YÖK'ün kaybettiği davalar, Sayıştay'a takıldı

YÖK'ün kaybettiği denklik davaları Sayıştay incelemesine takıldı

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 09 Ekim 2017 09:28, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
YÖK'ün kaybettiği davalar, Sayıştay'a takıldı

YÖK'ün çok sayıda denklik davasını kaybetmesi, Sayıştay tarafından dikkat çekici bulundu ve tedbir alınması istendi.

İşte 2016 yılı Denetleme raporunda yer alan ifadeler

BULGU 2: Denklik Davalarında Ödenen Vekalet Ücreti

Yurtdışından alınmış diplomaların denkliğini kabul ettirmek için açılan davalar nedeni ile Kurumun yüksek miktarda vekalet ücreti ödemek zorunda kaldığı görülmüştür.

Yabancı ülkelerden alınmış olan ön lisans, lisans ve yüksek lisans diplomalarının denklik işlemlerini yapmak görevi, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 7'nci maddesinin (p) bendi ile Yükseköğretim Kuruluna verilmiştir.

Alınan bu diplomaların denklik işlemleri, 20.02.2016 tarihli Resmi Gazete''de yayınlanan "Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma ve Denklik Yönetmeliği" hükümlerince Kurul tarafından sonuçlandırılmaktadır. Başvuru usulü, aranacak belgeler, inceleme ve değerlendirme usul ve esasları ile inceleme sonucu yapılacak işlemler bu Yönetmelikte ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.

Yükseköğretim Kurulu bünyesinde anılan işlemleri yapmak üzere 25.08.1983 tarih ve 83.47.531 sayılı Yükseköğretim Yürütme Kurulu kararı ile Denklik Birimi kurulmuş olup, sözü edilen yazışmaları ve diploma denklik işlemleri bu birim eliyle yürütülmektedir. Yapılan denklik başvurularının bir kısmı doğrudan kabul edilirken bir kısmı yapılacak denklik sınavı sonucuna göre kabul edilmektedir.

Ancak çeşitli nedenler ile doğrudan denklik verilmeyerek sınava girmek durumunda kalan kişiler tarafından bu kararlar mahkemelere taşınarak kurum aleyhine önemli miktarda dava açılmıştır. Sözü edilen davaların gerek idari yargı ve gerekse üst derece mahkemede kaybedilmesi sonucu, Yükseköğretim Kurumu çok sayıda davada vekalet ücreti ödemek zorunda kalmaktadır.

Yapılan incelememiz sonucunda; davaların kaybedilmesi ve yüksek tutarda vekalet ücretinin ödenmesine neden olan sebepler araştırılarak iki ana başlıkta toplandığı saptanmıştır.

Bunlardan birincisi, yukarıda sözü edilen denklik inceleme sürecinin çok zaman alması, dosyaların aşırı şekilde birikmesi ve ilgililere zamanında cevap verilememesine bağlı olarak davanın esasa girilmeden usul açısından kaybedilmesidir. Bu gecikmeyi ortadan kaldırmak için denklik birimi, gerek personel ve gerekse teknik donanım olarak güçlendirilmeye çalışılmakla birlikte alınan önlemlerin yeterli olmadığı düşünülmektedir.

Dava kaybedilmesine neden olan ikinci ana sebep ise; emsal mahkeme kararları dikkate alınarak kurum mevzuatının ve ilke kararlarının mahkeme kararlarına paralel düzenlenmemesidir. Kaybedilen davaların benzer ve emsal kararlar üzerinden sonuçlandırıldığı dikkate alındığında kurumun ivedilikle dava yolunu önleyecek şekilde denklik ilke kararlarını düzenlemesi gerekmektedir.

Yapılan incelemede Kurumun geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da kaybettiği davalarla ilgili çok sayıda vekalet ücreti ödemeye devam ettiği görülmüştür. Üstelik bu davaların belirli avukatlar tarafından açıldığı dikkate alındığında, bu kişilere bir nevi kazanç yolu sağlandığı ve kamu zararına neden olunduğu görülmüştür.
Kaybedilen davalarla ilgili vekalet ücretlerine ek olarak kurum aleyhine tazminat davaları da açılmış olup şu an itibari ile yargı süreci devam etmektedir. Davaların kaybedilmesi durumunda gelecek günlerde tazminat davalarına ilişkin ödemelerin olması da kaçınılmaz olacaktır.

Kamu idaresi cevabında; Yurtdışında bulunan yükseköğretim kurumlarından alınan ön lisans, lisans ve yüksek lisans diplomalarının denklik değerlendirmesi, 2547 sayılı Kanun'un7 'nci. maddesinin 1'inci fıkrasının (p) bendi hükmü ve bu hükme dayanarak çıkarılıp 20.02.2016 tarih, 29630 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma ve Denklik Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde Kurumumuzca yapılmaktadır.

Mezkur Yönetmeliğin 4'üncü maddesinin 1'inci fıkrasında; "Tanıma veya denklik başvurusu, şahsen ya da yetkili makamlarca düzenlenmiş vekaletnameye sahip kişi tarafından Yükseköğretim Kurulunun belirleyeceği yöntem, usul ve esaslar çerçevesinde aşağıda belirtilen belgelerle yapılır" şeklinde ifade edilmiştir. Kurulumuz kendisine yapılan denklik başvuru taleplerini aşağıda belirtileceği şekilde ilerletmektedir:

1. Mezkur Yönetmelikten önceki Yönetmeliğe göre, başvurular posta yoluyla da alınmaktaydı. Bu başvurularda denklik başvurusunda Kurulumuzun istediği belgelerde çoğunlukla eksiklik tespit edilmiş olup, Kurulumuz başvuru sahiplerine bu eksikliğini tamamlaması için ayrı ayrı tebligat yapmıştır. Başvuru Kurulumuzca kabul edildiği için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 10'uncu maddesinin 2'nci fıkrası ükmünde belirtilen 60 günlük zımni red süresi ilgililerin talep edilen eksik evrakını tamamlamadan aşılmaktadır. Ancak buradaki 60 günlük sürede işlem yapılamaması Kurulumuzun kusurundan değil, başvuru sahiplerinin talep edilen eksik evrakını Kurulumuza ibraz etmemesinden kaynaklanmaktadır. Kurulumuza karşı yöneltilen zımni red davalarını kaybedilmesinin altında yatan esas neden yukarıda da anlatıldığı üzere eksik evrakın başvuru sahiplerince tamamlanmaması sonucu olarak, başvuru dosyalarının tahakkuk etmemesi nedeniyle Komisyonların başvuru dosyalarını esastan inceleme sürecine geçememesidir.

2. Kurulumuz tahakkuk etmiş başvurulardaki alınan eğitimin doğruluğunun teyidi için yurt dışındaki ilgili Türk Büyükelçilikleri ile Dışişleri Bakanlığı kanalıyla yazışma yapmaktadır. Bu yazışmalara genellikle ilgili makamlardan geç cevap verildiği için başvuru yine zımni red süresi olan 60 günü aşmakta ve iptal davasına sebebiyet vermektedir. Bu noktada da davaya sebep olan saik Kurulumuzdan kaynaklanmamaktadır.

3. 2577 sayılı Kanun'un 2'nci maddesinin 2'nci fıkrası; "İdari yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mahkemeler; yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler." hükmünü haizdir. Öncelikle Kurulumuz kararlarını kendi bünyesinde oluşturduğu, alanında uzman ve bağımsız akademisyenlerden kurulu Alt Komisyonların tavsiye kararları doğrultusunda almaktadır. Kaldı ki, Kurulumuzun aleyhine sonuçlanan yargı kararlarının gerekçelerinde, tesis edilen işlemin hukuka aykırılığından değil eksik ve yetersiz inceleme yapıldığı dolayısıyla iptal edildiği belirtilmektedir. İlgi yazınızda belirtilen Kurul kararlarının yargı kararlarına paralel düzenlenmesi öneriniz yukarıda zikredilen maddenin doğasına aykırı olacaktır.

4. Yukarıda da ifade edildiği üzere, ilgili Alt Komisyonlar yapmış oldukları incelemeler neticesinde başvuru dosyaları hakkında doğrudan denklik, başvurunun reddi ve SYBS (Seviye ve Yeterlilik Belirleme Sistemi) işlemlerine tabi tutulması yönünde görüş belirtmektedir. İlgi yazınızda belirttiğiniz kaybedilen davaların başvuru sahipleri hakkında alınan Seviye Tespit Sınavı sebebiyle olduğunu ifade ettiğiniz görülmüştür.

Alt Komisyonların başvuru sahipleri hakkında Seviye Tespit Sınavına tabi tutulması görüşleri, ilgililerin almış oldukları eğitimde Türk eğitim sistemindeki muadiline nazaran eksiklik, yetersizlik tespit ettiği hallerde olmaktadır. Kurulumuzca yapılan Seviye Tespit Sınavı işleminin idare mahkemeleri tarafından iptal edilmesinin sebebi Seviye Tespit Sınavı Kararı işleminin hukuka aykırı olmasından kaynaklanmamakta; genellikle Seviye Tespit Sınavı kararına esas teşkil eden Alt Komisyon görüşlerinin yetersizliği sebebine dayanmaktadır. Sözü edilen yetersizlik ise Alt Komisyonlarda yapılmış olan revizyonlar neticesinde azami ölçüde giderilmiş olup bunun sonuçları da yargı kararlarına yansımaktadır. Hukuk Müşavirliğinden alınan 10.05.2017 tarihli ve 32286 sayılı yazıda bahsi geçen açılmış dava sayısı dikkate alındığında ortaya çıkmaktadır.

Sonuç olarak, Kurulumuz işlemlerini, ulusal ve uluslararası mevzuatlara uygun şekilde, liyakat ve hakkaniyet esaslarına azami ölçüde riayet ederek tesis etmektedir.

Sonuç olarak Denklik başvurularının sonuçlanmasında;

a) Denklik biriminin gerek personel ve gerekse teknik donanım olarak güçlendirilmesine yönelik alınmaya başlanılan önlemlerin artırılması ve başvuruların sonuçlandırılma sürecinin hızlandırılması sağlamaya yönelik diğer kurumlarla işbirliği yapılması,

b)Mahkemelerde kaybedilen davaların çoğunlukla benzer ve emsal kararlar üzerinden sonuçlandırıldığı dikkate alındığında, kurumun ivedilikle dava yolunu önleyecek şekilde, mevzuatını ve kararlarını yeniden düzenlemesi önerilir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber