657'nin hükmünü kaldıran sosyal güvenlik kanununa dava
Türk Eğitim-Sen, 5754 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un, "657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'ndaki "eş, ana, baba ve çocuk için tedavi yardımı" hükmünü yürürlükten kaldıran maddesinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştayda dava açtı.
Sendika Genel Başkanı İsmail Koncuk, yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:
"Sürekli görevde bulunan memurlarla eşlerinin bakmakla yükümlü oldukları ana, baba ve aile yardımına müstahak çocuklarının, geçici görev, bilgi ve görgülerini artırmak veya staj yapmak üzere yurt dışına gönderilen memurlara verilen tedavi yardımı kurumca karşılanmaktayken bu hususun mevzuattan çıkarılmış olması eğitim çalışanlarını mağdur etmiştir. Türk Eğitim-Sen, bu mağduriyetin giderilmesi için Danıştayda dava açmıştır."
DANIŞTAY BAŞKANLIĞI'NA
Yürütmenin Durdurulması İstemlidir
DAVACI : Türk Eğitim Sen
(Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası)
VEKİLİ : Av.Ömer SARPDAĞ-Av.Hatice AKALAN
Av.Hilal Kezban DÜZGÜN-Av.Emel IRGAT SARPDAĞ
Anafartalar Cad.Yüce İşhanı K:4 No:78/65 Ulus/ANKARA
Tel-Faks : 0312 309 76 45-44
DAVALI : 1) T.C.Başbakanlık / Bakanlıklar / ANKARA
2) T.C.Sosyal Güvenlik Kurumu
Ziyabey Caddesi No : 6 (PK:06520) Balgat / ANKARA
T.KONUSU : 8 Mayıs 2008 Gün ve 26870 Sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan 5754 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN MADDE 64- "Madde 106-7) 4/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun? 209 uncu? maddeleri,?.yürürlükten kaldırılmıştır." ibaresinin Öncelikle Yürütülmesinin Durdurulması ve Devamında İptali Dileklerimizin Sunulmasından İbarettir.
TEBLİĞ TARİHİ : 08.05.2008'dir.
İZAHAT : Davalı idarenin tesis ettiği işlem usul ve yasaya aykırı olup, iptali
hak ve adalet gereğidir.
1) Davalı idare, 08.05.2008 gün ve 26870 Sayılı Resmi Gazetede SOSYAL SİGORTALAR
VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR 5754 SAYILI KANUN'U yayınlamıştır.
2) 5754 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUN
VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN MADDE 64-
"Madde 106-7) 4/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun?
209 uncu? maddeleri,?.yürürlükten kaldırılmıştır." İbaresinin Öncelikle
Yürütülmesinin Durdurulması ve Devamında İptali gereklidir. Şöyle ki;
3) 23.07.1965 gün ve 12056 Sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan 657 Sayılı Devlet
Memurları Kanunu başlık "TEDAVİ YARDIMI" Madde 209 - "(Değişik
madde: 30/05/1973 - KHK 5/8 md.)
(Değişik fıkra: 25.06.2003 - 4905 S.K./1. md.) Devlet memurları ile herhangi
bir şekilde sağlık yardımından yararlanmayan eşlerinin veya bakmakla yükümlü
bulundukları ana baba ve ikiden fazla dahi olsa aile yardımı ödeneğine müstahak
çocuklarının hastalanmaları halinde, evlerinde veya resmi veya özel sağlık kurum
ve kuruluşlarında ayakta veya yatarak tedavileri kurumlarınca sağlanır. Ancak,
tedavi ve yol masraflarının ödenebilmesi için, tedaviye tabip raporu ile lüzum
gösterilmesi şarttır.
(Değişik fıkra: 29.07.1998 - 4375/2 md.) Sağlık Bakanlığı (Milli Savunma Bakanlığında
görevli personel için bu Bakanlık) tarafından yetkili kılınan tam teşekküllü
hastanelerin sağlık kurullarınca düzenlenen ve Sağlık Bakanlığınca onaylanan
raporlara göre yurtiçinde tedavilerinin mümkün olmadığı anlaşılan devlet memurları
ile bunların eşleri, bakmakla yükümlü oldukları ana, baba ve aile yardımına
müstahak çocukları tedavi için yurtdışına gönderilirler. Bunların harcırahları
ve tedavi giderleri kurumlarınca ödenir. Yurtdışında tedavi müddeti iki yılı
geçemez. Bu müddet içinde acil haller hariç olmak üzere raporda gösterilen hastalıktan
başka yapılan tedavi giderleri ödenmez ve bu tedavi için müddet uzatılamaz.
Tedavi süresi altı ayı geçtiği takdirde ilgili yabancı sağlık kurumundan alınan
ve tedavinin devamı zaruretini gösteren rapor, sağlık ataşeliği veya misyon
şefliğince hastanın kurumuna ve Sağlık Bakanlığına gönderilir. Bu işlem, her
altı ayda bir tekrarlanır.
Yurt dışında:
a) Sürekli görevde bulunan memurlarla eşlerinin, bakmakla yükümlü oldukları
ana, baba ve aile yardımına müstahak çocuklarının,
b) Geçici görev, bilgi ve görgülerini artırmak veya staj yapmak üzere, yurt
dışına gönderilen memurların,
Hastalanmaları ve mahalli usule göre tedavilerine lüzum gösterilmeleri halinde
tedavi giderleri kurumlarınca karşılanır. Ancak, (a) ve (b) fıkraları kapsamına
girenlerin (Geçici görevliler hariç), Dışişleri Bakanlığının görüşü alındıktan
sonra Maliye Bakanlığınca tespit olunan esaslar dairesinde bulundukları ülkelerdeki
uygulamalara göre kurumları tarafından mahallinde sigorta ettirilmeleri mümkündür.
Bu takdirde, ilgililerin sigorta primleri kurumlarınca, karşılanır, kendilerine
ayrıca tedavi giderleri ödenmez.
(Değişik fıkra: 25.06.2003 - 4905 S.K./1. md.) Ayakta veya meskende tedavi halinde
kullanılacak ilaç bedellerinin %20'si memur tarafından ödenir. Ancak, sağlık
raporu * ile belirlenen ve tüberküloz, kanser, kronik böbrek, akıl hastalıkları,
organ nakli ve benzeri uzun süreli tedaviye ihtiyaç gösteren hastalıkların ayakta
veya meskende tedavileri sırasında kullanılmasına lüzum gösterilen ilaçlardan,
hayati önemi haiz oldukları Sağlık Bakanlığınca tespit edilecek olanların bedellerinin
tamamı kurumlarınca ödenir.
(Ek fıkra: 30.05.1997 - KHK-572/16 md.) Bu madde gereğince sağlanacak yardımlardan,
topluma uyumu kolaylaştıracak her türlü ortopedik ve diğer yardımcı araç ve
gereçlerin standartlara uygunluğu sağlanır.
(Ek fıkra: 17/09/2004 - 5234 S.K./1.mad) Tedavi kurum ve kuruluşlarında yapılan
tedavilere (diş tedavileri dahil) ilişkin ücretlerle sağlık kurumlarınca verilen
raporlar üzerine kullanılması gerekli görülen ortoz, protez ve diğer iyileştirme
araç bedellerinin kurumlarınca ödenecek kısmı ve buna ilişkin esas ve usuller
Sağlık Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığınca tespit edilir."
Denilmektedir.
4) Bu anlamda, 5754 Sayılı Kanun ile sağlık yardımı hukuka aykırı olarak ellerinden
alınmıştır. Bu husus kazanılmış hak ilkesine aykırıdır. 43 Yıllık bir uygulamanın
varlığı söz konusudur. Anılan yasanın uygulanması ile toplumda iki başlılık
ve hak kayıpları meydana gelecektir. Hukuk normları herkes için aynı uygulanmalıdır
ki bu durum eşitlik ilkesine uygun olsun. Belirli bir gruba verilen hakkı başka
bir gruba verilmemesi içinden çıkılmaz bir hal alacak ve kargaşa tüm ülke genelinde
kendini hissettirecektir.
Zira kazanılmış hak;
* Yargıtay kararlarında kazanılmış hak, "yasalara uygun olarak gerçekleşen
hak" olarak tanımlanmaktadır. (Y.9.D., 26.11.1982, E. 1982 / 8329, K. 1982
/ 9353)
*Anayasa mahkemesi ise bir kararında kazanılmış hak kavramını; "...kişinin
bulunduğu statüden doğan, tahakkuk etmiş ve kendisi yönünden kesinleşmiş ve
kişisel alacak niteliğine dönüşmüş hak" olarak tanımlamıştır. (Anayasa
Mahkemesi, 03.04.2001 gün, E. 1999/50, K.2001/67)
*Danıştay 1. Daire bir kararında; " Kazanılmış haklar eski kanun yürürlükte
iken kesin bir surette kazanılan yani hukukça korunmakta bulunan ve bir iddia
haline gelen haklar" şeklinde tanımlanmış ve böylece zaman bakımından uygulama
ilişkisine vurgu yapılmıştır.
*İçtihatları Birleştirme Kurulu kararında ise "Gerek öğretide, gerekse
uygulamada, kişilerin hukuki statülerini belirlemiş ve buna dayalı olarak da
yeni hukuki durumların ve hakların elde edilmesine neden olmuş, bir başka deyişle
hukuki sonuçlarını yerine getirmiş olan durumların, artık geriye dönülmez, vazgeçilmez
haklar olduğu, yani kazanılmış hak teşkil ettiği" vurgulanmıştır. (DİBKK.,
14.06.1989, E. 1989/1-2, K. 1989/2)
Görüldüğü üzere, çeşitli yüksek yargı organlarımız kazanılmış hakkın korunması
gerektiği hususunda hem fikirdir.
İptale konu düzenleme ile 43 yıldan buyana süre gelen haklar, hukuka aykırı
olarak yürürlükten kaldırılmaktadır. Bu husus anayasa madde 2'de yer alan hukuk
devleti ilkesi gereğince kabul edilemez.
5) Diğer taraftan,2577 Sayılı Yasa başlık " Yürütmenin durdurulması"
Madde 27 - "(Değişik: 10/6/1994 - 4001/12 md.) 1. Danıştay'da veya idari
mahkemelerde dava açılması dava edilen idari işlemin yürütülmesini durdurmaz.2.
Danıştay veya idari mahkemeler, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç
veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması
şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına
karar verebilirler." Denilmektedir. Bu anlamda, yasanın aradığı şartların
gerçekleştiği göz önüne alındığında öncelikle yürütmenin durdurulmasına dair
kararın verilmesi ve devamında dava konusu düzenlemenin hukuka aykırı kısmının
iptali hak ve adalet gereğidir.
6) Takdir Yüce Mahkemenize ait olmak üzere iş bu davanın açılması hâsıl olmuştur.
HUKUKİ SEBEPLER : Mevzuat
HUKUKİ DELİLLER : 5754 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU
İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR
KANUN
NETİCE-İ TALEP : Yukarıda arz ve izah edilen ve re'sen araştırılacak hususlarda
dikkate alınarak;
1) 8 Mayıs 2008 Gün ve 26870 Sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan 5754 SAYILI SOSYAL
SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE
KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN MADDE 64- "Madde 106-7)
4/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun?209 uncu?maddeleri,?.yürürlükten
kaldırılmıştır." İbaresinin Öncelikle Yürütülmesinin Durdurulması ve Devamında
İptali Dileklerimizin Sunulmasından İbarettir.
2) Yargılama giderinin davalıya yükletilmesine, 1136 Sayılı Avukatlık Kanununun
4667 Sayılı Kanunla değişik 164/son fıkrası uyarınca karşı taraf vekalet ücretinin
avukat olarak adımıza hükmedilmesine karar verilmesini talep ederim.
09 / 11 / 2008
Davacı (Türk Eğitim Sen) Vekili
Av.Ömer SARPDAĞ-Av.Hatice AKALAN
Av.Hilal Kezban DÜZGÜN-Av.Emel IRGAT SARPDAĞ
EK :
*Onanmış Vekaletname Örneği (Baro Pullu-Harçlı)
*SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN
HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR 5754 SAYILI KANUN