Tarımsal Ar-Ge Neden Güç Kaybediyor?

Tarımsal açıdan Dünyaya öncülük eden ülkelerde, tarımsal Ar-Ge alanında gittikçe artan ivme, bizde neden güç kaybetmekte, durağan bir süreçte seyretmektedir? Tarımsal Ar-Ge de nicelik olarak artan sayısal verilere karşın, nitelik olarak beklenen kalite neden yakalanamamaktadır? Bugün için durumu kurtaran istatistiksel veriler yarını kurtarabilir mi? Tarımsal Ar-Ge de tecrübe nasıl eriyor?

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 06 Şubat 2024 09:12, Son Güncelleme : 05 Şubat 2024 16:14
Tarımsal Ar-Ge Neden Güç Kaybediyor?

Güçlenemeyen ve durağanlaşan tarımsal Ar-Ge'nin nedenleri masaya yatırılıp çözüm aranmazsa tarımda kendine yeterlilik tartışması büyüyerek devam edecektir.

Güçlenemeyen Tarımsal Ar-Ge'nin durağanlaşması normaldir

Tarımın her alanında Ar-Ge (araştırma geliştirme) faaliyetleri yürüten birimlerin yaptığı çalışmalar sayesinde, tarımda belli bir yol kat edildiği söylenebilir. Ama Ar-Ge'nin güçlenmesi beklenirken son zamanlarda durağanlaşmaya doğru gidildiği de gözlerden kaçmamaktadır.

Sayısal anlamda belirgin bir şekilde artan Tarımsal Ar-Ge çalışmalarının ürüne dönüşmesinde, verim ve kalite özelliklerine etkisinde belirgin bir durağanlık yaşanması tarım sektörünün geleceği ve sürdürülebilirliği konusunda tartışmaları beraberinde getirmektedir.

Tarımsal Ar-Ge de bir elin parmaklarını geçmeyen özel sektör kuruluşları ile çok az sayıda devletin Ar-Ge kuruluşu kısmi bir yeterlilik sağlarken tarımsal Ar-Ge döngüsünde genel olarak ilerleme ve sürdürülebilirlik anlamında güçten düşüş yaşanmaktadır.

Bu durum özellikle temel besin maddeleri söz konusu olduğunda daha da belirginleşmektedir. Tarımın diğer alanlarda Ar-Ge de yavaşlama belki ciddi bir sorun getirmeyebilir ama özellikle temel besinlerin ana hammaddesi durumunda olan buğday, pirinç, bazı baklagil türleri, yağ bitkileri, hayvancılık için önemi olan yem bitkileri ve büyük baş hayvancılık gibi temel ihtiyaca hitap eden alanlarda üretim, hastalık, verimlilik ve kalite yönüyle Ar-Ge çalışmalarında ivme düşmemelidir.

Güçlenemeyen ve durağanlaşan tarımsal Ar-Ge'nin nedenleri masaya yatırılıp çözüm aranmazsa tarımda kendine yeterlilik tartışması büyüyerek devam edecektir.

Tarımsal Ar-Ge de durağanlaşmanın ve güç kaybının nedenleri neler olabilir?

Tarımsal Ar-Ge de dünyadaki emsallerine göre yenilik, üretim, hastalık, verimlilik ve kalite yönüyle belirgin bir durağanlık yaşanmasının başlıca nedeni sektörün genel olarak Ar-Ge ye ayırdığı payın yetersizliği gibi görünse de asıl sebeplerin başında organize sorunu, uygulamalı bilgi ve tecrübe erimesi olduğu bilinen bir gerçektir.

Tarımsal araştırma alanında faaliyet gösteren, birçoğu Tarım Bakanlığına bağlı olan, onlarca kuruluş, yüzlerce birim ve binlerce çalışan mevcuttur. Ayrıca özel sektör, TÜBİTAK, üniversiteler tarımsal araştırma geliştirme alanında çalışma yetkisine ve imkanına sahip durumdadır.

Ar-Ge çalışmaları için; bilgi ulaşılabilecek durumdadır, tecrübe, araç, gereç, laboratuvar, arazi vs. gibi imkanlar bir çok ülkeden daha iyi durumdadır. Ancak bunu yerli yerinde kullanacak, nelerin öncelikli olduğunu belirleyecek, doğru yöntem, organize ve işleyişle buluşturacak Ar-Ge beynine ihtiyaç vardır. Görünen o ki, kaynakları doğru kullanacak olan yetkinlikte de sorun vardır ve bu sorun görmezden gelinmemelidir.

- Özellikle son zamanlarda tarımsal Ar-Ge çalışması yapan devlet kuruluşlarında Ar-Ge geçmişi olmayan yetkililerin organizenin başına getirilmesiyle birlikte Ar-Ge konuları doğru anlaşılamamakta, bu alanda çalışanlarla iletişim kopukluğu yaşanmakta, doğru ve yerinde karar verilememekte, kaynaklar gereği gibi kullanılamamakta, çalışanlara beklenen destek sağlanamamakta ve sonuçta tüm tarımsal Ar-Ge çalışmaları bu durumdan olumsuz etkilenmektedir.

- Tarım dışında birçok alanda Ar-Ge personeli alınırken özel kriterler aranmakta, işin erbabı olacak niteliğe göre alımlar yapılmaktadır. Ancak tarımsal Ar-Ge alanında çalışacak elemanlar belirlenirken ve bu alanı organize edecek yöneticiler belirlenirken herhangi bir kriter aranmamaktadır. Bu durumda tarımsal Ar-Ge'nin güçlenmesi ve tarıma katkı sağlaması mümkün görülmemektedir.

- Tarımsal araştırma alanında çalışan uzmanların belli nitelikleri taşımaları, belli bir bilgi ve tecrübe birikimine ihtiyaç duydukları bilinen bir gerçektir. Farklı alanlarda uzun yıllar çalışmış bir çalışanın, hiç bilmediği bir Ar-Ge alanında değerlendirilmesi aynı zamanda israftır ve başarısızlığı berberinde getirmesi de doğaldır.

- Tarımsal Ar-Ge alanında çalışan personelin özlük hakları bakımından tarımın dışındaki diğer alanlarda Ar-Ge çalışması yapanlara göre çok geride kalması tarımın bu alanındaki çalışmalarını olumsuz etkilemektedir.

- Tarım Bakanlığının Ar-Ge kurumunda çalışıyorsanız, yüksek mühendiste olsanız, doktorda olsanız, birden çok yabancı dil biliyor da olsanız, hatta doçent doktor da olsanız, en yenilikçi projelere imza atmışta olsanız, yeni ürünler ortaya çıkarsanız da bunun özlük hakkınıza ve kariyerinize hiçbir katkısı bulunmamaktadır. Yani Lisans mezunu rutin işleri yapan bir mühendisle aynısınız demektir.

- Öyle ki, birkaç aylığına beş altı nüfuslu bir dairede başkanlık yapmış lisans veya açık öğretim mezunu bir çalışan bile uzman olup ömür boyu üst kademeden maaş alabiliyorken, hatta bu durumdakilerin büyük çoğunluğu işe de gitmiyorken! Tüm bu saydığımız akademik kariyere, tecrübeye çok sayıda Ar-Ge çalışmalarına imza atmış olan, tarımsal üretimde çığır açacak katkılar sağlamış olan çalışanın artı bir getirisi bulunmaması bu alandaki çalışmalara olumsuz olarak yansımaktadır.

Bütün bunların yanında, meydanlarda, büyük organizasyonlarda plaket verilerek kahraman ilan edilmeniz, "aslanım" diyerek sırtınızın sıvazlanması içinizdeki o "hakkını alamamış" duygusunu gidermeye yetmiyor. Hele birde en tepe kadronuza konuyu bilmeyen yetkililer vaziyet edince tarımsal Ar-Ge çalışmanız hepten zora giriyor. Bu durum, belli bir aşamadan sonra Ar-Ge çalışmalarınızdaki performansınıza da yansıyor. İşte o zaman ver elini özel sektör veya üniversite, hatta meslek yüksekokulu, hatta en ücra köşedeki öğrencisi ve kaynağı olmayan yüksek okullar! Peki bunun kazananı kim?! Kim bilir, belki bu durum bir politikadır! Ama her şeyiyle pahalıya mal olan ve sonuç getirmeyen bir politika!

Tarımsal Ar-Ge'nin kendi şartlarında, kendine has niteliklerden yoksunlaşmasının önüne geçilmelidir!

Her alanın kendine has işleyişinin ve işletilmesinin, kendi şartlarında, kendine uygun niteliklerle oluşturulması gerektiği gerçeğinden yola çıkarak, tarımsal Ar-Ge ve onun etrafında gerçekleşen gelişmelerin doğru değerlendirilememesi sonucu tarımsal Ar-Ge alanında niteliksel olarak ciddi bir güç kaybı yaşanması doğaldır. Bunun da tedbiri ve çaresi yukarıda saydığımız gibi bellidir!

A.Selim GÜZELYURT

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber