Merkezi sınavlarda 'emanet' fırsatçılığı

ÖSYM'nin kopya çekilmesini önlemek amaçlı getirdiği cihaz yasakları,okul çevresindeki seyyar satıcıları emanetçi yaptı. 3 ila 15 liradan sözde makbuzla alınan eşyalardan binlerce lira kazanılıyor. İşin piyasası öyle hale gelişmiş ki 2014'ten bu yana yaygınlaşan emanetçilik, şimdilerde okul kantinlerinin vazgeçilmezi olmuş durumda. Kurumlara danıştığımızda, "Bizimle ilgisi yok" cevabını aldık

Kaynak : Yeni Şafak
Haber Giriş : 20 Mart 2018 09:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Merkezi sınavlarda 'emanet' fırsatçılığı

ÖSYM'nin KPSS, YKS, ALES, TUS, DGS gibi alfabenin her harfine uygun şekilde yaptığı sınavlardaki cep telefonu ve cihaz yasağı, emanetçilik piyasasını doğurdu. Öğrencilerin suyu bile ÖSYM tarafından verilince, okul çevresinde pazarlayacak şey bulamayan seyyar satıcılar, eşyalarınıza talip oluverdi. İşin ilginç yanı 2014'ten beri yaygınlaşan bu iş, üniversitelerin bahçesine hatta kantinine kadar girdi. Kampüs içindeki kafeler, fotokopiciler yani tezgahını açan herkes burada. Bir sen bir de ben eksiğiz.

3 İLA 15 LİRA ARASINDA DEĞİŞEN ÜCRETLER

Kantin ve kafede alenen kurulan masalarda, 3 ila 15 lira arasında rakamlarla sınava getirilmesi yasak eşyalar makbuzla alınıyor. Haliyle vatandaşın gözünde ilgili kişilerin kurumun bilgisi dahilinde çalıştığı şeklinde bir algı oluşuyor. 'Kardeşim o zaman telefonunu yanında getirme' diyebilirsiniz ancak birçok aday çok uzak yerlerden gelince ister istemez eşyaları bırakmak zorunda kalıyor.

KURUMUN HABERİ YOK

İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü'ne konuyu danıştığımızda okulda kurulan emanetçi stantlarının kurumun bilgisi dahilinde olmadığını ve bünyelerinde böyle bir hizmet verilmediğini açıkladılar. Resmi beyanlar bu yönde olsa da serbest piyasa bildiğini okuyor ve bir kişi okulda rahatça emanetçilik yapabiliyor. Sebebini fazla düşünmeye gerek yok. Tabi ki kolay paranın dayanılmaz hafifliği. Bu da bir tür imtihan. Bir tarafta kaçak çalışarak tatlı para kazanmak; diğer tarafta tam tersi durum. A,B,C,D,E gibi seçenekler hemen elenerek okul çevresine ve koridoruna emanetçi masaları anında kuruluyor. Hem de Zabıta ve kurum güvenlik görevlerinin gözü önünde, sorgusuz sualsiz.

SADECE AÇIKÖĞRETİM'DE 1,2 MİLYON ÖĞRENCİ YILDA 6 KEZ SINAVA GİRİYOR

Emanet masalarına 5'er liradan 50 telefon bırakılsa bir günlük kazanç, 250 lirayı buluyor. Piyasadan öğrendiğimize göre bu rakamın en az 3 katı gelir söz konusu. Üstelik pazarın müşteri sayısı da bu sektöre ilgi duyulmasının nedenlerini açıklıyor. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim fakültelerinde 1 milyon 224 bin faal öğrencisi olduğunu hatırlatalım. Vize, final, bütünleme derken bu 1,2 milyon kişi yılda 6 kez sınav oluyor. Yani yaklaşık 6 milyon müşteri. Üniversite sınavının da eski hali olan YGS'ye 2017de 2,1 milyon kişi girdi. Ortaöğretim, DGS, KPSS, ehliyet, mesleki yeterlilik ve banka müfettişlik sınavları ile birlikte yıl içinde teste tabi tutulan kişi sayısının 10 milyonu bulduğu tahmin ediliyor. Ne diyelim temiz iş.

MAKBUZ BİLE VERİYORLAR

Öte yandan bazı çanta veya valiz türü eşyaların da sınava girmesi yasak. 15'er liradan alınan bu ürünler de emanetçilere ciddi gelir sağlıyor. Ancak değerli ve özel eşyalarınızı bıraktığınız için riskli bir durum var. Makbuz verilse de yetkililer, hırsızlık vakaları ve bilgi güvenliği sorunlarına karşı uyarıyor. Bu konuda basına yansıyan olayları da hatırlatalım.

0.5 UCU OLAN VAR MIDIR?

Haberin iyisini sana, kötüsünü ÖSYM'ye sakladık okuyucu. Sanayiye 4.0, cebe 5G, ihtiyacı olana yapay zeka, göz lensine mikro kamera yolda. Yani sınavdaki yasak listesi artacak, seyyar satıcının karnı doyacak, bize de daha çok haber çıkacak. Hiç tereddütsüz, seçenekleri ince uçlu kalemle, taşırmadan doldurmaya devam edelim. "Dersimde kopya çekenin alnını karışlarım" diyen Külyutmaz'a, bir de sınav ortasında 0.5 ucu olup da vermeyene, gerekli cevabı verelim.

Orhan Orhun Ünal

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber