Büyükşehir Belediyelerinde Başkan Danışmanlarının Statüsü Nedir?
5216 sayılı Kanun, Yargı Kararı, Maliye Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Görüşü birlikte değerlendirildiğinde büyükşehir belediyesi danışmanlarının statüsü, farklı değerlendirme ve yorumlara açıktır.

5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun "danışmanlar" başlıklı 20'nci maddesi aşağıdaki şekilde hüküm altına alınmıştır.
"Nüfusu iki milyonu aşan büyükşehir belediyelerinde on, diğer büyükşehir belediyelerinde beşi geçmemek üzere başkan danışmanı görevlendirilebilir. Danışman olarak görevlendirileceklerin en az dört yıllık yüksek öğrenim kurumlarından mezun olması şarttır. Danışman olarak görevlendirilme, memuriyete geçiş, sözleşmeli veya işçi statüsünde çalışma dahil, ilgililer açısından herhangi bir hak teşkil etmez. Danışmanların görev süreleri sözleşme süresi ile sınırlıdır. Ancak bu süre belediye başkanının görev süresini aşamaz.
Danışmanlara, her türlü ödemeler dahil, büyükşehir belediyesi genel sekreterine ödenen brüt aylık miktarının %75'ini aşmamak üzere belediye meclisinin belirlediği miktarda brüt ücret ödenir."
Bu madde incelendiğinde, nüfusu 2 milyonu aşan büyükşehir belediyelerinde en fazla 10, diğer büyükşehir belediyelerinde en fazla 5 başkan danışmanı görevlendirileceği, bu görevlendirmenin memuriyet, sözleşmeli personel ve işçi statüsü kazandırmayacağı belirtilmiştir.
Bu durumda, bahse konu danışmanların statüsünün ne olacağı konusunu Danıştay Onikinci Dairenin kararı (T.10.10.2022, E.2022/4602, K.2022/4732) ile aydınlatalım.
"Davacının ... Büyükşehir Belediye Başkanlığında başkan danışmanı olarak 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında işçi statüsünde, özel hukuk hükümlerine tabi olarak çalıştığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacının davalı idare bünyesinde 4857 sayılı Kanun'a tabi işçi statüsünde çalışmakta iken iş akdinin feshedildiğinin görüldüğü, 4857 sayılı İş Kanunu hükümlerine tabi olarak çalışması nedeniyle, uyuşmazlığın çözümünde 7036 sayılı Kanun'un 5. maddesinin 1. fıkrası uyarınca adli yargının görevli olduğu sonucuna varıldığından, özel hukuk hükümleri çerçevesinde İş Mahkemeleri'nce çözümünün yapılması gereken bir uyuşmazlığın bulunduğu hususu dikkate alınarak, 2577 sayılı Kanun'un 15. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi uyarınca davanın görev yönünden reddi gerekirken, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf istemi üzerine Bölge İdare Mahkemesi'nce işin esasına girilerek istinaf talebinin reddi yolunda verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir."
Dönemin Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü verdiği bir görüşüne göre (T.20/02/2006, S.2363); büyükşehir belediyelerinde danışman olarak görevlendirilecek kişilerle, belediye başkanının görev süresini aşmamak üzere bir sözleşme yapılması gerekmektedir. Diğer taraftan, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 2'nci maddesinin birinci fıkrasında ise "Bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar bu kanuna göre sigortalı sayılırlar." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 20'nci maddesine göre görevlendirilecek danışmanların sigortalılık açısından 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile ilişkilendirilmesinin uygun olacağı mütalaa edilmektedir denilmiştir.
Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğünün yazısında (T: 05.02.2024, S: E-74073113-010.99-207385); büyükşehir belediyelerinde başkan danışmanı olarak görevlendirilenlerin; herhangi bir kadro veya pozisyona dayalı olarak istihdam edilmediği, memur, işçi veya sözleşmeli personel statülerinden farklı olarak 5216 sayılı Kanunun 20'nci maddesi kapsamında sözleşme ile çalıştırıldıkları, akdettikleri sözleşmeye ilişkin olarak 5216 sayılı Kanunun 20'nci maddesinde yalnızca ücret ve süreye ilişkin üst sınırın belirlendiği, ayrıca bu şekilde görevlendirilmelerinin memuriyete geçiş, sözleşmeli veya işçi statüsünde çalışma dahil, ilgililer açısından herhangi bir hak teşkil etmeyeceği, istihdam statülerinden kaynaklı, 5216 sayılı Kanunda ve ilgili diğer mevzuatta başkaca herhangi bir konuda özel bir düzenlemeye yer verilmediği mütalaa edilmektedir denilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar bağlamında; büyükşehir belediyesi başkan danışmalarının sosyal güvenliği 4/1-a (SSK-506 sayılı Kanun-5510 sayılı Kanunun 4/1-a) kapsamında sigortalılık olduğu yönünde tereddüt bulunmamakla birlikte Danıştay Kararı ile Cumhurbaşkanlığı Görüşü çelişmektedir. Danıştay ilgili kararında "işçi" statüsünde olduğunu belirtmiş, görüş yazısında kendine özgü bir sözleşme türüne ait olduğu dile getirilmiştir.
Kanaatimizce de, danışmanlar işçi niteliğine haiz olmamakla birlikte sözleşmelerinin
sona ermesi halinde işsizlik ödeneğinden de yararlanmalarına imkan bulunmamaktadır.