İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

4+4+4'le gelen sorunlar

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 13 Ağustos 2012 10:57, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Konu ne zaman ki gündeme geldi, olabilecek sorunları bir bir ele almıştık. Eğitimde bir şeylerin yapılması gerektiği doğru. Sistemin doğru işlemediği, bu sistemle geleceği yakalayabilmemizin mümkün olmadığı da doğru. Bizim sistem değişikliğine karşı bir direnişimiz yok. Bizim sorunlu olarak gördüğümüz, devletin ve milletin gerçek ihtiyacına bilimsel çözümler yerine siyasilerin özel gündemleriyle konunun ele alınmasıdır.

Yapılacak değişiklikler ülkenin akademisyenleri, sivil toplum örgütleri, eğitimcileri, velileri, öğrencileri ve siyasilerinin ortak paydada (en azından çoğunluk paydasında) oluşturabilecekleri bir sistem olmalı ki sağlıklı bir yapı oluşturulabilsin.

Bu kanun hazırlanırken sayın bakan tabii ki haberdardır fakat sayın bakanın sözleri dikkate alınmamıştır. Eğer bu sözler dikkate alınarak bir sistem oturtulmuş olsa idi bugünkü sorunların büyük bir kısmı yaşanmayacaktı.

Daha kanun meclise gelmeden önce sayın bakanın gazetecilere söylediklerine bakalım;

?Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Türkiye´de eğitim seviyesinin yükseltilmesi için zorunlu eğitim süresinin arttırılmasına ihtiyaç olduğunu belirterek, ´´Meclis´te AK Parti grubunda bu konuyla ilgili bir çalışma var. Biz de onlara destek veriyoruz, yapılan çalışmadan bizim de haberimiz var. Bir yıl okul öncesi, diğer 4 yıllarla birlikte toplam 13 yıl´´ dedi.

?

Yine başka bir perspektiften bakacak olursak dünyanın özellikle gelişmiş ülkelerinde eğitim ortalama süreleri 10-12 yıllık bir zaman dilimini kapsıyor. Bizim ülkemizde ise toplam nüfusun ortalama eğitim süresi 6-6.5 yıl. Bu açıdan bakıldığında Türkiye´de eğitim seviyesinin yükseltilmesi için zorunlu eğitim süresinin artırılmasına ihtiyaç var. Tereddütsüz ihtiyaç var. Ancak pratik açısından bakıldığında şu anda ortaöğretimde daha doğrusu üçüncü, dördüncü 4 yılda bizim okullaşma oranımız yüzde 69. Stratejik hedefimiz ise önümüzdeki dört yıllık süre içerisinde yüzde 90´nın üzerine çıkmak. Tabii zorunlu yaptığımız zaman bu hedef yüzde 100 olacak. Öyleyse bizim orta öğretimde de yüzde 100 okullaşma oranına ulaşmak durumunda kalmamız halinde çok yoğun bir şekilde fiziki altyapıya ihtiyacımız var.´´

Bakan Dinçer, ´´Zorunlu eğitim planlaması yapılırken şayet fiziki altyapınızın tamamlanabileceği bir süre bize tanınırsa o zaman zorunlu eğitimin olması gerektiği kanaatindeyim´´ dedi. ´´Bu konuyla ilgili bakanlıkta bir çalışma var mı´´ sorusunu da yanıtlayan Bakan Dinçer, ´´Hayır, Bakanlıkta değil mecliste AK parti gurubunda bir çalışma var. Biz de onlara destek veriyoruz, yapılan çalışmadan bizim de haberimiz var. Bir yıl okul öncesi, diğer 4 yıllarla birlikte toplam 13 yıl.´´?

( Kaynak: http://bigb.meb.gov.tr/www/bakan-dincer-zorunlu-egitim-ile-ilgili-gazetecilerin-sorularini-yanitladi/icerik/2 )

Ne diyor sayın bakan;

1- Okul öncesini de içine alacak şekilde 13 yıl yapalım diyor sistemi. Her akademisyenin de savunduğu bu konuda bakanın isteği yerine gelmemiş okul öncesine gidecek öğrenci ilkokul 1.sınıfa alınarak sorun daha da büyütülmüştür. Çünkü derslik ihtiyacı arttı.

2- Bunun yanında Lisenin zorunlu olması gerekiyor diyor sayın bakan. Fakat bunun için bana zaman verilmesi lazım. Fiziki yapıyı güçlendirmek yeni binalar yapmak lazım diyor. Siyasi irade ne yaptı. Bakanın sözlerini dahi dinlemeden kanunu çıkardı ve uygulamaya koydu. MEB ise bırakın yeni binalar yapmayı var olan binaların kapasitelerini dahi küçülttü.

Alt yapı hazırlanıp uygulamaya geçilmiş olsa idi;

1- Bugün konuşulan; norm fazlası öğretmen sorunları ile ilkokul'da yaşanacak derslik sıkıntısı konuşulur olmayacaktı. Derslik sayısı arttırılacak, şube mevcutları düşürülecek öğretmen açığı dahi ortaya çıkacaktı.

2- Bugün henüz konuşmaya başlamadığımız fakat çokça konuşacağımız liselerdeki derslik ihtiyacının konuşulmasına gerek kalmayacaktı.

Bugünlerde ilkokul ortaokul ayrımına kilitlendiğimizden liselerden hiç bahsetmiyoruz. Sayın bakan diyor ki, bizim lisede okullaşma oranımız %69. Zorunlu eğitimle beraber bunu %100 yapmak zorundasınız. İlköğretimde yaşın küçülmesi ile öğrenci artışı %25 civarında beklenirken liselerde bu oran %30 civarında.

Derslik ihtiyacı artarken yanlış stratejilerle liselerde de işi içinden çıkılmaz hale soktuğumuz gerçeğini de unutmayalım.

Bakanlığın tüm liseleri Anadolu yada Meslek Lisesine dönüştürme sevdası devam ediyor. Bu sevda 2010/30 nolu genelge ile başladı ve 2013'te son bulacak. Yani tüm Genel Liseler (halk tabiriyle düz lise) tarihe gömülecek. Tamam dönüştürelim kabul ama özellikle İstanbul gibi kentlerde yeni binalar yapmadan olmaz. Dönüştürme demek gerçek anlamda Anadolu Lisesi yaratmak demek olmayacak belki ama sınıf mevcutları 30 olan, normal eğitim yapan okullara kavuşacağız. Burası güzel fakat kapatırken Genel Liselerini, bina yapmadan meslek liselerine yüklenmek ne kadar doğru olacak?

Bu sevda nedeniyle bu yıl daha da büyük sorunlarla karşılaşacağız. Neden mi? Hemen söyleyelim.

Örneklerle yazalım: İstanbul Örneğinden hareketle;

1- A ilçesinde 4 Genel Lise varken bunlardan 3 tanesi dönüştürüldü. Bu okullar daha önce ikili eğitim nedeniyle bu yıl alacakları öğrencinin yarısı kadar dahi öğrenci almayacaklar. Üstelik alacakları öğrenci sınavla geleceğinden çoğunluğu başka ilçelerden gelecek.

2- İstanbul'un B ilçesindeki Genel Lise ikili eğitim yaparken Anadolu türü meslek lisesine dönüştü. Bu okul da geçmişte her yıl mahallesinden 300 öğrenci alırken bu yıl sadece başak ilçeler dahil 150 öğrenci alacak.

3- İstanbul'un S ilçesinde 4 genel lise vardı. Bu liseler bu yıl sınavla alan meslek lisesi oldular ve bu yıl mahalleleri dışından öğrenci alabilecekler. Kontenjanları da yarı yarıya düştü.

? bu örnekleri arttırmak mümkün.

İşte, son günlerde ilkokul ortaokula kilitlendiğimiz için liselerdeki sorunu görmüyoruz. Bu sorunu da yaşayacağız çok değil bir aya kadar.

Bu dönüştürmelere bir de zorunlu eğitimden gelecek %30 öğrenciyi katacak olursak gerisini siz düşünün.

Gerçi çözüm bulunmuş. Bakanlık yayımladığı http://www.memurlar.net/haber/265837 genelgede sınavsız alan okullar için geçmiş yıllarda öğrenci açıkta kalırsa Meslek Liselerini ikili eğitime çevirin derken bu yıl Genel Liseleri de ikili eğitime çevirin diyor. Ama bu bile yeterli değil çözüm için.

Bu nedenle sayın bakanın kanun çıkmadan önce söylediği fiziki yapıyı tamamlayacak kadar zaman verilsin ifadesi çok önemliydi. Bu ifade önemsenmedi ve yangından mal kaçırırcasına uygulamaya konuldu her şey.

MEB yaşanacak sorunlarla ilgili tedbirleri almazsa şişen sınıf mevcutlarında eğitime devam edeceğiz adı eğitim olursa eğer.

Saygılarımla?

Maksut BALMUK

Eğitim Yöneticisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber