Emekli maaş ve ikramiyesinde nasıl bir düzenleme olmalıdır?

Devlet Memuru olarak görev yapanların ek gösterge rakamlarında yapılacak artışlar, bugünlerde gündemde bulunmaktadır.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 10 Nisan 2014 12:41, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Emekli maaş ve ikramiyesinde nasıl bir düzenleme olmalıdır?

Emekli Aylığı ve Emekli İkramiyesi nasıl hesaplanır? Ek Göstergenin emekli aylık ve emekli ikramiye tutarında nasıl bir etkisi vardır? Emekli İkramiyesi üst sınırının uzatılması ve ödeme tutarının hesap sisteminin değiştirilmesi nasıl olumlu etki yapar?

Bu konulara ilişkin değerlendirmelerimizi, her zaman için Sitemizde değerlendirmiş ve bu konulara ilişkin düzenlemelerin aciliyetine dikkat çekmiş bulunmaktayız.

EK GÖSTERGE RAKAMININ EMEKLİ AYLIK VE EMEKLİ İKRAMİYE TUTARINI MAKUL ÖLÇÜDE ETKİLEMESİ İÇİN NASIL BİR ORANDA ARTIŞ YAPILMALIDIR? BU KONUYU BELİRTMEDEN ÖNCE;

http://www.memurlar.net/haber/147064/ adresimizde, "emekli aylık ve emekli ikramiyesi nasıl hesaplanır?" konusunu açıklamıştık. Bu açıklamalarda ek gösterge rakamının ve 5434 sayılı Kanun Ek 70 inci maddedeki yüzde oranlarının aylık ve ikramiye tutarındaki olumlu etkisini belirtmiştik.

Emekli aylıklarında ve emeklilik ikramiyesi tutarında büyük bir faydası olan ek gösterge rakamlarının da artırılması yönünde değerlendirmelerimize sitemizde sıklıkla yer vermekteyiz. Bu değerlendirmemizi tekrarlamaktayız. Bu değerlendirmemiz Devlet memurlarının büyük bir beklentisinin gündemde tutulması anlamındadır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununda en son 1995 yılı Ocak ayından itibaren ek gösterge rakamlarında artış yapılmıştır. Hizmet Sınıfları itibariyle ve de unvan itibariyle belirlenmiş olan ek gösterge rakamları o günün şartlarında bir iyileştirme niteliğinde olmuştur.

Ancak, zaman içerisinde 5434 sayılı Kanunun Ek 70 nci maddesinde aylık ve ikramiye hesaplanmasında esas alınan oranların ek gösterge rakamlarına göre ayrıştırılması, aylık ve ikramiye tutarlarının az veya yüksek olmasını gerektirmiş ve ek göstergesi az olanlar aleyhine bir sistemi ortaya çıkarmıştır.

Aleyhte olan bu sistem içerisinde, yine zaman içerisinde bazı kadro görev ünvanları için makam tazminatı, temsil ve görev tazminatı uygulamasının getirilmesiyle beraber aradaki uçurum gittikçe açılmıştır.

Bu nedenle, Doktor, Mühendis, Mimar, Müfettiş, Öğretim üyeleri, öğretim görevlileri, avukat, öğretmen, Şube Müdürü, Binbaşı, Yüzbaşı, Astsubay, Uzman Jandarma, Uzman Çavuş, Uzman Onbaşı, Şef, Memur gibi kadro görev ünvanlarında görevlerini yapmakta olanların ve de emeklilerinin de yararlanabilecekleri köklü bir değişikliğin yapılması faydalı olacaktır. Bu şekilde yapılan değişikliğin en önemli kalemi de Hizmet Sınıfları itibariyle belirlenen EK GÖSTERGE rakamlarında bir artış ile 5434 sayılı Kanunun Ek Madde 70 de belirlenen oranlarda da bir artış yapılması, Kıdem Aylık Tutarlarının yıllarca 20 gösterge rakamı üzerinde kalması nedeniyle bu gösterge rakamının da artırılması, ayrıca makam tazminatı almayanlar için de makam tazminatı tespitinin yapılması gerektiğini değerlendirmekteyiz.

Kariyer olarak nitelendirilen uzmanlıklarda yapılan ilk adım (ki bu adımda tüm uzmanlar kariyer uzmanlığa geçirilmişlerdir), sonrasında Daire Başkanları nezdinde yapılan ikinci adım, diğer ünvanlarda bulunanlara da artışların yapılması konusundaki beklentiyi hızlandırmıştır.

Bakanlar Kurulunun yetkisini kullanarak makul ölçülerde ek göstergelerin artırılması yoluna gitmesinde fayda olacaktır.

Ayrıca, memur olarak çalışanlarda ise emekli keseneklerine esas aylıklar üzerinden kesilen kesenek ve karşılık tutarları esas alınmaktadır.

Devlet memurları için yapılan bu hesaplamada yalnızca intibakları, taban aylığı, kıdem aylığı, en yüksek devlet memuru aylığına karşılık gelen ek göstergeler itibariyle belirli oranları dikkate alınmakta, ancak görevde iken alınan diğer ödeme ve yardımlar -görev ücretleri- esas alınmamaktadır.

Bu durum ise devlet memurları aleyhine olan bir resmi ortaya çıkarmakta, devlet memurunun 30 yıl üzerinden alacağı emeklilik ikramiyesi parası ile işçinin 30 yıla karşılık alacağı kıdem tazminatı parası arasında azımsanmayacak derecede farklı bir meblağ oluşmaktadır.

Ayrıca, 5434 sayılı Kanunun 89 ve ek 82 nci maddelerinde yer alan hükümlerle, devlet memurlarında emeklilik ikramiyesinin üst sınırı 30 yılla sabitlenmiştir. Yine görev yapılan ay küsuratlarına da emeklilik ikramiyesi tutarı ödenmemektedir.

Bu nedenle; günümüz şartlarına göre, kamu görevini yürütmekte olan bir devlet memuruna ödenecek olan emeklilik ikramiyesi tutarında esas alınacak hesaplama sisteminin değiştirilmesi ve görevde alınan ücretin karşılığı bir ödeme yapılmasının, Emeklilik ikramiyesi hesaplamasında ay küsuratlarının da dahil edilerek üst sınır olan 30 yıllık sınırın da kaldırılmasının, bir üst sınır belirlenmemesinin ve de üst sınır kaldırıldığında şartsız olarak yürürlüğe girmesinin,

Doğru ve haklı bir değerlendirme olacağını düşünmekteyiz.

Temennimiz, bu konularda da Hükümetin hakkaniyetli olarak bir artış yapılması yönünde ivedilikle bir çalışma talimatını vermesi, uzunca bir süredir kamu hizmetini yürütmekte olan Devlet memurlarının beklentisini, ömrünü bu işlere vermiş olanların emekliliklerinde de insan onuruna yaraşır bir şekilde hayat sürdürmenin beklentisi olarak görmek gerektiğini düşünmekteyiz.

EK GÖSTERGE RAKAMLARININ HANGİ ORANDA ARTIRILMASI GEREKİR?
SADECE EK GÖSTERGE RAKAMLARINI ARTIRMIŞ OLALIM DİYE ARTIŞ YAPILDIĞI TAKDİRDE EK GÖSTERGE ARTIŞI BEKLEYENLERİN DÜŞ KIRIKLIĞINA UĞRAYACAĞI DURUMLARI BELİRTMEKTEYİZ.

1- Emekli aylığı hesaplanmasında, aylık ve ikramiye tutarının artmasında önemli faktörler arasında 5434 sayılı Kanunun ek 70 inci maddenin yer almakta olduğunu görmekteyiz. Bu madde, emekli aylığını artırdığı gibi emekli ikramiyesinin artmasına katkısı büyüktür.

"Ek Madde 70 - Sandık iştirakçilerine ödenmekte olan ;
a) Memuriyet taban aylığı ve kıdem aylığı tutarları ile,
b)Zam, tazminat ve ödenekler ile benzeri ödemeler toplamına karşılık gelmek üzere, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi en Yüksek Devlet memuru aylığı (ek gösterge dahil) brüt tutarının;
Ek göstergesi 8400 ve daha yüksek olanlarda % 240 ına,
Ek göstergesi 7600 (dahil) -8400 (hariç) arasında olanlarda % 200 üne,
Ek göstergesi 6400 (dahil) - 7600 (hariç) arasında olanlarda % 180 ine,
Ek göstergesi 4800 (dahil) - 6400 (hariç) arasında olanlarda % 150 sine,
Ek göstergesi 3600 (dahil) - 4800 (hariç) arasında olanlarda % 130 una,
Ek göstergesi 2200 (dahil) - 3600 (hariç) arasında olanlarda % 70 ine,
Diğerlerinde % 40 ına,
tekabül eden miktarı,
emeklilik keseneğine ve kurum karşılığına tabi tutulur.
Aylıklarını personel kanunlarına göre almayan Sandık iştirakçileri hakkında da, sınıfı, görev ve kadro unvanı, derecesi ve hizmet süresi esas alınarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi emsali gibi işlem yapılır.
Bu tutarlar, bu Kanunun 41 inci maddesinin (a) fıkrasına göre emekli,adi malullük, vazife malullüğü,dul ve yetim aylıklarının; ek 20 inci maddesine göre de emeklilik ikramiyelerinin hesaplanmasına dahil edilir."

DEĞERLENDİRME; Yapılacak Olan Ek Gösterge Artışı sırasında, bu maddedeki ek gösterge rakamının yüksek olmasına göre yapılmış olan gruplandırmanın yeniden düzenlenmesi gerekir.

2- KIDEM AYLIĞI GÖSTERGE RAKAMININ ARTIRILMASI;

Emekli aylığı ve emeklilik ikramiyesinin hesaplanmasında esas alınan kıdem aylığı ve taban aylığı esası 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 1 inci maddesi ile getirilmiştir. Bu maddede yer alan taban aylığı emekli aylık ve ikramiyesinde faydası olmakla birlikte, kıdem aylığının faydası yok denecek kadar azdır.

"Madde 1 - A) Aylıklarını 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanunu, 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu ve 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununa göre almakta olan personele 1000 gösterge rakamı üzerinden memuriyet taban aylığı ödenir.

Birinci fıkra kapsamına girenlere her bir hizmet yılı için 20 gösterge rakamı karşılığı kıdem aylığı ödenir. Ancak 25 ve daha fazla hizmet yılını dolduranlar için gösterge rakamı 500 olarak uygulanır.

Hizmet yılları itibariyle ödenecek kıdem aylığının tesbitinde kazanılmış hak aylığının hesabında değerlendirilen süreler esas alınır. Memuriyet taban ve kıdem aylığı miktarları, bunların göstergelerine 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 154 üncü maddesine göre tesbit olunan katsayılar uygulanmak suretiyle belirlenir. Memuriyet taban aylığı göstergesi için farklı katsayı tespit edilebilir. Kıdem ve memuriyet taban aylığı göstergelerini üç katına kadar artırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.

Bu aylıklara hak kazanılmasında ve ödenmesinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve diğer personel kanunlarının aylıklarla ilgili hükümleri uygulanır.

Bu göstergeler 657 sayılı Kanun ve diğer personel kanunlarına ve kanun hükmünde kararnamelere göre her ne ad altında olursa olsun ödenmekte olan zam, tazminat,ödenek,ücret ve benzeri ödemelerin hesabında dikkate alınmaz."

DEĞERLENDİRME; Bakanlar Kurulu Maddenin verdiği yetkiyi yıllarca kullanmamıştır. 2014 yılından geçerli taban aylık tutarında artış yapılmıştır. Ancak bu yeterli olmamıştır. Bakanlar Kurulu bu yetkisini kullanarak kıdem aylığı gösterge rakamlarını da artırmasının uygun olacağını değerlendirmekteyiz.

PEKİ, EK GÖSTERGELER HANGİ ÖLÇÜDE ARTARSA, MEMUR EMEKLİSİ BUNDAN FAYDALANIR, HANGİ ÖLÇÜDE ARTARSA MEMUR EMEKLİSİNE HERHANGİ BİR FAYDA SAĞLAMAZ?

Bu durumu örneklerle belirtmek suretiyle net bir biçimde anlaşılmasını istiyoruz.

2200 ek göstergenin 3000 ek göstergeye ve 3600 ek göstergeye yükseltilmesi durumunda ne kadar bir artış gelir?

EK GÖSTERGESİ 2200 OLANLAR BUGÜN İÇİN ALACAKLARI TUTAR;

HiZMET YILI AYLIK İKRAMiYE

25 1591 51017

27 1633 55098

30 1698 61222

EK GÖSTERGE 3000 OLDUĞUNDA ALACAKLARI TUTAR

HİZMET YILI AYLIK İKRAMİYE

25 1640 52557

27 1682 56762

30 1748 63069

EK GÖSTERGENİN 3600 OLMASI HALİNDE ALACAKLARI TUTAR

HiZMET YILI--- AYLIK ---İKRAMiYE

25 2018 64685

27 2071 69860

30 2151 77622

AYRICA ŞUBE MÜDÜRÜ, AVUKAT, DOKTOR, MÜHENDİS GİBİ UNVANLARA HAKLARI OLAN 2000 GÖSTERGE ÜZERİNDEN MAKAM TAZMİNATI VERİLMESİ HALİNDE GÖREV TAZMİNATI TUTARI İLE BİRLİKTE 10000 OLACAK, BUNUN DA GETİRİSİ, AYLIK TUTARLARINA 750-800 TL. NİN YANSIMASI OLACAKTIR.

EK GÖSTERGESİ 3600 OLAN, MAKAM VE GÖREV TAZMİNATLARI DA 12000 OLANLARIN EK GÖSTERGE RAKAMLARININ 4800 EK GÖSTERGEYE YÜKSELTİLMESİ DURUMUNDA FARK

3600 EK GÖSTERGEDEN;

HİZMET YILI AYLIK İKRAMİYE

30 3122 77621

4800 EK GÖSTERGEDEN

30 3312 84782

SONUÇ DEĞERLENDİRMEMİZ;

Yapılacak olan ek gösterge artışının ek göstergesi 2200 ve 3000 olanlar için mutlak surette 3600 e yükseltilmesi, belirli unvanlar için makam tazminatı verilmesi, 5434 sayılı Kanun ek madde 70 de bulunan yüzde oranlarının artırılması, kıdem aylık gösterge rakamlarının artırılması gerekir.

Ek gösterge artışı yapılmıştır diyerek 2200 ek göstergenin 3000 ek göstergeye yükseltilmesi, beklenti içinde bulunanlar için büyük bir hayal kırıklığı olacak, hiç yapılmasaydı daha iyi denecek bir düzenleme olacağını belirtebiliriz. Bu değerlendirmemiz, vermiş olduğumuz artışlar arasındaki farktan açıkça anlaşılmaktadır. Bu nedenle 2200 ek göstergenin en düşük 3600 ek göstergeye yükseltilmesi gerekir ve yapılacak bu artışların, Memurların kadro görev unvanları, sorumlulukları, hiyerarşik durumları da dikkate alınarak yapılması memnuniyeti ortaya çıkaracaktır.

Zaman içerisinde yapılan ve günümüzde uygulanan yasal düzenlemeler, hep genç yaşta emekliliği engellemeye yönelik olmasına rağmen, uzunca bir süre sistem içerisinde görev yapan memurların emekliliklerinde işleme alınan kıdem aylık tutarlarında bir artış yapılmaması, ayrıca dikkate değer bir durumdur. 1 yıl için kıdem aylığı göstergesi 20, 25 yıl ve üzeri ise 500 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunan tutar bir memurun emekliliğinde alacağı tutar olmaktadır. Bu erken emekliliği önleyen yasal düzenlemelerle çelişki yaratmaktadır. Bu durumunda ek gösterge artışında dikkate alınmasının bir anlamda gereklilik olduğunu değerlendirmemiz doğru bir yaklaşım olmaktadır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber