TÜSİAD'ın hazırlattığı Yargı Reformu raporunda, OHAL kararnameleri ve YAŞ kararlarının denetlenebilir hale gelmesi gerektiği belirtildi

Haber Giriş : 20 Ocak 2004 07:20, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
TÜSİAD'ın hazırlattığı Yargı Reformu raporunda, OHAL kararnameleri ve YAŞ kararlarının denetlenebilir hale gelmesi gerektiği belirtildi

Türk Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) hazırlattığı "Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Adil Yargılanma İlkesi Işığında Hukuk Devleti ve Yargı Reformu: Anayasa Hukuku, İdare Hukuku ve Ceza Hukuku Açısından" raporunda denetlenemeyen işlemlerin hukku sisteminden ayıklanması istendi.
Anayasa'nın 105. maddesinde yer alan "Cumhurbaşkanı'nın resen imzaladığı kararlar ve emirler aleyhine, Anayasa Mahkemesi dahil yargı mercilerine başvurulamaz" hükmünün yeniden gözden geçirilmesinin gerekli olduğu belirtilen raporda, Anayasa'nın 125. maddesinde yer alan Yüksek Askeri Şura'nın (YAŞ) kararlarının yargı denetimine tabi olmamasının da tartışmaya konu olduğu kaydedildi.
Ancak, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) birçok kararında YAŞ kararlarının disiplin hukukuna yönelik olduğu gerekçesiyle AİHS'nin 6. maddesi kapsamına girmediğini belirlediğine işaret edilen raporda, "Bu durumda YAŞ kararlarının sadece idari işlem niteliğinde olanlarının denetime açılması yönünde bir değişikliğin yapılması gerçekleştirilmelidir" denildi.
Raporu hazırlayanlar arasında bulunun Prof. Dr. Süheyl Batum da etkin bir hukuk devletini kurabilmek için ilk önce denetlenemeyen işlemlerin Türk hukuk sisteminden ayıklanması gerektiğini söyledi. Batum, "Olağanüstü Kanun Hükmündeki Kararnameler, YAŞ kararları, Cumhurbaşkanı'nın işlemleri, YSK kararları bunların mutlaka denetlenebilir hale gelmesi lazım. Denetlemeyen kişilerin denetlenebilir hale gelmesi lazım" dedi.

'Bilirkişi adaleti bitmeli'
Batum'un koordinatörlüğünde Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feridun Yenisey, Galatasaray Üniversetisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Celal Erkut ve Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sibel İnceoğlu tarafından hazırlanan raporda yargılamanın yerine getirilmesinde bilikişi ve tebligat gibi faktörlerin süreci uzattığına da dikkat çekildi. Raporda, 'Bilirkişi adaleti önlensin' denildi. Raporun tanıtım toplantısında konuşan Doç. Dr. Celal Erkut da Türkiye'ye aleyhine AİHM'de açılan 2 bin dava olduğunu hatırlatarak bunun maddi yükünün 4 milyar dolar olduğunu da belirtti.

milliyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber