Eski İlbank personeline icra şoku

Aşağıdaki gönderilen içerik, bir üyemizin yorumlarıdır. İçerik memurlar.net tarafından uygun bulunarak yayıma alınmıştır.

İLBANK YÖNETİCİLERİN BANKA YÖNETMEKTEN BAŞKA İŞLERİ DE Mİ VAR ?

Kamu İhale Kurumundaki yolsuzluk soruşturmasında eski İlbanklı Yöneticilerin gözaltına alınmasından sonra dün de Başbakanlık Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığındaki böcek soruşturmasından İlbanklı Yöneticiler çıktı…

İlbank'ta işler mi yolunda değil yoksa bu yöneticilerin işi mi yok….

İşte size yeni bir İlbank fiyaskosu daha…

İLBANK'tan 5 bin Liralık Kazık…

İller Bankası yeni adıyla İLBANK'tan şok Yönetim Kurulu Kararı…

2011 yılında çıkarılan 6107 sayılı Yasa ile yapısı değiştirilen ve Anonim Şirket olan İller Bankası (İLBANK) henüz yeni statüsünü belirleyen Yasa yürürlüğe girme aşamasında iken aldığı bir Yönetim Kurulu Kararı ile (24.03.2011-12/141 sayılı karar) Bankanın 2010 yılı karının %5'ini 657 Sayılı Devlet Memurları Kanuna tabi çalışan personeline 31.03.2011 tarihinde temettü olarak dağıtmıştı.

6107 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesi ile hukuki statüsü değişen bankanın personelinden sözleşmeli statüde çalışmayı kabul etmeyen yaklaşık 400 kişi diğer kamu kurum ve kuruluşlarına naklolmuş, yaklaşık 350 kişi emekliye ayrılmıştı.

2011 yılının en az 6 ayı bankada görevi başında bulunan bu personellere 2012 yılında bu kez %9'u dağıtılan karın temettüsü verilmemişti. Bu temettü sadece bankada sözleşme imzalayan personele dağıtılmıştı.

Bizlere de çalıştığımız süre kadar temettü verilmesi gerekli, biz de fiilen bankanın karlılığı için emek sarf ettik, en azından çalıştığımız günler kadar verilmeliydi, mağduruz diye mahkemeye gitmeye hazırlanan personele 13 Eylül tarihli yazı ile başka bir ŞOK daha yaşatıldı.

Banka Maliye Bakanlığı ile yaptığı yazışmayı ve bu yazışma sonrası açtığı iptal davasını gerekçe göstererek aldığı Yönetim Kurulu kararı ile 2010 temettüsünü alan ve bankadan diğer kurumlara atanan veya emekli olan yaklaşık 750 personele ödemesini faizi ile geri almak için resmi yazı gönderdi. Konunun esasını oluşturan 657 SK'na tabi olanlara böyle bir ödeme yapılıp yapılamayacağı idi, ancak banka ana sözleşmesinde bu ödemenin yapılabileceği resmi olarak serbest kılınmıştı, hatta bu ödemenin geri alınamayacağı ile ilgili mevzuatta mevcut idi…

İlbank memurluğu seçmiş veya emekli olmuş 100-1500 TL gibi bir maaşı tercih etmiş personelden tek seferde faizi ile birlikte 4500 TL civarında geri ödeme istiyordu. Geri ödemeyi yapmayan kişilere ise icra takibi başlatacağını da resmi yazısında belirtmeyi ihmal etmemişti… Bugünlerde adreslerine tebligat ulaşan aileler şokta, hatta bazıları hayatta bile değil artık, varislerine rücu edilecek….

Şimdi şu sorular yanıt bekliyor…

Bu insanlara yapılan ödeme hatalı ise bu ödeme kararını alan YÖNETCİLER nerede?

2010 temettüsünü aldığında 657 sayılı yasaya tabi olarak çalışan şuanki banka personeli bu ödeme yapıldığı tarihte memur idi, eğer bu ödeme hatalı ise neden bu personelden de geri istenmemişti?

Tek seferde bu ödemeyi yapabilecek gücü olmayan bu insanlara en azından bu yöneticiler neden bir geri ödeme planı sunmamışlardı?

Yöneticilerin böyle hayati bir meselede karar almaları bu kadar basit miydi?

Banka ana sözleşmesinde resmi olarak bu husus serbest bırakılmışken ve hatta meri mevzuatta bu ödeme geri alınamaz hükümleri mevcutken neden bu ödeme yapılmış, neden geri istenmişti? Resmi mevzuatı düzenleyen ve böyle garabet bir uygulamaya imza atanlar neden bu ödemeyi yapmadan önce maliye ile koordine etmemişlerdi?

Kamu zararına sebep olduğu ileri sürülen bu yöneticilere ne gibi bir ceza uygulanmıştı?

Personelin bu konudaki suçu neydi, alın geri deyince her şey bu kadar kolay mı düzeliyordu?

Bakanlık bu konudan haberdar mıydı?

Acaba İLBANK yöneticilerinin bu kararı almalarına sebep son iki ayda bankaya 300'e yakın temettü ödemesi talepli dilekçeli resmi müracaat mıydı? Talep sahiplerine mesaj mı verilmek isteniyordu?

Ya da İdare Mahkemelerinin 2011 yılı temettüsü için giden personele de kıst olarak bu temettü ödemesini yapmalısınız yönündeki kararları mıydı?

Söz konusu geri iade talebi ile ilgili yazıyı göndermelerine sebep mahkeme kararı ise bu karar 23.05.2012 tarihinde verilmesine rağmen neden 1,5 yıl beklenmişti? Yada mahkeme kararının uygulanmasında inisiyatif alınabiliyor muydu? Eğer bu kadar beklenebiliyor ise okulların açıldığı ilk günlerde ve Kurban Bayramı arifesinde yapılması zorunlu muydu, bayram sonrası beklenemiyor muydu?

Gecikmeden dolayı oluşan faiz yükü neden personele ödetiliyor?

İşte bu sorulara cevap verebilecek yetkililer aranmaktadır….