Burdur/ Bucak Devlet Hastanesinde Neler Oluyor?
Sitemize ara ara kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelden, yaşanılan sorunlara ilişkin mailler gelmektedir. Ciddi bulduğumuz maillerle ilgili olarak bize ulaşan ziyaretçimizden bilgi ve/veya belge istemekte, sonra da yayınlamaktayız. Bugün, bu konuda ciddi bulduğumuz bir konuyu, Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından incelenmesi gerektiğini düşünerek, yayımlıyoruz. Ayrıntılar için başlığa tıklayınız.
1- 26/12/2003 tarihinde gece saatlerinde bir trafik kazası meydana gelir. Burdur 112'e gelen telefonda bir ambulans istenilmektedir. Gece görevli olan doktorlar ambulans şöforünü arar ama bulamaz. Bunun üzerine icapçı şoför aranır. Ve gecikmeli olarak olay yerine intikal edilir. Olay yerine intikal edildiğinde emniyet ve diğer kamu görevlilerinin olay yerine ulaştığı, yaralıların araçlardan çıkarıldığı ve ambulansın beklendiği anlaşılır. Olay mahaline en geç ambulans ulaşmıştır. Bu olayda bir ölüm olayı yaşanmamıştır. Gece görevli olan üç doktor, olay esnasında ambulans şoförünün bulunmamamasını bir tutanak ile kayıt altına alır. Sonradan yapılan belirlemeye göre şoförünün Hastane müdürünün evine bir serum takılması amacıyla acil servis hemşiresini götürdüğü anlaşılır. Gece görevli doktorlar kayıt altına alınan tutanağı bir üst yazıyla Hastane Başhekimliğine iletirler.
Ancak tüm olaylar bundan sonra olur. Tutanakta imzası olan bir doktor Çamlık Sağlık Ocağına, sonra Çeltikçi Sağlık ocağına sonra da Bucak Sağlık ocağına atanır. Devlet hastanesindeki bir diğer doktor önce Çeltikçi Sağlık ocağına sonra Aglasun sağlık ocağına atanır. Devlet hastensinde görevli ve tutanakta imzası olan başka bir doktor ise FTR uzmanı olduğu için küçük yerlere gönderilemez ama eşi Çeltikçi Sağlık ocağına nakledilir. Özetle tutanakta olan kişiler 1 yılda beş kez görev değiştirilerek Devlet Hastanesinden uzaklaştırılır.
2- Temininde güçlük çekilen yerlere nakledilen tutanakta imzası olan bulunan doktolar daha sonra yeniden Bucak Devlet Hastanesine dönmek için tayin istemiştir. Ancak kanuni gerekçelerle bu tayin isteklerine olumsuz yanıt verilirken, 03.08.2004 tarihinde aynı koşulları taşıyan bir doktorun devlet Hastanesine tayini yapılmıştır.
3- 4924 sayılı Kanuna göre sözleşmeli sağlık personel çalıştırılmaktadır. Kanuna göre bu kapsamda alınacak doktorların temininde güçlük çekilen yerlerde çalıştırılması gerekmektedir. Ancak Burdur'a verilen sözleşmeli sağlık personeli merkeze atanmış, merkezde yer alan doktolar temininde güçlük çekilen yerlere gönderilmiştir. Bize iletilen bilgilere göre sözleşmeli doktorlar merkeze, merkezde personel fazlalığı oluşturmak amacıyla atanmış, daha sonra da personel fazlılığı gerekçe gösterilerek yukarıda birinci maddede yer verilen nakil işlemleri yapılmıştır.
4- Başhekimin eşinin çalışmadan maaş aldığı, nöbet parası aldığı, nöbetlerinin yerine başkasının para karşılığı tutulduğu hastane çalışanlarının şahitliği, çalışmadığının ise hasta kabul defterindeki dr. isimlerinin kontrol edilerek anlaşılabileceği iddia edilmektedir. Bu çok ciddi bir iddia olup, bize gelen bilgilere göre bu olay nöbet defterinden kolaylıkla anlaşılabileceği belirtilmektedir.
5- Başhekim yardımcısının özel bir polikliniği olduğu ve eşi ile beraber burada hasta baktığı iddia edilmektedir.
Yukarıda yer verdiğimiz iddiaların tümü oldukça ciddi iddialardır. Özellikle de hasta hakları genelgesi yayımlamış bir Bakanlık olarak Sağlık Bakanlığının, tüm iddiaları araştırması ve hasta haklarını koruyan bu doktoların niçin temininde güçlük çekilen yerlere nakledildiğini açıklığa kavuşturması gerekmektedir.
Konuya ilişkin bir kısım belgeler elimizde olup, Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulunca istenilmesi halinde kendilerine sunulacaktır.
Memurlar.net