'WhatsApp değişiklik yapmadı, zaman kazanmak istedi'
Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr. Ali Taha Koç, "WhatsApp'ın aldığı kararda, kişisel verilerin Facebook'la paylaşılmasına yönelik içerik değişikliği yok. Kanaatimizce WhatsApp, gizlilik politikasını daha iyi anlatabilmek için zaman kazanmak istedi" dedi.

WhatsApp'ın gizlilik ilkeleri güncellemesini 15 Mayıs'a ertelemesine Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi (CBDDO) Başkanı Ali Taha Koç'tan değerlendirme geldi. Koç Whatsapp'ın yapacağı düzenlemelerin farklı ülkelerde eşit olması gerektiğine işaret ederek "Öncelikle bizim bu konudaki yaklaşımımız, dijital platformlara herkesin eşit olarak ulaşabilmesi, standartların ve prosedürlerin aynı olması yönünde. Eğer bir tedbir veya düzenleme söz konusu ise, AB ülkeleri veya AB üyesi olmayan ülkelerde yaşayanlara eşit olarak uygulanmalı. Hem Rekabet Kurumu hem de Kişisel Verileri Koruma Kurulu Türkiye'de bu konuyla ilgili bir denetime başladı ve yakın bir zamanda da yansımalarını hep birlikte göreceğiz. Bu çalışmalarda öncelikle kişisel verilere ilişkin açık rızanın doğru alınıp alınmadığına ve piyasadaki rekabet şartlarına aykırı hareket edilip edilmeyeceğine bakılacak. CBDDO olarak Bilgi ve İletişim Güvenliği Rehberi'nde kamu kurum ve kuruluşları ile kritik altyapı işleten kuruluşlarda çalışanların gizlilik dereceli bilgi ve belgeleri, yerli ve milli uygulamalarla paylaşmaları gerektiğini belirtmiştik. Son tartışmalar da bunun ne kadar kritik önemde olduğunu gösteriyor" dedi.
'WhatsApp sadece erteleme kararı aldı, kişisel verilerin paylaşılması konusunda
bir değişiklik yok'
Gelen tepkiler üzerine WhatsApp'ın gizlilik ilkeleri güncelleme tarihini ertelemesini
değerlendiren Koç, "WhatsApp gizlilik ilkeleri güncellemesi için 8 Şubat
olan son tarihi 15 Mayıs'a erteledi. Ancak kararda, kişisel verilerin Facebook'la
paylaşılmasına yönelik herhangi bir içerik değişikliği yer almıyor. Kanaatimizce
WhatsApp, gizlilik politikasını daha iyi anlatabilmek için zaman kazanmak istedi.
Vatandaşlarımızın kullandıkları uygulamalarda 'onaylıyorum'a basmadan önce,
neyi onayladıklarına çok dikkat etmeleri ve bu konuda da toplumsal farkındalığın
oluşması gerekiyor. Biz niye 'yerli ve milli uygulamalar' diyoruz? Çünkü yerli
ve milli uygulamalarımızda böyle bir sorun yok. Eğer siz kişisel verilerinizin
başka firmalarla paylaşılmasını istemiyorsanız, kesinlikle ve kesinlikle verileriniz
kimseyle paylaşılmıyor" diye konuştu.
'Sosyal medyada kişisel verilerinizi paylaşmayın, günümüzün en büyük problemlerinden
biri kimlik paylaşımı'
Sosyal medya kullanıcılarını kişisel verilerini paylaşmamaları konusunda uyaran
Koç, "Öncelikle sosyal medya platformlarından kime mesaj attığınızı gerçekten
biliyor musunuz? Paylaşımlarımızı yaparken dikkatli olmamız ve şunu da unutmamamız
gerekiyor. Dijital ortamlarda hiçbir şey kaybolmaz, bu paylaşımlar her zaman
orada kalacak. Bu anlamda vatandaşlarımızın kişisel verilerini paylaşmaması
gerekiyor. Günümüzde yaşadığımız en büyük sorunlardan birisi kimlik paylaşımı
sorunu. Uygulamalardaki kimlik paylaşımlarından dolayı siber tehditlerle karşı
karşıya kalınabiliyor. Siber saldırganlar sizin kimlik bilgilerinizi çalarak
değişik suçlar işleyebiliyorlar. Twitter'da da bu yaşandı, ünlülerin hesapları
hacklendi ve buradan 'Bitcoin' avcılığı yapıldı, yani para toplandı. Sosyal
medyayı kullanırken, kişisel verilerimizi paylaşmamaya özen göstermemiz gerekiyor"
dedi.
'Türkiye en fazla siber saldırı yapılan ülkelerden biri, son 3 senede 330
bine yakın siber saldırıyı önledik'
2020 yılında Türkiye'ye yönelik siber saldırılar ile ilgili bilgi veren Koç,
Covid-19 salgınının etkisiyle dijitalleşmenin hız kazandığı bir dönemde siber
saldırıların artmasının doğal olduğunu kaydederek, "Pandemi döneminde özellikle
sağlık sektörü ile ilgili alanlarda siber saldırılarda bir artış yaşandığını
görüyoruz. Çünkü herkesin ilgisi o alanlara kaydı. Geçen sene ise en çok elektronik
altyapı şirketlerimiz siber saldırılara hedef olmuştu. Kamu kurumlarında ise
Milli Eğitim Bakanlığımız başta olmak üzere kritik hizmet veren kamu kurumlarımıza
saldırıların sayısı arttı. USOM'un (Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi)
verdiği sayılara göre; Türkiye'ye yönelik son 3 yılda yapılan 330 bine yakın
siber saldırıyı engelledik. Türkiye, en fazla siber saldırı yapılan ülkelerden
birisi; ama sistemlerimiz bu saldırılar karşısında ayakta durabiliyor ve tehditlere
karşı koyabiliyorlar. Ülkemize yönelik siber saldırıların politik nedenler dahil
olmak üzere birçok nedeni var. Türkiye sosyal medya platformlarını çok yoğun
kullanan bir ülke, günde en az 4 saatimizi sosyal medyada geçiriyoruz. Yani
çok fazla miktarda veri verdiğimiz için bu tür teknolojik altyapılara karşı
saldırılar da artıyor" diye konuştu.