Malatya'daki darbe girişimi davasının 8. duruşması başladı

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Huduti'nin de bulunduğu 28'i tutuklu 76 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşmasında sekizinci oturum başladı

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 16 Mart 2017 10:14, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
Malatya'daki darbe girişimi davasının 8. duruşması başladı
Malatya'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti'nin de bulunduğu 28'i tutuklu 76 kişinin yargılandığı davanın duruşmasında tutuklu sanıklardan, dönemin 2. Ordu Harekat Başkanı Albay Erkan Varol savunma yaptı.

Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince, Yakınca Spor Salonu'nda görülen duruşmanın sekizinci oturumunda dinlenen sanık Varol, hakkındaki iddiaları kabul etmedi.

Harekat merkezindeyken tüm uçuşların yasaklandığını ve İstanbul'da askerlerin köprüyü kapattığını duyduğunu ileri süren Varol, bunun terör saldırısı nedeniyle olduğunu düşündüğünü iddia etti.

Varol, savunmasını şöyle sürdürdü:

"Kara Kuvvetleri Harekat (Başkanlığı) Merkezinden ismini hatırlayamıyorum, birisi aradı ve 'Acil mesaj gelecek' dedi. Kara Kuvvetleri Harekat Merkezinden arayan kişiye mesajın gelip gelmediğini sordum. Telefonla konuştuğum kişinin aramasının terörle ilgili olabileceğini söyledim. Sıkıyönetim emrinin önceden geleceğini bildiğim asılsızdır. Mesajlara kabaca baktım, çok şaşırdım, şok oldum. Evrakları ordu kurmay başkanı vekiline ilettim. Mesaj içeriğiyle ilgili sorumluluğumuz yoktur. Kurmay Başkan Vekili Mustafa Serdar Sevgili'yi emir subayı aracılığıyla arayıp 'Mesaj geldi, baksanız iyi olur.' dedim. Mesaj Serdar Sevgili tarafından ordu komutanımıza arz edilmiş. Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarıyla olayın ciddi bir boyutta olduğunu anladım."

Varol, "sözde sıkıyönetim mesaj formunda Tulga Kışlası'nda hazır bekletilen B-350 uçağının bildirilecek isimlerle Ankara'ya hareket edeceğini bildiren mesaj gönderdiği" iddialarına ise "B-350 uçağı, 6 kişilik, silahsız, pervaneli bir yolcu uçağıdır. Eğer ben ordu komutanımızın bu mesajdan haberi olduğunu bilmeseydim mesaja imza atmazdım." şeklinde savunma yaptı.

Darbe girişimi gecesi halkın kışla dışında toplandığını anlatan Varol, "Birkaç el silah sesi duydum. Sabah 06.00-07.00 civarı odamdayken 2 nolu nizamiyeden silah sesleri duydum. Olayların farklı bir hal aldığını düşündüm. Ortalığın yatışmasını bekledim ancak çatışma yoğunlaşmaya başladı. 155 polis imdat hattını arayarak yardımcı olmalarını istedim. Sivil elbiselerimi giyip çıkmak istedim. Odamın arka camından tel örgülerden atladım. Taksiye binip lojmana gitmek istedim. Polisler vardı, lojmanlara giriş çıkış yasaklandığı için kentteki bir otelde kaldım.

17 Temmuz'da polislerin beni sorduğunu öğrendim, lojmanlar bölgesine gittim, kendimi tanıttım. Bir suçum olmadığı düşüncesiyle kaçma düşüncesinde olmadım, kendim teslim oldum."

Darbe girişiminde hiçbir görev almadığını öne süren Varol, "Ordu Komutanlığı Hareket Merkezinde kimseden hiçbir kanunsuz emir almadım, kanunsuz emir de verdirmedim. Karargaha geleli 11 ay oldu. Kimin darbe yanlısı, kimin darbe karşıtı olduğunu bilemezdim. O nedenle hiçbir şeye karışmadım." iddialarında bulundu.

- Televizyon izleyip olayları takip etmişler

Varol, Mahkeme Başkanı Vedat Koç'un, "Sıkıyönetim mesajından haberin oldu mu?" sorusuna haberi olmadığı yönünde cevap verdi.

"O gün sana mesajın geleceğini kim söyledi, ismi neydi?" sorusunu ise Varol, ''İsmini hatırlamıyorum." diye yanıtladı.

Ankara'da ismini hatırlamadığı kişinin kaç kez aradığı ve mesajı okuduktan sonra ne yaptığının sorulması üzerine ise sanık Varol, "Harekat Merkezine mesajın gelip gelmediğini birkaç kez sordum. Beni arayan 4 kez aradı. Mesajı okuduktan sonra bunu Tuğgeneral Mustafa Serdar Sevgili'ye ilettim." şeklinde savunma yaptı.

Varol, Sevgili'nin mesaja bakmak için Tuğgeneral Zeki Karataş ile 10 dakika sonra geldiğini, Ordu Komutanı kışlaya gelene kadar oturup televizyon izlediklerini, Ankara ve İstanbul'daki olayları seyrettiklerini iddia ederek, "Bizim bölgemizde olaylar yoktu. Kemal Keskin'in nizamiyede görevlendirildiğine dair de kesinlikle bilgim yoktu." beyanında bulundu.

Mahkeme Başkanı Koç'un, FETÖ'nün sözde "Kara Kuvvetleri Komutanlığı imamı" olduğu iddia edilen Kurmay Albay Bilal Akyüz ile 9 kez ne görüştüğünü ve bu görüşmelerde ne konuşulduğunu sorması üzerine Varol, ''Ben bir şeyler olup olmadığını öğrenmek için aradım. Kendisini tanıyorum ama samimiyetim yoktur." dedi.

Duruşma Savcısı İsmail Gökhan Orman'ın, "Hareket Merkezine sıkıyönetim mesaj formu saat kaçta geldi?" sorusuna "Saat 21.00 ile 21.30 arasında geldi." şeklinde cevap veren Varol, "Darbe teşebbüsü gecesi sürekli Şırnak ve Ankara ile sıkı bir irtibat halindesiniz. Bu, bir tesadüf mü?" suali üzerine de "Tamamen tesadüf." diye yanıt verdi.

Şırnak'ta darbeye destek vermek için birlikleri dışarı çıkartan Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ali Osman Gürcan ile darbe gecesi 5 kez görüşmesinin nedeninin sorulması üzerine de Varol, "Şırnak'ta olay olup olmadığını sordum. O da bana komutanlara ulaşamadığını söyledi." ifadelerini kullandı.

Duruşma, sanık savunmalarıyla sürüyor.

- Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti'nin de bulunduğu 28'i tutuklu 76 sanığın davanın ilk duruşmasında sekizinci oturum başladı.

Haklarında kamu davası açılan ve aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Huduti, 2. Ordu Kurmay Başkanı Avni Angun, 7. Ana Jet Üs Komutanı Emin Ayık, 2. Ordu Harekat Destek Yarbaşkanı Zeki Karataş, 2. Ordu İdari Kurmay Yarbaşkanı Mustafa Serdar Sevgili, 2. Ordu'da görevli Ersin Yıldırım ile subay ve astsubayların da bulunduğu 28'i tutuklu 76 sanığın yargılandığı duruşmanın ikinci haftasında da Yakınca Spor Salonu çevresinde alınan yoğun güvenlik önlemleri sürüyor.

Jandarmanın eskortluğu eşliğinde cezaevi araçlarıyla spor salonuna kelepçeli getirilen Huduti, Angun, Karataş ve Sevgili'nin de aralarında bulunduğu 17 tutuklu sanık, jandarma ekiplerince içeri alındı.

Duruşmanın bugünkü oturumunda Tokat T Tipi Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan dönemin 2. Ordu Eski Harekat Başkanı Albay Erkan Varol, 2. Ordu Plan Hareket Eski Şube Müdürü Albay Bahadır Erdemli ve eski Binbaşı İbrahim Dede'nin de hazır olduğu görüldü.

Diğer tutukluların ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlanacakları öğrenildi.

Spor salonunun girişinde kontrol noktası oluşturup çevrede güvenlik önlemleri alan polis ve özel harekat ekipleri, avukatların yanı sıra tutuksuz sanıkları, sanık yakınlarını, müştekileri ve izleyicileri X-ray cihazından geçirerek üst araması yaptıktan sonra salona aldı.

Davanın görülmeye başlandığı 7 Mart'tan bu yana aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti ve 2. Ordu Kurmay Başkanı Avni Angun'un da bulunduğu 32 sanık savunma yaptı.

- İddianameden

Malatya Cumhuriyet Başsavcısı Ergül Yılmaz ve Başsavcıvekili Mehmet Badem tarafından hazırlanan, Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 165 sayfalık iddianamede, dönemin 2. Ordu Komutanı Huduti, bir numaralı şüpheli olarak yer alıyor.

İddianamede, sanıkların, "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek", "cebir ve şiddet kullanarak TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya TBMM'yi görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve "FETÖ/PDY üyesi olmak" suçundan da on beşer yıl hapisle cezalandırılmaları isteniyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber