Yüksek yargı eski üyelerinin tahliye talepleri reddedildi

FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan yüksek yargı üyelerinin yargılanmasına devam edildi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 12 Aralık 2017 19:34, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Yüksek yargı eski üyelerinin tahliye talepleri reddedildi

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrası görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu üyelerinin yargılanmasına devam edildi.

Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen davada eski Yargıtay üyesi sanık Hüsamettin Uğur hakim karşısına çıktı. Duruşmaya sanık Uğur ile avukatları ve yakınları katıldı.

Duruşmada Yargıtay Savcısı, sanık hakkındaki iddianamenin özetini okudu.

İddianamede, Uğur'un örgüt toplantılarına katıldığı, FETÖ'nün HSYK'da etkin olduğu dönemde örgütün talimatıyla Yargıtay üyeliğine seçilenler arasında yer aldığı belirtildi.

Sanığın kardeşinin adına kayıtlı telefonda örgütün gizli haberleşme programı "ByLock" tespit edildiği aktarılan iddianamede, örgüt üyeleri arasındaki ByLock yazışmalarında bir konuda görüş sorulmasıyla ilgili isminin geçtiği ifade edildi.

Hakkındaki suçlamaları reddeden Uğur, soruşturma ve dava açılma süreçlerinin usulüne uygun yürütülmediğini savundu.

Uğur, itirafçı beyanları gelene kadar, dosyasında aleyhine bir delil olmadığını ileri sürdü.

İtirafçı beyanlarında geçen aleyhe hususları reddeden Uğur, eski Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Ahmet Hamsici ile eski HSYK üyesi İbrahim Okur'un, cemaat listesinden seçildiğini ancak cemaate üye olup olmadığı konusunda net bilgi sahibi olmadıklarını söylediğini iddia etti.

Eski HSYK üyesi Kerim Tosun, tetkik hakimi Arif Bayer ve baldızı Sıdıka Tekin'in aleyhine beyanlarını da kabul etmeyen Uğur, baldızının sonradan bu ifadelerini reddettiğini ileri sürdü.

Bu beyanların silahlı terör örgütüne üyelikten tutuklu bulunan kişilerce, tahliye umuduyla verildiğini savunan Uğur, lehine de aleyhine de olsa delil olarak kabul edilemeyeceğini öne sürdü.

Yargıtaya 160 üye seçileceği duyurulduğunda yıllardır tetkik hakimliği yapan birisi olarak üye seçilmek istediğini dile getiren Uğur, bunun için yayınlanan makalelerini ve çalışmalarını dosya halinde dönemin HSYK üyelerine gönderdiğini söyledi.

Sanık Uğur, "İddia ediyorum bu 160 kişi içinde ilk 10 arasında yer alırım. Liyakatim ve ehliyetim nedeniyle tercih nedeniydim. Liyakatim olmasa dahi suç seçende mi yoksa seçilende midir?" savunmasını yaptı.

Üyeliği döneminde "örgüt faaliyetleri kapsamında hareket ettiği" suçlamasına değinen Uğur, görev yaptığı dairede en fazla muhalefet şerhi yazan üyeler arasında yer aldığını, bunun örgüt ile hareket etmediğinin göstergesi olduğunu savundu.

Uğur, kardeşinin adına kayıtlı telefonda ByLock bulunduğu iddiasına karşı da suçun şahsiliği ilkesi gereğince bu durumun kendisini ilgilendirmediğini söyledi.

Soru üzerine, isminin geçtiği ByLock yazışmalarını yapan kişileri tanımadığını öne süren Uğur, tahliyesini ve beraatini talep etti.

Verilen aranın ardından mahkeme heyeti ara kararını açıkladı.

Buna göre, sanığın tahliye talebi reddedildi.

Ahmet Hamsici, İbrahim Okur, Kerim Tosun, Arif Bayer ve Sıdıka Tekin'in gelecek celse tanık olarak dinlenmesi kararlaştırılırken, duruşma 12 Şubat 2018'e bırakıldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber