İDDK'dan kurum web adreslerinden personele yapılan duyurulara ilişkin önemli karar
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 31/12/2007 tarihli Başemir yazısı ile davalı idarenin web adresinde duyurularak yürürlüğe giren MSY: 46-1 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personelinin Dernek Üyeliği İşlemleri Yönergesi'ne karşı açılan davada "dava açma süresine" ilişkin önemli bir karar verdi.

Web adresinde yayınlanmasına yönelik bir mevzuat olmadığından dava açma süresinin yayım tarihi olamayacağını belirterek süre aşımından ret kararı veren Danıştay 10. Dairesi kararını bozdu.
Danıştay 10. Daire davayı süre aşımı nedeniyle reddetmişti
Bu durumda, davacı Sendika tarafından bir kısım maddelerinin iptali istenilen
dava konusu Yönerge'nin 31/12/2007 tarihli Başemir yazısı ile yürürlüğe girdiği
ve davalı idare teşkilatında görevli tüm personele ilan edildiği dikkate alındığında
anılan tarihten itibaren 60 gün içerisinde açılması gerekirken, bu süre geçirildikten
çok sonra 27/10/2020 tarihinde kayda giren dilekçe ile açılan davanın esasının,
yukarıda anılan mevzuat uyarınca süre aşımı nedeniyle inceleme olanağı bulunmadığı,
Öte yandan, davalı idarenin personeli olan sendika üyeleri ile davacı Sendika
yetkililerince imzalanan ve dava konusu Yönergeden 18/09/2020 tarihinde haberdar
olunduğu hususunun tutanak altına alındığına ilişkin 18/09/2020 tarihli tutanağın,
dava konusu düzenleyici işlemin uygulanması niteliğinde bir uygulama işlemi
olarak da kabulü mümkün değildir.
İDDK: Web adresi üzerinden tebliğin yasal dayanağı yok
Dosyanın incelenmesinden; dava konusu Yönergenin yürürlüğe konulduğunu bildiren,
davalı idareye ait 28/01/2008 tarih ve "TSK Personelinin Dernek Üyeliği
İşlemleri Yönergesi" konulu yazısının, Gn.Kur.Bşk., İçişleri Bakanlığı,
K.K.K., Dz.K.K., Hv.K.K., J.Gn.K. ve S.G.K.lıklarına dağıtımlı olarak yazıldığının
görüldüğü, bunun dışında Yönergenin, kapsamında yer alan personellere tebliğ
edildiğine ilişkin başkaca bilgi ve/veya belgenin dosyaya sunulmadığı, ayrıca
Yönergenin elektronik ortamda Milli Savunma Bakanlığının web sayfasından ilan
usulünün dayanağına ilişkin olarak hukuki herhangi bir dayanağın da gösterilmediği
anlaşılmaktadır.
Bu durumda, düzenleyici işlemin tebliğine ilişkin somut herhangi bir veriye
dayanılmaksızın, Başemir Yazısı tarihi ve davalı idarenin savunması temel alınmak
suretiyle, davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda verilen temyize konu Daire
kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
T.C.
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2023/239
Karar No: 2023/1096
İSTEMİN KONUSU:
Danıştay Onuncu Dairesinin 16/06/2022 tarih ve E:2022/507, K:2022/3303 sayılı
kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: 31/12/2007 tarihli Başemir yazısı ile yürürlüğe giren MSY:
46-1 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personelinin Dernek Üyeliği İşlemleri Yönergesi'nin
"Kapsam" başlıklı 2. maddesinde yer alan "İstisnai Memur",
"Devlet Memuru", "Sözleşmeli Devlet Memurları" ibareleri
ile "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin (b) bendinde yer alan "İstisnai
Memur", "Devlet Memuru", "Sözleşmeli Devlet Memurları"
ibarelerinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti:
Danıştay Onuncu Dairesinin 16/06/2022 tarih ve E:2022/507, K:2022/3303 sayılı
kararıyla;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7/1, 7/4, 14/3, 14/6 ve 15/1/(b)
maddelerine atıf yapılarak,
Dairelerinin 21/03/2022 tarihli ara kararıyla; davalı idareden, dava konusu
Yönerge'nin ilan edilip edilmediği, edilmiş ise ne surette ve hangi tarihte
ilan edildiği ile Yönergenin davacı Sendika veya sendika mensuplarına tebliğ
edilip edilmediğinin sorulmasına, edilmiş ise buna ilişkin tüm bilgi ve belgelerin
aslı veya onaylı birer suretlerinin gönderilmesinin istenilmesine karar verildiği,
Davalı idare tarafından ara kararına cevaben verilen 16/05/2022 kayıt tarihli
dilekçede, Yönergenin yürürlüğe girdiği tarihte ve kapsamındaki personelin görevli
olduğu tüm kurumlara yazılı olarak ilan edildiği; Yönergenin yürürlüğe girdiği
tarihte davalı idare teşkilatında görevli devlet memurlarının sendika üyeliği
yasal olarak mümkün olmadığından dava konusu Yönergenin sendika tüzel kişiliğine
karşı bir tebliğinin yapılmadığının belirtildiği,
Bu durumda, davacı Sendika tarafından bir kısım maddelerinin iptali istenilen
dava konusu Yönerge'nin 31/12/2007 tarihli Başemir yazısı ile yürürlüğe girdiği
ve davalı idare teşkilatında görevli tüm personele ilan edildiği dikkate alındığında
anılan tarihten itibaren 60 gün içerisinde açılması gerekirken, bu süre geçirildikten
çok sonra 27/10/2020 tarihinde kayda giren dilekçe ile açılan davanın esasının,
yukarıda anılan mevzuat uyarınca süre aşımı nedeniyle inceleme olanağı bulunmadığı,
Öte yandan, davalı idarenin personeli olan sendika üyeleri ile davacı Sendika
yetkililerince imzalanan ve dava konusu Yönergeden 18/09/2020 tarihinde haberdar
olunduğu hususunun tutanak altına alındığına ilişkin 18/09/2020 tarihli tutanağın,
dava konusu düzenleyici işlemin uygulanması niteliğinde bir uygulama işlemi
olarak da kabulünün mümkün görülmediği gerekçesiyle, davanın süre aşımı nedeniyle
reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Davacı tarafından, dava konusu Yönergenin Resmi Gazete'de yayımlanmadığı ve
Sendikalarına da tebliğ edilmediği, Yönerge'den 18/09/2020 tarihinde Bakanlık
yetkilileri ile yapılan şifahi görüşmede haberdar olunduğu ve durumun tutanak
altına alınması ile süresi içinde bakılan davanın açıldığı, dava konusu Yönergenin
halen yürürlükte olduğu, temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Davalı idare tarafından, dava konusu Yönerge'nin 31/12/2007 tarihli Başemir
ile yürürlüğe konulduğu, bu tarihten itibaren 60 günlük dava açma süresi geçirildikten
sonra 27/10/2020 tarihinde açılan davanın süresinde kabul edilmesine hukuken
olanak bulunmadığı, davacı Sendika yetkililerince tutulan 18/09/2020 tarihli
tutanağın uygulama işlemi olarak kabul edilemeyeceği belirtilerek temyiz başvurusunun
reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK H KİMİ . 'NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
MSY: 46-1 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personelinin Dernek Üyeliği İşlemleri
Yönergesi, 31/12/2007 tarihli Başemir yazısı ile yürürlüğe girmiştir.
Davacı Sendika tarafından; dava konusu Yönerge'den, Sendikalarına üye bir kısım
memurların, davalı idare bünyesinde görev yapan yetkililer ile yapıkları şifahi
görüşmeler sonucu haberdar olunduğu, bunun üzerine durumun 18/09/2020 tarihli
tutanak ile tespit edildiği, dolayısıyla Sendikalarının dava konusu Yönerge'yi
öğrenme tarihinin 18/09/2020 tarihi olduğu belirtilerek temyizen incelenen dava
açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Dava açma süresi" başlıklı
7. maddesinde; "1. Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen
hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz
gündür.
2. Bu süreler;
a) İdari uyuşmazlıklarda; yazılı bildirimin yapıldığı, ...
Tarihi izleyen günden başlar.
...
4. İlanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini izleyen günden
itibaren başlar. Ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililer, düzenleyici
işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilirler.
Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline
engel olmaz." hükümlerine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı Kanun'un 7. maddesinde; sürelerin idari uyuşmazlıklarda yazılı bildirimin
yapıldığı tarihi izleyen günden başlayacağı; ilanı gereken düzenleyici işlemlerde
dava açma süresinin ilan tarihini izleyen günden başlayacağı, ancak bu işlemlerin
uygulanması üzerine ilgililerin, uygulama işlemine dayanak teşkil eden düzenleyici
işlem için öngörülen dava açma süresi geçmiş olsa dahi, düzenleyici işlem veya
uygulama işlemi yahut her ikisi aleyhine birden dava açabileceği belirtilmekte
olup; kanun koyucunun, düzenleyici işlemlerin mümkün olduğu kadar dava konusu
edilip, yargı yerlerince hukukilik denetiminin yapılabilmesini sağlama amacını
taşıdığı açıktır.
Dava konusu düzenlemeleri de içeren, MSY:46-1 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri
Personelinin Dernek Üyeliği İşlemleri Yönergesi'nin, 31/12/2007 tarihli Başemir
yazısı ile yürürlüğe girdiğinde ihtilaf bulunmamaktadır.
Bununla birlikte, davalı idare tarafından, anılan Yönerge'nin yürürlüğe girdiği
tarihte kapsamında yer alan personelin görevli olduğu tüm kurumlara yazılı olarak
ilan edildiği ve ayrıca elektronik ortamda Milli Savunma Bakanlığı web sayfasında
yayımlandığı belirtilmiş ise de;
Dosyanın incelenmesinden; dava konusu Yönergenin yürürlüğe konulduğunu bildiren,
davalı idareye ait 28/01/2008 tarih ve "TSK Personelinin Dernek Üyeliği
İşlemleri Yönergesi" konulu yazısının, Gn.Kur.Bşk., İçişleri Bakanlığı,
K.K.K., Dz.K.K., Hv.K.K., J.Gn.K. ve S.G.K.lıklarına dağıtımlı olarak yazıldığının
görüldüğü, bunun dışında Yönergenin, kapsamında yer alan personellere tebliğ
edildiğine ilişkin başkaca bilgi ve/veya belgenin dosyaya sunulmadığı, ayrıca
Yönergenin elektronik ortamda Milli Savunma Bakanlığının web sayfasından ilan
usulünün dayanağına ilişkin olarak hukuki herhangi bir dayanağın da gösterilmediği
anlaşılmaktadır.
Bu durumda, düzenleyici işlemin tebliğine ilişkin somut herhangi bir veriye
dayanılmaksızın, Başemir Yazısı tarihi ve davalı idarenin savunması temel alınmak
suretiyle, davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda verilen temyize konu Daire
kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin
Danıştay Onuncu Dairesinin temyize konu 16/06/2022 tarih ve E:2022/507, K:2022/3303
sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
4. Kesin olarak, 24/05/2023 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
X- Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Danıştay Onuncu Dairesince
verilen kararın usul ve hukuka aykırı bulunmadığı, dilekçelerde ileri sürülen
temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından,
temyiz isteminin reddi ile temyize konu kararın onanması gerektiği oyuyla, karara
katılmıyoruz.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 31/12/2007 tarihli Başemir yazısı ile davalı idarenin web adresinde duyurularak yürürlüğe giren MSY: 46-1 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personelinin Dernek Üyeliği İşlemleri Yönergesi'ne karşı açılan davada "dava açma süresine" ilişkin önemli bir karar verdi.
Web adresinde yayınlanmasına yönelik bir mevzuat olmadığından dava açma süresinin yayım tarihi olamayacağını belirterek süre aşımından ret kararı veren Danıştay 10. Dairesi kararını bozdu.
Danıştay 10. Daire davayı süre aşımı nedeniyle reddetmişti
Bu durumda, davacı Sendika tarafından bir kısım maddelerinin iptali istenilen
dava konusu Yönerge'nin 31/12/2007 tarihli Başemir yazısı ile yürürlüğe girdiği
ve davalı idare teşkilatında görevli tüm personele ilan edildiği dikkate alındığında
anılan tarihten itibaren 60 gün içerisinde açılması gerekirken, bu süre geçirildikten
çok sonra 27/10/2020 tarihinde kayda giren dilekçe ile açılan davanın esasının,
yukarıda anılan mevzuat uyarınca süre aşımı nedeniyle inceleme olanağı bulunmadığı,
Öte yandan, davalı idarenin personeli olan sendika üyeleri ile davacı Sendika
yetkililerince imzalanan ve dava konusu Yönergeden 18/09/2020 tarihinde haberdar
olunduğu hususunun tutanak altına alındığına ilişkin 18/09/2020 tarihli tutanağın,
dava konusu düzenleyici işlemin uygulanması niteliğinde bir uygulama işlemi
olarak da kabulü mümkün değildir.
İDDK: Web adresi üzerinden tebliğin yasal dayanağı yok
Dosyanın incelenmesinden; dava konusu Yönergenin yürürlüğe konulduğunu bildiren,
davalı idareye ait 28/01/2008 tarih ve "TSK Personelinin Dernek Üyeliği
İşlemleri Yönergesi" konulu yazısının, Gn.Kur.Bşk., İçişleri Bakanlığı,
K.K.K., Dz.K.K., Hv.K.K., J.Gn.K. ve S.G.K.lıklarına dağıtımlı olarak yazıldığının
görüldüğü, bunun dışında Yönergenin, kapsamında yer alan personellere tebliğ
edildiğine ilişkin başkaca bilgi ve/veya belgenin dosyaya sunulmadığı, ayrıca
Yönergenin elektronik ortamda Milli Savunma Bakanlığının web sayfasından ilan
usulünün dayanağına ilişkin olarak hukuki herhangi bir dayanağın da gösterilmediği
anlaşılmaktadır.
Bu durumda, düzenleyici işlemin tebliğine ilişkin somut herhangi bir veriye
dayanılmaksızın, Başemir Yazısı tarihi ve davalı idarenin savunması temel alınmak
suretiyle, davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda verilen temyize konu Daire
kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
T.C.
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2023/239
Karar No: 2023/1096
İSTEMİN KONUSU:
Danıştay Onuncu Dairesinin 16/06/2022 tarih ve E:2022/507, K:2022/3303 sayılı
kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: 31/12/2007 tarihli Başemir yazısı ile yürürlüğe giren MSY:
46-1 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personelinin Dernek Üyeliği İşlemleri Yönergesi'nin
"Kapsam" başlıklı 2. maddesinde yer alan "İstisnai Memur",
"Devlet Memuru", "Sözleşmeli Devlet Memurları" ibareleri
ile "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin (b) bendinde yer alan "İstisnai
Memur", "Devlet Memuru", "Sözleşmeli Devlet Memurları"
ibarelerinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti:
Danıştay Onuncu Dairesinin 16/06/2022 tarih ve E:2022/507, K:2022/3303 sayılı
kararıyla;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7/1, 7/4, 14/3, 14/6 ve 15/1/(b)
maddelerine atıf yapılarak,
Dairelerinin 21/03/2022 tarihli ara kararıyla; davalı idareden, dava konusu
Yönerge'nin ilan edilip edilmediği, edilmiş ise ne surette ve hangi tarihte
ilan edildiği ile Yönergenin davacı Sendika veya sendika mensuplarına tebliğ
edilip edilmediğinin sorulmasına, edilmiş ise buna ilişkin tüm bilgi ve belgelerin
aslı veya onaylı birer suretlerinin gönderilmesinin istenilmesine karar verildiği,
Davalı idare tarafından ara kararına cevaben verilen 16/05/2022 kayıt tarihli
dilekçede, Yönergenin yürürlüğe girdiği tarihte ve kapsamındaki personelin görevli
olduğu tüm kurumlara yazılı olarak ilan edildiği; Yönergenin yürürlüğe girdiği
tarihte davalı idare teşkilatında görevli devlet memurlarının sendika üyeliği
yasal olarak mümkün olmadığından dava konusu Yönergenin sendika tüzel kişiliğine
karşı bir tebliğinin yapılmadığının belirtildiği,
Bu durumda, davacı Sendika tarafından bir kısım maddelerinin iptali istenilen
dava konusu Yönerge'nin 31/12/2007 tarihli Başemir yazısı ile yürürlüğe girdiği
ve davalı idare teşkilatında görevli tüm personele ilan edildiği dikkate alındığında
anılan tarihten itibaren 60 gün içerisinde açılması gerekirken, bu süre geçirildikten
çok sonra 27/10/2020 tarihinde kayda giren dilekçe ile açılan davanın esasının,
yukarıda anılan mevzuat uyarınca süre aşımı nedeniyle inceleme olanağı bulunmadığı,
Öte yandan, davalı idarenin personeli olan sendika üyeleri ile davacı Sendika
yetkililerince imzalanan ve dava konusu Yönergeden 18/09/2020 tarihinde haberdar
olunduğu hususunun tutanak altına alındığına ilişkin 18/09/2020 tarihli tutanağın,
dava konusu düzenleyici işlemin uygulanması niteliğinde bir uygulama işlemi
olarak da kabulünün mümkün görülmediği gerekçesiyle, davanın süre aşımı nedeniyle
reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Davacı tarafından, dava konusu Yönergenin Resmi Gazete'de yayımlanmadığı ve
Sendikalarına da tebliğ edilmediği, Yönerge'den 18/09/2020 tarihinde Bakanlık
yetkilileri ile yapılan şifahi görüşmede haberdar olunduğu ve durumun tutanak
altına alınması ile süresi içinde bakılan davanın açıldığı, dava konusu Yönergenin
halen yürürlükte olduğu, temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Davalı idare tarafından, dava konusu Yönerge'nin 31/12/2007 tarihli Başemir
ile yürürlüğe konulduğu, bu tarihten itibaren 60 günlük dava açma süresi geçirildikten
sonra 27/10/2020 tarihinde açılan davanın süresinde kabul edilmesine hukuken
olanak bulunmadığı, davacı Sendika yetkililerince tutulan 18/09/2020 tarihli
tutanağın uygulama işlemi olarak kabul edilemeyeceği belirtilerek temyiz başvurusunun
reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK H KİMİ . 'NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
MSY: 46-1 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personelinin Dernek Üyeliği İşlemleri
Yönergesi, 31/12/2007 tarihli Başemir yazısı ile yürürlüğe girmiştir.
Davacı Sendika tarafından; dava konusu Yönerge'den, Sendikalarına üye bir kısım
memurların, davalı idare bünyesinde görev yapan yetkililer ile yapıkları şifahi
görüşmeler sonucu haberdar olunduğu, bunun üzerine durumun 18/09/2020 tarihli
tutanak ile tespit edildiği, dolayısıyla Sendikalarının dava konusu Yönerge'yi
öğrenme tarihinin 18/09/2020 tarihi olduğu belirtilerek temyizen incelenen dava
açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Dava açma süresi" başlıklı
7. maddesinde; "1. Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen
hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz
gündür.
2. Bu süreler;
a) İdari uyuşmazlıklarda; yazılı bildirimin yapıldığı, ...
Tarihi izleyen günden başlar.
...
4. İlanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini izleyen günden
itibaren başlar. Ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililer, düzenleyici
işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilirler.
Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline
engel olmaz." hükümlerine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı Kanun'un 7. maddesinde; sürelerin idari uyuşmazlıklarda yazılı bildirimin
yapıldığı tarihi izleyen günden başlayacağı; ilanı gereken düzenleyici işlemlerde
dava açma süresinin ilan tarihini izleyen günden başlayacağı, ancak bu işlemlerin
uygulanması üzerine ilgililerin, uygulama işlemine dayanak teşkil eden düzenleyici
işlem için öngörülen dava açma süresi geçmiş olsa dahi, düzenleyici işlem veya
uygulama işlemi yahut her ikisi aleyhine birden dava açabileceği belirtilmekte
olup; kanun koyucunun, düzenleyici işlemlerin mümkün olduğu kadar dava konusu
edilip, yargı yerlerince hukukilik denetiminin yapılabilmesini sağlama amacını
taşıdığı açıktır.
Dava konusu düzenlemeleri de içeren, MSY:46-1 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri
Personelinin Dernek Üyeliği İşlemleri Yönergesi'nin, 31/12/2007 tarihli Başemir
yazısı ile yürürlüğe girdiğinde ihtilaf bulunmamaktadır.
Bununla birlikte, davalı idare tarafından, anılan Yönerge'nin yürürlüğe girdiği
tarihte kapsamında yer alan personelin görevli olduğu tüm kurumlara yazılı olarak
ilan edildiği ve ayrıca elektronik ortamda Milli Savunma Bakanlığı web sayfasında
yayımlandığı belirtilmiş ise de;
Dosyanın incelenmesinden; dava konusu Yönergenin yürürlüğe konulduğunu bildiren,
davalı idareye ait 28/01/2008 tarih ve "TSK Personelinin Dernek Üyeliği
İşlemleri Yönergesi" konulu yazısının, Gn.Kur.Bşk., İçişleri Bakanlığı,
K.K.K., Dz.K.K., Hv.K.K., J.Gn.K. ve S.G.K.lıklarına dağıtımlı olarak yazıldığının
görüldüğü, bunun dışında Yönergenin, kapsamında yer alan personellere tebliğ
edildiğine ilişkin başkaca bilgi ve/veya belgenin dosyaya sunulmadığı, ayrıca
Yönergenin elektronik ortamda Milli Savunma Bakanlığının web sayfasından ilan
usulünün dayanağına ilişkin olarak hukuki herhangi bir dayanağın da gösterilmediği
anlaşılmaktadır.
Bu durumda, düzenleyici işlemin tebliğine ilişkin somut herhangi bir veriye
dayanılmaksızın, Başemir Yazısı tarihi ve davalı idarenin savunması temel alınmak
suretiyle, davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda verilen temyize konu Daire
kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin
Danıştay Onuncu Dairesinin temyize konu 16/06/2022 tarih ve E:2022/507, K:2022/3303
sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
4. Kesin olarak, 24/05/2023 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
X- Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Danıştay Onuncu Dairesince
verilen kararın usul ve hukuka aykırı bulunmadığı, dilekçelerde ileri sürülen
temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından,
temyiz isteminin reddi ile temyize konu kararın onanması gerektiği oyuyla, karara
katılmıyoruz.