İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

'Baskı altındayım' diyen hakim davadan çekilebilir mi?

Türk Yargısının her yönüyle tartışıldığı şu günlerde, Yargıtay Hukuk Dairesinin bir kararına yansıyan olay, gelinen sürecin ne kadar sıkıntılı olduğunun bir göstergesidir.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 15 Temmuz 2020 14:04, Son Güncelleme : 12 Temmuz 2020 23:40
'Baskı altındayım' diyen hakim davadan çekilebilir mi?

Olayda;

Mahkeme hakimi ismi bilinmeyen biri tarafından aranarak bir dosya üzerinde görüşmek istemiştir.

Hakim ise bunu red etmiş ve telefon numarasını nerden bulduğunu sormuştur.

Şahıs adliyeden ulaştığını beyan etmiştir.

Şahıs ileriki günlerde tekrar aramış, olumsuz cevap alınca "Siz bilirsiniz, ben de işimi başka türlü hallederim" diyerek telefonu kapatmıştır.

İleriki günlerde hakim eşi ile kebapçıda yemek yerken arayan şahıs ortaya çıkmış ve talebini yenilemiştir.

Hakim ise sonunda dayanamayıp, davadan çekilmek istemiştir.

Yargıtay'da bu talebi reddederek tüm hakim ve savcılara yol gösterecek şu gerekçeye yer vermiştir:

Hakimler önüne gelen uyuşmazlıkları kanuni çerçevesinde çözmek zorundadırlar. Bu işlemi yaparken hakim, bir olayla ilgili kuracağı hükümle, tarafların adalet duygusunu zayıflatacağını değil, güçlendireceğini düşünüp, hedefleyerek çalışmalı, kanunlardan aldığı güçle hareket etmelidir. Hakim, tarafların geçerli ve kanuni delillere dayanmayan soyut iddiaları karşısında başkalarına ve kendisine yabancı kalarak, hukukun ne dediğini söyleme yetkisini kullanıp, yargılama işlemi ile yargı kararlarının kişisel görüş, inanç ve duyguların aracı olamayacağını, aksine hakimlerin, yansız ve kanunlardan aldığı güçle adaleti sağlamaya çalıştığını davanın taraflarına inandırmalıdır.

Diğer taraftan Yargıtay olayın açıklanış biçimi ve yeterli delil olmadığından da talebi reddetmiştir.

T.C. Yargıtay 20. Hukuk Dairesi

Esas No:2016/7559

Karar No:2016/10099

K. Tarihi:3.11.2016

MAHKEMESİ: Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı tarafından reddi hakim yoluna başvurulmuş, reddi istenen hakim tarafından çekilme kararı verilmiştir.

Ret ve çekilme talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı tarafından sunulan 01.03.2016 tarihli dilekçede özetle; "...06/01/2016 Çarşamba günü davaya bakan hakimin, bizzat kendisini 0530 .......73 30 telefon ile arayarak yemek davetinde bulunduğunu, bu davet üzerine 12/01/2016 Salı günü saat 17.30 civarında aynı telefon ile görüştüğü ve tarif etmiş olduğu ...'da faaliyet gösteren kebapçıda buluştuklarını, görüşmede hakim beyin haricinde eşi ve işyeri sahibi olduğunu orada öğrendiği .... isimli şahsın bulunduğu, bu kişileri daha önce tanımadığını, bu görüşmede hakim beyin dosya ile ilgili kaygılarını dile getirerek kendisi üzerinde davalı tarafın fazlaca baskısı olduğunu ve dosyadan çekinmek durumunda kalabileceğini belirten cümleler kurduğu..." gerekçeleri ile reddi hakim talebinde bulunmuştur.

Reddedilen hakim tarafından, 09.03.2016 tarihli kararla "...2015 yılı Kasım ayı içerisinde duruşmadan çıkıp odasına geçtiği sırada avukatın odasına gelerek dilekçe sunduğunu, olaydan bir kaç gün sonra dahili telefondan .... isimli şahsın kendisini arayarak bir konu için görüşmeye geleceğini söylediğini, kendisini nereden tanıdığını sorduğunda gelince tanışacağını söylediğini, bunun üzerine müsait olmadığını söyleyip telefonu kapattığını, bunu takip eden hafta bu şahsın iki kez daha kendisini arayıp ... isimli kişinin dosyası ile ilgili görüşmek istediğini belirttiğini, kabul etmeyince "Siz bilirsiniz, ben de işimi başka türlü hallederim" diyerek telefonu kapattığını, 2016 yılı Ocak ayı içerisinde davacı vekilinin kendisini cep telefonundan arayarak dava ile ilgili ticari defterleri mahkemeye sunacağını ancak kendisinin ...de müvekkilinin...'da olduğunu, mahkemeye sunmakta güçlük çektiklerini, karşı tarafın defterler üzerinde tahrifat yapmasından çekindiklerini beyan etmesi üzerine bu konularla ilgili mesai saatleri dışında aramaması gerektiğini ve cep telefonunu nereden bulduğunu sorduğunu, adliyedeki kalemlerde bulunan Hakim ve Savcıların telefon listesinde herkesin olduğunu belirttiğini, 2016 yılı Şubat ayı başlarında eşi ile beraber lokantada yemek yerken işletme sahibinin kendisini soran şahsın tekrar geldiğini söylemesi üzerine yanına çağırdığını, kim olduğunu ve niye kendisini aradığını sorduğunu, eşi ile bu durumdan çok rahatsız olup "Böyle bir görüşmenin insanları takip eder gibi olmayacağını ve bu şekilde ısrarlı aramaların telefon ile görüşmelerin artık rahatsızlık boyutuna geldiğini, üzerinde bu baskılar devam ederse şikayetçi olup davadan çekileceğini beyan edip" masadan gönderdiğini, tüm bu olaylar nedeni ile davalı tarafın da adil yargılamadan ve hakim tarafsızlığından şüphe duymasının olağan olması karşısında" davadan çekildiğini belirtmiştir.

Dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hakim talebinin ve çekilme talebinin kabulüne ilişkin verilen karar, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır (Anayasa 9.md.) Hakimler görevlerinde bağımsızlardır. Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre hüküm verirler. Bu nedenle, hakimler önüne gelen uyuşmazlıkları kanuni çerçevesinde çözmek zorundadırlar. Bu işlemi yaparken hakim, bir olayla ilgili kuracağı hükümle, tarafların adalet duygusunu zayıflatacağını değil, güçlendireceğini düşünüp, hedefleyerek çalışmalı, kanunlardan aldığı güçle hareket etmelidir. Hakim, tarafların geçerli ve kanuni delillere dayanmayan soyut iddiaları karşısında başkalarına ve kendisine yabancı kalarak, hukukun ne dediğini söyleme yetkisini kullanıp, yargılama işlemi ile yargı kararlarının kişisel görüş, inanç ve duyguların aracı olamayacağını, aksine hakimlerin, yansız ve kanunlardan aldığı güçle adaleti sağlamaya çalıştığını davanın taraflarına inandırmalıdır. Somut olayda, yukarıda ileri sürülen hususlar nedeni ile hakimin reddi ve davadan çekilmesi adaletin gecikmesine ve tabii hakim ilkesinin zedelenmesine yol açacağı gibi reddi hakim dilekçesinde ileri sürülen olayların ve red sebeplerinin, davadan çekilen hakimin olayları açıklama şeklinin birbirinden çok farklı olduğu, iddiaların ve açıklamaların ispat edilemediği anlaşıldığından ve yasada gösterilen reddi hakim ve davadan çekilme sebeplerinin gerçekleşmediği belirlendiğine göre reddi hakim ve çekilme talebinin kabulüne ilişkin kararın BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 03/11/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber