70 yıldır hayatı ilmek ilmek dokuyor

Gaziantep'te bir asra yakın süre terzilik mesleğini icra eden 78 yaşındaki Mehmet Bahaettin Mutaf, mesleğin artık teknolojiye ve seri üretime yenik düştüğünü söylüyor.

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 31 Aralık 2013 13:18, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
70 yıldır hayatı ilmek ilmek dokuyor

Gaziantep'te bir asra yakın süre terzilik mesleğini icra eden 78 yaşındaki Mehmet Bahaettin Mutaf, mesleğin artık teknolojiye ve seri üretime yenik düştüğünü söylüyor.

78 yaşındaki Bahaettin Mutaf, ilerleyen yaşına rağmen yaptığı mesleği sevdiğini, para kazandırmasa da artık meslekten kopamadığını belirtiyor. Kendisine özel müşterileri olduğunu dile getiren Mutaf, yanına gelen müşterilerinin üzerlerinde bulunan hataları, onlardan daha iyi gördüğünü kaydetti.

Mutaf, kişiye özel kıyafet dikmenin çok meziyetli olduğunu belirterek şunları söyledi: "70 yıldır bu terzicilik mesleğini yapıyorum. 30 yıl kiracı olarak terzicilik mesleğini icra ettikten sonra kendi yerimize geçtik. Gelen müşterilerimiz vücudundaki hatayı bilmez, kimisinin sağı düşük, kiminin solu düşük, kimi gögüslü, kimi kambur, her biri bir vücutta ama nasıl olursa olsun bunu vücuduna uyduracaksın. Diktiğin elbiseyi müşteriye senin vücudunun şurasında hata var diyemezsin. Müşteriyi üzmeden, terzi olarak elinden geleni yapıp vücuduna o elbiseyi uydurmak lazım"

Konfeksiyonun ve seri üretimin el işçiliği yükü en yoğun olan mesleklerden terziliği öldürdüğünü söyleyen Mutaf, "Konfeksiyon terziliği nispeten öldürdü. Bizi bilen müşteri geliyor onlara yapıyoruz. Vatandaş hazır giyim ürünlerini tercih ediyor. Bu yüzden terzilik nispeten eskiye göre ölmüş durumda" dedi.

Kendisinin mesleğe başladığı 1930'lu yıllarda terziliğin en popüler mesleklerden olduğunu söyleyen Mutaf, "8 yaşında 9 yaşında başladım. Ben bu yaşa kadar terzilik yaparak geldim. Bu mesleği 70 yıldır yapıyorum. Mesleğe annem beni koydu. Bir meslek sahibi olmamız için beni bu mesleğe yerleştirdi. O zamanlar babamız erken vefat etti. Annem beni terzi mesleğine yerleştirdi" diye konuştu.

Mesleğin meziyetlerine değinerek hazır giyim ürünleri ile mukayese eden Mehmet Bahaettin Mutaf, "Bizim bu meslek zahmetli biraz. Bir elbise diktiğimiz zaman elbisenin dikilecek yerlerinin belli olması için tek tek iğne atıyoruz. Onlar iki konfeksiyon makine işi. Onların işi daha kolay. Hiç işçilik yok konfeksiyonda. Bizim iş zor bir meslek. Yaptığımız işin şimdi emeğini alamıyoruz. Konfeksiyon bizim işi öldürdü. Gelecekte bu meslek devam etmez herhalde terzicilik öldü diyebilirim. Zaten şu an bir tane çırağımız bile yok. Bir kalfam var" şeklinde konuştu.

Eskiden bir dükkanda en az 7-8 kalfanın çalıştığını şimdilerde ise çırak bile yetişmediğini kaydeden Mutaf, "Sabah 8'de iş başı yapardık. Gece ikiye kadar çalışırdık. Bu işle 4 çocuk büyüttüm. Bir çocuğum psikolog oldu. Diğerleri esnaflık yapıyor. Bu sanat zor bir meslek çocuklarımın birine öğretmedim. Öğretsem bana kızarlardı. 'Bu mesleğin zor olduğunu biliyorsun baba bu mesleği bize niye öğrettin' derler. Terzilikte çok çalışıp az para alacaksın. Emniyet müdürleri, komutanlar, valilere çok elbise diktim" ifadelerini kullandı.

Mutaf, iğneleri ve içerisinde bir dikiş makinesi bulunan mütevazi dükkanında hazır giyime yenik düşen terzilik mesleğini ayakta tutmaya çalışıyor. 78 yaşındaki asırlık çınar teknolojiye karşı nostalji diyerek mesleğin bayrağını dimdik taşımaya devam ediyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber