İçiçe geçmiş ve aralarında kopukluk olmayan eylemlere disiplin cezası nasıl verilir?
Danıştay 12. Dairesi, aynı soruşturma kapsamında, benzer ve birbirini takip eden ve birbirinin sonucu olan içiçe geçmiş ve aralarında kopukluk olmayan eylem ve işlemlere ilişkin disiplin cezası tayinine açıklık getirdi.

Olay
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığında iletişim uzmanı olarak
görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin
birinci fıkrasının (E) bendinin (a) alt bendi ve aynı maddenin dördüncü fıkrası
uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi işlemi hukuka uygun bularak davayı ise reddetmiştir. Bu karar istinaf mahkemesi tarafından onaylanmıştır.
Danıştay: İşlemler içiçe geçmişse tek bir eylem kabul edilmelidir
Evrensel bir hukuk kuralı olan "Ne Bis İn İdem (Aynı fiilden dolayı birden fazla ceza verilmez)" prensibi, disiplin hukukunda da uygulanması gereken genel bir ilke olup, bu ilke uyarınca suç teşkil eden bir fiile tek bir bir ceza tayin edilmeli, eğer bir fiil ile kanun veya kanunların değişik hükümleri ihlal edilmişse, bu durumda en ağır cezayı gerektiren kanun hükmü uygulanmalıdır.
Kural olarak, ceza verilmesine neden olan eylemlerin birbirini izlemesi, bu eylemlerin içiçe geçmiş olması, eylemlerin aynı süreç ve zaman diliminde gerçekleşmiş olması ve eylemler arasında kopukluk olmaması, ihlallerin tek bir eylem olarak değerlendirilmesini zorunlu kılmakta ve böylece yaptırımlar birleştirilerek tek bir ceza uygulanması gerekmektedir.
Dolayısıyla, aynı soruşturma kapsamında, benzer ve birbirini takip eden ve birbirinin sonucu olan içiçe geçmiş ve aralarında kopukluk olmayan eylem ve işlemlerin her birinin ayrı birer fiil olarak nitelendirilmesi ve cezaların birleştirilmeyip her biri için ayrı bir disiplin cezası verilmesi hukuka uygun bulunmamaktadır.
T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2019/1480
Karar No: 2023/3086
İSTEMİN KONUSU:
. Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesinin. tarih ve E:., K:. sayılı kararının
temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığında iletişim
uzmanı olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun
125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (a) alt bendi ve aynı maddenin
dördüncü fıkrası uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına
ilişkin . tarih ve . sayılı işlemin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı
parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
... İdare Mahkemesince verilen . tarih ve E:., K:. sayılı kararla; davacının
diğer bazı kurum personeli ile birlikte ve örgütlü biçimde hareket etmek suretiyle
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığında yapılanan yasa dışı FETÖ/PDY terör örgütü
ile eylem ve fikir birliği içerisinde olduğunun, yasa dışı örgüt menfaatleri
doğrultusunda hareket ettiğinin, eylemlerinin milli güvenliği ve kamu düzenini
ihlal ettiğinin disiplin soruşturması sürecinde temin edilen bilgi ve belgelerle
sabit olduğu; bu fiilin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddenin
dördüncü fıkrasının yaptığı atıfla aynı maddenin birinci fıkrasının (E) bendinin
(a) alt bendinde yer verilen "ideolojik veya siyasi amaçlarla kurumların
huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak, boykot, işgal, kamu hizmetlerinin yürütülmesini
engelleme, işi yavaşlatma ve grev gibi eylemlere katılmak veya bu amaçlarla
toplu olarak göreve gelmemek, bunları tahrik ve teşvik etmek veya yardımda bulunmak"
fiili ile örtüştüğü sonucuna varıldığından, davacının sabit olan eylemine uyan
ceza ile cezalandırılmasına yönelik dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı
gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
. Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare
Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri
sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği
gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü
fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Disiplin cezası verme yetkisinin zaman aşımına uğradığı, hakkında Ağır Ceza
Mahkemesindeki yargılamanın henüz sonuçlanmadığı, disiplin cezası tesis edilirken
hiç bir delile dayanılmadığı belirtilerek, kararın bozulması gerektiği ileri
sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu belirtilerek, istemin reddi
gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK H KİMİ DÜŞÜNCESİ:
Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Mahkemesi kararının
onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten
ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari
Dava Dairesince davacının adli yardım isteminin kabulüne karar verildiği görüldüğünden
ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 335. maddesinin üçüncü fıkrasında,
adli yardımın hükmün kesinleşmesine kadar devam edeceği belirtildiğinden, davacının
adli yardım istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek
işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığınca davacının da aralarında bulunduğu Bilgi Teknolojileri
ve İletişim Kurumu personeli hakkında FETÖ/PDY'nin Telekomünikasyon İletişim
Başkanlığındaki (TİB) yönetici ve üyeleri olduğu, bu Kurumdaki yasa dışı faaliyetlerle
ilgilerinin bulunduğu iddialarıyla adli soruşturma başlatılması ve davacının
da aralarında bulunduğu bazı kişilerin tutuklanmaları istemiyle Mahkemeye sevk
edilmesi üzerine, davalı idarece davacı hakkında. tarih ve. sayılı olur ile
disiplin soruşturması açılmış; disiplin soruşturması neticesinde, davacının
diğer bazı kurum personeli ile birlikte yasa dışı örgüt ile fikir ve eylem birliği
içerisinde hareket ettiği, yasa dışı örgüt menfaatleri doğrultusunda hareket
ettiği, eylemlerinin milli güvenliği ve kamu düzenini ihlal ettiği ve böylece
''ideolojik veya siyasi amaçlarla kurum içinde örgütlenmek, kurum huzur, sükun
ve çalışma düzenini bozmak, toplu olarak kamu hizmetlerinin yürütülmesini engellemek
veya bunları tahrik ve teşvik etmek'' eylemi ile nitelik ve ağırlık itibarıyla
benzer eylemlerde bulunduğundan bahisle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun
125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (a) alt bendi ve aynı maddenin
dördüncü fıkrası uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına
ilişkin dava konusu işlem tesis edilmiş; bunun üzerine temyizen incelenen dava
açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E)
bendinin (a) alt bendinde "İdeolojik ve siyasi amaçlarla kurumların huzur,
sükun ve çalışma düzenini bozmak, boykot, işgal, engelleme, işi yavaşlatma ve
grev gibi eylemlere katılmak veya bu amaçlarla toplu olarak göreve gelmemek,
bunları tahrik ve teşvik etmek veya yardımda bulunmak" fiilleri, Devlet
memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiiller arasında sayılmıştır.
657 sayılı Kanun'un 125. maddesinin dördüncü fıkrasında, "Yukarıda sayılan
ve disiplin cezası verilmesini gerektiren fiil ve hallere nitelik ve ağırlıkları
itibarıyla benzer eylemlerde bulunanlara da aynı neviden disiplin cezaları verilir."
hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
UYAP kayıtları ile Danıştay Onikinci Dairesinin 2018/9737 esasına kayıtlı dosya
ve eklerinin birlikte incelenmesinden; davacı hakkında, . tarih ve. sayılı olurla
başlatılan soruşturma sonrasında düzenlenen 26/05/2015 tarihli raporla, supurgeJ
yabancı casus kodlarını Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının yasal işlemlerini
yürütmekte olan sunucularına yükleme fiilinin sübuta ermesi nedeniyle Devlet
memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırıldığı; yine Dairemizin 2021/2328
esasına kayıtlı dosya ve eklerinin birlikte incelenmesinden; . tarih ve. sayılı
olurla başlatılan soruşturma sonrasında düzenlenen 24/02/2015 tarihli raporla,
"tib_utils.jar" program parçacığına, sonuçlarının 26/06/2014'te gerçekleşmesini
temin etmek amacıyla zaman ayarlı olarak 12/02/2014 ve 20/02/2014 tarihlerinde,
zararlı kod parçacıkları ekleyerek sunucular üzerinde yazılım ve uygulamaların
işlem göremez hale getirilmesi, silinmesi, bozulması, değiştirilmesi eylemlerini
gerçekleştirdiği, bu şekilde ilgili kurumlara eş zamanlı ve anlık olarak gönderilen
dinleme verilerinin gönderilememesine neden olmak fiilinin sübuta ermesi nedeniyle
Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırıldığı anlaşılmış olup; bu
dosyalara ait soruşturma raporu ve eklerinden, temyizen incelenmekte olan dosyaya
ait fiilin aynı kapsamda olduğu görülmektedir.
Evrensel bir hukuk kuralı olan "Ne Bis İn İdem (Aynı fiilden dolayı birden fazla ceza verilmez)" prensibi, disiplin hukukunda da uygulanması gereken genel bir ilke olup, bu ilke uyarınca suç teşkil eden bir fiile tek bir bir ceza tayin edilmeli, eğer bir fiil ile kanun veya kanunların değişik hükümleri ihlal edilmişse, bu durumda en ağır cezayı gerektiren kanun hükmü uygulanmalıdır.
Kural olarak, ceza verilmesine neden olan eylemlerin birbirini izlemesi, bu eylemlerin içiçe geçmiş olması, eylemlerin aynı süreç ve zaman diliminde gerçekleşmiş olması ve eylemler arasında kopukluk olmaması, ihlallerin tek bir eylem olarak değerlendirilmesini zorunlu kılmakta ve böylece yaptırımlar birleştirilerek tek bir ceza uygulanması gerekmektedir.
Dolayısıyla, aynı soruşturma kapsamında, benzer ve birbirini takip eden ve birbirinin sonucu olan içiçe geçmiş ve aralarında kopukluk olmayan eylem ve işlemlerin her birinin ayrı birer fiil olarak nitelendirilmesi ve cezaların birleştirilmeyip her biri için ayrı bir disiplin cezası verilmesi hukuka uygun bulunmamaktadır.
Bu durumda, davacı hakkında disiplin soruşturması yürütülerek işlediği öne sürülen eylemleri nedeniyle, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Yüksek Disiplin Kurulunun. tarih ve . sayılı kararıyla Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına karar verilmişse de; davacının, dava konusu disiplin cezasına dayanak alınan aynı eylemleri nedeniyle Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Yüksek Disiplin Kurulunun. tarih ve . ve . tarih ve . sayılı kararlarıyla da Devlet memurluğundan çıkarma cezaları ile cezalandırıldığı anlaşıldığından, davacının aynı eylem nedeniyle birden fazla disiplin cezası ile cezalandırılması niteliğindeki dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin
kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına
karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu . Bölge İdare
Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari
Dava Dairesine gönderilmesine, 01/06/2023 tarihinde kesin olarak, oybirliğiyle
karar verildi.