İstifa eden memurlardan, peşin ödenen aylık tutarı geri alınır mı?

İstifa eden memurların, peşin ödenen aylık sorunu ve emekliliğe etkisi

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 07 Şubat 2022 10:04, Son Güncelleme : 26 Ocak 2022 14:43
İstifa eden memurlardan, peşin ödenen aylık tutarı geri alınır mı?

İstifa eden memurlardan, çalışılmayan süreler için peşin ödenen aylık tutarları geri alınır. Ancak hizmet süresinde eksilme olmaz.

25 Hizmet yılımı tamamladıktan sonra ayın 16'sı itibariyle emeklilik yaşını beklemek için istifa edeceğim. Bu durumda Kurumum ödemiş olduğu aylığı geri ister mi? İstenirse, son ay hizmetimden eksilir mi?

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 164 üncü maddesi hükmü gereğince, memurlara aylıkları her ayın başında peşin ödenmekte, emekliye ayrılma ve ölüm hallerinde o aya ait peşin ödenen aylık, geri alınmamaktadır.

5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun 14 üncü maddesi hükmü gereği de, memurların emekli keseneğine esas aylık tutarları üzerinden kesenek kesilmekte, aybaşlarından sonra vazifeye girenlerin o aya ait eksik aylık veya ücretlerinden kesenek alınmamakta, aybaşlarından sonra vazifeden ayrılanların eksik aylık veya ücretlerinden tam kesenek alınmaktadır. Bu Kanunun 31 inci madde hükmü gereği de fiili hizmet süresinin memurun tam kesenek vermek suretiyle geçirdiği süre olmakta ve aybaşlarından sonra vazifeden ayrılanlar için ayrıldıkları ayın tamamı fiili hizmet süresi sayılmaktadır.

Bu hükümler bağlamında; memurların aylıkları her ay peşin ödenmektedir, sadece emeklilikte veya ölüm halinde peşin ödenen aylıklar geri alınmamaktadır. Dolayısıyla bu haller dışında görevinden ayrılan memur, yani peşin olarak almış olduğu tutarı hak edeceği süre kadar

(Örnek: 15/12/2021-14/01/2022 arası) görev yapmadan istifa, ücretsiz izin vb. gibi durumlarda çalışılmayan günlere karşılık peşin ödenen tutarlar tahsil edilmektedir. Zira, bu ödeme yersiz bir ödeme olmakta ve kişilerin sebepsiz zenginleşmesine yol açmaktadır.

Burada tereddütlü olan husus şudur; peşin ödenmiş ancak hak edilmemiş günlere karşılık tutarların geri tahsil edilmesi, memurun o ayki hizmet süresinin de sayılmama durumunu ortaya çıkarmakta olup olmadığıdır. 5434 sayılı Kanunda yer alan "Aybaşlarından sonra vazifeden ayrılanlar için ayrıldıkları ayın tamamı fiili hizmet süresi sayılır" şeklindeki hüküm uyarınca, peşin ödenen tutarlar tahsil edilse de memurun o ayki hizmet süresi emeklilik işlemlerinde geçerli süre sayılmasını engellememektedir.

Sonuç olarak, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümlerinde memurların aylıkları peşin ödenmektedir. Yani önceden çalışılacak sürenin karşılığı olarak bir görev aylığı verilmektedir. Önceden çalışılacak sure kadar çalışmadan görevinden ayrılanlar için ödenen tutarların borç çıkartılması gerektiğini, ancak borç çıkartılan o ayın ise hizmet süresinde bir eksilmeye yol açmadığını, belirtebiliriz.

Bu nedenle de çalışılmayan sürelere ait aylık tutarları geri istenir, ancak hizmet sürenizde eksilme olmaz, ayın 15 inde görev maaşınızı aldığınız o ay hizmetlerinize eklenir.

Farklı bir değerlendirme yapılabilir mi?

657 sayılı Kanunun tek başına bağımsız olarak düşünülmemesi gerektiğini, 5434 sayılı Kanuna tabi olarak göreve başlamış devlet memurlarının hizmetlerinde 5434 sayılı Kanunda belirtildiği üzere emeklilikte geçerli hizmet süresinin olabilmesi için, memurların tam kesenek verdikleri sürelerin hizmet olarak esas alınabildiğini, yani tam kesenek alınabilmesi için de görev aylıklarının tam olarak ödenmesi gerektiğini belirtebiliriz.

Ancak, Kurumlarca o ayın maaşının tamamını hak etmeden görevinden ayrılan memur için borç çıkarılma işleminin yapılması hali, o ay için SGK primlerinin de tam kesenek kesilme kapsamını aksatacağı da düşünülebilir. Bu durum çelişkili bir durum olarak görünmektedir. Yani 657 sayılı Kanun hükmü ile 5434 sayılı Kanun hükmü çelişkili olmaktadır. Düşüncemiz, şayet borç çıkarılma işleminin yapılması halinde o ayın da hizmet süresinden değerlendirilmemesi, nadir karşılaşılan ve sadece bir ay için geçerli olan bu durumlarda çalışan lehine düşünülerek borç çıkartılma işleminin yapılmaması şeklinde bir uygulama değişikliği olması halinde hizmet olarak değerlendirilmesi gerektiğini, söyleyebiliriz

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber