği için yürürlük tarihi 1 Ocak 2008'e ertelenen 5510 Sayılı Kanun'da değişiklik yapılmasına ilişkin yasa tasarısı, işçilerle memurlar arasındaki emekli aylığı makasını daha da açacak. Halen 25 yıllık sigortalılık süresi için SSK ve Bağ-Kur'da prime esas kazancın yüzde 65'i oranında; Emekli Sandığı'nda (ES) ise emeklilik keseneğine esas kazancın yüzde 75'i oranında emekli aylığı bağlanıyor.

Makas daha da açılacak

Bu oranlar yıllık bazda SSK ve Bağ-Kur'da yüzde 2.6'ya, ES'de ise yüzde 3'e denk geliyor. 25 yılın üzerine çalışılan ilave her yıl için aylık bağlama oranlarında SSK ve Bağ-Kur'da yüzde 1.5, ES'de ise yüzde 1 artış yapılıyor.

5510 Sayılı Kanun'da, memurlar da dahil tüm çalışanlar için aylık bağlama oranının 2016'ya kadar yüzde 2.5 olarak uygulanması, 2016'dan sonra da yüzde 2'ye çekilmesi öngörüldü.

Ancak, TBMM'ye sunulan tasarıda kademeli geçiş süresi kaldırılarak, yasa yürürlüğe girdikten sonra işçi ve esnafın aylık bağlama oranının yüzde 2 olması öngörülüyor. 25 yılın üzerine çalışılan her yıl için halen yüzde 1.5 olan aylık bağlama oranı da bundan sonra yüzde 2 olarak uygulanacak. Yapılan bu değişiklik, halen bir işte çalışmakta olan işçi ve esnafın, yasanın yürürlüğe gireceği tarihten sonraki çalışma sürelerini de olumsuz etkileyecek. Mevcut memurlar ise halen olduğu gibi yüzde 3 aylık bağlama oranıyla çalışmaya devam edecekler. Yasa yürürlüğe girdikten sonra işe giren tüm işçi ve memurlar ile esnafın aylık bağlama oranı ise çalışma yaşamları boyunca yüzde 2 olarak uygulanacak. Mevcut sistemde, prime esas kazancı çalışma yaşamı boyunca bin YTL varsayılan bir işçi 25 yıllık çalışma sonunda 650 YTL'lik emekli aylığına hak kazanıyor. Aynı durumdaki bir memur ise 750 YTL emekli aylığı alıyor. Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilen 5510 Sayılı Kanun, işçi, memur ve esnaf arasındaki emekli aylığı uçurumunu kapatmayı öngörüyordu. İptal kararıyla memurların sosyal güvenlikle ilgili mevcut tüm hakları koruma altına alındığı için onlara dokunulmadı. Ancak işçi ve esnafın aylık bağlama oranının düşürülmesiyle, işçi-esnaf emeklileriyle memur emekli aylıkları arasında halen yüzde 15 seviyesinde olan makas yüzde 50'ye ulaşacak. Çünkü yeni sistemde 25 yıllık çalışmanın sonunda bin lira maaşlı memurlar 750 YTL emekli aylığı almaya devam ederken, işçi ve esnafın emekli aylığı 650 YTL'den 500 YTL'ye düşecek.

Çalışanlar ne olacak?

Getirilen bu uygulamadan, halen çalışmakta olan işçi ve esnafın bundan sonraki çalışma süreleri de etkilenecek. Örneğin, 20 yıldır aylık ortalama bin YTL gelirle çalışmakta olan bir işçi, 25 yılın sonunda mevcut sistemde emekli olsaydı 650 YTL emekli aylığı alabilecekken, yeni sistemde 620 YTL aylık alabilecek.

Vekile avanta para

Halen çalışmakta olan işçi ve esnafın emekliliğe kalan süresi ne kadar artarsa, alabileceği emekli aylığı miktarı da o kadar düşecek. Aynı örnekten hareketle, 15 yıldır aylık ortalama bin YTL gelirle çalışmakta olan ve kalan çalışma süresini de aynı gelirle sürdüreceği varsayılan bir işçi, yeni sistemde 650 YTL yerine 590 YTL; mevcut sistemde 10 yıl, yeni sistemde de 15 yıl geçirecek bir kişi ise 650 YTL yerine 560 YTL emekli aylığı elde edebilecek. Değişiklik tasarısının Çalışma Bakanlığı'ndaki görüşmeleri sırasında, herhangi bir işte çalışmayan ve emekli aylığı da almayan eski milletvekillerine, bir işte çalışıncaya kadar her ay 30 bin gösterge rakamının memur maaş katsayısıyla çarpımına tekabül eden 1.480 YTL tutarında temsil tazminatı ödenmesini öngören düzenlemeden ise, gelen tepkiler üzerine vazgeçildi. Bu durumdaki eski vekillere herhangi bir ödeme yapılmayacak.

DİSK Başkanı: Emek cephesini bölme taktiği

DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, sosyal güvenlik yasa tasarısıyla ilgili olarak Çalışma Bakanlığı'nda sosyal taraflarla gerçekleştirilen görüşme sürecini eleştirdi. Tasarı daha önce 85 maddeden oluşmasına karşın, en son 16 Kasım Cuma günü yapılan toplantıda önlerine 35 maddelik bir taslak konulduğunu kaydeden Çelebi, "Çalışma Bakanı Faruk Çelik, önümüze bu kadar kapsamlı bir değişiklik getirilmiş olmasına rağmen taslağı 19 Kasım Pazartesi günü Bakanlar Kurulu'na sunacağını söyledi. Taslağı incelemek için süre verilmesini istedik ama kabul etmedi" dedi.

5510 Sayılı Kanun'un sosyal güvenlik alanında yapılacak değişikliklerin Sosyal Güvenlik Yüksek Danışma Kurulu'nda ele alınmasını öngördüğünü, bunun yapılmadığı gibi Çalışma Bakanlığı'ndaki toplantıların işçilerle ayrı, memurlarla ayrı gerçekleştirildiğini ifade eden Çelebi, "Memurun ne dediğini işçiler bilmiyor, işçinin ne dediğini memurlar bilmiyor" dedi. Çelebi, bakanın yapmadığı Yüksek Danışma Kurulu toplantısını kendilerinin yapma kararı aldıklarını belirterek, 3 Aralık günü Türk-İş'te yapılacak toplantıya, Yüksek Danışma Kurulu'nun Hak-İş dışındaki tüm emek kanadının katılacağını söyledi. İşçi ve esnafın aylık bağlama oranının düşürülerek daha düşük emekli aylığının yolunun açılmasını değerlendiren Çelebi, bunun emek cephesini bölme taktiği olduğunu, böylece bir tarafın susturulmasının amaçlandığını savundu. Çelebi, sosyal güvenlikle ilgili en büyük adaletsizliğin Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararıyla memurların sistemin dışına çıkartılması olduğunu vurgulayarak, "Anayasa Mahkemesi'nin görmediği olay bizim sürekli haksızlığa uğramamızdır. Artık ortak bir yasa olmuyor bu yasa; ortak bir sosyal güvenlik şemsiyesi de değil. Memurla işçiyi karşı karşıya getiren bir anlayışı doğru bulmayız. Böl parçala sisteminin bir stratejisidir bu" dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber