Hukuk dilinde; Kopya çekildi mi, çekilmedi mi?

31 Ekim 2010 KPSS Eğitim Bilimleri sınavının yapılması sonrasında, sonuçlar açıklanmış ancak ÖSYM bilgileri "kişisel bilgi" olarak tanımladığı için, iptal edilen sınavda full çeken adayların kaç net aldığı bilinememişti. Ancak, ÖSYM'nin açıklamadığı gizli bilgileri MEB, öğretmen atama başvuru sayfasında açıklamıştı. Bu sayede bu adayların kaç net yapabildiği görülebilmişti. Ancak bu açık verilere rağmen, hukuki anlamda hala bir sorun bulunmaktadır.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 28 Kasım 2010 14:12, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Türk Ceza Kanununa göre bir kişiyi suçlayabilmek veya kopyacı diyebilmek için mutlak surette delil olması gerekmektedir. Bu delil, maddi anlamda bir belge olabileceği gibi bir telefon görüşmesi veya internet üzerinden yapılacak görüşmelerde olabilir. (Burada bir not düşelim: Yargıtay son bir kararında, sadece telefon kayıtları üzerinden ceza verilemeyeceğini karara bağlamıştır. Bu karar Ergenekon operasyonları dolaysıyla gündeme gelmiştir. Ancak bu karar KPSS soruşturmasını da etkileyecektir. Örneğin savcılık eğer telefon görüşmelerinin dışında bir şey bulamaz ise yine kimseye bir ceza verilemeyecektir)

Ama ortada bir delil olmadığı sürece, daha önceki sonuçlar ile 31 Ekimdeki sonuçları karşılaştırarak, hukuk diliyle birini suçlu göstermek mümkün olamamaktadır.

Kopya olayının ilk resmi tespitini yapan YÖK Başkanı Özcan da, 31 Ekim 2010 tarihli sınav sonuçları sonrasında yaptığı açıklamada, kopya iddialarının güçlendiğini belirtmişti. Ancak hem YÖK Başkanının hem de bizleri yapmış olduğu bu çıkarsama bir delile dayanmamaktadır.

ÖSYM Başkanı, sınav sonuçlarını açıkladığı hafta, soruşturmayı yürüten Sayın Savcı ile görüşmüş ve daha önce full çekmesine rağmen bu sınavda çok daha az net yapan adayların durumunu bildirmişti. Bu gelişme sonrasında basına yansıyan bilgilere göre, Savcılık daha düşük net alan adayların bilgisine başvuracak, Ankara dışındaki adaylar da gözaltına alınıp sorgulanacaktı.

Sonuç olarak tüm adayların şu hususu bilmesi gerekmektedir: Belge, tanık, internet iletişimi veya telefon kaydı gibi maddi bir delile ulaşılması gerekmektedir. Bu konuda bilgisi olan kişilerin mutlak surette ankara Savcılığına başvurması uygun olacaktır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber